-
726.
+10Neyin var?
Kara veba. Gözlerimi devirdim.
Çok komik. Ciddiyim. Neyin var?
Bir elini havaya kaldırıp geçiştirircesine salladı. Aman. Boş ver. Hastalık işte. Önemli değil.
Emin misin? diye sordum. iyi görünüyordu ama artık gülümsemiyordu. Derin gülümserdi. Her zaman gülümserdi. Yeryüzündeki her insanın gülümsemesi bir gün solabilirdi ama Derin bunu asla yapmazdı. Şimdi sebebi neydi peki?
Eminim, dedikten sonra yanımdan geçmeye çalıştı. Duruşumu bozmadan kolundan tutup tekrar karşıma getirdim. Derin sabır diler gibi bir nefes aldıktan sonra kafasını kaldırıp yüzüme baktı.
Ne?
Neyin olduğunu söyle. Sonra gitmene izin vereceğim.
Derin işaret parmağıyla elmacık kemiğinin üstünü kaşıdıktan sonra soru sorarcasına bana baktı.
ilgilendirir mi? -
727.
+10Derin beni sinirlendirme! Ne demek ilgilendirir mi?
Deniz çekil önümden. Benim aksime sakin konuşuyordu. Ama sakin sesi beni daha da deli etmekten başka bir işe yaramıyordu. Yürü, dedikten sonra kolundan tutup çekiştirmeye başladım. Bir alt kata kadar kimseye görünmeden gidebilirsek sınav salonuna ulaşabilirdik. istediğim kadar azarlayabilirdim Derin'i.
Deniz bıraksana. Salaklaşma. dedikten sonra ayaklarını sertçe yere basıp yürümeyi kesti. Bu hareketi asfalt bir yolda yapsa kurtulabilirdi. Ama okul binasının içindeydik ve yerdeki mermerler Derin'e hiç yardımcı olmuyordu. Tekrar sürüklemeye başladığımda kayarak peşimden geliyordu. Derin'e belli etmeden adice gülümsedim.
Deniz yeter! Neyini anlamadığını sorabilir miyim? Olmadı işte. Bırak!
Cevap vermedim. Sonunda sınav salonuna ulaşabildiğimizde Derin'i sürüklemeyi bırakıp içeriye hafifçe ittim. Arkası dönük bir şekilde kolunu ovuşturdu ve kafasını yukarıya kaldırıp derin bir nefes aldı. Az sonra pek iyi bir konuşma yapmayacaktık. Derin öfkeli bir aslana dönüşecek ve beni parçalara ayıracaktı belki de. Ama artık umrumda değildi. O bencil olabiliyorsa ben de olabilirdim. -
728.
+10Derdin ne Deniz? dedikten sonra elini alnına yerleştirip bana döndü. Tek yaptığım okula gelmek. Sınıfa girmeye çalışıyorum! Derdin ne senin? Deli gibi bağırıyordu. Daha önce hiç bu şekilde görmemiştim onu. Bir yanım geri çekilme isteği duydu. Ama kalıp tartışmak isteyen yanım daha ağır bastı. Arkamı dönüp aralık olan kapıyı kapattım.
Neyin olduğunu söyleyeceksin. Derin ben salak değilim. Denemişim, olmamış, birini sevemiyormuşsun bilmem ne! Sıçarım bahanene! Asıl sebebi bu olsaydı benimle uyumazdın. Her şeyi anlat bana şimdi.
Sebebi bu. Başka bir şey yok, dedikten sonra yanımdan geçmeye çalıştı. Omuzlarından tutup kendime çevirdim. Başka bir şey var. Söyle. Vardı. Adım kadar emindim. Allah aşkına. Amacınız biriyle eğlenmek değilse eğer onunla görüşmeyi keseceğinizi söyledikten sonra beraber uyumazdınız. Derin insanlarla eğlenecek bir insan da değildi. Bir sebebi vardı işte.
Yok! Başka bir şey yok Deniz. Bırak artık. Gözleri dolmuştu. Bir yanım kendime küfürler yağdırmaya başladı. Kendime çekip sarıldım.
Yalancısın. Kimseyi sevemem diyorsun ama yapabilirsin Derin. En azılı katiller bile birini sevebilirken sen pek tabii ki yapabilirsin. Beni tanımıyormuş gibi yapma sebebin sevememek değil. Başka bir şey var. Söyle bana. Hadi. -
729.
+9Bundan nefret ediyorum, dedi ağlayarak. Senden uzak kalmaya çalışıyorum ama her seferinde engel oluyorsun Deniz. Bundan nefret ediyorum. Hissettiğim her türlü şeyden nefret ediyorum. Canımı yakıyor. Hangi geri zekalı canının yanmasını ister ki? Salak mısın Deniz? Acıtıyor bu. Ne diye devam ediyorsun hala?
Sevebiliyorsun, dedim hayretle. Nefesim kesilmişti. Deli gibi gülmek istiyordum. Bu kadar mutluluk fazlaydı. Her an bomba misali patlayabilir, etrafa dağılabilirdim. Çok çok fazlaydı.
Bundan nefret ediyorum. Hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Daha sıkı sarıldım.
Bu yüzden gitmiş olamazsın, dedim yüzümü saçlarına gömerken. Ne olduğunu çözemediğim, tatlı bir kokusu vardı. Uykuya dalabilirdim.
Bu yüzden gittim. Gözlerimi devirdim. -
730.
+5kız ölecekmi amk gibiyim böle işi
-
731.
+12Uzak kalınca canın daha da yanar Derin. Salak olma. Beni de salak yerine koyma. Ne oldu?
Daha fazla konuşmak istemiyorum, deyip geri çekildi. Seninle konuşmak da istemiyorum Deniz. Uzak dur. Böylesi inan bana daha iyi.
Şaşkınlık ve biraz da öfkeyle güldüm. Sen cidden tescilli bir salaksın. Ya da dur. Korkak mı demeliyim? inanamıyorum. Kaçıyorsun. Bir taka yaramayacak Derin. Duydun mu? işleri daha da batırmaktan başka bir taka yaramayacak! Durma! Kaçmaya devam et!
Ederim! diye boğazını yırtarcasına bağırdı. Sakın tek kelime daha etme. Seninle daha fazla konuşmayacağım. dedikten sonra arkasını dönüp sınav salonundan çıktı. Gözlerindeki hayal kırıklığı çok belirgindi. içimden bir ses yine haksız çıkacağımı söylüyordu ama sebebini söylemezse ne yapabilirdim ki? Elimden ne gelirdi?
Sınıfa girdim ve sırama doğru yürümeye başladım. Bora yanımda bitti. Deniz, dedikten sonra kafamı kaldırıp baktım. Aynı anda üstüme yürüyen Burak'ı da görmüştüm. Meraklı bakışlarımı ona yönlendirirken Burak yüzüme bir yumruk savurdu. Yüzüm sağ tarafa dönerken Bora Burak'ı kollarından tutmuş sakinleştirmeye çalışıyordu. -
732.
+7Adam mısın lan sen? diye gürledi Burak Bora'dan kurtulmaya çalışırken. Emir ve Berk yanımızda bitip Burak'ı aldılar ve sınıftan dışarı sürüklemeye başladılar. Şaşkınlıkla Bora'ya baktım.
Bu da neydi böyle?
''Şey, Derin'i gördü. Yani görmüş. Burak da kötüyüm diye çıkmıştı zil çalmadan önce. Konuşmuşlar. Eda söyledi bana da. Off. Eda söylese daha iyi olur galiba.'' dedikten sonra sınıftan çıkıp bir dakika içinde yanında bir kızla geri geldi. Eda bu olmalıydı. Bora'ya yakışır bir tipti. Kumral, uzun saçları ve kahverengi gözleri vardı. Böyle bir durumun içinde olmasam Bora'ya laf çarpıtırdım sanırım.
Deniz bu. Bana anlattıklarını ona da anlatır mısın? diye sordu Bora nazikçe.
''Şey, ımm... Resim dersinden ellerimi yıkamak için çıkmıştım. Sonra Derin'i ağlarken gördüm. Yanına bir çocuk geldi. Ne olduğunu sordu. Derin gitmeye çalış-
Derin'in davranışlarını tahmin edebiliyorum Eda. Ne konuştuklarını anlatır mısın?dedim sabırsızca.
Derin bir daha okula gelmeyeceğini söyledi. Artık savaşmasının bir anlamı yokmuş.'' -
733.
+12Ne savaşması? iyice sabırsızlanmaya başlamıştım. içimdeki korku büyüyüp gidiyordu.
''Derin'in bir tür hastalığı varmış sanırım. Ameliyat gerektiren bir şey. Tam bilmiyorum ama Derin'in yanındaki çocuk ölmeye bu kadar meraklı mısın diye sordu.
Duyduklarım beynime balyoz misali inerken kalbim atmayı bıraktı.
Yalan söylüyorsun,dedim. Ona inanmayı istemiyordum. Yalan söylüyordu. Yalandı.
Söylemiyorum.
Yalancı!'' diye bağırıp Eda'yı ittim. Sırtı duvara çarparken ağzından ufak bir inilti kaçtı.
Deniz ne yapıyorsun? diye bağırdıktan sonra Eda'nın yanına gitti Bora. iyi olup olmadığını kontrol ettikten sonra bir şeyler söyleyip gönderdi. Sonra bana yaklaştı.
Yalan, dedim gözlerim dolarken. Bora yalan olduğunu söyle.
''Derin'in yanına gitmen gerek. Hatta ben de geleyim,'' dedi Bora. Sıraya yönelip montları ve çantaları aldıktan sonra beni sınıftan çıkarmak için itelemeye başladı. Kulaklarım uğulduyordu. Gözlerim bulanık görmeye başlamıştı. Enseme yine kızgın bir demir sokulmuş gibiydi. Sendeledim. Bora anında kolumdan tuttu. -
734.
+11Eğer ki bayılmak gibi kızsal bir şey yaparsan seni gebertirim Deniz. Yürü. diye emir verdikten sonra montu elime verdi. Yavaş adımlarla binadan çıktık. Bahçede ilerlerken hocanın biri nereye gittiğimizi sorunca Bora beni gösterip hastaneye gittiğimizi söyledi. Hoca sesini çıkarmayınca nasıl gözüktüğümü merak ettim.
''Derin'i arıyorum,deyip telefonu çıkardı Bora. Sessizce onu izledim. Sanki burada değil gibiydim. Olayları bir sinema perdesinden izliyordum sanki. Hissettiğim tek şey korkuydu. Koca bir korku.
Derin? Evet benim Bora. Deniz'in seni görmesi gerek.dedi Bora hızlıca. Bir süre telefonu dinledikten sonra konuşmaya devam etti.
Biliyorum. Deniz salağın teki. Şu anda da salaklık yapıyor zaten. Seni görmezse Mert'i arayıp kendini dövdürtecekmiş. Sonra da kötü yola başvuracakmış.Yüzüne şaşkınlıkla bakarken Bora bir süre daha dinledi ve cevap verdi.
Evet. Mazoşist. Hayır o kötü yol. Kötü yol. Of Derin. Ama yapacağını söylüyor. Hatta gitmeye başladı. Deniz!diye bağırdı yanımda.Bekle! Salakça bir şey yapma sakın!'' Şaşkınlığım diz boyuydu. Derin'i her görmek istediğimde aptalca yalanlar söyleyerek ikna ediyordu onu Bora. Tamam aptalca falan değildi. Fazla zekiceydi. Bora'dan bu performansı canlı izlediğim için şaşkınlıktan ölmek üzereydim. -
735.
+14Derin lütfen. Onu istediğin kadar dövebilirsin. Hatta kollarından ben bile tutabilirim. Ama şu anda seninle görüşmesi lazım. Gözden kaybolmak üzere bak? dedikten sonra bekledi. Ardından sırıttı. Tamam getiriyorum.
Yüzüne moron gibi baktığımı görünce omuz silkti. ''Derin'in evini ilk defa göreceğim galiba. Yolu biliyormuşsun. Yürü.
Zili çalıp bir süre bekledik. Kapıyı yaşlı bir teyze açtıktan sonra bizi şöyle bir süzdü.
Buyrun?
Derin'i görmeye gelmiştik. Arkadaşlarıyız.dedi Bora. Kadının yüzünden şaşkınlık geçip gittikten sonra kenara çekilip bize yol verdi.
Derin üst katta. Soldan üçüncü oda.'' -
736.
+12Bora Belki de aşağıda beklemeliyim, dedikten sonra hızla merdivenlere yöneldi. Arkasından bakarken önünde durduğum beyaz kapı açıldı ve Derin'in öfkeli bakışlarını gördüm.
Geç, diye emir verdikten sonra kapıyı bırakıp içeriye yürüdü.
Ne istiyorsun? Öfkesinin hedefi olmak canımı yakıyordu. Yanına gidip aynı onun yaptığı gibi yere oturduktan sonra yüzümü ona döndüm.
Bir şeyler duydum. Doğru mu diye soracağım, dedim. Doğru olmamasını diliyordum. Doğru çıkarsa eğer kalbim atmayı bırakırdı. Derin'in olmadığı bir yer istemiyordum. Bu ihtimal aklımdan geçince ürperdim.
Ne duydun? dedi Derin buz gibi sesiyle.
Hastalıkla ilgili bir şeyler. Bir de ameliyatla. Derin bir an şaşırdı. Ama sonra kendini toparlayıp tekrar öfkeli haline büründü. -
737.
+15Doğru duymuşsun. Şimdi git.
Derin salaklaşma. Tabii ki gitmiyorum. Anlat bana her şeyi.
Önemli bir şey yok Deniz. Gider misin? diye sordu bıkkınlıkla.
Ölebilme ihtimalin olduğunu duydum ve bana önemli değil mi diyorsun? Kafatasının içinde ne var Derin? Orada olması gereken bir organ var. Nerede o? diye bağırdım. Boğazım acımaya başlamıştı. Ama Derin'in inatçılığının bir gün beni öldürmesi korkusu daha fazlaydı. Beni deli ediyordu.
Evet önemli değil! Böylesi daha iyi! diye bağırışıma bağırışla karşılık verdi. Derin bir nefes aldıktan sonra vücudumu ona döndürüp ellerini ellerimin arasına aldım. Şaşkınlıkla bana bakmaya başladı. -
738.
+17Akşam gorusuruz.. ayni saatlerde burdayım. Kensinize iyi bakın. Hoşçakalın..
-
-
1.
0Hoşçakal kardeşim
-
2.
0devam et takunu yiyek
-
3.
0Devam pampa sardı
-
4.
0Nerdesin panpa saat kaç oldu
diğerleri 2 -
1.
-
739.
0hay amk devam et
-
740.
0Devam et panpa hayddii
-
741.
0kız öldü beyler dağılın
-
742.
0Çok iyi yazıyorsun panpa
-
743.
0Ya hikaye burdami birakilir beeee
-
744.
0Ayraç #30
-
745.
0Rez rez rez