1. 7.
    +2
    ee şimdi ne oldu komple uşak olmadık mı ? patronların taşşağını yalayan işçiler çalışanlar dolmadımı etrafa... medya patronlarının holdinglerin poker masası olmadımı ülke hea olmadı mı beyler siz halla ufak baskınlar saldırılar yapın basan basıyo her geçen gün...
    ah nerde o eski sofralar tadı mı kaldı içmenin bin muhabbetti mezemiz demek ki vakti göçmenin
    alem paranın peşinde nerde o can dostlar nerde hani kötüler işin başında demek ki dünyanın sonu
    ne içerdi atamız be masmavi gözlerinden alev çıkararak of off kimbilir ne dertli içerdi bugünleri tahmin edip çaresizce!
    ···
  2. 6.
    +1
    atatürk öğretmedi bu millete uşaklığı ama bu şakirt binlere birileri uşaklığı öğretmiş.
    hepsinin anasının dıbına vaktinde ben koysaydım böyle huur çocuğu olmazdı amk şakirt binleri.
    ···
  3. 5.
    +1
    Atam Haklı Beyler...
    ···
  4. 4.
    0
    @1 oyunuz kaydedildi. ":("
    ···
  5. 3.
    +1
    maalesef ki bize öğrettiği değerleri unutan huur çocukları var !
    ···
  6. 2.
    0
    aranıza yeni bir arkadaş getirdim, ismi ahmet. çok sevdiğim bir yakınımın oğludur. terbiyeli, zeki, efendi bir insandır. onu sakın kendinize benzetmeye çalışmayın, zaten başaramazsınız. ayrıca yeni gelen arkadaşlarınıza yaptığınız bazı tatsız şakaları ona tekrarlamayacağınızı umarım. anlaşıldı değil mi beyler? haydi, tanış arkadaşlarınla ahmet.
    ···
  7. 1.
    +3 -2
    ingiliz kralı 8. edward istanbul'a atatürk'ü ziyarete geldiği zaman, atatürk kendisine bir akşam ziyafeti vermişti. ziyafetten önce:
    - bana ingiltere sarayında verilen ziyafetler ne şekilde olur, onu bilen birisini yahut bir aşçı bulunuz!... dedi.
    sonunda ingiliz sofra merasimini bilen bir kişiden öğrenerek sofrayı o şekilde düzene koydular... akşam kral sofraya oturunca kendisini kral sarayında zannederek memnun oldu. atatürk'e dönerek:
    - sizi tebrik eder ve size teşekkür ederim. kendimi ingiltere'de zannettim, diyerek memnuniyetini bildirdi.
    sofraya hep türk garsonlar hizmet etmekte idi. bunlardan bir tanesi heyecanlanarak, elindeki büyük bir tabakla birdenbire yere yuvarlandı. yemekler de halılara dağıldı. misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildiler. fakat atatürk kral'a eğilerek:
    - bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim, der.
    ···