1. 1.
    +1 -3
    ayrıca düşen hiç bir uçakta ateist yoktur gibe gibe dönup dolaşıp kurkçu dukkanına dönecekler
    ···
  1. 2.
    -1
    niye uçakta yoklar lan allah mı koruyomuş onları
    ···
  2. 3.
    -2
    onların işide zor fitre yok zekat yok amk
    ···
  3. 4.
    -2
    hayır neyıne guvenıyo bu aptallar zaten ölecekler hele bıde fakır beyınsız bı ınsan nasıl atesit oluyo ona şaşırıyom
    ···
  4. 5.
    0
    @1 kitlelerin iphone'u
    ···
  5. 6.
    +1
    aklın öncüleri olarak kabul edebileceğimiz filozofların nerdeyse tümünün, önce bir varlık teorisi kurduktan sonra üzerine de ahlak teorisi inşa ettikleri bir yerde, ben sadece gözümle gördüğüme bakarım, gerisi beni ilgilendirmez diyenlere ancak, "size başarılar" diyebilirim... hiç ölmeyecekmişsiniz gibi yaşayın da diyemiyorum size, çünkü bu kendinizi kandırmak olur, bunu size gerçekten yakıştıramam, o bakımdan, siz siz olun, ne yapıp edin, ama hiç ölmeyin, o kadar diyorum... neden derseniz, o filozoflar bu kadar kafayı sadece daha iyi bir hayat sürmek için patlatmadılar, hepsinin de gayesi ebedi mutluluktu, bilmem anlatabiliyor muyum?

    kaldı ki, taa parmenides'ten bu yana aklın da vacib-ul vucud sonucuna vardığı bir yerde, ben görmediğime inanmam deyip kestirip atmak, çok net söylüyorum, ya ancak ahmaklara mahsus bir aymazlığa, ya da sadece tekebbürle açıklanabilecek boş gurura işaret eder.
    ···
  6. 7.
    0
    @2 kafanı gibim skdhalsfhalshdfla:d
    ···
  7. 8.
    0
    ırzını gibtiğimin salağı

    sen var olduğuna inanıyosun, o var olmadığına inanıyo
    aynı takun laciverti yani
    ···
  8. 9.
    0
    @5 elımden geldıkçe
    ···
  9. 10.
    0
    Yahut (onların durumu), gökten boşanan, içinde karanlıklar, gök gürlemesi ve şimşek(ler) bulunan bir yağmur(a tutulmuşun hali) gibidir. Yıldırımlardan ölmek korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Oysa Allah, inkârcıları tamamen kuşatmıştır.
    ···
  10. 11.
    0
    Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının.
    ···
  11. 12.
    0
    “Allah’a karşı yalan uydurandan veya kendine bir şey vahy edilmediği halde ‘Bana vahiy gelir.’ diyenden, bir de ‘Allah’ın indirdiği gibi ben de indireceğim.’ diyenden daha zalim kim olabilir? Bu zalimleri can çekişirlerken bir görsen! Melekler ellerini uzatır şöyle derler: ‘Verin bakalım canlarınızı! Siz, Allah’a karşı gerçek dışı şeyler söylerdiniz, kendinizi onun ayetlerinden yukarı bir yerde görürdünüz. Ona karşılık bugün alçaltıcı bir cezaya çarptırılacaksınız.’
    ···
  12. 13.
    0
    Bakın bize teker teker geldiniz; tıpkı sizi ilk defa yarattığımız gibi. Size yaptığımız ikramları arkanızda bıraktınız. Yanınızda şefaatçilerinizi de göremiyoruz; onların size eşlik edeceğini umuyordunuz. Bakın, aranızdaki bağlar tümüyle kopmuş. Umut besledikleriniz sizden ayrılıp gitmişler.” (En’âm, 6/93-94)

    “Melekler, inkâr edenlerin yüzlerine ve sırtlarına vurarak ‘Yakıcı azabı tadın bakalım.’ diyerek canlarını alırken bir görsen! Bu, kendi ellerinizle yaptığınızın karşılığıdır. Yoksa Allah kullara asla zulmetmez.” (Enfâl, 8/50-51)
    ···
  13. 14.
    0
    lüm sizi her an yakalayabilir. Kimbilir o an, belki de şu andır ya da size çok yaklaşmıştır.

    Belki de bu satırlar ahlakınızı yeniden düşünmeniz için ölümünüzden önce size tanınmış son bir fırsat, son bir hatırlatma, son bir uyarıdır. Siz bu satırları okurken bir saat sonra hayatta kalacağınızdan emin olamazsınız. Bir saat sonra hayatta olsanız bir sonraki saate erişeceğinizin hiçbir garantisi yoktur. Saat değil bir dakika, hatta bir saniye sonra bile hayatta olacağınız kesin değildir. Bu kitabı sonuna kadar okuyup bitireceğinizin de hiçbir garantisi yoktur. Ölüm size, büyük bir ihtimalle, bir dakika öncesinde ölmeyi hiç aklınızdan geçirmediğiniz bir anda gelecektir.
    ···