1. 1.
    +3 -1
    beyler. hayat hikayem. bir öncekini yarım bıraktım. en baştan başlıyorum. okuyan varsa aranızda bilirler zaten nasıl birşey oldugunu. işten güçten yazamıyordum. yaza geldik. artık yazarım. bitirdim hikayeyi. hızlıca atıcam artık. anlat diyen olursa daha hevesli anlatırım. kimse bişey demezse de anlatacam. kaçış yok. garip bir hayat ama
    edit: 5 dakika sonra başlıyor. lütfen telefonlarınızı sessiz moduna alınız
    ···
  2. 2.
    -1
    kimse anlat demicek mi lan
    ···
  3. 3.
    -1
    ve başlıyoruz.. haydi bre bismillah
    ···
  4. 4.
    -1
    adım tugay. annemle babam ben 10 yaşındayken falan ayrılmış. dogumum baya trajikomik bi olay.
    daha önce annem babamdan 2 kez daha hamile kalmıs fakat kürtaj olmus ve artık beni doğurması gerekiyormuş.
    istemeden doğurmus beni. 13 haziran da doğmam gerekirken 2 hafta annemin karnında bekliyip 25 hazirandadoğmusum.
    ben bile o yaşta doğmak istememişim amk.
    15 yaşıma geldigimde lise bu. diyodum herşey farklı olur. büyüdük olm falan. diyodum kendi kendime.
    ne amlarla tanışcam ne kızlar görecem.. adım tugay. annemle babam ben 10 yaşındayken falan ayrılmış. dogumum baya trajikomik bi olay.
    daha önce annem babamdan 2 kez daha hamile kalmıs fakat kürtaj olmus ve artık beni doğurması gerekiyormuş.
    istemeden doğurmus beni. 13 haziran da doğmam gerekirken 2 hafta annemin karnında bekliyip 25 haziranda doğmusum.
    ben bile o yaşta doğmak istememişim amk.
    15 yaşıma geldigimde lise bu. diyodum herşey farklı olur. büyüdük olm falan. diyodum kendi kendime.
    ne amlarla tanışcam ne kızlar görecem..
    ···
  5. 5.
    -1
    bir iki ay sonra deniz diye bir tane kızla tanıstım. mavi gözlü, kumral.
    genelde kendimden büyükleri severdim hep. daha olgun olurlardı.
    zaten babamın hatırladıgım tek nasiyatı; "küçükken büyükler, büyükken küçüklerle ol"
    anlıycağınız babam pisliğin tekiydi.
    deniz 17 yaşındaydı. aynı otobüsteydik. o arkadaşıyla arka tarafta oturuyordu.
    ben salak salak ayakta duruodum.
    arkadaşlarından birisi kalkıp indi durakta.
    1-2 durak sonra bana seslendi
    gel otursana ayakta kaldın dedi.
    - yok iyi böyle sağol dedim.
    öyle çok yakışıklı değildim. utanıyodum kızlardan da aslında. ayrıca kızda benden büyüktü.
    özgüvenim yoktu.
    - sen bilirsin diyip makaraya devam etti.
    okulum evden uzak oldugu için ayakta durmaya dayanamayıp biraz gectikten sonra oturdum.
    yoruldum amk
    bir iki dakika sonra kız tekrar bana dönüp
    - bizim okuldansın dedi
    - evet dedim
    - adın ne dedi?
    - tugay dedim.
    kafasını salladı. anladım manasında
    durdukdan sonra seninki dedim?
    - deniz dedi
    ···
  6. 6.
    -1
    @6 herşey o zaman başladıgı için ordan başlıyorum
    ···
  7. 7.
    -1
    aslına bakarsanız kız da öyle aşırı güzel değildi.
    ama mavi gözleri vardı, okyanus gibi..
    saf bir güzelliği vardı.
    - bir sorunun mu var dedi?
    - ne gibi dedim
    - yüzün asık. utandın mı yoksa diyip hafiften sırıttı.
    - yok gayet iyiyim dedim.
    - peki öyle olsun dedi.
    5 sene olmustu annemle babam ayrılalı. aslında hepiniz babanızdan nefret etsenizde
    ya da cogunuz
    en azından bir kısmınız.
    babasız büyümek ne demek, bilemezsiniz.
    sadece annenin size hem analık hem babalık yapmasını da bekleyemezsiniz.
    bu yüzden erkek tarafım, kaba tarafım hep biraz sönük kaldı açık konuşmak gerekirse.
    her olaya sakinlikle yaklaşmıştım. kavga hep 2. plandaydı
    bir kaç dakika daha geçti. aslında kızla konuşmak istiyordum ama utancımdan yapamıyordum.
    sonra dayanamadım.
    - benimle neden konuşmaya çalıştın dedim?
    ağır ağır döndürdü kafasını.
    şaşkın bi surat ifadesi vardı, hala hatırlarım.
    - bilmiyorum ayaktaydın otur istedim. bizim okuldaydın adını öğrendim. özel bi anlamı yok dedi.
    - anladım dedi
    bir tebessümle devam etti
    - neden merak ettin seninle neden konuşmaya çalıştıgımı dedi?
    bu ne gibik bi soru amk
    ···
  8. 8.
    -1
    @9 salak mısın olum sen? gibtir git okuma o zaman. bi takluk olmasa yazmam zaten amk
    ···
  9. 9.
    -1
    bilmiyorum. Dedim
    ilgiye açtım, sevgiye. çünkü annem ne kadar denese de beni o kadar da iyi doyuramamıştı bunlara.
    çünkü yalnız büyüdüm. biraz pessimist bi çocuktum. hiç arkadaşım olmadı nerdeyse.
    kaçtım hep birilerinden. yalnızlık hep iyi geldi, ama hep şikayetci oldum.
    - anladımm dedi. m yi hafif de uzattı.
    tatlı bi yüzü vardı. gülümsemesi de öyleydi.
    - telefonun varmı senin dedi?
    aslında biraz endişelendim. ne yapıcaksın benim telefonumu amk?
    yalnız yaşayan biriydim ben. ne kadar liseye başka umutlarla başlasam da,
    olmuyodu yani. o hevesti.
    - fakiriz biz. telefonum yok dedim.
    ama cebimde telefon amk yan yana oturuyoruz
    o anda da telefonuma mesaj geldi.
    hay dedim sansıma sokayım.
    o da titremeyi hissetti tabi
    cebindeki ney dedi
    çıkardım telefonu.
    - bunu buraya kim koymuş dedim şakasına.
    güldü, ne tatlı güldü..
    - istemediğini söyleseydin anlardım dedi.
    - istemeseydim söylerdim dedim
    - neyse ben burdaki durakda iniyorum dedi.
    - peki görüşürüz dedim.
    - görüşürüz dedi.
    ulan içimde kaldı kızın telefon numarası.
    arkadaşlarıyla inmişti. eve gidip o gün sırf onu düşündüm.
    yarın görür müyüm?
    yarın gelir mi yanıma?
    ben gidebilir miyim? cesaret edebilir miyim?
    baya düşündükden sonra ertesi gün gidip telefon numarasını isticeğimi
    kendimi inandırdım
    ···
  10. 10.
    -1
    olum bak bakayım başa. kimse okusun diye yalvarmış mıyım? okumayan olursa anlatmayacam demiş miyim? garip misiniz amk
    ···
  11. 11.
    -1
    ertesi gün biraz daha erken cıktım evden. otobüse binip okul durağında indim
    oturdum onu bekledim. bekledim bekledim gelmedi.
    okul saati geçiyordu bende yavaş yavaş okul yolunu tuttum.
    yine düşünüyordum. gelmedi mi okula lan yoksa?
    keşke alsamıydım numarasını?
    neyse ya gibtir et diyip düşüncelerimden arındırdım kendimi.
    okula gittim. 2. tenefüstü sanırım yahut 3 gördüm onu.
    beynim ayaklarıma emretmiyordu sanki.
    gidemiyordum onun oldugu tarafa.
    ama o görsün gelsin istiyodum.
    arkadaşlara takılıp onun oldugu tarafa doğru yürümeye başladım
    gördü beni. kaşlarını kaldırdı, o an da yüzüne hafif bi gülümseme yayıldı.
    bende tebessüm ettim.
    - naber dedi?
    - iyiyim sen dedim?
    - iyiyim bende dedi.
    - dün biraz başka yerlerdeydim, telefon numaranı ben istesem dedim?
    - benim yanımda, benimle konuşurken benim yanımda ol bidahakine lütfen dedi.
    hay amk aslıan bakarsanız haklı lan yani ayıp oldu.
    - bir dahakine öyle yaparım dedim
    - yanımda oldugun zaman istersin telefon numaramı dedi.
    sınıfdan da arkadaşları izliyodu. belki de küçük oldugumdan
    ve arkadaşları arasında billur sebebi olmak istemedigi için biraz ters davrandı
    ben de elim boş sınıfa geri döndüm
    okulu dersleri pek giblemeyip kızın güler yüzünü düşünerek geçirdim.
    sonunda çıkışta onu gördüm ama arkadaşlarıylaydı.
    gitmedim yanına durakda bekledim onu.
    geldi oturdu bir kız arkadaşıyla
    bende ayakta bekliyordum
    ne o geldi yanıma, ne ben gittim.
    aslında gitmem gerekiyordu sanki ama gitmedim.
    otobüse bindim. üstümde ceket vardı.
    yine o arkadaşıyla arka tarafa geçip oturdu ben yine ayakta kaldım.
    ama yanı boştu
    utandım gidemedim.
    ceketle de pişiyodum amk. eskisi gibi yoktu klimalar.
    gelsene dedi el işaretiyle
    ···
  12. 12.
    -1
    gidip efendim dedim.
    -pişmiyo musun ceketle dedi.
    -evet üstümde kalmış dedim.
    vay amk. üstümde kalmış ney lan. ölüm sebebi
    yanındaki arkadaşı terse dönüp güldü. utandım bende
    denizde güldü. ama kahkahayla değil, tebessümle.
    -çıkarmak bu kadarmı zor dedi. dişlerini gösterdi
    - güçsüz benim kollarım zor baya dedim.
    hayır neyin altından kalkmaya çalışıyorum anlamadım. zaten rezil olmusum
    - kolunu uzat dedi
    uzattım. tuttu ceketin kolundan cıkardı
    - otursana dedi
    oturdum.
    - bu sefer benimle konusucaksın dimi aklın başka yerlerde değil dedi.
    yüzüm yine gerildi.
    - evet en azından denerim dedim.
    - güzel o halde telefonu numaramı iste hadi dedi
    güldüm içten içe
    ···
  13. 13.
    -1
    telefon numaramı iste diyince zütüm kalkmıs olucakki istemedim
    - ee hadi dedi
    - bir saniye düşünüyorum dedim
    - neyi dedi
    - pardon, sizi gördüm ben gecen sefer otobüste. cok beğendim telefon numaranızı verir misiniz dedim?
    - hayır dedi.
    arkadaşıyla konuşmaya başladı
    bende kafamı cama cevirdim.
    ama konusulanları duymaya çalışıyodum
    neden hayır dedin falan diye şaşırarak sordu kız.
    ses tonundan belliydi.
    boşver onu falan dedi
    konum kapanınca bende dinlemeyi bıraktım
    iniceği durağa gelince
    - neden böyle yaptın ki cok mu hosuna gitti dedim
    - kendin ol dedi.
    bişey diyemedim. o da durağa gelince indi.
    yine kaldım öylece
    ···
  14. 14.
    0
    ertesi güne gibik gibi uyandım. erken uyanmadım bu sefer
    normal o yokmus gibi davranıyodum. en azından davranmaya çalışıyodum
    gittim okula. yine onu gördüm. onu görünce birden değiştim
    ama utandım gitmeye yanına.
    arkadaşı aşağı doğru inerken gördüm.
    gittim hemen peşinden
    - ya ben bişey sorucam dedim
    - 05.. ... .. ..
    dedi.
    bildigin öküz gibi güldüm.
    -tekrar söyler misin lütfen dedim
    -05.. ... .. ..
    - teşekkür ederim. sorucağım bu değildi ama bu da işimi görür sağol tekrardan dedim.
    - sorun değil o söylemişti zaten dedi sırıtıp yoluna devam etti.
    bende sınıfa geri döndüm. okul bitti.
    durakda yeniden otobüsü bekliyodum.o otobüse son anda yetişti. bu sefer başka bi yere oturdu.
    2 li koltuğa. ama arkadaşı yoktu.
    yanına oturdum
    ···
  15. 15.
    -1
    bana baktı. konusucak gibiydi.
    tam konuşmaya yelteniyodu durdu.
    kafasını da çevirdi.
    telefonu elime alıp oynamaya başladım
    seslere gelip mesaj melodimi açtım yalandan yere.
    açtım mesajları. mesaj yazıyormuş gibi yaptım
    ilgisini çekmek için ama yok amk.
    aklıma bi fikir geldi sonradan
    - yanında oturuyorum diye mesaj attım kıza.
    onunda melodisi çaldı ama yeltenmedi telefona.
    - mesajın geldi sanırım dedim
    - fark ettim dedi
    - bakmıycak mısın dedim
    - hayır dedi
    - ben ne yaptıgımı bilmiyorum, gerçekten dedim
    - birşey mi yaptın ki dedi
    ee birşey yapmadıysam ne oldu 3 gün önceki deniz?
    - bilmiyorum dedim
    aldı telefonu baktı mesaja. sırıttı
    - kimmiş dedim
    - önemsiz biri dedi
    kısa ve net; çöktüm.
    ···
  16. 16.
    -1
    dediğim gibi. ilgiye açtım.
    kız bana biraz ilgi gösterince hoşuma gitti.
    devamı gelir sandım, benimle ilgilensin istedim.
    gerçekten buna ihtiyacım vardı.
    - kim demeye varmadı dilim.
    numaram kayıtlı değildi onda.
    belki başka biridir lan diye avutmaya çalışıyodum kendimi ama
    direk yanında oturuyorum diye mesaj atmıstım.
    durağa yaklasınca kalktım indim aniden.
    naptın sen amk salağı?
    otobüsle 30 saat 45 dakkayı bulucak bi yerde inmiştim.
    telefonuma da mesaj geldi
    - neden indin diye
    cevaplamadım
    çaldırdı.
    - benimle konusurken bana odaklan dedim.
    bir laf koyma çabası içine girdim.
    - seninle konusmuyordum ki ben zaten dedi.
    laf üstüne laf yiyordum.
    sonra durağa gidip düşündüm.
    ben 15 yaşında, kız 17 yaşındaydı.
    ne gib yiyebilirdim ki
    zaten benimle olmasını bekliyemezdim
    ama arkadaş? olabilirdik.
    olamaz mıydık?
    sevgilisi mi kızdı benimle konuşmasına?
    arkadaşları mı dalga gecti?
    ben mi birşey yaptım?
    neden böyle yaptı?
    bir vakit geçtikten sonra yeni otobüs geldi bende eve gittim.
    vurdum kafayı yattım.
    cevaplamadım da mesajını.
    ···
  17. 17.
    -1
    uykudan annem uyandırdı.
    -birşey mi oldu sen bu saatlerde uyumazsın dedi
    bir kızla tanıştım. önce çok hoşuma gitti. bana iyi de davranıyodu
    sonra telefon numaramı istedi
    salakca bi saka yaptım
    ertesi gün ben istedim. kendin ol dedi
    kız arkadasından aldım numarasını
    mesaj attım. kız tersledi beni.
    17 yaşında cok hos bir kız denilmez anneye amk. anne bu
    - bişey yok ya derslerden yoruldum anne dedim
    - birşey olursa anlat bana dedi.
    4 gün içinde hem iyiyi hem kötüyü yaşadım anne!
    desem mi, demesem mi?
    yaşadım mı yaşıycam mı?
    bu kızla birlikte olma ihtimalim neydi benim?
    herhalde fotomaçın artık brezilyalı yıldızları, galatasaray, fener gibi takımlara getirmekten vazgeçmesi gibi birşeydi.
    yoktu amk. ama olsaydı keşke..
    istiyodum çünkü bende, gülüp eğlenebilceğim bir kız.
    hiç kimse gülmedi bana doğru dürüst.
    hiç kimse sarılmadı nerdeyse..
    ···
  18. 18.
    -1
    o gün yine erkenden durağa vardım.
    hani eğer arkadaşlarından utanıyorsa yalnız konuşmak için.
    aslında yaptıgım çok gibimsonik bişeydi.
    daha 3 gün olmuş. bir kız sana güldü diye neler yapıyordum.
    ama yine gelmedi durağa.
    bende okul yoluna yöneldim
    okulda derten cıktıktan sonra yakalım bunu. girdim sınıflarına
    sınıfta curcuna cıktı hayırdır kardeş diye.
    pek giblemedim onları. arka sırada bir erkekle beraber oturuyordu.
    erkeğin eli denizin bacağındaydı. bakakaldım öylece.
    ali diye bir çocuk varmış. o geldi
    - hayırdır birader sorun mu var dedi
    - yok sağolasın
    itti beni. cık dısarı dedi
    adam benim 2 katım amk. zütün yiyosa çıkma
    cıktım. zaten o bacağının üstünde o cocugun eli.
    denizin gülüsü.
    benim sacma salak kendime kızmalarım..
    ···
  19. 19.
    -1
    bir kaç saat sonra sınıfın dışarısında gördüm onu.
    yanına gittim.
    - konusabilir miyiz dedim
    - konusuruz dedi
    - tek birşey sorucam yaşımın kücük oldugunu, yakısıklı olmadıgımı, renkli gözlü olmadıgımı
    hatta benimle ilgilenecek kızın özellikle benden büyükse aptal durumuna düşüceğini bile biliyorum. en azından kendimi inandırıdm bir şekilde buna.
    ama neden yaptın? ilk gün güldün, ikinci günde.. peki ya üçüncü gün?
    - özür dilerim dedi.
    - ne için dedim
    - yaptıklarım için benden küçüksün ya, en azından abla gibi davranmalıydım dedi
    şok oldum amk.
    - neyse istemiyom bi abla dedim.
    - sen bilirsin dedi. sırıttı tekrardan. ya amk gibtir git be. sırıtma amk sırıttıkca eriyip bitiyorum zaten
    döndüm gittim tuvalete. gözlerim doldu amk
    yaşımdan dolayı aşağılandım. aslında hak ediyodum.
    yüzümü yıkayıp derse girdim.
    okul öyle ya da böyle sona erdi.
    durağa gittim. otobüsü bekliyodum. denizde geldi arkamdan.
    ben yine ayaktayım, o da oturdu
    ···
  20. 20.
    -1
    otobüs geldi. binmedim. o binsin diye. o da binmedi. döndüm baktım arkama öylece oturuyodu.
    10-15 dakkada bir geliyodu otobüs. hafifde rüzgar vardı.
    tekrardan geldi. yine binmedim. o da binmedi.
    soğukdan olsa gerek kollarını sıvazlıyodu kafamı geri cevirdigimde
    yürümeye başladım sağa sola doğru
    bir kaç süre sonra neden binmiyorsun dedi
    - sen bin. sonra ben giderim dedim
    - nedne dedi
    - neyin peşindesin la sen abla istemediğimi söyledim dedim.
    - ablan değilim ki dedi.
    - bak anlamıyosun, ya da anlıyosun. tamam binerim sonrakine dedim
    - neyi anlamıyorum dedi
    - birşey yok dedim.
    - gel otur bari ayakta kalma dedi.
    - bu da abla şefkati olsa gerek dedim
    - arkadaş şefkati dedi.
    şaşırdım.
    oturdum. ama ondan uzak oturdum.
    çok geçmeden telefonuma mesaj geldi.
    ···