-
1.
+3Bakın beyler Einstein'ın atomun yapı taşını incelerken nasıl allahı bulduğunu size anlatayım.
Şimdi Einstein daha incelemeye başlamadan önce diyoki eğer bu dünyanın kendi kendine oluşma ihtimali varsa ve bu çok çok az bi ihtimal dahi olsa Tanrı yoktur diyo ve incelemeye başlıyo.
Belli bir süre geçtikten sonra incelemesini açıklıyo ve diyoki evet dünyanın kendi kendine oluşma ihtimali vardır ve bu 46000000000000000/1 dir(46 katrilyonda bir). buna bakıcak olursak tanrı yoktur ancak asırlar boyunca aynı düzen içinde ve aynı ahenkle hiçbir gezegen yörüngesinden asla çıkmadan belli bir sistem de ve düzende hareket etme olasılığı sıfırdır yani Allah vardır.
Beyler şu YouTube'u az faydalı şeyler için kullanın mk şu çayhouse hayalhanem sözler köşkü gibi kanalların videolarını izleyebilirsiniz bence
-
2.
+1Güzel yazmışsın şuku
-
3.
0Kaynak (bkz: zütüm)
-
4.
0Yav kardeşim ayetler var ayetler
-
5.
0Lan benim bildiğim Einstein hiçbir bilgi paylaşmadı dur lan araştırıp gelecem eğer dogruyorsa Müslüman oluyorum
-
6.
0part 1Sorguladığımız bu olayın doğru olup olmadığını ispatlamanın yolu, ciddi kaynaklarda böyle bir bilginin olup olmadığına bakmak ve Einstein'in bilinen yaşamıyla buradaki verileri karşılaştırmaktır. Bu bakımdan bu hikayenin 2004 yılında ortaya çıktığı ve daha öncesine dair bir kaynak bulunmadığı görülür. Bununla birlikte1999'da Einstein'in adı geçmeden aynı hikaye farklı kişi adlarıyla yayınlanmış ve internette dolanmıştır. Görülen o ki; daha önceden var olan hikayenin dikkat çekmesi ve ilgi görmesi için sonuna Albert Einstein ismi konuvermiş.
Elimizde bu hikayenin doğruluğuna dair hiçbir kanıt bulunmamaktadır, bununla birlikte Einstein "Autobiographical Notes" otobiyografisinde Yahudi olan ailesinin dindar olmamasına rağmen aşırı dindar bir Yahudi çocuk olduğunu ancak bunun 12 yaşında sona erdiğini belirtmiştir. Hikayedeki çocuk ile Einstein'ın bu yazısını karşılaştırdığımızda Einstein'ın tanrı kavrdıbını savunacak nitelikte olmadığını açıkca görebiliriz. Bununla birlikte, yine aynı kitapta yukardaki yazının devamı olarak, bilim kitapları okumaya başladığını ve incil'deki hikayelerin doğru olmadığı kanaatine vardığını belirtmiştir. Buna göre hikayedeki çocuğun Einstein olduğuna dair bir kanıt bulunmamakla birlikte, Einstein'ın kendisinin daha çocuk yaşta dini kabul etmemeye başladığını da görebiliyoruz.
Buraya kadar hikayenin doğru olmadığı aşağı yukarı görülmüştür sanırım. Şimdi biraz da Einstein'ın nasıl bir inanç yapısına sahip olduğuna bakalım.
Einstein asla ilahi olduğu söylenen dinlerdeki kişi kişisel (tek bir varlığı bulunan) bir tanrıya inanmamıştır. Bunu defalarca dile getirmiştir. Einstein Spinoza hayranıydı ve inandığı tanrısallıkta "en fazla panteist" olarak nitelendirilebilir. Bu da her şeyin tanrının aslında daha doğrusu doğanın (evrenin) bir parçasını oluşturduğunu savunan bir fikirdir. ilahi olduğu söylenen dinlerdeki insanları ödüllendiren ya da cezalandıran bir tanrısallık yoktur.
Yukarda da belirtiğim gibi "en fazla panteist" olarak ni -
7.
0Part 2 Yukarda da belirtiğim gibi "en fazla panteist" olarak nitelendirilebilir. Mantıklı bir yaklaşım sergilersek Einstein'ın agnostik olduğunu da rahatlıkla kabul ederiz. Bununla birlikte kesin olan bir şey var ki, o da Einstein'ın allah dahil hiçbir kişisel tanrıyı kabul etmediğidir.
Tüm bunlar olayın gerçek olmadığına dair yeterli bir kanı oluşturmuş olmalı. Ancak yine de yetmiyor diyorsanız yabancı kaynaklardan bu hikayenin bir şehir efsanesi olduğuna dair kanıtlarıyla birlikte sunulmuş yazıları ekleyeyim buraya.
http://www.snopes.com/religion/einstein.asp
http://urbanlegends.about...ligion/a/einstein_god.htm
http://www.religioustolerance.org/culeins.htm
Tüm bu açıklamalar ve kaynaklar neticesinde hikayenin Einstein ile ilgisi olmadığı, sırf ilahi olduğu söylenen dinleri reklam etme pahasına oluşturulmuş yalan bir kurgudan oluştuğu ortaya çıkmaktadır. Ancak ikinci ve daha önemli sorumuza geçelim; alıntıdır -
8.
0inanmadım oc bu bilgiler bana yeter videodaki Einstein olmayabilir buyuzden inanmıyorum arkadaş Kuran-ı Kerim deki hataları da sayarsak hayla inanmıyorum üzgünüm bro ama Kuran-ı Kerim i baya bi okudum bu nedenle hataları var mesela diğer entryde yazicam devdıbını
-
9.
0Nisa 156-157.
Bir de inkârlarından ve Meryem’e büyük bir iftira atmalarından ve “Biz Allah’ın elçisi Meryem oğlu isa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler.
Yahudilerinin göre isa diye biri tarihi kayıtlarda yoktur, yaşamamıştır. Uydurma olduğunu iddia ettikleri birisi için onu kendilerinin öldürdüğünü söylemezler herhalde. Üstelik Hristiyanlığa göre isa’yı çarmıha gererek idam eden işgalci Romalılardır. Orada toplanmış bir grup Yahudi’ye iki idamlıktan birinin affedileceğini söyleyerek hangisini tercih ettiklerini sormaları ve o grubun da isa’yı affetmemesi, tüm Yahudileri isa’nın katili yapmaz. Bunu iddia eden radikal Hristiyanlar varolsa bile, Allah’ın da benzer iddiada bulunması düşünülemez.
Belli ki muhafazid, Mekke’deki radikal Hristiyanlardan “isa Mesih’i Yahudiler öldürdü” diye duymuştur. Ve öyle bildiği için Allah’ın da böyle söylediğini kurgulamıştır.
Ama asıl değineceğimiz nokta bu değil.
Mesele ayette isa’yı öldürmelerinin Yahudilerin ağzından ifade ediliş şekli.
isa’ya inanmayan, onu bir peygamber ya da Mesih olarak kabul etmeyen Yahudiler hiç kalkıp da “Biz Allah’ın peygamberi Meryem oğlu isa Mesih’i öldürdük” derler mi?
Bu ayet tanrı sözü olmuş olsa; “Allah’ın elçisi Meryem oğlu isa Mesih için ‘Onu biz öldürdük’ demeleri yüzünden kalplerini mühürledik” şeklinde ifade edilirdi.
Nasıl ki müslüman olmayanlar “Allah’ın resulü Hz. muhafazid (sav)” demiyorsa, sadece muhafazid diyorsa; Yahudiler de sadece isa derdi. “Allah’ın elçisi” ve “Mesih” demezlerdi.
Buda alıntı yazmaya usendim