hz.mevlana'nın bir görüşü vardır gül düşünürsen gülistanlık, diken düşünürsen dikenlik olursun diye bu bir gerçektir.. bir de bunu sizden farklı bir yol ile izlemek istiyorum... ruh halinize göre düşünürsünüz . örnek vereyim karamsarken fark edebileceğiniz düşünceleriniz hissettikleriniz karamsarlık üzerinden ilerler... pgibolojiye göre bu da gerçek bir şeydir * şimdi size " nefs vesvesesi " siz kuruntu, şüphe diyebilirsiniz. ona göre düşünmeyi söyleyeceğim... nefs vesvesesi nedir ? şüphe,kin, hile,nefret, şüphe .. belki bu yazıyı okurken bile içinizden bir ses gelmiştir ve ona göre düşünmüşsünüzdür... şüpheye göre de düşünür bir insan. ( her zaman böyle oluyor diye bir kaide yok tabii ) insanlar ruh haline kadar göre olaylar arasında bağlantı kurar... örnek vereyim pekiştirin. bazende kurduğunuz bağlantılara göre bir his edinirsiniz. sinirliyken hep sinirli olacağınız şeyleri birbirine bağlarsınız ya da üzüntülüyken... neden şüpheye düşeceğinizi göstereyim .. örneğin şüphenin alt yapı olduğu bir duygu ile " işid " ile bir bağlantı kurmuş olabilirsiniz ve hafızanızı bu yön de geliştirmiş olabilirsiniz. sonra da bunu savunmuş olabilirsiniz. bir insanı öldürmek tüm insanlığı öldürmek işe eş değer günah olup, bir insanın hayatını kurtarmak ise tüm mahlukatın hayatını kurtarmak ile eş değer sevaptır. Eğer siz türbeleri bombalayan vahşice insanları öldüren işid ile gerçek islam arasında bağlantı kurarsanız yanılgıya düşmüş olursunuz. işid'in gerçek islamı yansıtmadığını hepimiz biliyoruz. Kur'an vicdanlı olmayı öğretir. Şimdi hz. mevlana'nın açısına geçiyorum... "gül düşünürsen gülistanlık, diken düşünürsen dikenlik olursun".. william sheakspere'nin sözüne gelecek olursam "bir şey aslında iyi ya da kötü değildir sen onun hakkında ne düşünüyorsan o senin için o 'dur" kafka : "bir cismin bir insanda çeşit çeşit algısı vardır" söyleyeceklerim bu iki ünlü düşünür ve 17 tiyatro yazarını topluyor... gül düşünürsen gülistanlık, diken düşünürsen dikenlik olursun sözüne ithafen başlıyorum... insan ruh haline göre düşünür demiştim... kibir,kin ile düşünürken kurabileceğin bağlantılar ve hislerin oradan bağlantı oluyor... örneğin işid tüm müminleri sinirlendiriyor... sen islam hakkında bir şey düşünmeye başlıyorsun ve bu düşünce hangi ruh haline göreyse o ruh haline göre çağrışım yapıyor... ve olayları kendi aklında birleştirmeye başlıyorsun... bir şey aslında iyi ya da kötü değildir demiş tiyatro yazarı, siz hislerinize göre ya da düşündüklerinize göre islamı kötü biliyorsunuz, islam normal de iyilerin en iyisi olan allahın dinidir. kafka'nın sözüne geliyorum tekrar. bir cismin bir insanda çeşit çeşit algısı vardır sözü... islam bir dindir ve her insanda çeşit çeşit algısı vardır... örnek vereyim... tecavüzcülere karşı şiddetli bir azap... ve allahın çok adaletli olması, rabbimin sabredenlerle beraber olması.. algısı çeşit çeşit... önemli olan siz nereye odaklanıyorsunuz ?
Hazırlayanlar;
yarnali
yahusuklu adam