1. 1.
    +16 -5
    Ateist arkadaşlar size evrimin olmadığını maddeler halinde anlatcam

    edit:daha geniş kapsam için
    http://bilimveutopya.blogcu.com/

    1evrim teorisinin iddiasına göre, fosfor, karbon gibi bilinçsiz, akılsız, yeteneksiz, bilgisiz ve cansız atomlar tesadüfler sonucunda biraraya gelmişler, yıldırımlar, volkanlar, ultraviyole ışınları, radyasyon gibi doğal olaylar sonucunda kendilerini kusursuzca organize ederek proteinleri, hücreleri, balıkları, kedileri, tavşanları, aslanları, kuşları, insanları ve tüm canlılığı meydana getirmişlerdir.

    tesadüfleri yaratıcı bir ilah kabul eden evrim teorisinin temel iddiası budur. böyle bir iddiaya inanmak ise akla, mantığa ve bilime karşıdır.

    2zaman zaman gündeme gelen "insan ve maymun genlerinin % 99 benzerliği" ifadesi yıllar önce kasıtlı olarak üretilmiş propaganda amaçlı bir slogandır.

    öncelikle, her iki türün dna'larının kıyaslanabilmesi için ikisinin de gen haritasının bilinmesi gerekir. ancak şu ana kadar yalnızca insanın genetik haritası çıkartılmıştır. şempanze içinse henüz böyle bir çalışma yapılmamıştır.

    sansasyonel şekilde duyurulan araştırmalarda insandaki 30.000 genin sadece 97'si (binde 3'ü) karşılaştırılabilmiştir. bu kadar yetersiz bir araştırma ile insan maymun arası bir soy bağı kurmak tamamen evrimci ön yargılardan kaynaklanmaktadır. evrimcilerin bu genellemesi, sadece 3'er cümlesi okunmuş kalınca iki kitabın %99 benzer olduğunu ilan etmek kadar saçmadır.

    i̇ki canlının genleri kısmen benzediği için benzerlik oranı seçilen genlere göre değişkenlik gösterir. hiç benzemeyen genler seçilirse elde edilen sonuç %0; tamamen aynı genler seçilirse %100 çıkar. kaldı ki, evrimcilerin yansıtmak istediklerinin aksine insan, genlerini sadece şempaze ile paylaşmaz. i̇nsan ile meyve sineği veya balina genlerinin karşılaştırıldığı bir çalışmada tamamen aynı genler seçilirse insan %100 meyve sineği ya da %100 balina çıkabilecektir!

    sonuç olarak insan ve maymunun bütün genlerinin %99 aynı olduğunu iddia etmenin hiçbir bilimsel dayanağı yoktu

    3hayatın yapı taşı olan proteinlerin tesadüfen oluşmaları matematiksel olarak imkansızdır. örneğin, bileşiminde 288 amino asit bulunan ortalama büyüklükteki bir protein molekülünün tesadüfen oluşma ihtimali 10300'de 1 ihtimaldir. (bu, 1 rakdıbının sağına 300 tane sıfır gelmesiyle oluşan astronomik bir sayıdır.) bu ihtimalin pratikte gerçekleşmesi ise imkansızdır. (matematikte 1050'de 1'den küçük ihtimaller pratikte "sıfır ihtimal" kabul edilirler.) tek bir proteinin bile tesadüfen oluşmasını açıklayamayan evrim teorisi, hücrenin ve daha kompleks yapıların nasıl meydana geldiğini asla açıklayamaz.
    `
    4i̇nsan vücudundaki yaklaşık 200 farklı tipteki hücre mükemmel tasarımları sayesinde farklı görevler üstlenirler. örneğin sinir hücrelerinin omurilikten ayağa kadar uzanan yaklaşık 1 metrelik uzantıları vardır. bu sayede uyarılar tek bir hat üzerinden hızla gidecekleri bölgeye ulaşırlar. kan hücreleri ise sadece 7 mikrometre boyundadır. böylece mikroskobik boyuttaki kılcal damarlardan sıkışmadan geçebilirler. gözdeki ışığa duyarlı retina hücrelerinde ışığa duyarlı pigmentleri ve sinir bağlantısını taşıyan çok sayıda zar vardır. bu sayede göz hücreleri ışığa duyarlıdır. i̇nce bağırsakta da görevine uygun şekle sahip, besinleri emici hücreler vardır. tüm bu hücreler tek bir hücrenin bölünerek çoğalmasından oluşmuştur. peki tüm bu hücrelerin tasarımını, görevleri için en uygunu olan kusursuz şekillerini şuursuz atomlar ve tesadüfler mi üstlenmişlerdir? evrim teorisinin kesinlikle açıklayamayacağı bu olağanüstü organizasyon ve tasarım, allah'ın yaratışının bir delilidi

    5bugün bilinen temel canlı kategorilerinin tamdıbına yakını, 530-520 milyon yıl önce, "kambriyen devri" adı verilen jeolojik devirde aynı anda ve aniden ortaya çıkmıştır. süngerler, yumuşakçalar, solucanlar, derisidikenliler, eklembacaklılar, omurgalılar gibi birbirinden tamamen farklı vücut planlarına sahip canlı kategorileri, daha önceki jeolojik devirlerde hiçbir benzerleri yokken, bir anda belirmişlerdir. bu gerçek, evrimcilerin, canlıların tek bir ortak atadan uzun zaman içinde ve aşama aşama türedikleri iddiasını çürüten önemli bir delildir.

    yeryüzünün bir anda, son derece farklı vücut yapılarına, son derece karmaşık organlara sahip birçok canlı ile dolması, elbette ki bu canlıların yaratıldıklarını gösterir. evrimciler, allah'ın varlığını ve yaratışını inkar ettikleri için bu mucizevi olayı kesinlikle açıklayamazlar.

    68 canlı türleri yüz milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişikliğe uğramamaktadırlar eğer gerçekten bir evrim yaşanmış olsaydı, canlıların yeryüzünde küçük kademeli değişimlerle ortaya çıkmaları ve zaman içinde de değişmeye devam etmeleri gerekirdi. oysa fosil kayıtları bunun tam aksini gösterir. farklı canlı sınıflamaları, kendilerine benzeyen ataları olmadan aniden ortaya çıkmışlar ve yüz milyonlarca yıl boyunca hiç değişim geçirmeden durağan bir biçimde kalmışlardır.

    7deprem, bir şehri nasıl geliştiremezse, mutasyonlar da canlıları geliştiremezler

    mutasyonlar, insan vücuduna dair tüm bilgilerin şifreli olduğu dna üzerindeki rastlantısal değişikliklerdir. mutasyonlara radyasyon, kimyasallar gibi etkenler neden olur. evrimciler, mutasyonların canlıları evrimleştirdiğini öne sürerler. oysa mutasyonlar canlılara daima zarar verirler, onları geliştirmezler, onlara yeni özellikler (örneğin kanat, akciğer gibi organlar) kazandıramazlar. onları ya öldürür ya da sakat bırakırlar. mutasyonların bir canlıyı geliştirdiğini, ona yeni özellikler kazandırdığını iddia etmek, bir depremin bir şehri daha gelişmiş ve modern bir hale getirdiğini, veya bir bilgisayara çekiçle vurulduğunda bir üst modelinin ortaya çıkacağını iddia etmeye benzer. nitekim gözlemlenmiş hiçbir mutasyonun genetik bilgiyi artırdığı görülmemiştir

    `
    edit:başka sorularınız varsa hepsini açıklamay zamanım var beyler bekliyorum ama öncü bunları okuyun sonra sorun öle züt olun`
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +4 -4
    he kanka önce tanrı ol dedi dünyayı yarattı. sonra canı sıkıldı ademi yarattı. sonra ademin çük kemiğinden havvayı yarattı. sonra havva elmayı yedi. allah sinirlendi bu ikisini muza bindirdi dünyaya yolladı. sonra adem kendi çük kemiğiyle sevişti defalarca. hepsi içest binlerce çocuk oldu sonra onlarda sevişti içest milyarlar.. sonra musa geldi hop denizi böldü.isa geldi ölüler konuştu. muhammet geldi ayı böldü.ben davulcuya hallendim falan.

    özet: amin yalebbim. kaka maymunlar
    ···
  3. 3.
    +2 -2
    adam hepinizi üst üste koyup bilimsel gibmiş siz hala yok o küçücük beyninle evrimi mi çürüteceksin yok her okuduğuna inanma muhabbetlerindesiniz. her söylediğinize bir cevap vermiş siz hala boş boş bilgiçlik taslayıp aşağılamaya çalısıyosunuz amk. madem her okuduğuna inanmayacak sen yaz okuyupta inandığın şeyi bu arkadaşın yazdıklarıyla kıyaslıyalım bakalım hangisi daha mantıklı gelecek. gibik. neyse sakinim çok güzel açıklamışsın olayı nickini kaydettim canım sıkıldıkca sukularım seni.
    ···
  4. 4.
    +2 -1
    @69 okuycaksan tabiki kardeşim benim

    i̇nsana kıymet kazandıran mensup olduğu ırk değil, sahip olduğu faziletlerdir.

    i̇slam dini, ırkları bir realite olarak kabul eder. cenab-ı hak kur"an"da şöyle bildirir:

    "ey insanlar! sizi bir erkekle bir dişiden yarattık.

    birbirinizi tanımanız için, sizi milletlere, kabilelere böldük.

    şüphesiz allah katında en şerefliniz, en takva sahibi olanınızdır."
    (hucurat, 13)
    ayette bildirilen erkek ve dişiden murat, hz. âdem ve hz. havva"dır. bütün insanlar onların torunları durumundadır. hz. âdem"in aynı zamanda ilk peygamber olduğu da nazara alınırsa, bütün insanların peygamber torunları olduklarını söyleyebiliriz.

    ayette farklı milletlere ayrılmanın hikmeti, insanların birbirlerini tanımaları olarak nazara veriliyor. gerçekten de her milletin kendine has bazı özellikleri vardır ve bu özelliklerden hareketle bir insanın hangi millete mensup olduğunu belirlemek mümkündür. ordu içindeki karacı, havacı gibi değişik kısımlar nasıl kıyafetleriyle ayırt ediliyorsa, milletler de belli özellikleriyle birbirinden ayırt edilmektedirler. ordu içindeki farklılık bir çatışma vesilesi olmadığı gibi, farklı milletlere mensup olma da çatışma vesilesi yapılmamalıdır.
    i̇nsana kıymet kazandıran mensup olduğu ırk değil, sahip olduğu faziletlerdir. yoksa hemen her millette hem iyiler, hem de kötüler bulunmaktadır.

    irklar bir renkliliktir
    irklar, insanlık kilimindeki farklı renkler ve desenlerdir. yüce allah, sanatında daima renkliliği esas almıştır. mesela, renkler yedidir, sesleri gösteren notalar yedidir, tatlar farklı farklıdır? i̇nsanlık aleminde farklı ırkların olması da ilahi kader proğramından gelen bir güzelliktir. kilimdeki farklı motif ve desenler o kilime farklı bir güzellik katar. gök kuşağı tek renk olsaydı, şimdiki kadar güzel olmazdı. farklı ırklar ve milletler de dünyamıza farklı güzellikler kazandırmıştır. ülkemizde farklı ırkların varlığı, muazzam bir kültür zenginliğini netice vermiştir. ülkemizin doğusunda batısında, kuzeyinde güneyinde farklı yemekler, farklı müzikler, farklı mimari durumlar" bizleri "büyük millet" yapmaktadır.
    allah"ın boyası
    "sen allah"ın boyasına bak!
    daha güzel boya kimin olabilir?? (bakara, 138)

    yunus emre, kur"an"dan aldığı dersle "yaratılanı severiz, yaratan"dan ötürü" der. ama herkes yunus emre kadar olgun olmayabilir. şöyle bir olay anlatılır:

    bir grup insan hac vazifesini eda ederken, beyaz ırka mensup bir müslüman, zenci birini görünce biraz yüzünü ekşitir. zenci, yanındaki arkadaşına yönelir ve şöyle der:
    "bana yüzünü ekşiterek bakan şu müslüman kardeşime, sor bakalım, boyayı mı beğenmemiş, yoksa boyayanı mı"?

    kur"an-ı kerim"de "allah"ın boyası" ifadesi geçer. en güzel boyanın "allah"ın boyası" olduğu ifade edilir. (bakara, 138)

    ayetin işari bir manası insanlık aleminde kendini göstermektedir. i̇nsanlar esas azalarda bir olmakla beraber, ses, sima, renk gibi durumlarda farklı farklıdırlar. kur"an şöyle bildirir:
    "göklerin ve yerin yaratılışı, dillerinizin ve renklerinizin farklı oluşu o"nun ayetlerindendir. şüphesiz ki bunda bilenler için nice ibretler vardır." (rum, 22)

    irklar nereden geldi
    aynı topraktan rengarenk çiçekleri yarattığını gördüğümüz ilahi kudrete, aynı âdem ve havva"dan farklı özellikte ırkları yaratmak zor gelmez.

    odtü mezunu bir arkadaşımızın dini konularda bazı şüpheleri vardı. bir gün sohbet esnasında "hiç zenci arkadaşın oldu mu"? diye sordu. olmadığını söyledim. dedi "benim oldu. onları biraz yakından tanıdım. bizden çok farklı insanlar. i̇ster istemez hatırıma şöyle geliyor: hz. âdem şayet beyaz bir insan olarak yaratıldıysa bu zenciler nereden geldi? acaba onlar için başka bir âdem mi var"?

    dedim: "sadece renk ve bazı özelliklerinin farklı olmasından onlara başka âdem baba aramamız gerekmez. mesela, bir otomobil fabrikası farklı modeller üretir ve bunlara farklı renkler verir. sadece model ve renk farklılığından dolayı onlar için farklı fabrikalar aramayız. onun gibi, allahu teala hz. âdem ve havva"yı bütün ırkları netice verecek özellikte yaratmış, zamanla da ırkları meydana getirmiştir. aynı topraktan rengarenk çiçekleri yarattığını gördüğümüz ilahi kudrete, aynı âdem ve havva"dan farklı özellikte ırkları yaratmak zor gelmez.?

    kur"an-ı kerim, insanın çamurdan bir hülasadan yaratıldığını söyler. (mü"minun, 12) rivayete göre, cenab-ı hak hz. cebraile yeryüzündeki değişik özellikteki topraklardan getirmesini ister. hz. cebrail beyaz, siyah, kırmızı gibi değişik özellikteki topraklardan getirir. cenab-ı hak, kudret eliyle bunları yoğurur, hz. âdemin heykelini yapar ve ardından ona ruh üfler. böylece ilk insan yaratılmış olur.
    öyle anlaşılıyor ki, hz. âdem"in ve hz. havva"nın genetik yapısında bütün ırkların karakterleri vardı. bu karakterler zaman içerisinde ırkların ortaya çıkmasına vesile oldu. böylece farklı coğrafyalarda farklı ırk ve kabileler zuhur etti.

    72 milleti̇nsanlık aleminde farklı ırkların olması ilahi bir tercihtir.
    babil, ilkçağda eski mezopotamya"da kurulan sümer devletinin en büyük ve en ünlü şehridir. bağdat"a 88 km. mesafede bulunan bu şehrin harabeleri günümüze kadar gelmiştir. kur"an"da bakara suresi 102. ayette bu şehirden bahis vardır.

    babil, en eski medeniyet merkezlerinden biridir, buradaki asma bahçeleri, dünyanın en meşhur yedi harikasından biridir.

    babil"e şöhret kazandıran şeylerden biri de buradaki kuledir. babil kulesi, tevrat"ın nakline göre, hz. nuh"un oğulları tarafından gökyüzüne ulaşmak için yapılmıştır. yaptıklarıyla mağrur olan bu insanların dilleri, taraf-ı ilahiden değiştirilmiş, birbiriyle anlaşamaz olmuşlar, daha sonra dünyanın her tarafına dağılmışlardır. i̇şte, bu olaya "tebelbül-ü akvam" veya "teşaub-u akvam" adı verilir.

    irkçılık tarzındaki menfi milliyetçilikte benzeri bir felaket kendini gösterir: o zaman hiçbir ırk ve millet, diğer ırk ve millete saygı göstermez, dilini anlamaz, birbiriyle geçinemez
    Tümünü Göster
    ···
  5. 5.
    +1 -1
    @63 huur cocuğu darwinin hristiyan olması demek zamanında bir yaratıcıya inandığı anldıbına gelir @68 sen o gibim kadar aklında gözle görülen bu kainatı bu düzeni inkar ediyosan bende çürütebilirm
    ···
  6. 6.
    +1
    bilim diye evrimle milleti uyutuyolar mallar reenkarnasyon nasıl yalansa evrimde o şekillde saçmalıktır.
    ···
  7. 7.
    -1
    bi tane fosil gösterin lan ozaman maymunla insan arasında. buna ek olarak bu beyindemi şans eseri oluştu o zaman şuanda

    istenildiği gibi genlerle oynayabiliyoruz insan zekasında bi maymun neden yapılmıyor bu genleri değiştirerek amk malları.

    maymundan gelmedik ama maymuna gittiğimiz kesin

    not: hayvanlarda evrim olabilir .
    ···
  8. 8.
    -1
    evrimi cürütcene tanrının varlıını acıkla yarram ıspatlada inanalım senin o kücük beynin evrimi cürütmeye yetermı sanıosun..Not yazdıklarını okudum ama bi gibım anladım söylenemez kafam cok dolu
    ···
  9. 9.
    -1
    kopyala yapıştır yapmış oruspu çocuğu
    ···
  10. 10.
    -1
    ayrıca sizin bilimsel bir teoriyi dinle veya dini görüşle bağdaştıran bilim yaklaşımınızı da gibeyim.
    ···
  11. 11.
    +1
    @53 ahahah panpa bulunan fosillere bi bak be. darwin hristiyansa bana ne amk? sizin bu ayrımcı kafanızı gibiyim. cidden biyolojiden azıcık anlayanlar kıçıyla gülüyo şuan yazdıklarına kusura bakma kanka
    ···
  12. 12.
    +1
    bıdı bıdı bıdı vardır bıdı bıdı bıdı mükemmeldir bu yüzden allah vardır. sokim senin kanıta.
    ···
  13. 13.
    -1
    @45 gibtir git gökteşı girsin zütüne az araştır ananı gibmiyim hea

    demir, atom numarası 26 olan kimyasal element. simgesi fe dir (latince. ferrum dan).
    demir, yerkabuğunda en çok bulunan metaldir. yerkürenin merkezindeki sıvı çekirdeğin de tek bir demir kristali olduğu tahmin edilmekle birlikte, demir nikel alaşımı olma ihtimali daha yüksektir. dünyanın merkezindeki bu kadar yüksek miktardaki yoğun demir kütlesinin dünyanın manyetik alanına etki ettiği düşünülmektedir.
    demir metali, demir cevherlerinden elde edilir ve doğada nadiren elementel halde bulunur. metalik demir elde etmek için, cevherdeki katışkıların (i̇ndg: impurity) kimyasal indirgenme yoluyla uzaklaştırılmaları gerekir. demir, aslında büyük ölçüde karbonlu bir alaşım olarak kabul edilebilecek olan çelik yapımında kullanılır.
    demir, karbonla birlikte 1420–1470k sıcaklığa kadar ısıtıldığında oluşan sıvı ergiyik %96,5 demir ve %3,5 karbon içeren bir alaşımdır ve dökme demir veya pik olarak adlandırılır. bu ürün ince detaylı şekiller halinde dökülebilirse de, içerdiği karbonun çoğunu uzaklaştırmak amacıyla dekarbürize edilmediği sürece, işlenebilmek için fazlasıyla kırılgandır
    ···
  14. 14.
    -1
    Geliyom oclar yemeğimi yiyim bekleyin
    ···
  15. 15.
    -1
    @96 okusan sende anlarsın huur cocuğu ama senin gibi binler bu düzeni güzlliği görmezden gelip amele gibi yaşayan 1 kitap bile okumayan oclar
    ···
  16. 16.
    +1
    @75 panpa çarpım tablosunu bile bilmeyen bi adama diferansiyel denklem anlatmak gibi bişeye kalkışmıyoruz çünkü. hala insanla maymun arasında fosil bulunmamıştır diyen adamlar var. ne diye anlatalım ki ?
    ···
  17. 17.
    -1
    @52 gibtir git bana darwinden bahsetme darwin çok koyu bir hristiyandı oğullarını kaybedince kafayı yemiş ve böyle bir tez ortaya atmış zaten kendi yaptığı insan kafasıyla maymun kafasını birleştirrek toprağa gömecek kadar dengiz bi insan ayrıca hani geçiş türleri o zaman nerde bunlar
    ···
  18. 18.
    0
    @108 3 tane saydın panpa :(

    @97 ayriyetten ben ateist deil agnosistim. Benim inandığım güc hiç bi kitapda yazmaz. Dinsel bi tanrıyı reddederim.
    ···
  19. 19.
    0
    topraktan yaratıldıysak topraklar niye insana dönüşmüyor lan
    ···
  20. 20.
    0
    okumadan haklsın
    not: evrim var deseydin yine aynısını yazcaktım amk
    ···