-
1.
+40 -17Aptal saptal hikayelerden sıkılmadiniz mi. Okuyun okutun hikaye gerçektir.
20 Temmuz 1999 aksamiydi. Bilgisayarimin basindaydim. Internete baglandim. Daha önce haberlestigim bir arkadasimin adresinin bir numarasini (harfini) yanlis yazdigim icin karsima farkli birisi cikmisti. Selam ve " nasilsin" faslindan sonra söyle bir cevab aldim:
- iyi sagol da sen kimsin neyin nesisin, in misin, cin misin, nerden ciktin böyle, zembille mi indin?
Bu, arkadasim Abdullah degildi ve sonradan ögrenecegim üzere Istanbul Küçükçekmeceden`den Aynur isminde bir hanimefendiydi. Bayanlarla muhabbet etmek adetim olmadigindan hatir sorma cümlelerinden sonra özür dilemis ve tanistigimiza memnun oldugumu bildirmistim. iste zahirde cok basit gibi görünen bu hadise koca bir yilimi harcayacagim bir hikayenin de baslangici olmustu.
Ortada herghangi bir mecburiyet yokken bayanlarla bilgisayar ortaminda muhabbet etmenin islami kaidelerle bagdasmadigini bilen ve bunu uygulayan biriydim. Fakat sebebini su an bile cözemememe ragmen her nedense tevafuken karsilasmis oldugum bu sahsin adresini listemden silmemistim. Ekran basina oturdugumda, sayet o da bilgisayarin basindaysa selam vermek ve hal hatir sorarak bir kac kelam etmek kisa bir süre icersinde adetim halini almisti.
Beyler hikaye biraz uzun seri seri atıcam. en kısa sürede bitiririm merak etmeyin yarıda bırakmam
Edit: beyler hikayem %95 gerçek %5 kurgudur(hatirlayamadigim bazı yerler) okuyan olursa 3-5 kişi devam edicem
Edit2: hikayeyi okuyan yok sanırım bizde sizi düşünüp işimizden gücümüzden zaman ayırıyoruz
-
2.
+2799 da bilgisayarı varmış benim hala yok mobildeyim amk
-
-
1.
+1Aga beeeeee
-
2.
+3 -1Sen 99 da sen de yoktun
-
3.
0Yak yak yak
diğerleri 1 -
1.
-
3.
0Vay beeeee
-
-
1.
0ne vay be xd
-
1.
-
4.
+199 da bilgisayarın mı vardı lan vay amk
-
5.
+10Biz yanlıs numara girsek Namık çıkar başkası yapınca kız çıkıyor
-
6.
+9Hikaye yalan beyler 10 gün sonra zaten deprem oldu
-
7.
+17 -1Ulan binler dinleyin iste şirket sahibi adamiz zaten hikayenin ilerisinde anlicaksiniz. Dinlemek isteyen olursa bir kaç kişi anlatırım
-
8.
+22 -1Bu selamlasmalar sirasinda bir bilgisayar firmasinda programci olarak calistigini ögrenmis oldum. Aliskanligim üzere yazdiklarim icerisinde dini konulara ilgili de cümleler kuruyordum. Konusmalarindan tesettürlu, tam olmasa da islami yasantiyi benimsemis bir aileye mensup olmasina ragmen tarz ve fikir bazinda serbest hareket etmesine musaade edilerek yetistirilmis oldugunu anlamakta gecikmememistim.
Bu ilginc tanismanin ardindan 17 Agustos depremi oldu. Depremde hasarin yogun oldugu bölgeler arasinda Küçükçekmece’de oldugundan icten ice bir tedirginlik yasiyordum.
Internetten göndermis oldugum "Nasilsin, ne haldesin, depremden etkilendiniz mi ? yardima ihtiyaciniz var mi? " mesajina ancak bir hafta kadar sonra cevab geldi. Herhangi bir kayiplari olmadigini bildiren cevabin ardindan ben de rahatlamistim..
Bir gün cette Mevlana´dan söz acilmis ve Mevlevilik üzerine uzunca konusulmustu. Aynur Mevlevihanelerden bahis acildiginda, bir sirada gitmis oldugu mevlevihaneleri anlatirken bunlarin icerisinde Galata Mevlevihanesi´nin hosuna gittigini ifade ederek, sayet bir ara istanbul´a yolum düserse kilavuzluk edebilecegini söylemisti. -
9.
+12Ramazan gelmisti. isim geregi Almanya´ya gidecektim ve Ankara seferlerinde yer olmadigi icin istanbul´dan kalkacak Münich ucagina bilet almam gerekmisti. " ÖNümüzdeki pazar gecesi yurdisina gitmeyi planliyorum biletimi ayirttim. Su Galata Mevlevihanesi daveti hala gecerliyse yolum düserse hafta sonunu Istanbul´da gecirmeyi dusunebilirim." diye bir mail gönderdim...
Aradan fazla bir zaman gecmeden. "Elbette sözüm hala gecerlidir" cevabi geldi. islami kaideleri benimsemis bir bayanin, üstelik yüz yüze hic karsilasmamis oldugu bir erkege sehirler arasi bu tarz bir davette bulunmasi ilgimi cekmisti...
Ünlü bir ilim adaminin "insanlar isledikleri fiillere bilinc altinda kiliflar uydurur ve yaptiklarini hakli görünecek yönden ele alirlar" sözünü farkinda omadan teyit ediyor, islami hükümlerde hic bir sekilde müsaadesi olmamasina ragmen tanimadigim bir bayanla yapacagim ve sonradan diyeti cok agir olacak bu görüsmeyi, " davete icabet etmek sünnettir, nihayetinde sadece Ramazan etkinlikleri konusunda kilavuzluk edecek" sekilde tevil ediyordum.
Aynur gösterileri icin dönüste vakit ayiracagimi bildirmemin ardindan gelen yazida beni hayretler icinde birakan bir olayi anlatiyordu. -
10.
+10 -1Bir zamanlar bir erkekten ingilizce dersleri aldigini, daha sonra onun kendisine farkli duygular besledigini ve bunlari söyledigini, fakat kendisinin reddetigini belirterek, "Bilmem sen ne dersin? " diyordu.
Fikirlerim alt üst olmustu. islami bir kimlik icerisinde bulunan bir bayanin erkeklerle olan münasebetlerinde bu derece pervasiz olmasini kabullenemiyordum. Acaba bu gercekten dindar birisi miydi? Cevremden de bu bayani arastirmalarini istedim. Bu arastirma devam ederken ben de gelen yazi üzerinde kirilmayacagi ve alinmayacgi sözünü aldiktan sonra, biraz yorum yapmis, resmi kurumlar tarafindan verilen ingilizce kurslari dururken erkek bir hocadan tek basina ders alabilme cesaretini saskinlikla karsiladigimi ve kendisini fazlaca serbest yetistirdini söylemistim.
Bir iki gün zarfinda yapilan istihbaratin neticesi gelmisti. Evet tesettürluydu, ne derece ciddi bir yapiya sahip oldugu belli olmasa bile islamiyeti yasayan ve abdestli, namazli bir aileye mensuptu. Bu bilginin üzerine hayretim bir kat daha artti.
ileriki tarihlerde yasayacaklarimdan ötürü bu fikirlerle karsimdaki sahsi kinamis oldugumu cok daha sonra anlayacak ve Peygamber Efendimizin (a.s.m) mealen " Bir mümin başka bir mü´mini bir hareketinden dolayi kinarsa, o fiil basina gelmedikce ölmez.." seklindeki hadis-i serifini hatirlayacaktim. Artan merakim bende bu sahsi mutlaka görmek fikri körüklemisti. -
11.
0REEEEEE szzz
-
12.
0Devam et hocam dinliyorum
-
13.
0Teameame likilili
-
14.
-21999da internet yaygın mıydı
Edit: Devam panpa -
15.
0Rezzers
-
16.
0Rez okurum
-
17.
+6Almanyadaki toplanti ve görüsmelerimi tahminimden önce bitirmistim.
"Yarin sabah ucagiyla gelecegim, kilavuzluk edecek birileri illa ki lazim.. iftarı Fatih´teki Ziya sark Sofrasinda yapmak geciyor icimden, programin müsait olursa, iftari beraber yapabiliriz" seklinde yazmis oldugum maile cevabin gelmesi gecikmemisti. Karsilikli birkac kez maillestik. Kendisine numaramı da verdim. Telefon acarak Pazartesi müsait oldugunu ve iftara gelebilecegini bildirdi. Sasirmis, fakat bozuntuya da vermemistim. "Memnun olacagim" ifadesiyle pazartesi iftarda görüsmek üzere telefonu kapatmistik.
Ya rabbi ben ne yapiyordum? Ya gercekten iftara gelirse o güne kadar titizlikle savundugum fikirlerimle tezat bir hal icerisinde olurdum. Bu konularda cevremdeki insanlara, özellile yakin arkadaslarima hassas davranilmasi gerektigini her firsatta söyeleyen ben degil miydim?
Ortada hicbir mecburiyet, sevgi yokken namahrem birini karsima alip iftar etmek de neydi? Kalkistigim bu isi hangi kaliba sigdirmak lazimdi? Simdi is ciddiye binince en bastan beri hatali hareket ettigimin farkina varmaya baslamistim. Artik bahane üretme sirasi bana gelmisti. -
18.
+3Ne tuhaf adamsın amk
-
-
1.
0Niye lan noldu
-
1.
-
19.
0Yerleşeyim
-
20.
0Rez alalım