iyi olmuş

Geldim beyler devam ediyorum

Asşagıdan ahhh sesleri gelmeye devam etti amk tabi ergenliğin verdiği abazalıkla aşağıya inmeye karar verdim ama sınıfa gitmem gerekiyordu içimden bir ses Asşagı inip sesin kaynağını bul diyordu Asşagı inmeye karar verdim indim kapıları açıp ne olup bittiğini bulmam lazımdı ilk sınıfın kapısına yöneldim girdim normal ders işlenen sınıftı iyi dersler hocam diyip kapıyı kapattım ikinci kapıya yöneldim boştu sonra iki üç kapıyı daha açtıktan sonra sıra o kapıya gelmişti yöneldim kapıya içerden kısık sesle ahhh sesleri geliyor kapıyı açar açmaz şok içinde şok geçirdim amk.. devamı isteğe ve şukuya göre gelicek beyler hadi pamuk eller şukuya

Muhammet bana döndü "Tayfan var mı?" dedi direk ingilzice olarak, kafamı iki yana salladım "Bundan sonra benimle berabersin.
Birisi sana dokunursa Auren'e söyle, o icabına bakar." dedi, Auren böyle bin bin bi gülüş attı. Hodor gibiydi amın oğulu ama iyi çocuktu.
Muhammet' "Ne tayfası?" dememle beraber bana herşeyi anlatmaya başladı. Gruplardan hireyarşiden vesaire vesaire. "Okul böyle gruplara ayrılıyor işte."
dedi hepsini açıkladıktan sonra "Sen şu an hiçbirine dahil değilsin, yeni çocuksun." dedi sanki ölümcül bişeymiş gibi "hemen birileriyle takılman lazım,
herkes seni kendi tarafına çekmeye çalışıcak ayrıca, o yüzden dikkat et." dedi sanki 'bize yamuk yapanlarla takılma ananı giberim' diyordu muallak, göz dağı veriyordu.
"Ayrıca... " diye lafa başladı "Okulda 4 tane lider var." ded, lider reis işte amk "Bitanesi benim. Diğeri Lev." dedi "Bursulardan Rolla diye bir çocuk var,
afrikalı." diye devam etti "Birde zorbalardan Karl diye birisi var." dedi. Bildiğin herif briefing verdi amk savaşa gidiyoruz sanki. Otobüsten indik herkes
derslerine gidiyor falan, bu gitmeden hemen yanıma geldi türkçe konuşmaya başladı. "Öğle yemeğinde Karl sana bugün sataşıcak, hiç biryere takılmadan yanımıza gel."
Bildiğin ego tahtası gibi hissetmeye başladım kendimi. "iyi" dedim "Yemekhanede görüşürüz ozaman.", "hadi dikkat et." dedi gitti diğerleriyle beraber.
ilk ders ingilzceydi Auren de o dersteydi. Bizde sınıflara ayrılmıyordu dersler, dersleri kafana göre alabiliyordu eğitim planna uyacak şekilde. Auren beni görünce
hemen arkama oturdu, sıralar tekli.

Zaman hızla gelip geçiyordu okulda Seyda benle ben Seydayla mükemmel bir ikili olmuştuk bilmiyordum Seyda bana ne gözle bakıyordu ama benim ona ne gözle baktığım belliydi seviyordum ama ortada verilmiş bir söz vardı tamam birazcık pust olabilirdik ama sözümüz de de duracak kadarda delikanliydik zaman hızla akıp geçiyordu ergenlik gittikçe canıma tak etmişti artik her gün otuz bir cekmekten bıkmış ve usanmistim yine bir okul çıkışı Seyda yi eve birakmis ve eve gelmistim içerde Annemle Melahat abla konuşuyorlardı kapıdan içeri girdigimi duymadilar bende öyle karı muhabbeti seven biri olmadigim icin yanlarına ugramadim mutfağa geçip yemek yiyecektim bizim evde mutfakla oturma odası uzak olmadığından konuşulanlar duyuluyordu ve konuşmada Melahat ablanin şöyle dediğini duydum " Ayten biliyorsun Abdul gideli 5 ay oluyor 5 ayda hic bir ilişkiye girmedim oysa Abdul beni gayet memnun ediyordu " dedi bunun üzerine annemde babamla yaşadıklarını anlatıyordu ama bunları soylemicem panpalarim aile içi biliyonuz daha sonra muhabbet gitgide açılıp cinselliğin dibine vuruyordu ve en son Melahat Ablanin " Abdul sevişirken beni kucağına kaldırıp duvarlarda surundure surundure zevke getiriyordu " demesi üzerine bizim haydar ayaklanmış ve olduğum yerde pantolona bosalmistim size hikâyenin başında da söylediğim gibi ben aslında olgulardan hoşlanıyordum beyler Melahat Abla da oldukça güzel sarkmayan iri memelere sahipti olgun olmasına rağmen ama demiştim bizler ailece görüştüğümüz için manevi yönden yakındık o yüzden bu olanları unutmaya çalışırken Melahat Ablanin anneme dediği su sözler beni benden almıştı " Erhanda çok yakışıklı ne kızlar zütürüyordur genç kız olsam Erhanla yatardim " demesi haydarı ikinciye ayakanlandirmisti ve o sözden sonra kafaya koymuştum Melahat Ablayi tamam Abdul abiyi severdim ama ona sadece kızı için söz vermiştim Melahat ablayi isin içine katmamistik SERi SUKU SERi YAZI BEYLER SERi

Zaman hızla gelip geçiyordu okulda Seyda benle ben Seydayla mükemmel bir ikili olmuştuk bilmiyordum Seyda bana ne gözle bakıyordu ama benim ona ne gözle baktığım belliydi seviyordum ama ortada verilmiş bir söz vardı tamam birazcık pust olabilirdik ama sözümüz de de duracak kadarda delikanliydik zaman hızla akıp geçiyordu ergenlik gittikçe canıma tak etmişti artik her gün osbir cekmekten bıkmış ve usanmistim yine bir okul çıkışı Seyda yi eve birakmis ve eve gelmistim içerde Annemle Melahat abla konuşuyorlardı kapıdan içeri girdigimi duymadilar bende öyle karı muhabbeti seven biri olmadigim icin yanlarına ugramadim mutfağa geçip yemek yiyecektim bizim evde mutfakla oturma odası uzak olmadığından konuşulanlar duyuluyordu ve konuşmada Melahat ablanin şöyle dediğini duydum " Ayten biliyorsun Abdul gideli 5 ay oluyor 5 ayda hic bir ilişkiye girmedim oysa Abdul beni gayet memnun ediyordu " dedi bunun üzerine annemde babamla yaşadıklarını anlatıyordu ama bunları soylemicem panpalarim aile içi biliyonuz daha sonra muhabbet gitgide açılıp cinselliğin dibine vuruyordu ve en son Melahat Ablanin " Abdul gibisirken beni kucağına kaldırıp duvarlarda surundure surundure orgazm ediyordu" demesi üzerine bizim haydar ayaklanmış ve olduğum yerde pantolona bosalmistim size hikâyenin başında da söylediğim gibi ben aslında olgulardan hoşlanıyordum beyler Melahat Abla da oldukça güzel sarkmayan iri karpuzlara sahipti olgun olmasına rağmen ama demiştim bizler ailece görüştüğümüz için manevi yönden yakındık o yüzden bu olanları unutmaya çalışırken Melahat Ablanin anneme dediği su sözler beni benden almıştı " Erhanda çok yakışıklı ne kızlar zütürüyordur genç kız olsam Erhanla yatardim " demesi haydarı ikinciye ayakanlandirmisti ve o sözden sonra kafaya koymuştum Melahat Ablayi tamam Abdul abiyi severdim ama ona sadece kızı için söz vermiştim Melahat ablayi isin içine katmamistik SERi SUKU SERi YAZI BEYLER SERi

Yalan haber beyler, http://c12.incisozluk.com.../11504/8/891028_o5baf.jpg

bazi cakma mollalarinin cakma hocalarin ayyas diye hitap ettikleri baş komutan ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ün ayyaş ayyaş yaptiklari...

• **
Ayyaş bir sigara yaktı, bir kadeh rakı koydu, hava sıcak, çarptı tabii..
Kalktı Muş ve Van’ı Ruslardan temizledi.
Bir kadeh daha vapurda sanıyor kendini hoopp Samsun’a gitti kafa.
Amasya’da Erzurum’da Sivas’ta kongreler.
Bir de Türkiye Büyük Millet Meclisini kurdu ikinci kadeh bitmeden.
Kafa çakır tabii Başkomutan oldu
Kalktı ayağa tokatla denize döktü Yunan’ı.
Gaza geldi, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu.
Kafa gitti tabii, ağzından çıkanı kulağı duymuyor.
Saltanat kalkacak,
Halifelik bitti,
Kadın Erkek eşit,
Şapkasız çıkmam abi,
Tekke zaviye hikaye,
SOY adın olacak,
– Dur Ata’m yapma!!
Derken biz Geometri kitabı yazmış ayyaş ama daha bitmedi.
Türk dili,
Türk harfi,
Türk tarih kurumu,
Ankara Hukuk,
Merinos Halı,
(Meze bitti o ara deniz börülcesi istedi ayyaş)
Sümerbank,
Chp,
Çocuk Esirgeme Kurumu,
Demiryolları,
Havayolları,
Limanlar Genel Müdürlüğü,
Halkevleri,
Etibank,
iş bankası,
Merkez bankası,
Sağlık bakanlığı,
Anadolu ajansı,
Ziraat enstitüsü,
Ayyaş iptal…

Dedik “Ne gerek var Ata’m az ilerde 24 yaşında Subay Kubilay Öğretmeni öldürüyorlar, al eline Kuran’ı geç tabutun başına”
Doğruldu ayyaş ve dedi ki:

Eğer ülkeni kurtaracak bir lider beklemekteysen,
ben size hiç bir şey öğretmemişim demektir.

Menemen’i yakın !!

Büşra hazırlıklı gelmişti, giydiği kısa pantolonu çıkarmaya başladı. Ne yapıyorsun içeri gir içerde giy mayonu diye seslendim. Bilmiyordum ki içerden mayo giydiğini. Altını da üstünü de çıkardı. Haşmetli duuuuuuuuuur. Ben yüz üstü yatmaya başladım gibimin kalkık olduğu belli olmasın diye. Taş felan oynadı. Baktım inmiyo kertenkele gibi sürtüne sürtüne denixe girdim. Büşra bana bakıp bakıp gülüyordu amk. Bilmiyordu ki gerçekleri. Amk deniz de herzamankinden dahaa soğuk ve ben böyle denize daha önce hiç girmedim. O soğukta nasıl girdiysem öyle. Belkide öyle girdiğim için soğuk geldi. Deniz göbeğime kadar geldiği seviyede durdum ve büşrayı yanıma çağırdım. Iııı yaptı. Bu hayır demek oluyor. Yüzmeye gelmedik mi diye bağırdım. Güneş kremi sürcem dedi. Hay amk ben denizde kız orda. Benim sürmem gerekiyordu. yannanı şortun ipiyle yapıştırdım vücüduma hemen çıktım sudan.

ismi lisa peachy gamer nicki stpeachy

(bkz: megan foxun taku) bi nick6 nızı alırım

Bu lafı etmesiyle beraber karl sağdan bir yumruk salalmaya çalıştı, Muhammet anında bi kafa geçirdi daha yumruk ona doğru gitmeden Karl yere yapıştı.
Auren arkadan gelen iki kişi ile kavga ediyordu. Ben hemen ayağa kalkıp Muhammetin yanına gittim "Yürü!" diye bağırdı, Aurene doğru koşmaya başladık çocuğa yardım
etmemiz gerekiyordu çünkü. Auren ikisinin arasında kalmış resmen canla başla dövüşüyordu heriflerle, onlarda onun gibi güçlü tiplerdi. Muhammet yaklaştığı gibi
birisinin kafasına geçirdi, bende diğerinin karnına vurdum, karnına vurduğumda çocuk yere eğildi, eğilmesiyle beraber roos bi diz kapağı vurdu yüzüne, çocuk
direk nakavt, yere yapıştı. Holün öbür tarafından koşma sesleri geldi "Oyuncaklar geliyor." dedi, "Oyuncak ne dıbına koyayım" diyecekken züt yalayıcılardan
bahsettiğini fark ettim "Noluyor burada?!" diye bağırdı hemen geldiği yöne koştu "Gidelim burdan" dedi Auren. "Yemekhaneye" dedi Muhammet, biz yemekhaneye koşarken
Auren döndü "VN yi bul, buraya getir." Benle Muhammet hızlıca yemekhaneye gittik, daha içeriye girmeden önce beni durdurdu, içeriye yürüye yürüye yiyoruz ama nefes
nefeseyiz. Kapıdan girdiğimiz anda etrafından yürüdüğümüz herkes bize tip tip bakıyor birşey olduğunun farkındalar. Etrafta öğretmenlerin oyuncakları var,
olayın patlak vereceğini duyup etrafta kolacaçan geziyorlar kendi çaplarında. Muhammet yemek aldı hiçbirşey olmamış gibi. Ama kan ter içerisindeyiz.
Yemekelri adımıza kayıt ettirmeye giderken Aureni gördük VN ile Cyanı getirmiş. Ayrıca yanında 3-5 tane daha dallama herif var hodorun yarısı kadar.
Bunlarda sıraya girdi yemek aldılar falan.

Muhammet bozdu sessizliği "Sen salakmısın?" dedi türkçe olarak "Senin için 1 senedir aramada problem olmayan herifle kavgaya giriştim. 3 çocuğun ağızına sıçtık
sen gelmişsin beni kendi kavgalarınıza alet etmeyin diyorsun." tayfa bizi sessiz sessiz dinliyor bi tak anlamıyorlar tabi ama hararetli konuştuğumuzdan
anlayabiliyorlardır diye düşünüyorum. "Olum geldiğimden beri bi olay bi olay. gibicem amaına koyayım durup dururken ne biçim işlerin içine sürüklediniz beni."
Muhammet küçümser bi şekilde güldü "Bugün yanında olmasaydık, Karl seni rezil edicekti. Müdürün odasına birdaha gidicektin. Busefer kesinlikle okuldan atılacaktın."
dedi sadece. Birşey demedim sustum. Aradan 1 saat gibi 1-2 dakika geçti Muhammet gözleri bana dikiliydi "Bunu halletiysek" diye lafa girdi muhammet "Şu son iki
dersi atlatıyoruz ve hep beraber buluşuyoruz." dedi. Aurenin getirdiği sporcu muallaklerden birisi lafa girdi "Adam lazımmı, bizim futbolcuları toplayayımmı?" dedi,
muhammet kafayı salladı "Bugün değilde belki yarın gerekebilir, haber ver bilgileri olsun." dedi, çocuk birşey söylemeden kalktı gitti yemekhanenin öbür ucuna. O
yemekhanenin öbür ucuna giderken millet onu seyrediyordu, o zaman tekrar üzerimizde olan gözlerin varlığını fark etmiş oldum. Dersler bitti, hazırlandık işte.
Yanımda Auren iki tanede futbol takımından eleman. VN babasını çağırmış kocaman hammer gibi dıbına koyayım bi van. Jantları görsen 10 metre öteden zütümdeki
o yeni yeşermeye başlamış kılı görebiliyordum dıbına koyayım. Herif zengin işte.

Gülünecek bir şey yok bas baya dalga geçilmiş

türkiye saatiyle mi

Özet: bos yapma bilim yap

çaylak yedim mutlu musunuz

Gençler bırakın biraz eğlensinler la. Adamlar paintle kendilerine devlet yapıo, oh mutluluğa bak amk :D:D

Tam Filmin doruk noktalarında biralarında etkisiyle Hazalda biraz gevşemeler olduğunu farkettim ve dahada bana yaklaştığını gördüm ben bir yandan saçlarıyla oynarken bir yandanda yapacağım fantezileri düşünüyordum. Hazal'a bakarak çok tatlısın dedim. Hazal'da eliyle yüzümü okşamaya başlayınca ben onayı almış gibi hissedip Hazal'ı hucağıma aldım ve öpüşmeye başlamıştık.Bir yandan öpüşürken bir yandanda onun arzularının uyanmasını saglamak için vücudunu okşuyordum.Her şey güzel bir şekilde giderken Hazal'ın telefonu çaldı ve bu telefonu açmam gerekiyor dedi.
Bende tabi aç dedim. Hazal 2-3dk konuştuktan sonra gözleri dolmaya başladı.Ve olaylar orada kopmaya başladı.

EDiT1:KANKALAR YAZIYORUM SABREDiN

ADAM DARBE OLSUN YAZMIŞ BiR DK DA 15 ŞUKU ALMIŞ SiZiN HiÇ BiRiNiZ TÜRK DEĞiLSiNiZ. BiZiM KARDEŞLERiMiZ DEĞiLSiNiZ. MiLLETiN VARLIĞINI BiRLiĞiNi TEHDiT EDEN Bi SALDIRIYI DESTEKLiYOSANIZ SiZ VATAN HAiNi huur ÇOCUKLARISINIZ. ATATÜRK SiZiN YÜZÜNÜZDEN MEZARINDA TERS DÖNDÜ BE RUHSUZ SOYSUZLAR

memeye inci yaz inanalım

Ramazan ramazan ayıp

Napalim amk kızın kıyafeti yatırıp gibmemiz mi lazım illa