arkadaşımın sevgilisini 1 sene boyunca siktim

Reserved anlat

@352 gizemli tren değil "gizem treni"...

yalancı amk sallıyo sizde okuyonuz bu huur evladı kim o kızı gibmek kim

erken başlıyorum bugün beyler. canım sıkkın.iki cümlede olsa tarihe not düşmek rahatlıyor beni. liseliler sizde okuyun ama adam gibi yorum yapmayacaksınız hiçbir şey yazmamanızı istiyorum. anladınız siz onu.

Eleman eve geldikten sonra, uzunca bir süre pencerenin önünde bekledim. Dışarıdan bakınca sigara içmek dışında bir yaşam belirtisi göstermiyordum. baktığım manzarada pek manzara sayılmazdı. yarısı apartmanlar arası boşluğa yarısı da sokağın köşesine denk geliyordu. Arada gelip geçen kuşlar dışında baktığım yerde de yaşam belirtisi yoktu. Sigara paketime baktım. sigaram bitmişti. montumu aldım ve sigara almak için dışarı çıktım.

Dışarı çıktığım zaman soğuk hava yüzüme çarpmasıyla kendime geldim. Sokağın başında olan bakkala doğru yürümeye başladım. Sokakta pek kimse yoktu. bakkala girdim. ‘’bi camel soft versene’’ abi dedim. ‘’soft kalmadı box vereyim istersen’’ dedi. içmeyi sevmediğim halde camel box alarak çıktım bakkaldan.

helal valla panpa, imrendim ne diyim akm. helali hoş olsun, ama rüzgar eken fırtına biçer,

birgün küçük ibo gibi eve erken gittiğinde sevgili karına basarlarken yakaladığında bu entrimi hatırla olur mu?

tekrar eve döndüm. iremle, elemanın olduğu odadan ses gelmiyordu.ama irem'in uyumadığından emindim. uyanık olduğumu anlaması için mutfakta ufak sesler çıkarmaya başladım. geleceğinden umudum yoktu ama gene de şansımı deniyordum.

çıkardığım sesleri yalnızca ben duyuyordum sanırım. irem'in geleceği yoktu. odama doğru yol almaya karar verdim. mutfağın ışığını kapattım.her yer karanlıktı.

odadan içeri girecekken, elemanın odadan gelen sesleri duydum. irem uyanmıştı galiba. heyecanlanmıştım. saçımı hızlıca düzelttikten sonra kapının önünde bekleme koyuldum. odalarımızın kapısı karşılıklıydı. uzun sayılamayacak bir koridor vardı aramızda.

30 saniye gibi bir süre geçmişti.ama bu süre bana çok uzun geliyordu. okula yeni başlayan ilkokul çocuğu gibi bekliyordum. kapının arkasında ki karartıyı farkettim. heyecanım daha da artmıştı...

kapı açılmıştı.ama karşımda irem yoktu. evet bizim eleman karşımdaydı. göz göze geldik.günaydın dedim ve ekledim başın sağolsun. eyvallah hacım demekle yetindi. koridorun iki ucuna dikilen adamlar pijamalarıyla konuşuyordu. dışarıdan bakınca komik olabilecek bu görüntü aslında benim için yıkım sayılırdı.

düşünüyordum ama aklıma başka söyleyecek bir şey gelmiyordu.görüşürüz hacım dedim tekrar başın sağolsun. elemanın bir şey eklemesine izin vermeden odama çekildim. gün çok kötü başlamıştı benim için. softu kalmadığı için istemeyerek de olsa camel box içiyordum üstüne.

kafamı dağıtmam gerekiyordu ama o an için imkansızdı. odada ki her bir nesnenin üzerime geldiğini hissetmeye başladım. durumum kötü sayılırdı...

televizyonu açmıştım. bu gibi durumlarda uyumama her zaman yardımcı olmuştur. cnn türk'ü açtım. sesini de kısmıştım. bilerek haber kanalı açmıştım. yaşadığım olay yüzünden, kendimi dünyanın merkezinde görmemeye başlamıştım. her olan bitenin sanki benimle ilgisi var gibiydi...

haberlere 10 dakika göz atınca kafam biraz rahatlamıştı. hayat akmaya devam ediyordu. trafik kazaları, tecavüz haberleri, ihalede yolsuzluk... benim dışında olan kötü şeyleri görünce yatağın içinde rahatladığımı hissettim. şarampole yuvarlanan araba, benim yüzümden yuvarlanmış olamazdı...

vay aq ya yaşayarak okudum aq

televizyona bakarken uyuya kalmışım. izlediğim haberlere ve yaşadığım olaylara inat deliksiz bir uyku çektim. belki de beynim beni korumak istiyordu. uyku bezlerini daha aktif çalıştırarak uyanmama izin vermiyordu. beni düşünen bir beynim vardı. hava tekrar kararmaya başlamıştı. gece her zaman olduğu gibi bütün pisliklerin üstünü örtüyordu ama ben hala uyuyordum...

akşama doğru uyandım. yarım saate yakın uyanık halde yatağın içinde bekledim. ana rahminden çıkmak istemeyen bebek gibi direniyordum. canımın sigara istediğini fark ettim. sigaradan sonra canımın kahvede istediğini fark ettim. bütün bu farkındalık duygusuyla mutfağa doğru hareketlendim. televizyon hala açıktı. sabahki haberlere çok az bir ekleme yapmışlardı. bakanlar kurulu toplantısından çıkan kararlar ve aleksis shawn'ün yurt dışı temasları çalınıyordu kulağıma.

mutfaktaydım. dolabın kapağını açınca bakkalda yaşadığım durumun aynısını beni bekliyordu. şekersiz 2+1 nescafenin bittiğini gördüm. 3'ü 1 arada kalmıştı sadece. çok şekerli olduğu için onu da sevmezdim. dışarıya çıkmaya üşendiğim için küfür ederek kaderime razı geldim.

istemeyerek içtiğim camel box ve yine istemeyerek içtiğim bol şekerli nescafe vardı elimde. kosmos mesaj veriyor gibiydi bana. bunlar daha iyi günlerin olum ebeni gibicez der gibiydi. televizyon açıktı. tipi gibtimin tayyibi konuşuyordu...

reserved emenike

reserved

senin ananı gibeyim bu baslıgı takıp edenlerınde anasını gibeyim huur cocuklarısınız lan hepınız şerefsiz pekekentler yavşaklar

boşluğun içinde hissediyordum kendimi. sanki haftalardır dışarı çıkmamış gibi hissediyordum. dışarıda ki hareketlilik korkutuyordu beni. irem ve elemanda evde yoklardı. odalarından hiç ses gelmiyordu. dışarı çıkmaya karar verdim. kapşonlu bi sivit geçirdim üstüme. yürümek iyi gelecekti biliyordum.

yürürken arkada çalan fon müziğini de atayım beyler. http://www.youtube.com/wa...TlJa3QU&feature=share

amaçsızca yürüyordum.doktorlar tarafına gelince 1.sınıftan tanıdığım ama çok samimi olmadığım bi elemanı gördüm. yalandan verilen selamlar kısa sürdü.ayak üstü konuştuk biraz. iyi akşamlar dilekleriyle ayrıldık.hava soğuktu ve yürümeye devam ediyordum.