1. 1.
    +1 -1
    bu günleride mi görecektim ey ahali!?
    annem, babam, ben ve 3 yaşında ki kardeşim, ailecek Mehape konferansına gitmiştik. gitmez olaydık.
    her şey çok güzel gidiyordu. annem de çok memnundu hatta onu ilk defa bu kadar mutlu görmüştüm. özellikle özcan yeniçerinin "halkların kardeşliği yalanı" konuşmasının bitiminde kendinden geçercesine alkışlaması, becerememsine rağmen "fiyuu fiuuu" diye ıslık çalmaya çalışarak tüm salonu çoşturmak istemesi gerçekten görülmeye değerdi. her şey yolundaydı. taa ki, oktay vural'ın konuşmasına kadar... oktay vural kürsüye çıktığında "mehepeli küpe takmaz, mehapeli saç uzatmaz, mehapeli kırmızı giymez... " diye devam ederken, annem sayın vuralın bu sözleri üzerine, "dur anne bayanlar için demiyor" dememize fırsat vermeden salonu ıslık çalarak apar topar terk etmişti. bu seferki ıslığı kitleyi çoşturmak için değil apaçık oktay vuralı protesto etmek içindi...

    o günden sonra annem gerçekten tuhaflaştı. adete ülkücü harekete kafa tutmaya başladı. sanki gizlice, "engellenemez" dediğimiz hareketimizi engellemek için ant içmişti...

    eskiden en iyi ihtimal "vileda" diyen kadın "vladimir ilyiç ulyanov lenin" demeye başlamıştı..
    tek derdi belden soğuk yememek olan annem kendine "üretim araçlarının kontrolü ve ücretsiz kullanım emeği" diye yeni bir dert daha edinmişti..
    "akşam karnıyarık mı yapsam. aman yenmiyor dökülüyor, ziyan oluyor. neyse başka bir şey yapayım" diye düşünen kadın gitmiş, yerine "diyalektik materyalizm ile diyalektik tincilik" üzerine düşünen bir marksist-leninist-stalinist gelmişti..
    yeşil kartımızdan dolayı "allah devlet babadan razı olsun" diyen kadın yerine "faşist ve baskıcı devlete karşı terörlü mücadele" diyen bir devlet düşmanı anarşist gelmişti...

    annemle babam arasında da zamanla kültürel bir uçurum oluşmuştu. annemin marksist-leninist ve diyalektikal materyalist perspektifi (kendini böyle tanımlıyodru) yetmezmiş gibi bide iyice arsızlaşmıştı. muhafazakar babama kağıt kalem verip şuraya bir marksizm yazsana deyip "narhizim" yazan babamla alaylar edip onu hor görüyordu... annemin bu aşağılamalarından bunalıma giren babam önce saçını maviye boyattı bir müddet sonra cinsiyetini değiştirip evden kaçtı.
    bu olay üzerine annem arkasında yalnızca bir not bırakarak "zimbabwe devrimci halk hareketine" katılmak için evi terketti.
    kardeşimle beş parasız tek kaldım. biraz önce kardeşimin kolunu lastikle sımsıkı bağlayıp uyuttum. kangren olup kolunun kesilmesini sağlayıp tek çare onu dilendirmeyi düşünüyorum.
    ve şu bilinsin ki 55 yaşına kadar adı "selim" olan babamın "selin" olmasının,
    50 küsür yaşındaki mahmut tuncer şov izleyen kadının şuan zimbabwe ordusuna kafa tutmasının
    ve
    kardeşimin kesilecek olan kolunun, tek sorumlusu oktay vural dır.
    onu hiçbir zaman affetmeyeceğim...
    ···
  1. 2.
    0
    bunu sen yazdıysan çarpılacaksın
    ···
  2. 3.
    0
    bunu okuyan komünist olur amk
    ···
  3. 4.
    0
    up up up
    ···
  4. 5.
    0
    up up up
    ···
  5. 6.
    0
    gideninternet
    ···
  6. 7.
    0
    oç senin yüzünden komünist oldum. biraz devlet reyizi dinleyeyim de, belki panzehir etkisi yapar amk.
    ···
  7. 8.
    0
    okuyan var mı lan acaba
    ···
  8. 9.
    -1
    çalıntı.
    ···