Doğum günümde arkadaşlar kutlama yapalım dediler. Kabul etmedim başta. Gelmişiz kaç yaşına kutlama mı yapacaz amk. Neyse ısrar ettiler tamam dedim ben de.

Gittik bi kafeye pasta kestik işte sohbet muhabbet falan sıra geldi hediye olayına. Bu pekekentler bi şey almamıştır dedim ama şaşırttılar beni. Faruk diye bi arkadaş var. "Benim hediyeyi en son açacaksın sürpriz" dedi. "Ne aldın lan gavat merak ettim şimdi" dedim. Başladım hediyeleri açmaya.

Biri tişört almış, biri parfüm, diğeri saat. Dedim Allah bereket versin. Neyse sıra geldi Faruk'un hediyesine. Açtım paketi. Şişme bebek almış muallak. "Her gün elini gib nereye kadar ehuehueheee" dedi ve hepsi birden gülmeye başladı. Gülmüyorladı anırıyorlardı amk çocukları. Kafedeki herkes bize bakıyordu. Kahkahalar kesildi bi süre sonra. Sahne sırası bendeydi artık.

"Teşekkür ederim kardeşim ee artık gibtikçe seni hatırlarım" dedim. Önce bi sessizlik oldu. Ardından hayvan gibi gülmeye başladık. Yan masadaki kızlar zılgıt atıyordu. Garsonlar ellerinde mendillerle gelip beni kaldırdılar. Şişme bebeği kolumun altına alıp halay çekmeye başladık. Halaydan sonra konfetiler patlarken omuzlar üzerinde kafeden çıktım.