ateistlere laf atan amcık ağızlılar

@143 öncelikle bozulmamış incil ve tevrat'tan söz etmişsin, hiç eline böyle bozulmamış bir kitap geçti mi yoksa bu kitapların varlığını bir yerden mi biliyorsun?
kur'anın birileri tarafından yazılmadığını nereden biliyorsun? örneğin muhafazid'in yazmadığını...
(Bu kitap), Allah'tan başkasına kul olmamanız içindir. Muhakkak ki ben, O'ndan (O'nun tarafından) sizin için bir uyarıcı ve müjdeciyim. Hud:2
allah kendi kendini mi uyarıcı olarak göndermiş?
veya zulüm cidden yasaklanmış mıdır?
Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din islâm’ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın. Tevbe:29
Haram aylar çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin. Eğer tevbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı da verirlerse artık yollarını serbest bırakın. Allah yarlığayan, esirgeyendir. Tevbe:5
Ne çok isterler ki siz de kendileri gibi küfre düşesiniz de böylece kendileriyle beraber olasınız. Allah yolunda hicret etmedikçe onlardan dost edinmeyin. Eğer aldırmazlarsa o vakit nerede bulursanız onları yakalayın, öldürün ve sakın onlardan veli veya yardımcı edinmeyin. Nisa:89
Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah’tan bir ibret olmak üzere ellerini kesin. Allah izzet ve hikmet sahibidir. Maide:38
Allah ve Resûlüne karşı savaşanların ve yeryüzünde (hak) düzeni bozmaya çalışanların cezası ancak ya (acımadan) öldürülmeleri, ya asılmaları, yahut el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut da bulundukları yerden sürülmeleridir. Bu onların dünyadaki rüsvaylığıdır. Onlar için ahirette de büyük azap vardır. Maide:33
Allah’ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah’ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür. Nisa:34
Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olurlar mı? Doğrusu hamd Allah’a mahsustur. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler. Nahl:16
he şu ne kıymeti,ne anlamı kalırdı cevaplarına karşın bir sorum var.
allah eğer kıymetini bilmemizi istiyorsa bizi her zaman kıymetini anlayan bir varlık olarak da yaratabilirdi, neden yaratmadı? allah sonucunu bildiği sınavı neden yapma ihtiyacı duyuyor? eğer allah alçakgönüllüyse neden kendi varlığını, ismini duyurmak istiyor?bir sürü alçakgönüllü insan gördüm, kendi erdemini karşısındakinin güzelliğiymiş gibi gösteren. allah neden bunu yapmıyor, neden insanların güzelliğinden değil de her imkânda kendisinden bahsediyor? sınav diyorsun neden bu sınavı kendi ismi çerçevesinde yapıyor?
insanlar birbirine muhtaç değil allah'a muhtaçtır demişsin. insanın sosyal bir varlık olduğunu unutuyorsun,her ne kadar inanırsa inansın ne kadar dua ederse etsin en sonunda birileriyle bir şeyler paylaşmak isteyecektir. madem insanlara muhtaç değilsin, kimseyle konuşma. yaşayabilir misin o zaman? doğrudur insan her şeyi sevebilir ve sevdiği her şeye de muhtaç değildir ama insanı nasıl oluyor da cismani şeylerin içine koyabiliyorsun?
kavga etmemize razı olmaz demişsin, inanmayanlara karşı öylesine iğrenç ayetler vardır ki kuran'da bunları açıklayabilir misin?bir anne nasıl kendisini seviyor mu sevmiyor mu diye evlatlarını ayırmaz, anneleri yaradan ve annelerden daha erdemli olan bir tanrı mı bu ayrımı yapacak?
allah bize akıl fikir vermiş doğruyu yanlışı ayırt edebileceğimizi söylemiş. peki neye göre doğru neye göre yanlış? örneğin bir sadiste göre birilerinin acı çekmesi sana göre doğruyken sana göre yanlıştır. eğer bu doğru yanlışlar inançla ilgiliyse tanrı kibirli değil de nedir?
sorularına gelelim.
öncelikle insanlar tatminkârsız varlıklardır, başlangıcı bulabilseler bile bu sefer de başlangıçtan öncesini aramaya başlayacaktır.
ateistlerin hiçbirisi bir tesadüfün ürünüdür demiyor, eğer ortada bir sonuç varsa mutlaka da bir nedeni vardır. sonuç tanrı yarattı peki neden? kendisine ibadet etmemiz içinse ve buna ihtiyaç da duymuyorsa tanrı bizlerin ibadetinden haz mı alıyor? nasıl oluştuğunu öğrenmek sizi zorladığı için tümünü allah'a yüklemek doğru mudur peki?
yağmur örneğinde aslında normal doğasal bir olayın bir felaket olsaydı diye düşündüğünde korkuyorsun ve sığınacak bir şey arıyorsun.bu şey de allah oluyor. bugün bize zarar vermeyen bu yağmur zerreleri kim bilir bir zamanlar hangi canlıları yok etmiştir. canlılar ileriye dönük ortama adaptasyonunu sağlayacak mutasyonlar geçirerek yağmur damlalarına da,rüzgara da,fırtınalara da kısacası bu dünya'ya da adaptasyon sağlayarak yaşdıbını sürdürebilmektedir ve adaptasyonu sağlayamayan canlılarsa doğal seçilim ile hayat mücadelesini kaybetmiştir.ona bakarsan deprem de normal ve kimseye zarar vermeyen bir doğa olayı olabilirdi, allah neden bizi bu olaylardan korumuyor? aklını kullanmayan insanların, hırsına kurban giden müteahhitlerin şerefsizliğinin akılsızlığının bedelini neden 3 yaşındaki çocukların da ödemesine izin veriyor?
örneğin bu muhteşem düzeni allah yarattıysa ozon tabakasını da allah insanları korumak için yaratmıştır fakat bir bakıyorsun insanlar bilinçsizliğiyle aerosollerle cfc gazlarıyla ozon tabakasını delebilmektedir.
@147 birazdan da senin yazın üzerinde duracağım.

@155 açıkça cevap vermiş olabilirsin ve benim de bunlara karşı aklımda kalan şeyler oldu.ayriyetten savaşı destekleyen ayetler veya insanın insana ihtiyaç duymama hakkında eklemek istediğin şeyler yok mu?
müminin görevi neden birbirini sevmek değil de üç kere tebliğ etmektir?bu rakam neden üç keredir,peki üç diyelim bunun cinsi,birimi entry mi amk?üç entry sonrasında üç kere tebliğ etmiş mi oluyorsun?
ikincisi neden tanınmak,bilinmek istiyor?buna neden ihtiyaç duyuyor?
çamura yattığımı söylemişsin,lütfen...
http://www.kurantefsiri.c...uresi_tefsiri.aspx?ayet=2
he peki de ki ile başlıyorsa ve benden bunu söylememi mi bekliyor?
dediğimde kendimi peygamber ilan etmiş olmuyor muyum?
kur'an neye göre kutsal kitap gibi duruyor?nefret dolu ayetleri mi bunu kutsal kılıyor?
MAiDE 51. Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). içinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.
nefret hiçbir zaman kutsal bir güç olarak kabul edilmeyecektir.kutsal olan erdemlerdir,hoşgörüdür,herkese ve her şeye rağmen insanı insan olduğu için sevebilmektir,nefret için bahane türetmek değil sevebilmek için bir amaç bulabilmektir.nefret etmek,iğrenmek,senin gibi olmayanların acı çekeceğini düşünerek huzura kavuşmak en basiti.peki ya kabullenebilmek?senin gibi inanmayanların da senin gibi hissedebildiğini,senin gibi düşünebildiğini görüp aslında onların da senden farklı olmadığını görebilmek?neden basit olan şey bu olamıyor?
tamam tüm söylediklerimi gibtir et ve bana sadece şunu söyle:
kendi evlatlarını seviyor mu sevmiyor mu diye ayırmayıp ikisini de bambaşka seven ve ikisinin de acı çekmesinden razı olmayan anneler varken nasıl oluyor da bunları yaratan kim bilir kaç kat daha yüce bir tanrı'nın kendi evlatlarını inancına göre yargılamasını bekliyorsun?annesi dindar evladı ateist olan bir aile varsayarsak tanrı o ateisti cezalandırırsa dindar anneyi de cezalandırmış olmuyor mu?bu anneye ne kadar cennet vaat edersen et sence evladının yerini tutar mı?
kabul edin tanrı'yı sevmiyorsunuz,ondan korkuyorsunuz ve kendinizi onu sevdiğinize dair ikna etmeye çalışıyorsunuz ki size acı eylemesin.
hatta tanrı'dan da korkmuyorsunuz,korktuğunuz şey acı çekmekten başka bir şey de değil.