arkadaşımın sevgilisini 1 sene boyunca siktim

reserved

evden çıkmak üzerelerdi. sesleri duyunca bende kapıya doğru hareketlendim. benim için uzun sayılacak bir zaman sonra tenine dokunma şansım olmuştu. resmi sayılacak şekilde iyi yolculuklar kendine iyi bak irem dedim. sende lassstik görüşmek üzere dedi. kişilik kırılması yaşamama an vardı. bu kısa ve resmi vedalaşmanın ardından çıktılar evden. kapının tak diye çarpışını sadece kulaklarımla değil geri kalan 4 duyu organım'la da hissettim.

şapka ve kapşonlu tişört desteğiyle çıktım evden. çok sık giymediğim montumu da geçirdim üstüme. tanınmamak için uygun kıyafetleri seçmiştim.

ara yollardan bende gara ulaştım. dikkatlice etrafı keserek içeri doğru kellemi uzattım. tren gelmişti. eleman ve irem trenin yamacında duruyorlardı.az çok beden dilinden anlayan birisiyim. irem'de ki rahatsızlığı olduğum noktadan görebiliyordum. elemanda ise babasını kaybetmiş olmanın verdiği bir boş vermişlik var gibiydi. elleri irem'in üzerindeydi ama o da benim gibi beyin göçünü gerçekleştirmiş gibiydi. uzaktan izlemeye devam ettim. trenin hareket vakti geliyordu.

irem trende ki yerini almıştı. elemanda dışarıda irem'e bakıyordu.bu sahnenin aynısını ben yaşamıştım ankara'da. şimdi ise dışarıdan bir çift göz olarak izliyordum. dejavu dedikleri bu olsa gerek.

tren yavaş yavaş hareket etmeye başlamıştı. elemandan önce ben el sallamaya başlamıştım. kimsenin beni gördüğü yoktu o anda.ama ben genede el sallıyordum. hava alanında uçaklara el sallayan insanlar geldi bir ara aklıma. ufak bir tebessümle selam gönderdim bu zamana kadar uçaklara bütün el sallayanlara.

o anı kaydeden güvenlik kamerasının kayıtlarını izlemeyi çok isterdim. garın iç kısmında kendi kendine el sallayan bir adamdım sonuçta. tren gitmişti. trenle beraber irem'de gitmişti. hava tekrar soğumuştu eskişehir'de.yalnız kalmıştım...

reserved

odamdaydım.tek başıma oturuyorum. okuldan, takıldığım eski bir hatun aradı. açmadım telefonu. kısa bir süre sonrada gördüğün zaman ara beni yazan mesaj geldi. umurumda olmadı o an için.

irem'in tenine dokunup konuşamasam bile yan oda da olduğunu bilmek rahatlatıyordu beni. iletişim kurmak için konuşmaya gerek olmadığını ikimizde ankara'da öğrenmiştik.

ama şimdi ankara'ya doğru yol alıyordu. trenin eskişehir'den uzaklaştığını düşündükçe daha da büyüdü içimdeki karanlık. aramayı düşündüm. elim bir ara telefona gitti ama aramamıştım. odam duman altıydı...

irem gideli 5 gün olmuştu. gittiğinden beri 4 5 defa aramıştım onu. hiç birinde telefonu açmadı. geri dönüşte yapmadı. iletişime geçmek istemiyordu benimle. yaşadıklarından pişman mıydı acaba ?

5.günün şafağında doğuya baktım ve telefonun çaldığını gördüm. arayanı ilk başta irem sandım ama o değildi. bizim okuldan eski takıldığım hatun arıyordu. açtım bu sefer telefonu. kısa bir konuşmadan sonra görüşmek istediğini söyledi. rakı masası kurarsa teklifini kabul edeceğimi söyledim. tamam dedi. rakı içmeyi de özlemiştim ve bundan daha iyi zaman olamazdı.

Reserved1

hatunun evine gitmiştim. öğrenci evine göre fena sayılmayacak bir masa hazırlamıştı. giderken aldığım 50'lik rakıyla gelmiştim. kısa bir merhaba merhabanın ardından masaya geçtik. içilen rakıyla eş zamanlı olarak muhabbet harlanmaya başladı. hatunun verdiği mesaj belliydi. sevişmek istiyordu. bende kibar bir erkek olarak onu kıramazdım ancak rakının üzerimdeki etkisi bu sefer farklıydı.

hatunla sevişmeye başladık. çok uzun uzun anlatmayacağım bu kısmı. önemli görmüyorum. sevişirken gram zevk almıyordum. üzerimde zıplıyordu ama benim aklımda olan tek insan irem'di.bir an yaptığım şeyden ve kendimden tiksindim.tek posta attıktan sonra rakının mideme dokunduğunu bahane ederek geceyi bitirdim.

sokakta yürürken kendimi irem'i aldatmış gibi hissediyordum.bu yaşadığım durumu kelimelerle sağlıklı olarak nasıl anlatıyorum bilmiyorum. ama bir duyguyu yaşamak için her zaman sıfatlara gerek olmaz beyler. irem'le aramda sevgili sıfatı yoktu ama seviştiğim başka bir kadının yüzünde onu görüyordum.

ve o an karar vermiştim. ankara'ya gidecektim...

gitmeye karar verdiğim saatte tren olmadığını bildiğim için direkt olarak terminale yöneldim. doğu'dan gelen bir arabanın 1 saat içinde eskişehir'de olacağını ve ankara'ya gideceğini öğrendim. bileti aldım ve boş olan 3'lü koltuğa kendimi attım. odaklandığım tek şey gelecek olan otobüstü. gözlerimi kapattım ve beklemeye başladım...

(bkz: yok böyle abazalık capssliiii ahahahahah)

rezerved

resrved

liseli ergen tarzı edebiyat kasmaya çalışma ve adam gibi hikayeni yaz.

reserved

ananı 1 sene değil ömür boyu siqtim qnq ;))

reserved

rezerved

atma ziya

sanırsın roman yazarı dıbına kodumun oğlu okuduğu bi yazının etkisinde kalmış zütünden uyduruyo muallak döl israfı gibik