/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 82.
    +20
    Okuyan kardeşlerim hepiniz adamsınız yarın erken kalkmak zorundayım. Hem okuyup hem part time çalışıyorum çok yoruldum. Ama söz 3-4 part daha yazıp yatıcam. Finaller başladı. Yarın bir sınav var ondan çıkar çıkmaz devam edicem. Prim için yazmıyorum zaten, mutlaka biticek yarım kalmıcak.
    ···
  2. 81.
    +9
    Telefonu kapatır kapatmaz Onur sordu.

    Onur: Nerde sero.
    Ayaz: Bir saat sonra bizim eski okulun çıkışında.
    Onur: Hass.. Hala torbamı tutuyo lan orda vay anasının amı.
    Ayaz: Yazık oğlum bitirdi kendini.

    Yarım saat boş muhabbetten sonra okula gitmeye başladık. Okulun önünde gözlerimizle Sero'yu aramaya başladık. Çok geçmeden o bizi buldu. Zayıflamış, büyümemiş küçülmüş, zütü başı kaymış, saç sakal karışmış. Tanıma gibi bir imkanımız yoktu. iyi o bizi tanıdı.

    Ayaz: Vaay adam naber.
    Onur: Sero çok değişmissin lan.
    Sero: Hayvan gibi olmuşsunuz bu ne kardeşim.
    Ayaz: Biz öyle kardeşim.
    Onur: Ne var? Ne yok Sero.
    Sero: Kardeşim burası sıkıntı şöyle aşağı köşeye geçelim.

    Bir kaç sokak aşağıda bir köşeye geçtik.

    Sero: Sıkıntı ne kardeşim. Çözebileceğimiz birşey varsa çözelim.

    Ufak ufak olayları anlattıktan sonra Onur girdi konuya.

    Onur: Kardeşim bize ufak emanetler lazım nerden bulabilir misin?
    Sero: Kolay o iş, akşam yedide bizim semtte Karadeniz Kahvehanesini bulun. Orda hallederiz.
    Ayaz: Eyvallah kardeşim. Haydi Allah'a emanet.
    Sero: Eyvallah.
    ···
  3. 80.
    0
    Reserved
    ···
  4. 79.
    0
    Rezerved
    ···
  5. 78.
    0
    Sardı rez
    ···
  6. 77.
    0
    Rez kardeş yazdın bitir bari biz okuyoz dıbına koyayım
    ···
  7. 76.
    0
    Rez kanka
    ···
  8. 75.
    +10
    Sabah 10.00da kurduğum alarmın sesiyle uyandım. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra, Onur'u uyandırdım. Gül'ün yanına kahvaltıya gidicektik. Dün gece Gül'e anlattıklarımı Onur'a anlattım. Tembihlememe gerek yoktu. Onur'a ayrı düşünmezdik. Hazırlandıktan sonra Erhan abinin mekana gidip Gül'ü bekledik. Beklerken neler yapıcağımızı konuştuk.

    Ayaz: Kardeşim ufakta olsa bize emanet lazım.
    Onur: Sero'nun numara var mı sende?
    Ayaz: Olması lazım bakalım.

    Sero yani Serhat bizim liseden arkadaşımızdı. iyi bir lisede okumamıza rağmen lisenin yeri tekin biryer değildi. ister istemez o yaşlardaki çocuklar semte ayak uydurur. Bizim Sero'da öyle, liseye pırlanta gibi gelmiş, kafa dikiş izleriyle dolu atılmıştı. Son sene okulun etrafında torba tutuyordu. Muhabbetimiz hep vardı. Özünde iyiydi sadece özentiliğine kurman gitmişti. Biraz rehberde aradıktan sonra buldum numarasını.

    Ayaz: Var numara arıyorum.
    Onur: Gül geliyo arama.

    Gül ile dün sıktığım kurmaca olayları konuşup içini rahatlattıktan sonra, eve misafirleri için temizlik yapmaya yolladık. Gül gittikten sonra Sero'yu aradım.

    Ayaz: Sero nasılsın kardeşim tanıdın mı?
    Sero: Numara çıkmadı kardeş
    Ayaz: Kardeşim ben Ayaz, uzun Ayaz.
    Sero: Vaay, Uzun naber kardeşim nasılsın.
    Ayaz: Çok iyi değiliz kardeşim sıkıntımız var.
    Sero: Normalde aramazsın zaten hayırsız uzun.
    Ayaz: Kardeşim iş güç hakkını helal et. Onur'un selamı var.
    Sero: Aleyküm selam. Kardeşim bir saat sonra bizim lisenin çıkışındayım.
    Ayaz: Tamam kardeşim eyvallah.
    ···
  9. 74.
    0
    Rezervasyon
    ···
  10. 73.
    0
    Rezervee
    ···
  11. 72.
    0
    Rezerved
    ···
  12. 71.
    +18
    Onur'un yanına geçtim. Oturdum bir sigarada ben yaktım.

    Ayaz: Ne yapıyoruz kardeşim.
    Onur: Bilmiyorum.
    Ayaz: Polise mi ?
    Onur: Bilmiyorum.
    Ayaz: Cezalarını biz mi keselim?
    Onur: Evet.
    Ayaz: Rakı ister misin?
    Onur: Evet.
    Ayaz: Kur o zaman masayı muallak.

    Masada ne yapıcağımızı konuşmaya başladık. Saat artık üç civarlarına gelmişti.

    Onur: Yarın bu karılardan birini yakalayıp. Bu şerefsizleri bulmamız lazım.
    Ayaz: Halledeceğiz rahat ol sen.
    Onur: Babamların anlamaması lazım. Adam sırf birşey yapmayalım diye konuşmadı baksana.
    Ayaz: Öyle tabi.
    ···
  13. 70.
    0
    Seri go
    ···
  14. 69.
    +24
    Beyler sabahtan beri yazıyorum. 17-18 part yazdım bir kere şuku istemedim. Rica ediyorum ilk parta şuku atar mısınız? Emegim boşa gitmesin.
    ···
  15. 68.
    -1
    Güzel hikaye, yaz sayın gavat
    ···
  16. 67.
    0
    Rezervasyon
    ···
  17. 66.
    +10
    Eve girdiğimizde resmen koltuklara yığıldık. Bir süre sessizce durduktan sonra sessizliği Onur bozdu.

    Onur: Birader sigaram bitmiş.

    Onur'a sigara vermek paketi çıkarırken aklıma telefon geldi. Onur'a bir sigara uzattıktan sonra, telefonun tuşuna bastım. Ana ekranda;

    Saat: 02:20

    11 Cevapsız Çağrı: Gül
    48 Yeni Mesaj: Gül

    Ayaz: Hasss... Kardeşim Gül'ü unuttum. Ben kızla konup geliyorum.

    Bir, iki kez çaldıktan sonra açtı telefonu.

    Gül: Açıklaman ne ? Ne kadar korktum biliyo musun? Nerdesin ? Konuşsana!
    Ayaz: Hayatım susarsan konuşucam.
    Gül: Konuş.

    Gül'e olanları söyleyemezdim. Korkardı. Birden ağzımdan kelimeler dökülmeye başladı.

    Ayaz: Ahmet abinin dükkanda ufak çaplı bir patlama olmuş. Basım makinası patlamış. Parçaları etrafa dağılmış. Ahmet abi ve çırak yaralanmış. Hastaneye koştuk. Sonra polisler patlama olduğu için inlemeye almışlar dükkanı oraya gitmek zorunda kaldık. Sonra Onur'un aklı babasında işler uzayınca gerildi. Polislerle tartıştı bizi karakola çektiler. Nezarete attılar. Telefonlar, aksesuarlar, ayakkabı bağcılarını bile aldılar. Nöbetçi komiser Hakan eniştemin arkadaşı çıkınca çözdük. Telefon onu aradım zaten bizi çıkarsın diye o yüzden sana haber veremedim.

    Gül inanmıştı. Sorular sordukça güzel cevaplar veriyordum. Bende kendime şaşırmıştım ama oluyordu bir şekilde kelimeler dökülü veriyordu.
    Yarın beni görmek istedi. Sabah kahvaltı yapabiliceğimizi, öğleden sonra Ahmet abiyi eve zütürüceğimizi ve birkaç hastane ve karakol işlerinin olduğunu söyledim. Oda bana yarın misafirleri için hazırlık yapıcaklarını, problem söyledi. Anlaşınca telefonu kapattık.
    ···
  18. 65.
    0
    Rez panpa devam
    ···
  19. 64.
    +8
    Bir ay önce Ahmet abi dükkanda yokken, iki adam dükkana gelmiş. Çok tekin tipler değillermiş. Muzaffer'de elimdeki işi bırakıp adamların ne istediğini sormuş. Adamlar masaj salonu kartvizitleri bastırmak istediklerini söylemiş. Muzaffer'de numuneye baktığında bildiğin hayat kadını numaraları dağıtmak içim olduğunu görmüş.
    Tabi Ahmet abinin kabul etmeyeceğini bildiği için adamlara hayır demiş. Adamlar yirmi farklı kadın numarasının olduğu beş yüzer kartvizitin tanesi için, bir lira vericeklerini söylemişler. Normalde on kartvizit bir lira olduğu için, bu şerefsiz kabul etmiş. Ahmet abiye o yokken on bin kartvizit bastığını normal fiyattan bin lira aldığını söyleyip, dokuz bin lirayı cebine atmış. Üç ay sonra bu adamlar Ahmet abi dükkandayken gelmiş, yine bastırtmak istediklerini söylemişler. Ahmet abi olayları anlayınca hem Muzaffer'i hemde bu yavşakları hırpalayıp dışarı atmış. Muzaffer bütün kız numaralarını almış.

    Onur kızların numaralarını aldıktan sonra, Muzaffer'i darma dağın etti. Annesi, babası görse tanımazdı her halde. işimiz bittikten sonra Muzaffer'i evine zütürüp içeri attık, tekrar bize geçtik. Çok yorulmuştuk biraz dinlenmemiz gerekti.
    ···
  20. 63.
    0
    Rez panpa sardı
    ···