anlatırsam biraz rahatlarım

gelmiş bana diyor ki. ev çok sıcak üstündekileri çıkartmıcaksınn. bak bak. iyi dedim çıkarttım bende.

o anda pencereden içeri bir ışık girdi, baktım uzaylılar.

dünyalar savaşındaki uzaktan kumandalı göz odaya girmiş, içeri bakıyor.

o kadar uzaktan gel, röntgencilik yap.

kafasına kürekle vurup cihazı yan yatırdım.

korkup gittiler. dünyayı istiladan kurtardım.

bu da böyle bir anımdır.

dizilere yorum yapan teyze mode on

eleman da ne kılkuyrukmuş arkadaş internetten konuşmuş başka bişi yaşamamış ne var çekiliversin aradan

dizilere yorum yapan teyze mode off

saat gece 2 ve arkadaşım netten bi kız düşürmüş konuşuyolar.

bende inci sözlükte takılıyorum. ama kızın kahkalarını felan duyuyorum.

çok tatlı bi sesi var. tabi arkadaşımızın manitası ya. hiç oralı olmadan nette takılıyorum.

bunlar konuşuyolar.

o bana yine kardeşim diye hitap etmişti..

benim gözler doldu. hiç bişi demedim. döndüm arkamı ayşeyide aldım gidiyoruz. o günden sonra sedat ile görüşmedim. ayşe ile ilişkimiz hala devam ediyor.

bir dost kaybettim belki

belki birisini kazandım hayatıma.

dinlediğiniz için eyv beyler.. tekrar tekrar sağolun.

bana tip tip bakmaya başladı. biraz yaklaştı.. hala bakıyor gözlerime. biraz daha yaklaştı. ben sabitim. biraz daha yaklaştı. hayır hayır olamaz amk. öpüşemeyiz biz. dediğim gibi olmadı. yapıştı dudağıma.

meğer bu bir işaretmiş.

öpmesi ile beraber yavşak taksici ve tekel bayindeki elemanlar üstüme atıldılar.bir anda ne olduğumu şaşırdım. içimden dedim ki tecavüze uğrayacağım.

ama öyle olmadı,bir anda ellerinin üstünde buldum kendimi, birisi elime mikrofon tutuşturdu, diğeri ışıkları yaktı.

eurovizyon seçmelerinde buluverdim kendimi.

reserved amk gece yapıcak bişey yok okuruz eksi verinde kaybetmeyeyim lan başlığı

baktım arkadan sedat koşarak geliyor. ayşeyi aldım arkama.

geldi sedat dibime kadar. noldu dedim? kalleşlik mi yaptım ben. noldu sedat dedim. arkandan mı vurdum seni. konuşsana olm konuşsana.

ne yaptım ben sana. söylesene. sevdiğin kızı elinden mi aldım dedim? seviyorum oolum seviyorum. bunun lamı cimi yok. anla artık bunu.

ipler kopmuştu. sedat yere bakıyordu.

kaldırdı kafasını baktı bana.

mutlu olursun inşallah kardeşim dedi...

ben ayşeyi dinlemeye devam ediyordum. ayağa kalktı. masanın etrafında dolanmaya başladı. korkuyordum saçma bişi yapacak diye.

bir tur attı. oturdu masaya. sonra boş bira şişesini parmağına soktu. eline bakıyor gülüyor. çok sarhoş oldu çok..

kesin bi delilik yapcaktı. ben bekliyorum . ve dediğim gibi de oldu. biranın takılı olduğu parmağıyla beni işaret ederek

bu çocuk var ya. bana aaşık. ben de onu seviyorum. evlencez biz.

sedat tam içiyordu ki. içki boğazında kaldı camışın öksürdü. bana baktı. hiç bişi yapmadım ben de bakıyordum.

2-3 saniye baktıktan sonra. bir kahkaha attı ki hayvan gibi gülüyor. funda da ona katıldı. gülüyorlar. yeterince şaklaban muamelesi görmüştü ayşe.

kalktım masadan ayşenin yanına oturdum. merak etme dedim. hepsi geçecek. biraz ayıldıktan sonra kahve içtiler. kendilerine geldiler.

sağolun beyler. siz de sağolun. bu hikaye ne zaman aklıma gelse. hep düşünürdüm hata mı yaptım diye. ama artık huzurluyum. sadece içimi dökmek istedim. siz de dinlediniz. eyvv.

beynimden vurulmuşa döndüm. kız yürümeye başladı yavaş yavaş. ben ise valizlerle olduğum yerde kaldım. boşluğa dalmışım. farkında bile değilim.

o kısacık saniye içeisinde. gözümün önünden sedatla aynı odada kaldığımız günler geldi. birlikte aç kaldığımız günler. bir sigarayı döndüğümüz günler.

param olmadığından ondan para istediğim ve aynı şekilde onu benden para istediği günler. maddi manevi tek kardeştik burada.

bu gurbette birbirmizinden başka kimsemiz yoktu. sabahlara kadar oturup konuşurduk. dertleşirdik. mahalledeki arkadaşlarını bile bilmediği şeyleri bana anlatttı. çok özel olan ailevi sorunlarını bile. kısacası bu adam bana güvenmişti.

sonra kafamı kaldırıp kıza baktım. 10-15 metre ötemde durmuş denize doğru bakıyordu. sonra o aklıma geldi.

geceler boyunca sedatla konuşurken benim sinir olmam ve kulaklığı takıp son ses şarkı dinlediğim günler aklıma geldi.

sedatın kız hakkında kötü bişi dediği an benim kendime hakim olamayıp sinirlendiğim sedata çıkıştığım günler aklıma geldi.

geceler boyu sabaha kadar uyumayıp benim sonum ne olacak diye düşündüğüm günler geldi.

arkadaşının yemeğine şap at

elimde sigara okuyorum panpa çok güzel yazmışın ellerine sağlık
bu arada j0king ananı gibeym 3-4 sefer nicke bakmadm okudum noluyo lan dedm binoz trolleme

müzik evi sallıyor biz de bütün karışık duygularımızla dans ediyorduk. ayşe kulağıma yaklaştı. seni seviyorum... seni seviyorum.. seni seviyorum..

3 kere tekrar etti. ben hemen kafa mı kaldırdım sedata baktım. müziğin sesinden bizi duymuş olamazdı. funda ile sohbet ediyorlar. gülüyolardı.

ayşeye döndüm. ve kulağına yaklaştım.

ben de seni seviyorum.

konuşmaya nasıl başlasaydım. sedat bininin ayşe gibi konuştuğu 10 kızı masaya dökerek mi başlasaydım. buna gerek yoktu. biriinin hatasını milletin gözü önünde dökmek bizim üslubumuzda yoktu. kısa ve net olmalıydım.

sen sedat dedim. bu kızı seviyor musun. e-ee- evet dedi de ne alaka?

olm dedim seviyor musun sevmiyor musun?

seviyorum dedi.

ama ben bu kızı senden çok seviyorum nasıl olcak dedim?

nasıl yani dedi. basbaya olm. kafan almıyor mu? ben bu kızla evlenecek kadar çok seviyorum onu . istersen kıza soralım dedim?

ayşe kiminle olmak istiyorsun dedim?

seninle dedi.

kalktım masadan ayşede kalktı. hadi görüşürüz dedim.

sedat bi dakka bi dakka dedi ayağa kalktı. otur şuraya dedim. gözlerimden kan çıkacak sanki. öyle bi agresyon. sedat sustu oturdu yerine. biliyordu onun da kızı gerçekten sevmediğini.

kızı aldım mekandan çıkıcaz. elimden tut dedi ayşe. tuttum. yürüyoruz. ama içimde acayip bi duygu var. pişmanlık mı. rahatlama mı. hepsi birbirine girmiş.

arkadaş geldi. sana sesleniyor olm kalksana dedi.

ulan kızın yanında onu deyince ben tribe girdim. banane olm ya. çagrıyorsa cagırıyor.

kız bizi duyuyormuş bu arada. beyfendi sinirli galiba gibisindenbişiler dedi.

arkadaş zorla tuttu beni oturttu koltuğa. bi mrhaba de dedi. ben koltuğu oturdum. kafamı bi kaldırdım.

allahım bu ne. dünya üzerinde gördüğüm en güzel şey.

bizim arkadşta bu kızla gırgırına konuşuyor. ama sorsam kızı seviyor.

bu binin böyle net üzerinden konuştuğu 10 u aşkın kız var.

ama ben bu kızı begendim. hoşlandım. aşk gibi bişi. ama tam olark değil.

ama arkadaşa bunu söylemiyorum.

şoku üstümden atlattım. merhaba dedim. demez olaydım. heycandan ses çatallaşması oldu. karı gibi sesim çıktı.

bu önce sırıttı sesi duyunca ama bişi demedi. merhaba beyfendi dedi. ama alttan kıs kıs gülüyor.

bu olaydan sonra. kızla tanışmış olduk. arkadaşla hergün netten görüşürlerdi ben de arasıra selam verirdim.

ama kız çok güzel. hallenmemek elde değil. o minyon yüzü, kedi gibi sesi, o çocuksu hareketleri beni benden aldı.

hayatım boyunca bir kız ile çıkmış olmak için çıkmadım. bana gelen teklifleri sırf kızı sevmiyorum diye reddettiğim zamanlarda oldu.

sevmek isterdim yanımda yürüyen kızı. gerçekten sevmek. ve beklediğim kişi bu kızdı.

kıza doğru yürümeye başladım..

kollarını birbirine kenetlemiş, denize doğru bakmaya devam ediyordu. yanına geldim. hala uzaklara bakıyordu. yüzü de biraz asılmış gibi.

tam karşısına geçtim. kafasını sola çevirdi.

bana bak dedim. yüzüme bak. sinirli bi şekilde baktı.

ben bi anlık şok yaşasam da bende öpüşmeye devam ettim. ama gözüm açık. kız gözünü kapamış kendinden geçiriyor tabiri caizse.

ayrıldık. tekrar öpüştük. ayrıldık tekrar. sonra bu yine öpüşürken gözlerni açtı. açtı gözlerini gözüme bakıyor. bıraktı öpüşmeyi.

bana güvenmiyor musun dedi.

güveniyorum dedim.

tekrar yaklaştı. o zaman gözlerini kapat dedi. güldüm iyi tamam dedi. kapattım gözlerimi. tekrar öpüşmeye başladık.

parkta 2-3 saat oturduk. attım elimi omzuna yasladı başını göğsüme. böyle bi huzur olamaz beyler.