-
1.
+23 -15 ocak 1214: town center’ı kurduk elhamdülillah. ilk iş town center önünde kurbanlık koyun kesmek oldu. town center meydanına kurban kanını akıttık. dualarımızı ettik. artık sırtımız yere gelmez.
6 ocak 1214: civar çayırlıkta yemiş bulduk. çoluk çocuk herkes yemişe dadandı. sepet sepet yemiş getiriyorlar town center’a, durduramıyorum.
7 ocak 1214: numanlar’ın salih’i oduna yolladım. “tamam. yaparım. oduncu.” dedi, gitti. bu çocukta var bir gariplik, bir zeka geriliği.
8 ocak 1214: salih’ten haber yok. gitti gelmedi. peşine bizim atlı scout kaya bey’i yolladım. bu arada town center’ın yanına baraka inşa ediyoruz.
10 ocak 1214: salih’i kurtlar yemiş lan. yarısını yemişler çocuğun. kalan yarısını ziyan olmasın, nimettir diye town center’a getirdik.
12 ocak 1214: millet yemiş yemekten cırcır oldu, paçalardan gümbür gümbür akıyor. sabah karnım gaz dolmuş, bi pırt atayım çaktırmadan dedim demez olaydım patır patır sıçtık milletin içinde. neyse ki herkeste aynı dert. yemişi yasakladım. geyiğe girdik 4 kişi.
15 ocak 1214: barakalar bitti. içeride asker eğitimi veriyorum. çoluk çocuğa sizi savaşçı yapacam diye tekme tokat dalıyorum. aynı spartadaki gibi.
20 ocak 1214: town center’ın kuzeyindeki arazileri mütaahhite verdik, kat karşılığı toplu konut yapacak. öyle tek tek ev inşa et çok masraflı oluyor.
24 ocak 1214: yenice köyünün orada daş madeni var. öyle açıkta koca koca kayalar var. bizim deli ibrağam her sabah gidiyor oraya eşşek yükü daş getiriyor. Allah’ın delisi.
26 ocak 1214: salih’i kapan kurt hatce bacının bacağını kapmış. bela oldu pekekent hayvan.
27 ocak 1214: köyün her yeri deli ibrağam’ın getirdiği daşlarla doldu, akrebi çıyanı rahat vermiyor. yasakladım daş toplamayı.
4 şubat 1214: yenice köyüne giden yola yığdırıyorum daşları. ibrağam’a duvar ördürecem oraya. uğraşsın dursun pekekent yoksa bize rahat vereceği yok.
10 şubat 1214: ibrağam duvarın yarısını ördü lan. adamda deli kuvveti var. siperlik bile yapmış ama duvarın sağı solu açık, milletin iplediği yok gelen geçiyor giden geçiyor. Allah’ın delisi.
12 şubat 1214: he bu arada kurdun peşine taktığım garnizon sonunda döndü. “nerede kaldınız yiğitler bunca zaman?” diye sordum, kurt çok uğraştırmış bunları. tepe bayır dolaşmışlar, işini bitirmişler çok şükür.
14 şubat 1214: hamdolsun bugün ilk cumamızı kıldık. kıbleyi ararken zorluk çektik ama hallettik o işi. bir cami yapalım diyor hacı celal efendi ama biraz masraflı. biraz daha odun keselim hele dedim.
21 şubat 1214: kurt hatce bacının öbür bacağını da kaptı. kadının boyu resmen yarı yarıya kısaldı. hala oduncu oduncu diye tutturuyor. biblo gibi kucaklayıp zütürüyoruz ormana, orada kesiyor, alıp geri getiriyoruz.
22 şubat 1214: gençleri çağırdım “hani kurdu öldürmüştünüz bre mendeburlar” diye çıkıştım. ık mık ettiler, sonra biri öttü. karıya gitmiş ler. yenice köyünün oraya. kafir zındıklar. bizimkileri de ayartıyorlar.
30 şubat 1214: içimiz dışımız odun oldu. ormanın içine ettiler, daha kesiyorlar. bu millete bir şey demeyeceksin aslında, takunu çıkarıyorlar. gece gündüz yatan uyuyan yok, paso odun. bak gene getiriyor pekekentler. koyun onu da diğerlerinin yanına..
2 mart 1214: bu sabah deli ibrağam geldi soluk soluğa, duvarı bitirmiş. bir de kule yapmış. “ne kulesi?” dedim, aldı zütürdü beni. bayağı yapmış kule. adamlara haber verdim bir okçu eğitim merkezi kuracaklar, kule için.
5 mart 1214: yeniceli kafirler ormanda hıdoların yaşarı sıkıştırıp dövmüşler. ağzı burnu kan içerisinde geldi bu. çavuşun getirdiği koyunlar bunlarınmış, geri istiyorlar. yediğimiz koyunlar, nasıl getirelim? bakacaz çaresine.
6 mart 1214: yenice’ye altı eşşek yükü yemiş gönderttim, çuval çuval. “dalga mı geçiyorsunuz lan bizimle” diye kızmış bunlar. taa deli ibrağam’ın duvarına kadar gelmişler. aşağıdan küfrediyorlar dışarı gelin diye. bir tanesi kılıçla girişti duvara. herkes ayrı bir deli.
10 mart 1214: sakallı bir hacı geldi kasabaya. mübarek yüzlü biri. yatacak yer verdik. bizim hacı celal efendi kıllandı biraz.
12 mart 1214: et-yemiş, et-yemiş nereye kadar. elimiz yüzümüz kaşınır oldu. bayırın aşşaya tarlalar yaptık. soğan, patates, fasulya ektirdim. yavaş yavaş medenileşiyoruz, hissediyorum.
16 mart 1214: köyden adamlar birer birer eksilmeye başladı. noluyor anlayamadık. eminelerin fatma da kayboldu bugün.
30 mart 1214: akşam tarladan dönerken sakallı hoca ile karşılaştım. takmış peşine bizim köyden dört genci hulalu holalu diye diye zütürüyor bunları. “lan oğlum nereye durun bekleyin” dediysem de dinletemedim. çekti gittiler. ben senin sakalını… yasakladım köye girmesini.
not: hikaye 3-4 sene önce burda ve uludağda yazılmıştı ama ipne modlar entryleri silmiş, tekrar derledim.
- 2.
-
-
1.
0Imamin kel kafasina kucuklugumden beri hayranim. Ne guzel duruyo lan
-
1.
-
3.
+2bu nedir o resim ne lan ahahah mk
-
4.
0Hatırlıyorum bu hikayeyi rez
-
5.
0vay şerefsiz
-
6.
0Emek var suku
-
-
1.
0ben yazmadım panpa copy paste yaptm
-
2.
0Caktirma aq
-
1.
-
7.
0Oduncu Buyurun benim
Saldır Allah Allah hücum emret madencii
Yaparım seiss
Özledik seni reyiz :( -
8.
0Ölde ölelim
LAAAAGGGGNN!! -
9.
+24 nisan 1214: bu sabah tebdili kıyafet halkı teftişe çıktım. ormanın orada erkekli kadınlı odun kesiyorlar. orman, sakat yet. "olmaz böyle" dedim, hamdi çavuş'a haber verdim bundan sonra haremlik selamlık olacak.
7 nisan 1214: deli ibrağam geldi, bitirmiş kayalıkları. "daş kalmadı" diyor. daş nasıl kalmaz? her yer daş toprak kaya. "valla kalmadı ağam" diyo. hepsini toplamış. tırsıyorum ben bu deliden.
12 nisan 1214: akşam üzerine town center önünde dört beş genç bir araya gelmişler fısır fısır konuşuyorlar. yanlarına geldim, "napıyorsunuz gençler?" dedim. çağ atlatıyorlarmış. "biraz zaman alacak ama atlayacaz" dediler. hanıma haber verdim kapıları iyi kilitlesin ben yokken. milletin gidişi gidiş değil.
19 nisan 1214: susuzluktan ölüyorum günlerdir. kimsenin su içtiği yok. çeşme yapalım dedim ipleyen olmadı. dere mere de yok. nasıl dayanıyorlar anlamıyorum. hamdi çavuş "bünye alışıyo bir zaman sonra beyim" diyor. bilemiyorum. çok zor.
22 nisan 1214: hafta sonu bugün tatil. canım sıkıldı tavlayı kapıp hamdi çavuşlara gittim. ben içeri girince alelacele bir şeyler sakladı bu. bıyığı sakalı ıslak hep. "neydi o ne sakladın" dedim bir şey yok diye inkar etti. ana bi baktım ki testi testi su var. zula yapmış şerefsiz. bir de beni yiyor.
24 nisan 1214: hamdi'ye üç beş okçu verdim yenice'ye yolladım. ağlamaklı oldu. gideceksin, "saldır" dedim. "Allah Allah" diye diye gitti. burnu sürtsün biraz.
25 nisan 1214: araştırdım köyde herkesin suyu varmış. kendimi çok kötü hissediyorum.
27 nisan 1214: gençler hala köy meydanında. %70 olduk, yakında çağ atlayacaz diyorlar. Allah akıl fikir versin. inceden tırsmıyorum değil. -
10.
+12 mayıs 1214: şerefsiz kurt yine dadandı. hatice bacıyı toptan almış gitmiş bu sefer. bi ibrağamdan bir de şu kurttan ne çektik arkadaş.
5 mayıs 1214: hamdi çavuş geri geldi bu sabah. yenice'nin altından girip üstünden çıkmışlar. "daş üstünde daş, omuz üstünde baş" bırakmadık dedi. kadın erkek çoluk çocuk kılıçtan geçirmişler hepsini. "naptınız yazıktır günahtır" dediysem de dinletemedim.
6 mayıs 1214: hamdi hıyarı iyice kahraman oldu, omuz üstünde gezdiriyorlar. şenlikler panayırlar. hacı cemal efendi'ye sordum katli vacip midir diye "haşa zinhar haramdır" dedi. hamdi'yi kurda yollamayı düşünüyorum, hele biraz zaman geçsin.
14 mayıs 1214: bu sabah zelzele oldu, dışarı fırladım don gömlek. baktım herkes aynı kıyafet. "günlük kıyafetle mi yatıyorsunuz lan?" diye çıkıştım. bir de hepsi aynı elbiseyi giyiyor. zevk yok adamlarda. bu köylü milleti adam olmaz. olmaz.
16 mayıs 1214: az evvel ani bir gürültüyle irkildim. çan gibi desem değil, değişik bir ses. odun kırılır gibi. çıktım baktım town center'dan gençler koşa koşa geliyorlar "çağ atladık çağ atladık" diye. çok pis tırsıyorum bunlardan. bir şey de yapamıyorum korkudan.
17 mayıs 1214: çağ açıp çağ kapatan bey diye lakap takmış gençler bana. sevmeye başladım bunları. kulağa da hoş geliyor.
23 mayıs 1214: yeniceliler afedersin ağzımıza sıçtılar. dördü beşi kılıçla okla daldılar duvara, yıkıldı gitti. şerefsiz ibrağam. deliye duvar yaptırırsan olacağı bu. kadınlarımızı alıp zütürdüler. o sakallarını şeyettiğimin ihtiyarı da gelmiş. hololo hololo feleğimiz şaştı.
24 mayıs 1214: hamdi'ye üç dört köylü verip yukarı çayıra yolladım. oraya göçebiliriz belki. burada yeniceliler rahat vermeyecek.
26 mayıs 1214: konu bulmakta zorlanıyorum. ard arda beş ay yazdım. biraz ara vereyim diyorum. save diye bir şey varmış, hacı cemal efendi helaldir dedi. fetvayı aldım. sonra yine yazarım. kalın sağlıcakla. -
11.
0Tutar rez
-
12.
+12 haziran 1214: kaç gündür düşünüyorum bir anlam veremedim. herkes mavi giyor. oduncusu mavi, seyisi mavi, okçusu mavi. bina yapıyoruz binalar mavi. Allah'ım çok pis tırsıyorum bu köyden.Tümünü Göster
4 haziran 1214: kaya bey akıncı birliği kurmuş. topu topu 4 atlı bir aşşa bir yukarı bayırda tepikliyorlar. yanıma çağırttım, atları nerden buldun diye sordum. cevab veremedi.
6 haziran 1214: town center'da ihtiyar heyetini topladım. "niye herkes mavi giyiyor?" diye sordum. "töredir" dediler. "ben bu töreyi bozarım" diye çıkıştım, vurdum kapıyı çıktım dışarı.
14 haziran 1214: kurdun peşine taktığım gençler yine yenice'ye gitmişler gizlice. tarladaki köylü kadınların arasında biraz dolanmışlar. sonra köylüler town center'a gitmiş, bizim gençler de "bu kadınlar yollu" diye peşlerinden gitmişler. anam.. bu kadınlar town center'a girince pencereden balkondan bizim gençlere "ahlaksızlar sapıklar" diye daş sopa ne varsa nasıl saldırmış hacavat etmişler bunları görseniz. ağız burun kafa ne varsa kırmışlar. canlarını zor kurtarmışlar. iyi oldu, akıllansın pekekentler.
16 haziran 1214: geçen hafta ihtiyarlara çok pis trip attım ama olmuyor yapamıyorum. mavi kıyafete ben de hastayım. gece gizli gizli giyip geziniyorum. Allah'ım neler oluyor bize.
17 haziran 1214: gençlerden biri söyledi yeniceliler de kırmızı giymeye başlamış. artık düşünmeyi bıraktım.
24 haziran 1214: çağ atladık bir faydasını görmedik. topladım çağ atlattıran gençleri "hani beyler bir değişiklik olmadı" dedim. "biraz daha odun toplayalım, odun yetersiz hep ondan oluyor" dedi bunlardan biri. elimin tersiyle ağzına vurdum, sus pus oldu it. bana odun demesinler delleniyorum artık.
27 haziran 1214: ak sakallı ihtiyar gene geldi, sarı bir cüppe giymiş kafir kafir nutuk atıyor. bir kaç fakir köylü de inanmışlar buna sarı sarı giyinmiş etrafında dolanıyorlar. koyunları bile ayartmış pekekent. hacı celal nedense en çok bu kıyafet değiştirmeye kızdı, benim de nevrim döndü, oracıkta vurdurdum kellelerini.
28 haziran 1214: bugün ikindiden çıkmış cemaat dağılıyoruz, sarı pelerinli bir cavalier geldi köy meydanına, bizim scoutlar gibi değil, gösterişli, iri kıyım bir adam. meydanda üç beş tur attı "keşiş markosu kim öldürdü lan çıksın ortaya" diye bağırıyor. kimseden ses yok. hamdi çavuş'a alın şunu aşşa dedim. "öyle olmuyor beyim" dedi. neutralmiş bize, saldıramıyormuşuz. yine beni yedi gibi geldi ya neyse. koyunları alıp gitti adam.
29 haziran 1214: bugün ihtiyar heyeti geldi. population limit dolmuş. "üreyemiyoruz" dediler. daha çok ev yapalım diyorlar. "ne evi" diye kızdım bunlara. "halk iktidarsız. hep yemişlerden oluyor." köydeki kocakarılara kuvvet macunu döktürüyorum. ihtiyarları tembihledim. yeniceliler duymasın bir de ağza düşmeyelim. -
13.
+12 temmuz 1214: kaya bey'in akıncı scoutlarından köylü illallah etmiş. yanıma çağırdım. "uğraş mı istiyorsunuz, gidin bana güney topraklarını keşfeyleyin" dedim. yüzlerinde güller açtı. sabah namazla beraber yola çıktılar.Tümünü Göster
5 temmuz 1214: deli ibrağam iyice kontrolden çıktı. town center'ın önünde regidice regidice diye bağırıyor. krallara ölüm diye sayıklıyor. yanına gittim, bana sarıldı, ağlayarak "sen ölürsen hepimiz mahvoluruz ağam" dedi. artık duvar ördürmeyeceğim bu çocuğa, iyice dengesini kaybetti.
7 temmuz 1214: kaya bey geri döndü, güneyde sahil bulmuşlar. masmavi sular, diğer ucu görünmüyor dediler. ihtiyar heyetini topladım, liman yapalım dediler. biraz balık eti yeriz. bir grup köylü yolladım kaya bey'le liman için.
13 temmuz 1214: bu sabah deli ibrağam'ın yaptığı kuleden nöbetçiler geldi. ufukta mavi bir araba görmüşler. atsız, kendi kendine gidiyormuş. Allah'ım sen aklıma mukayyet ol.
17 temmuz 1214: limanı bitirdik çok şükür. bir kaç kayık yapıyoruz. hamdi reyise göre kısmetse iki haftaya kalmaz açık denizlerde sancağımızı dalgalandıracağız.
19 temmuz 1214: bu sefer garip mavi arabayı köylüler görmüşler. yenice tarafına hızla gidiyordu dediler. hayırdır inşallah.
21 temmuz 1214: hacı celal efendiye bir şeyler oldu. sürekli voluluuu voluluuu diyor. başka hiç bir şey söyleyemiyor kaç gündür.
23 temmuz 1214: yeniceden bir grup köylü geldi bu sabah kırmızı kıyafetleri ile. duvarın orada durdurmuşlar bunları. ben de geldim. gayptan gelen mavi araba köyü yerle bir etmiş. kaçıyorlarmış. bunları kendi tarafımıza alalım diye hemen hacı celal efendiyi çağırttım. voluluu voluluuu dedi üç dört kez, köylülerde bir değişiklik olmadı. cemal efendinin uhuvvetinde azalma var sanırım.
24 temmuz 1214: yeniceliler bir türlü bizim tarafımıza geçmiyorlar. tebliğ ediyoruz, din, kitap Kuran diyoruz anlamıyor. en sonunda kılıçtan geçireceğim hepsini sanırım. duvarda bekliyorlar öyle.
25 temmuz 1214: hacı celal efendi sorun elbiselerde diyor. Allah'ım iyice batıl inançlara saplandık. yine de bir kaç takım mavi elbise hazırlatıp yenicelilere giydirdim, adamlar bir anda secdeye kapanıp oduna koştular. ne var bu elbiselerde çözemiyorum. bir de odun.. tövbestağfurullah.
27 temmuz 1214: bizim deniz göl çıktı. kaya bey etrafını dolanmış. bir avuç göl. ortasına da liman yaptık denizdir diye. hamdi çavuş seni bir elime geçirsem.. denizleri fethedecekmiş, balık yiyecekmiş. zıkkım ye. -
14.
0rizörv
-
15.
0Proşese izmolit etimus!
-
16.
0Ooo çalıntı ama rez
-
17.
0çalıntı amk öncekinde daha çok caps vardı çalacaksan tam çal bari
-
-
1.
0hikayenin aslı nerde panpa çok iyi yav iyi güldüm de biliyorsan atsana
-
1.
-
18.
0emek var şuku
-
19.
0amk bi nickime bak bilmiyormuyuz bu hikayeyi biz? eyc of un kitabını yazdım ben kitabını
-
-
1.
0dıbına koyayım copy paste yaptım diyorum anlamıyon mu amk?? ayrıca bizde aoe the conquerorsla büyümüş bir nesiliz,
-
2.
0pardon kardeşim hassas günümdeyimde.
-
1.