/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    0
    dıbına soktumun korkağı,

    geçen seni tokatlarken neden dayılanmıyordun da şimdi mi bana artislik yapıyorsun

    karşılık vermediğin içi daha çok sinirlendim sana züt.

    ne biçim delikanlısın lan sen

    yavşak madem kızı seviyorsun oraya buraya zütürüyon

    onun için kavga edemeyeceksen gibtir git mundar etme bari kızı dedi.

    doğrı söylüyordu lan. devam etti

    -yok onu tanıyormuş yok bunu tanıyormuş gibimde mi olm kimsin sen yarram

    biz bilmiyoz mu amk.o kızın bana bakmayacağını

    seni tokatlarken karşılık versen

    kız mevsunu sana söylemezdim bile

    ulan delikanlı çocuk bırak sevsin diye

    zaten kızla denk olsak gider basardım teklifi

    peşinden deli gibi koşardım

    bırakmazdım

    ama sen kimsin amk.ne ayaksın çıkıyonuz mu kızla seviyonuz mu olm birbirinizi

    senin duygunu gibeyim kız seni seviyor mu sen onu söyle bana dedi.



    ne diyeyim lan şimdi seviyor mu kız beni.

    bu soruya cevap var mı verebileceğim

    -evet dedim ama emin olmadan söylediğim için biraz seyrek çıktı sesim

    bi tane daha patlattı tokat.

    kan beynime sıçradı.

    amk. huur çocuğuna bak vuruyor yaa.

    masanın ortasına doğru eğilerek yanaştım.

    -sana burda karşılık vermeyecem elimden alırlar hıncımı alamam

    dışarı gel zütün yiyorsa seni manşet yapayım alanyaya dedim

    kalktım dışarı çıktım.

    elim ayağım titriyor

    korkudan değil ama sinirden.

    ters elle 31 çekmek gibi

    çakmağı elime yakıştıramadım

    sigara bitti gelen yok

    az daha bekledim yine gelen yok

    girdim içeri tekrar.

    tahmin edin ne yapıyor yavşak

    oturmuş adamlarla eşli batak oynuyor.

    sanki dalga geçiyor amk.

    batak oynuyor yaa.

    geçtim karşısına ellerimi kaldırarak ne oldu der gibi yaptım.

    yanınds sineklerin oturduğu sandalyenin birini çekerek

    gel otur işaret yaptı.

    sinirden bi yer kırıcam orası kesin

    oturdum yanına sakince

    -ne güzel posta koyuyon lan bin

    bu sözlerini kullanırım ben başkalarını dövmeden önce dedi

    ama derken pis pis sırıtıyor muallak.

    bu arada ihaleyi de o almış.

    -hasta mısın aga sen dedim.

    -sokacam senin açacağın kağıtlara diye eşine kızıyor

    ben gibinde değilim herifin

    -dur amk battık zaten diyor bana da.

    gülsen gülünmez sövsen sövülmez.

    topluma zarar amın oğlu tam boğazlamalık bin



    -batağına ben sokacam şimdi.

    şu olayı çözelim ben gidecem dedim.

    ben onun suratına bakıyorum.

    o elim iyi diye eşine kaş göz işareti yapıyor

    gir ihaleye diye

    bana döndü tekrar eşi ihaleyi alınca

    hani severek vurma varya çocuklara yavaşca acıtmadan üst üste iki üç kere tokat

    ondan yaptı bana.

    anasını gibeyim dalacam ama zor tutuyorum kendimi. mekan içindeyiz diye

    -git ne yannanımı yersen ye.gibimde bile değilsin amk. dedi

    -gel çıkalım şu işi halledelim ama kaşıntımdan diyorum çıksalar giberler beni gömerler oraya biyere

    yanındaki lavuklar da bana ters ters bakıyor bu arada.

    ama tanıyorum ikisini.

    -olm gibtir git dürtecem zütüne başına bıçağı suratına bakılmaz hale getirecem seni

    sonra kızı da başkası alacak gibtir git ne tak yersen ye diyom hala kaşınıyorsun

    bi oyun oynatmadın amk. dedi

    gözüme hoş göründü lan çocuk birden

    patlatmak istediğim elmacık kemiğine tekamül eden

    yanak kemiğinden öpesim geldi

    en azından bir makas almalıydım diye hissediyordum

    ama ben mesajımı aldım.

    içimde bi rahatlama oldu

    onu halletmiş gibiydik

    artık ebruyla aramızda olmayacaktı ama

    ebruyla aramız??

    bi ara olduğu kesin di ama uzak mı yakın mı bilene aşk olsun

    mekandan ayrıldım.

    bi kulağım la bi gözüm hep telefondaydı.

    acaba bi mesaj gelir mi?

    bir kere arar mı??

    çaldırmasına bile razıydım

    tam iki hafta hiç bişey gelmedi beyler

    ses soluk yok

    o iki haftayı bana sorun amk.

    iki hafta onsuz geçmişti.

    işten yemekten yatmaktan hatta gülmekten bile zevk alamadığım bir iki hafta olmuştu.

    umudum gün geçtikçe eriyor.

    ama içimden sürekli hadi çık gel artık diyordum

    ama bende kalkıp gitmiştim masadan

    bi nevi onu orda öyle bırakıp gitmiştim

    belki bana daha diyecekleri vardı

    günlerce bunları düşündüm hep

    hatayı yapmakta olan belki de bendim

    sonra o gün geldi.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 27.
    0
    iskele caddesinde meşhur bir cafeterya vardı

    balıkçılar kahvesi diye.

    sabah 11 gibi tost yemeye gittik 3 arkadaş.

    totsları söyledik çayla beraber zütürüyorduk ki

    onun geldiğini gördüm

    açık konuşmak gerekirse her zaman onu görebileceğim yerleri geziyordum zaten

    görememeye bu kadar umutsuzca alışmışken

    birden karşımda görmek

    dünyamı durdurdu

    sadece baktım kaldım ona.

    insan özler de

    ne kadar sorusuna hiç cevap veremez

    verilse bile hep az gelecek gibidir ya

    ne kadar özlemişim lan bilemezsiniz amk.

    beni görsemiydi görmesemiydi bilemedim.

    ne yapacağımı şaşırdım.

    utandım, duygulandım, sevindim, üzüldüm duygularım balçık

    bakmamaya çalıştım ama gözlerim beynimin kontrolünden çıktı.

    hiç durmadan bakasım geliyordu.

    öyle gib gibi hiç durmadan oraya bakınca farketti tabi beni

    anam anam anam göz göze geldik ya

    gönlümün feri kesildi amk

    kalbim o an durmadı ya

    ben artık kalp krizinden ölmem beyler.

    o kesti bakmayı önüne dönerek

    bende bıraktım ama yan gözle hep oraya bakıyorum

    şaşı oldum olacam az kaldı.

    bakmıyor görünümlü şahin gibi diktim gözlerimi



    elindeki telefonla uğraşmaya başladı ebru

    o da ne yapacağına tam emin değil gibiydi.

    ama ben iki hafta aramamışsa yeteri kadar beğenmemiş beni diye düşünüyordum.

    ama mesaj geldi.

    • selam

    seldıbını gibeyim illa bi yerde karşılaşmak mı gerekiyordu.

    neden aramadın sormadın yazık değil mi bana diye kızdım kendimce

    ama gibe gibe içimdeki baskıyla

    -selam diye cevap verdim.

    • afiyet olsun

    -ona helal denir boğazımda kaldı seni görünce dedim

    • ne denilmesi gerektiğini bilseydim şimdi yanında olurdum dedi

    bi dakika lan ne diyor bu bana

    yanlış bişey mi söylemişti ki zamanında??

    kız bana yazıyordu da arada başka bir sorun mu var ihtimali aklıma geldi.

    yani bu zaman lazım olayının aslında başka bişey mi vardı??

    -gel baştan anlat dedim.

    • kafan çok karışır yazdı

    karıştı zaten amk.ne tak yiyon ne yapıyon nedir bu sır??

    -sensiz çok karışığım zaten

    • burdan böyle olmaz sonra gürüşelim

    -sonra yı rakamlandıralım ay gün yıl saat ver

    • şimdi veremem lütfen

    kalktılar hesabı ödediler gittiler.

    vay amk.ne dedi lan bu.

    neden zaman vermedi?

    kafamdaki başka neden olma ihtimali iyice artmıştı.

    bi insana bu kadar eziyet edilir mi amk.

    olmazsa olmaz de gibtir et daha iyi

    ya da selam yazma

    ben de diyim ki baksana kız beni görmezden gelmeye çoktan başlamış

    hayırlı işler onsuz hayatta der geçer giderdim amk

    ben neyin peşinden koştuğumu şaşırmaya başlamıştım

    hard to live when it is hard to believe.

    tam türkçe meali olmayabilir ama

    inancını kaybedersen yaşam zor gelir gibi birşey.

    dini açıdan değil genel olarak

    geçen iki hafta sonunda neler düşünmüştüm ama o günki olaydan sonra bana

    söylediği senin yanında olurdum ifadesinden yola çıkarak tutunmaya çalıştım hep ona olan duygularıma.

    vardı bişey mutlaka vardı.

    yoksa herkes gibi bizde tanışıp konuşup sevgili olma yolunda ilerliyorduk.

    tabi insanın aklına neler gelmiyor.

    fakir genç zengin kız.

    beni beğenmiyor ama muhabbetimi seviyor.

    beni beğeniyor ama sevgili olacak kadar değil

    aslında istiyor ama çapkınlığımdan ve kumardan korktuğu için boşuna risk almıyor

    ya da onun söylediği gibi gerçekten zamana ihtiyacı var

    ama hiç birisi olmadığını 3 gün sonra

    • yüz yüze anlatamam mesajla da olmaz arasam konuşamam sana e mail attım ile öğrendim



    okuduğum mailde

    • senden önce bir erkek arkadağım vardı ama üniversiteyi kazanıp başka şehire gitti.

    tek sevdiğim kişi o oldu bu güne kadar ömrümde

    belki de ilk olduğu için onu hiç unutamadım

    2.5 sene beraberdik.

    şimdi 6 aydır onsuzum

    kendimi hep diğer erkeklerden kaçırdım.

    her erkekle konuşmamda hala ona ihanet ettiğimi düşündüm.

    ta ki sana kadar

    önceleri hissetmediğim bu duyguyu

    sonra yine hissetmeye çalıştım.

    sorun şu ki ben onu unutamamış olmama rağmen

    onun şu an başka kız arkadaşı var.

    benim bu kadar uğruna ölüp bayıldığım

    gecemi gündüzümü onu düşünerek geçirdiğim birisinin

    nasıl böyle pervasızca başka biriyle birlikte oluşunu hiç anlayamadım.

    o yüzden korkuyorum.

    sorun sen değilsin.

    sana restoranda yanlış anlama derken aslında bunu demek istiyordum.,

    sana anlatacaktım ama

    sana umut verdiğimi farkettim

    belki de anlatmakta biraz geç kaldığım için

    anlatırsam yanlış anlayacağını

    seni başından savmak için bir yalan uydurduğumu düşünürsün diye anlatmadım yemekte

    dikkat ettiysen sana bu iş olmaz hadi eyvallah demedim

    senden zaman istedim.

    zaman istemiş olmamın sebebini de anla işte.

    iki hafta sürdü

    belki seni görmesem iki ay da sürerdi.

    belki iki yıl.

    ne denir bilmem ama

    affet lütfen



    mail bundan ibaretti beyler.

    bu kadar yani.

    sonunda affet diyor da hadi affettin desem bana dönecek gibi gözükmüyordu.

    tekrar tekrar okudum aynı e maili.

    alın sizde okudunuz şimdi.

    ne cevap verilir buna

    benim aklıma doğru düzgün hiçbirşey gelmedi 2 gün.

    ama yazmak gerekiyordu.

    en azından bişey demek gerekiyordu.

    çünkü kız beni gerçekten seviyor olabilir ve

    cevap vermediğim için kendisini hayatımdan çıkarmak istediğimi düşünebilirdi

    ama ben onu hiç çıkarmak istemedim beyler.

    bir kaç deneme.

    olmadı sil baştan

    yok bu da olmaz yeni sayfa derken bir e mail de ben yazdım



    -affet demişsin ama buna cevap bulamadım.

    neyi affedeceğimi bilemedim

    sana her gecen saniye artan ve durduramadığım duygularıma kızgınım onu mu affedeyim

    ayrı dünyaların insanıyız ayrımını farkedemeyen beynime kızgınım onu mu affedeyim

    seni görünce alıkoyamadığım gözlerime kızgınım onu mu?

    yoksa vücudumu terk edip sana kaçmış ruhuma kızgınım onu mu affedeyim

    ben bunları affetsem kaderim beni affeder mi??

    beni affetse seni affeder mi?

    senin 6 ayda yaşadığını ben sensiz iki haftada ezberledim ebru

    diye onunda yaptığı gibi sonuca bağlanmamış

    üzerinde konuşabiliritesi olan bir cevap gönderdim.

    sıkıntı vardı beyler.

    kız bana bu e mailden sonra

    tamam onu unuttum artık seninim demezdi.

    tamam biz yazacağımızı yazdık duygularımızı dile döktük mecazı mürsellerle ama

    ne olcaktı ki?

    kızın ne yapacağı nasıl tepki vereceği mısır piramidi sırrı gibi meraklandırıyordu beni

    ha diyeceksiniz ki.

    lan bin alanyadasın paso karı kız düşüyor yabancı dilinde var.

    bul bi tane zengin turist gibtir git parayı cukka yap

    gibtir et ülkenin derdini tasasını kim ne yarramı yersen yesin

    ama olmuyor işte.

    bende türk kızı hep ekgib bişey olarak kalmıştı taa okul yıllarından.

    bi tane bulmuşum yıllar sonra

    onu alıp kalbimin en derin yerine koyma isteğime bu kadar şaşırmayın



    e maile cevap mesajla geldi

    • bak şimdiden seni üzmeye başlamışım diye

    -unutmaya çalışmak daha üzücü olmuyor mu?sen benden 5 ay 2 hafta daha tecrübelisin

    • unutursan bende üzülürüm

    -bana uzaktan kurşunu sıkıp ben gelinceye kadar ölme diyorsun
    Tümünü Göster
    ···
  3. 28.
    0
    ama ne geleceğini biliyorum ne de gelmeyeceğini ebru

    • allahın sarhoşu o kadar içmesen tanışmayacaktık

    -lafı değiştirme ,ya gel şu kurşunu çıkar yada bi tane daha sık mundar olacam kan kaybından

    cevap vermedi.

    biraz daha bekledim

    sonra baya bi biraz daha.

    • beni birazcık anla lütfen yazdı

    -yine mi zaman istiyorsun yani

    • bu defa böyle kalalım, askıda olsun herşey ilerlemeye çalışmayalım

    -yani halimi hatırımı anlatıp senin kini de sorayım. böyle kalsın mı diyorsun

    • babamın adı ne peki annemin adı ne??

    ne dinler ne okurum.ne giyer ne içersin bunları öğrene duralım böylece beraber beklemiş oluruz doğru zamanı



    arkadaş olalım demek istiyordu herhalde

    sonra ne çıkarsa kaderden razı olacağız der gibi bişeydi

    unutamadığı birisi varken benden etkilenmişti.

    şimdi arkadaş gibi davranacaktık ve bu benim için

    boş boş onun düşünmesini beklemekten daha iyiydi

    herkese göre göreceli bir olay olduğu için bazılarınız düşünceleri farklı olabilir ama

    ben herşeye rağmen onsuz yapamayacağımı düşünüyordum

    ben çok iyi bir arkadaş ta olabilirdim

    kendimden biliyorum

    -tamamen sensizliğe nispeten daha iyi bi teklif,bu arada hakkaten babanın adı ne?

    • teşekkür ederim kelebek, böylece sık sık görüşebiliriz

    dediği gibi de oldu beyler

    her gün olmasa bile çoğu zaman dükkana uğradı

    kimi zaman 10 dk kimi zaman 1 saate yakın oturdu.

    anlattı dinledim.

    dinledi anlattım

    genel hayatındaki yok o bunu dedi

    şu böyleymiş

    şu film güzelmiş geyikleri yaptık

    hafta sonları bazen o an alanyada sadece bir tane olan sinemaya gittik.

    bazen çay bahçesine gidip oturduk

    bizi görenlere göre resmen çıkıyorduk

    ama biz buna sıkı dostluk olarak bakıyorduk



    3 ay civarı bu olaylar böyle gitti.

    hergün mutlaka onla görüştüm.

    en kötü günümüz sadece mesajlaşmaktı.

    bu geçen süre zarfında ona hiç bir şekilde gerçek duygularımı yansıtmadım.

    sadece arkadaş gibi davrandım.

    hiç bir zaman sevgiyle sarılmaya ,

    elini tutmaya veya ötesine teşebbüs etmedim.

    ona ondan çok hoşlandığımı belirtecek hiç bir ima da bulunmadım.

    konuyu aşk muhabbetine çevirebilecek herşeyi

    bi kaç laf cambazlığı ile amacından saptırdım

    onun bir kız arkadaşı gibi yani aramızda cinsiyet ayrımı olmayan

    hiç bir zaman beraber olamayacak iki dost gibiydik

    öyle güzel gülümsüyordu ki bana

    ömürsün diyerek

    ömrüm olduğunu bilmeden

    hergün gelmesinin hep görüşmek istemesinin

    sebebi de çok sevmesiydi benimle konuşmayı

    ama kızı gün geçtikçe daha çok tanıyor

    gerçekten çok samimi birisi olduğuna inanıyordum

    ona olan hayranlığım içten içe artıyordu

    bazen yuh amk.bu kadar da iyilik olmaz ki diyordum

    bu kız resmen okuldan tanıdığım

    zengin insan burnu havada insan düşüncelerimi çürütüyordu

    çok samimiydi çok içtendi

    bana göre en kötü huyu en küçük ihtimalleri bile değerlendirip korkarak yaklaşmasıydı olaylara.

    bu sadece benimle olan ilişkisi için değil

    aslında genel olarak vardı kızın tabiatında

    herşeye üzülebilip her şeye sevine biliyordu

    ama ben dayanamıyordum beyler.

    her hali beni mest ediyor resmen içten içe eriyordum

    bulduğum en yüksek yere çıkıp

    öküzler gibi ebru seni deliler gibi seviyorum diye böğüresim geliyordu
    Tümünü Göster
    ···
  4. 29.
    0
    herşey 3 ay gibi bir süre sonra

    yine sarhoşken atmış olduğum bir mesajla değişti

    büyük harflerle yazdığım

    -seni çok özledim

    mesajını gönderiş saatim oldukça geçti

    ama o sarhoş olduğumu bilmiyordu

    • bende özledim, yarın uğrarım dükkana mesajını gönderdi ebru

    zaten nerdeyse hergün geliyordu

    yani çok arkadaşçaydı onun özlemi

    ama ben sarhoşluktan mıdır

    doluluktan mı bilinmez

    nedensiz taşmaya başladım gözlerimden

    sigaradan tek fırt değil de

    arka arkaya 3-4 fırt çekip iyice dolduruyordum ciğerlerimi

    içimdeki sancıyı biraz olsun duman kaplasında

    kanser etsin bu çaresizliğimi diye

    olmuyordu

    herşey iyi güzel hoştu ama olmuyordu.

    kendimi teselli etme gücüm azalmıştı

    ertesi gün acaba yanlış mı yaptım dün gece diye düşünürken

    belli bi zaman sonra dükkana geldi

    bende yazmasından da cesaret alarak

    o gün en azından belli etmeye karar verdim.

    belki zamanı gelmiştir diye.

    • dün gece sarhoşmuydun kelebek

    bugüne gerek kalmamıştı beyler

    ebru dün geceden anlamıştı zaten

    -çok mu belli oldu

    • daha önce adımın baş harfini bile büyük harfle yazmamıştın dedi

    bu konuşma sırasında utanma moduna hemen girmiştim bile.

    -çok özlemişim demek ki

    • gelmem giderdi mi biraz özlemini

    evet deyip gülümsemedim ona

    hayır anlamında kafamı salladım yavaşca sağa sola

    kaçamak gözlerine bakarak

    o da utanmış gibiydi

    • çok mu uzak kaldık diye sordu

    bilmem manasında dudaklarımı bükerken

    sarıldı bana beyler

    ohhh ne kadar özlemişim bilemezsiniz lan

    bende anlatamam zaten

    • bende seni özledim dedi sarıldıktan sonra

    çok uzun zaman olmuştu bu anı beklemek benim için.

    seviyordum ve sevdiğim kız bana sarılıyordu beni özlediğini söyleyerek.

    ama peki şimdi ne olacaktı

    bu sarılma beraberinde aşkı getirecek miydi

    yoksa zamanı gelmeden mi koparmıştım bademimi

    çağlamı her tadını sevdiğimi

    sarılma bittikten sonraki cümleler belli edecekti herşeyi

    ben hazırdım aşka he dese ölüme gidecektim amk

    -çok yaklaştın kelebek çok yaklaştın dedi ve kalktı gitti.



    artık benim için ne olduğunu anlamayarak yannan gibi ortada kalma olayı alışkanlık haline gelmişti

    eh be güzelim bi açıklama yap

    ama benim anladığım kadarıyla olacaktı bu iş ama neden o an olmamıştı.

    bi insanın peşinden koşmak ne kadar acı vericidir az çok bilirsiniz.

    işin en kötü yanı sonunda ne olacağını bilmeden koşmak daha çok acı verir.

    gencecik yaşınızda ömrünüzü bir kıza adarsınız

    ömrünüz gibilir boşa geçer yıllar hep ama farkına varamazsınız.

    benimkinin de böyle olması korkusu her zaman bir kenarındaydı

    bazen kaçan kovalanır

    biraz da ben kaçayım diye düşündüm

    ama işin açığı zütüm yemedi beyler

    onun la ilgili hiç bir kumar oynamak istemiyordum,ya kaybedersem diye.

    yine malum soru soruyu soruyordum kadere şimdi ne olacak
    Tümünü Göster
    ···
  5. 30.
    0
    ne olduğunu anlayamadığım durumlarda

    bekleme modundayken

    karşı tarafın cevap vermesini hızlandırma amaçlı

    -yanlış birşey yapmadım umarım mesajını yazmak

    ebrunun daha hızlı cevap vermesini

    vermiyorsa başka bir konudan dolayı müzdarip olduğunu

    veya yok ne yanlışı cevabına gönderirse

    korkulacak bir durum olmadığını anlamam açısından yardımcı olur diyerek

    mesajı gönderdim

    vereceği cevabın gerginliğini yaşarken

    • sanmıyorum ama bunu sormanın nedeni benim farkında olmadan yapmış olduğum bir yanlışa gönderme mi diye sordu

    aslında evet amk

    ömrümü yedin he de bitsin sevgili olalım işte

    ama diyemezdim tabiki

    baktım kızda yanlış anlamış

    -yok tam aksine sarılma borcunu ödedin

    • aa evet borçluydum sana dedi

    -keşke hep alacaklı olsam senden dedim

    tüm bunları söylememde ki sebep

    olayların bir an önce netleşmesini istememdi

    ama ciddi anlamda sevgili olmak gerçekten çok zor bişeydi

    ve çok ayrıntılı detayları vardı

    • benden tam olarak istediğin nedir kelebek şeklinde bir mesaj gönderdi beyler

    bu mesajı duygularıma sorsa

    ona destan yazardım,

    çayımda şekerim, kolamda asitim,

    biramda beşim, rakım da yüzde 45 im

    diye devam eder giderdim

    ama çok abes kaçardı

    inandırıcılık önemliydi

    sonra düşündüm de kız belki de benim artık ona açılmamı istiyordu

    al lan bin sana fırsat söyle böğür işte bana sevdiğini diyordu ama

    mesajla

    seni seviyorum xd yazmak ilk aşk destanıma çok büyük saygısızlık olmaz mıydı?

    destan benimse onu yaşamalı

    gözlerini görmeli

    yüzünden destanımdan ne kadar etkilendiğini görmeliydim

    ebru belki bilmiyordu henüz ama

    benim tek kahramanım ebruydu



    -kelimelerimi okuyarak değil

    gözlerimi okuyarak dinlemeni isterdim dedim yüz yüze söylemek istediğim için

    • öyle zor olmaz mı?

    -böyle daha zor, baksana seninle buluşmak istediğimi bile anlatamıyorum mesajda

    • anlaşılan benim için de zor olucak

    -ne zaman buluşuyoruz

    ertesü güne sözleştik beyler

    iskele caddesinde denize bakan bir yere

    ben erken geldim.

    gece yatıp oraya gelinceye kadar neler yazdım kafamda neler

    ama iş pratiğe gelince hepsini unuttum denilebilir

    çünkü ben ebruyu görünce heyecanlanıyordum

    tam olarak neremin heyecanlandığını kestirmek zordu ama

    tüm vücudumda bir doyuş meydana geliyordu

    neyse kız geldi

    o gün herzamankinden biraz daha süslü gibiydi

    zaten çok düzgün giyinir ama sanki ekstra özen göstermiş gibi geldi bana



    beraber hoş geldik hoş gittik,

    nasıldık iyiydikten sonra

    üç beş geyik daha yaptık

    ebru konuyu bir an önce ana meseleye getirmek istiyor gibiydi

    • soruyu tekrar sorayım mı dedi

    -hangi soruyu dedim heyecanla sonra hatırlayarak tabi

    • benden tam olarak istediğin nedir dedi

    çok ani sorduğu ve gözlerini tam olarak benim gözlerimin

    içine içine bakarak söylediği için

    utanmanın da ötesinde

    bu üzerimdeki aşırı baskın duyguların dağılması amacı ile

    -gazozuna ilaç katmak istiyorum dedim

    • ciddi ol lütfen dedi

    -sende doğal yollarla olmasına yardımcı ol o zaman dedim

    • bazı şeylerin farkında olup olmadığını öğrenmek istiyorum kelebek dedi

    işi fakirliğime mi getiricekti lan yine

    bizden olmaz klasman farkı var aramızda mı diyecekti amk

    farkına varsana fakir bin mi diyordu bana yoksa

    • önümüzde muhtemel iki tane ayrılık var kelebek

    -evet dedim üzülmelik bi ses tonuyla

    • askerlik ve okul

    sessiz kaldım

    -insanlar sadece bu iki sebeple ayrılmıyor ki

    • korkularımı teselli edeceğine daha çok arttırıyorsun

    -neden bencillik yapıp sadece kendini düşünüyorsun

    • nasıl yani dedi

    -öyle bi konuşuyorsun ki

    ayrılıklar sadece seni üzücek gibi davranıyorsun

    bana korktuğunu söylüyorsun sürekli de tekrarlıyorsun.

    hep beni bırakır gider mi pgiblojisi ile beni rencide ediyorsun.

    korkuyorum diyorsun ama benden de ayrılmıyotsun

    bırak olmaz bu iş de bırakıp gideyim o zaman dedim.

    • gidebilir misin peki

    -gidemem ebru yada giderim ama sende mi nelerimi bırakırım bilemem

    • gitme

    -o zaman tut elimi bırakma beni.

    • sen risk alınacak birisisin dedi ve sarıldı

    evet galiba bu iş olmuştu.

    bende ona sıkıca sarıldım.

    daha sonra elimi tuttu

    vay amk elimden utandım lan beyler

    bu kadar yumuşak el mi olur amk.

    ayrıca o gün

    ebrunun elini tuttuğum ilk gün değil

    gibi tuttuğumun da ilk günüydü

    daha önceki arkadaşlığımızın üzerine

    sadece ele ele tutuşmayı ve sarılmayı ekleyebilmiştik

    ne o bana canım cicim diyor ne de ben ona diyordum

    mal mıydık evet maldık

    ne gibimsonik bi ilişkiydi amk.

    öpüşme yok seni seviyorumu sümle içinde kullanan yok

    ötesini zaten hiç aklıma bile getirmiyordum.

    belirli bir süre sadece arkadaş kalsaydık daha iyi olacağını düşünmüştüm hep.

    ben ki her türlü binliği gözümü kırpmadan yaparım laf konusunda ama.

    direk seni seviyorum demesi bu kadar mı zordu amk.

    bariz bi şekilde ikimizden birisi dese diğeri de bendeeeeeeeeeeeee diye yapıştıracaktı

    ama ne zaman nerde ve ilk kim söyleyecek.

    bi kaç zaman böyle devam etti

    lafta sevgiliydik.

    derken doğum günü geldi,

    ikimizi ilgilendiren çoğu şeyin değiştiği



    doğum günüydü ertesi gün

    ebruya doğum günü schedulesini sordum

    • öğlenden sonra kız arkadaşlarla buluşcam, akşam için de aileme söz verdim

    muhtemelen bana sürpriz bişeyler hazırlayacaklar

    başka da bir planım yok şimdilik

    -yemekten sonra ne yapacaksın gece boyu evde mi kalacaksın

    • bilmiyorum henüz

    bende hemen ne yapabilirim diye düşünmeye başlayarak tamam dedim.

    o zaman anladım ki

    dünyadaki en zor şey bir insana hediye almakmış.

    hele bir de benim durumumda olursanız.

    kuyumcu hayrettim amcaya gittim.

    abi dedim durum böyle böyle. takunu yiyeyim yardım et.

    -sen şöyle bir göz gezdir bişey beğenmezsen ben yardımcı olayım dedi

    gezdim biraz hepsi güzel amk.

    hepsini alasım geliyor ama, hangisini alacağıma karar veremiyorum.

    o göstermeye başladı bi kaç tane kalpli yüzük

    kalp kolye ucu

    ama vermeye zütüm yemez boşuna para vermiş oluruz diye almadım onları.

    -anlat durumu iyice,ne durumdasınız diye sordu hayrettin emmi

    -abi daha tam sevgili değiliz, bunlar ağır kaçar dedim



    güldü

    -anladım lan derdini, bende yaşadım zamanında dedi

    -e yardım et o zaman dedim

    -seviyor mu seni kız dedi

    -galiba evet dedim.

    -git aşkını anlat o zaman sabaha kadar dinler seni.o hediye ona yeter dedi

    herkes bunun gibi olsa kuyumculuk sektörü biter amk

    -öyle hediye mi olur sen bana şurdan bi de yüzük ver ne olur ne olmaz yanıma alayım dedim.

    -sen bilirsin dedi

    yüzük aldım bi tane orta çapta.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 31.
    0
    taş filan yok beyler garip bi çizim olan sade görünümlü bi yüzük işte

    ertesi gün oldu

    işe gittim. öğlenden sonra mesajlar gelmeye başladı

    • arkadaşarın yanına gidiyorum

    • sürpriz hazırlamışlar pasta falan

    • keşke sende burda olsan

    • onlara seni daha cesurca anlatmaya başladım

    diye zamanı geldikçe her mesajı gönderdi

    bende umarım eğleniyorsundur diye sadece ikinci mesajına cevap yazdım

    • babam beni almaya geliyor yanına uğrardım ama hediyeler falan var dedi

    -sen eğlenmene bak dedim

    biz ne zaman görüşecektik amk.

    paso onu düşünüyordum.

    ben daha ona doğum günün kutlu olsun bile dememiştim

    ama mesajla denir mi amk.o sevgilimdi benim en nihayetinde.

    öküz değilse bana da zaman ayıracaktı elbet

    yemekte de mesajlar gelmeye devam etti,

    önce evdeki akraba listesini belirten bir mesaj

    sonra

    • bu yemeği seninle yemek isterdim.

    • sen ne yapıyorsun?

    -ben gönlümü seninle doyuruyorum zaten diye ilkini cevaplayıp,

    -seni düşünüyorum diye ikincisini gönderdim

    • bende bende bende yazdı

    ama benim derdim bir an önce şu yemek bitsede bende az bi yüzünü görsem.

    yüz yüze günü kutlayıp üzerine birkaç sevgi sözüyle sevgililik görevimi yerine getirsem diye bekliyordum.

    • ailecek dışarı çıkıyormuşuz dedi

    -nereye olduğunu sorup.bir süre sonra canlı türkçe müzik yapılan bir barın ismini aldım

    evet benimde gitmem lazımdı

    ama onunla eğlenemeyecektim.

    ailesiyle beni tanıştıracak hali yoktu

    • şimdi yola çıkıyoruz diye mesajı gönderdi

    • ha bu arada kiminle mesajlaştığımı soruyorlar,

    arkadaşım dedim ama hiç inandırıcı gelmemiş onlara

    galiba anladılar birisinin olduğunu dedi

    ebrunun doğum günü için

    ebrunun ailesi ve akrabalarından oluşan grup

    eğlenmek için mekana gittiler

    akabinde bende gittim

    ayrı bir yere oturup onu izledim.

    herkes sahneye dönük olduğu ve bende arkalarda bir yerde oturuyor olduğum için beni farketmedi.

    bu arada bana mesaj atmaya da devam etti.

    • burası şöyle kalabalık.

    • sanatçının sesi şöyle güzel.

    • isteğimizi çalmıyor:(

    gibi mesajlar gönderdi,

    derken bi sap yanına geldi

    3 4 dakika kadar konuştular

    biraz gerilmiştim ama

    sapın herhangi bir tehdit olmadığını lavuk gider gitmez gönderdiği mesajla öğrendim

    • dershaden arkadaşlar gelmiş onlar da kutladılar doğum günümü

    tırnak içindeki bölüm büyük harfle yazılmıştı beyler

    yani ebru aslında bana

    • neden kutlamıyon amk sende doğum günümü diyordu resmen

    derken lavuk masasına geri döndü

    iki üç tane daha kızla lavuk vardı.

    yani herşey normaldi

    ulan benim de kutlamam lazımdı ama nasıl

    sonra kendi kendime

    ulan bu kız şimdi beni burda görür

    sonra bana güvenmiyor musun da takip ediyorsun gibisinden bir laf söyler

    amacım bu omamasına rağmen zoruma gider diye düşünüp dışarı çıktım

    dışarı da kesmedi çünkü aniden dışarı çıkma kararı alırlarsa

    beni orda görür yine olmaz diye biraz daha girişi görebileceğim tenha bir yere gittim

    bir müddet bekledikten sonra baktım ki gün bitiyor saat 12 ye geliyor.

    giberim böyle işi erkek ol lan diye kendime gazı verip

    hamleyi yaptım beyler



    kız benden doğum günümü kutlamamı bekliyordu ama ben doğum gününü sadece bir amaç olarak kullanacak planımı yapmıştım

    yoldan geçen çingene kızın birinden bir gül aldım en kırmızısından ve

    -bu mesajı okuyunca okudum diye cevapla yazıp gönderdim mesajı dışardayken

    • okudum???

    -dışarıdayım, şimdi seni arayacağım müziğin sesini bahane ediyormuş gibi yapıp dışarı çıkabilir misin?

    • tamam bekliyorum dedi

    çaldırdım o cevap verinceye kadar ve sonra kapattım.

    dışarı çıktı.

    sağına soluna baktı ve benden tarafa doğru yürümeye başladı.

    utanmayla sevinci aynı anda yansıtan bir yüz ifadesi ile bana doğru gelirken

    bende elimde gül ile küçük adımlarla ona yaklaştım

    sessizce sadece birbirimize bakarak gülü verdim

    sarıldık

    kafam kulak izasınına yaklaştırıp

    -iyiki doğdun seni çok seviyorum cümlesini söylerken daha bir sıkı sarıldı

    şanslıydım gözlerine bakarak söylemedim ve utancım geçinceye kadar ona sarılabilirdim.

    o bırakmak istese bile ben ısrarla sarılmaya devam edebilirdim utancım geçinceye kadar

    ederdim ama ebrunun babası kapıda belirdi

    adamın kızına sarılıyordum.

    adam noluyor amk bu lavuk kim kızıma sarılan diye dikkatle bana bakarken

    bende sanki birisinin karısını giberken yatakta kocasına yakalanmışcasına tırsmıştım

    eh amk. biraz sonra gel kız da bana seni seviyorum desin önce

    -ebru galiba baban bize bakıyor dedim

    • hangi babam dedi malca

    sonra

    • ciddi misin? sonra görüşelim o zaman deyip tokalaştık gitti.

    gülde bende kaldı yüzükde beyler.

    ben adamın suratına tekrar bakamadım bile eşgalimi alıp beni sonra gibmesin efbiay kılıklı dedektif ruhlu baba diye

    gibim otur işte dinle müziğini yedik mi kızını

    gece saat ikiye kadar mesaj gelmedi.

    bu saat aynı zamanda eve döndükleri

    ve ebrunun odasına çekildiği zamandı

    mesaj geldi

    • bana söylediklerinden sonra ilk cümlemin başka birşey olmasını isterdim

    -şimdi kullan ben devrik cümleleri de anlarım

    • daha önce anlatmam gereken şeyler var dedi

    -ne gibi yasaklar geldi dedim babasına yakalanmamızı kastederek

    • yasak koymadılar ama barda başlayıp odama girinceye kadar süren bir sorgulamadan çıktım dedi

    oh lan ciddi birşey yok gibiydi o rahatlamayla

    -benden bahsederken yakışıklı olduğumu da sözlerine ekledin mi dedim

    • benim bile şimdiye kadar sana sormayı akıl edemediğim seyleri sordular dedi
    Tümünü Göster
    ···
  7. 32.
    0
    -ne gibi??

    • mesela seni sevip sevmediğimi dedi



    oh olsun sana ebru hanım.

    nasılmış o soru karşısında ne diyeceğini bilememek

    -ee sen ne dedin??

    • çok iyi birisi olduğunu söyleyip geçiştirdim

    -peki beni ne kadar daha geçiştireceksin

    • seni hiç geçiştirmedim aslında sadece ifade özgürlüğümü kısıtladım

    ben yazacak bişey ararken tekrar mesaj geldi

    • istersen özgür bırakabilirim şimdi

    -hayır yüz yüze olsun

    biz bilmiyormuyduk amk. mesajla söylemeyi

    ben söyledim utana sıkıla o da söylesin amk.

    aşk müşterek

    • iyi sen bilirsin.ben yatıyorum müsadenle

    formalite iyi geceler dilekleri içeren mesajlaşmaları hallettikten sonra yattık.

    ertesi gün öğlen civarı dükkanda otururken

    kızın babası merhaba genç diye içeri girdi

    o bana genç demişti de ben ona ne diyecektim.

    kızıyla beraber olduğumu muhtemelen biliyordu.

    sadece

    -merhaba buyrun dedim.

    etrafa bakıyormuş gibi gözükürken içeri bir turist aile girdi.

    turistlere birşey satarken biraz olsun nefes alma imkanı bulmuştum

    ama niye geldi lan bu adam yannanı yedik diye ne tak yiyeceğimi düşünüyordum

    müşteriler gitmeye yakın kahveci boşları almaya geldi.

    -bişey içermisiniz diye sordum

    -çay söyle de içelim iki tane dedi

    belliki konuşacaktı ,

    yada çayı içip üzerine beni dövücekti

    insanların fantazi dünyalarını anlamak zor iş amk

    müşterileri gönderdikten sonra.

    kaldık mı başbaşa

    -tekrar hoşgeldiniz buyrun dedim tabureyi göstererek oturdu

    -beni tanıdın mı diye sordu

    -dün geceden tanıyorum evet dedim

    -o zaman kim olduğunu da biliyorsundur dedi

    -evet biliyorum dedim

    babacan konuşuyordu lan adam

    korkudan zütümü büzmeyi bırakıp gevşettim az

    konuşmaya başladı adam

    -bak şimdi delikanlı,kim olduğunu sormaya gelmedim buraya

    çünkü bu beni değil kızımı ilgilendirir

    ama kızımın üzülmesi veya mutlu olması babası olarak beni ilgilendirir

    kızımın alacağı kararlar da benim için çok önemli

    ama şu an onun alması gereken en ciddi karar okuluyla ilgili olmalı

    bu kararlarını etkileyecek birşeyler yapmanı istemiyorum dedi

    -tam olarak ne yapmamı istiyorsunuz anlamadım dedim

    -ben senden sadece delikanlı olmanı istiyorum dedim.ne beni üz ne de ebruyu

    eğer aksi bir durum olursa sana karşı tavrımı değiştirim diyerek tehdini de yaptı

    ayağa kalkıp elini uzattı

    tokalaştık

    dükkanı terkederken de kolay gelsin deyip ayrıldı dükkandan



    ebrunun babasının dükkana gelmesini

    ebruya söylemedim

    ebrunun babasından dayak yemediğine bile sevinen ben

    olayların bu kadarla sınırlı kalmayacağını henüz bilmiyordum çünkü

    dükkan bereketli günündeydi

    3 tane daha zengin bebesi olduğu

    tipi kıyafeti ve ses tonlarından belli olan

    zıpır fırlama dükkana geldi

    -bilader kelebek sen misin dedi birisi

    -evet bilader dedim

    -ben ebrunun kuzeniyim, sana ceyhundan selam getirdim

    ebrudan uzak duracakmışsın

    -ceyhun kim?

    -ebrunun eski erkek arkadaşı

    -tamam tekrar erkek arkadaşı olursa gelsin kendisi iletsin seldıbını

    hem sana ne oluyor,hem ebrunun kuzeniyim diyorsun

    hemde ebruyu üzen birinin adına gelip

    bana artistlik yapıyorsunuz

    -sanane lan sana mı sorcaz?

    -tamam siz de ceyhun ebrunun yeni erkek arkadaşından selam söyleyin

    -bak sonra uyarmadı deme

    -tamam koçum sen uyarını yaptın aferim hadi güle güle dedim



    oldum olası hem zengin hemde artist bebelere ayar oluyordum zaten

    bi de karşıma çıkıp atar yapmaları nedendir bilmem komik geliyordu bana

    olay anladığım kadarı ile şöyleydi

    ebru ile ceyhun çıkarlarken

    bu ebrunun kuzeni olan binte tanışmıştı ceyhunla

    sonra panpa olup arkadaşlıklarını devam ettirmişlerdi

    ebrunun doğum gününde ben ve ebru yakalanınca dışarda

    olayı masadaki ebrunun dayısı

    ordan da kuzeni olucak bin duymuş

    ceyhunu arayıp

    moruk ebrunun takıldığı bi lavuk var haberin olsun diye haber uçurmuş

    ceyhunda gidip beni adıma uyarın

    ben alanyaya gelince gereğini yaparım demiş benim için

    zaten bi ceyhun ekgibti amk

    neden bu kadar zordu ki bi türk kızla sevgili olmak

    ben bunlarla uğraşırken bizim ebru buluşma peşinde

    geleyim mi dükkana diye mesaj atıyor

    -gel dedim ne zaman istersen

    çok geçmeden geldi

    onun aklı fikri romantizmdeydi

    yüzüme bakarak beni sevdiğini söyliyecekti

    ama benim ayarım kaçık olduğunu

    tak rengindeki suratımdan anlamış olsa gerek

    • bişey mi oldu dedi

    ne olmadı ki amk.

    baban geliyor tehdit

    kuzenin geliyor tehdit

    -yok, yorgunum biraz.

    • geç mi yattın gece dedi.

    -evet dedim

    bu şekilde biraz sürdü muhabbet.

    çay içtik

    asık sıratımdan dolayı o da söylemedi

    yada söyleyemedi

    ben ne babasından ne de ceyhundan söz ettim ebruya

    çünkü ona sormadan önce bulmam gereken bir iki soru vardı

    bu ceyhun muallaksinin sevgilisi yok muydu??

    neden hala tehdit vari konuşuyor olabilirdi ki??

    ben ebruyla bir kaç aydır beraber takılıyordum.bu süre zarfında bu bin

    üniversiteden hiç mi gelmeişti alanyaya

    peki geldiyse ebruyla görüşmüşmüydü?

    kısacası ne gibime artislik yapıyordu.

    zaten gibini sallasan artise denk geliyorsun amk.

    bi kaç gün olaylar durgun gitti.

    biz ebruyla mesajlaşıp ottan taktan konuşmaya devam ediyorduk

    sonra o akşam üstü geldi

    • dersane çıkışı yürüyelim mi dedi

    -olur dedim

    dershane çıkışı dükkanın önüne geldi

    dükkana girmeden

    hadi dercesine beni bekledi

    bende dükkanı patrona bırakıp gittim.

    yürüdük yürürken heyecanlıydı ebru

    iskele caddesinde o gece sarıldığımız yere geldik

    oturalım mı buraya dedi

    baktım etrafta bir kaç çift daha var volta atıyorlar oturalım dedim

    oturduk

    gözü denizde

    elleri ellerimde

    • bende kelebek dedi



    çenesinden tutup kendime çevirdim yüzünü

    -ne sende dedim?

    yine gözlerini kaçırmaya çalıştı

    ve aslında hiçte kısık olmayan bir ses tonuyla

    • seni seviyorum dedi

    bi kaç saniye sonra gözlerime bakabildi ancak tam baktığı esnada

    -efendim anlamadım dedim

    • seni seviyorum deyip sarıldı

    tahmin ettiğim kadar sevinmemiştim.

    çünkü sürekli bu aşkın gerginliğiyle yaşamıştım şimdiye kadar

    ve çok da süreceğe benzemiyordu ilişkimiz aslında

    sürekli uğraşılması gereken kötü yanları da olucak gibiydi

    ama öyle güzel sarılıyordu ki ebru bana

    nerde olduğum ve ne olduğumun hiçbir önemi yok gibiydi

    öyle güzel sarılıyordu ki

    oğlunu askere uğurlayan anne gibi

    göğüs kabartıcı, gurur verici

    hiç birşeyden korkma dercesine

    huzur veriyordu ebru

    ve huzur bende hep ekgibti o'na kadar

    bir müddet sarıldıktan sonra

    omzumdan araladım ellerini

    göz göze geldiğimiz an

    huzuru hissetmeden öte

    gözlerimle görüyordum

    sevildiğimi biliyordum

    en azından bunu samimi söyleyen bir kız arkadaşa sahiptim
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    0
    ve bu benim için

    defalarca hiç durmadan

    teşekkür edilmesi gereken bir konuydu

    -teşekkür ederim ebru diye sözle söylesem beni anlamazdı bile

    bu teşekkürün vücut dilinde karşılığı

    öpmekti beyler

    önce alt dudağına bir öpücük kondurdum

    ama dedim ya defalarca teşekkür etmem gerekiyordu

    ilk teşekkürüme tepkisiz kalması

    beni dudaklarının ikisini birden kapsayan bir öpmeye itti

    ikincisinde o da bir dudak manevrası yaptı ama

    gerçek bir fransız öpücüğü olması için biraz daha gayretli

    olması gerekiyordu ebrunun

    yanağımda bir muahhh sesi yankılandırarak

    gözlerini denize çevirdi

    olan biten herşeyi unutmuş aklım dudaklarında kalmıştı.

    elimi tutarken baş parmağı ile de okşuyordu elimi

    evet beyler artık bir sevgilim vardı amk

    manitanın kralı bendeydi

    onun krallığını kimse tanımasa bile

    gönlümün tek kralı oydu amk

    içimde sebebsiz bir gurur vardı

    padişahım çok yaşa

    padişahım çok sev emi beni

    elleri ellerimde gözleri denizde.

    • korkumuyorum kelebek, hiç korkmuyorum artık dedi

    o öyle dururken yanağına nemli bir öpücük kondurup omzuna başımı koydum

    bir çok yastık değiştirmiş başım bile huzuruma onay veriyordu adeta

    iki saat oturduğumuz o gece bir takım sevgi cümleleri ile devam etti.

    ve gece sonuna dudaktan olan biraz daha tatmin edici bir öpüşmeyle geldik.

    evine kadar yürüdüm.

    müstakbel kayınpeder biliyordu ilişkimizi kimden korkacaktım ki??

    gece mesajlaşması

    • aşkııım diye gönderdiği mesajla başladı

    -beni hiç bırakma ebru'm dedim

    • sen istesende bırakamam zaten kelebeğim dedi



    bi kaç mesajlaşma daha derken yattık

    ertesi gün dükkana giderken

    modifiye edilmiş bir araba yanımda yavaşlayıp pati çekerek devam etti

    aragaz,4-3 gaz boğma gibi tüm artislikler sırası ile yapılıyordu

    bana bu kadar hava atma peşinde olan lavukların

    kim olduğunu çok merak etmeme rağmen

    filmlerle kaplı olan camlarından dolayı kim olduklarını bilemiyordum

    ara sokağa girmem gerekmesine rağmen

    korktu demesinler diye aynı yolda yürümeye devam ettim

    bir tur attıktan sonra tekrar yanıma gelip durdular

    cam açıldı

    ebrunun bin kuzeni

    -görüşüyon mu lan hala dedi

    giblemedim pekekenti

    yürümeye devam ettim

    -aloo sana diyom diye arkamdan seslendi

    -efendim canım dedim kibar bir ses tonu ile

    -görüşüyor musun hala ebruyla dedi

    -bana soruyorsun dimi bu soruyu dedim

    -başka kime sorcam amk senden başka birisi mi var burda dedi

    -ne bileyim en son aklımda bana karşı sana mı sorcam dediğin kalmış diğerlerini pek hatırlayamadım şimdi dedim

    yürümeye devam ettim

    biraz gazla sertçe yanıma yaklaşıp

    -adam gibi cevap ver lan dedi

    -evet görüşüyoruz dedim

    başını sallayarak

    -yannanı yedin olm sen dedi

    arabanın yanına yaklaştım

    hafif kafamı içeri sokup

    lavuğun kasıklarına bakarak

    -ben sende öyle bir yannan göremedim dedim

    arabadaki diğer bin

    -ne diyon lan sen diye atarlandı

    -dışarı çıkın daha detaylı anlatayım isterseniz, arabaya tecavüzden suçum artmasın dedim

    ama çıkmaz zütler biliyorum ne tak olduklarını amk

    kavga edicek tip yok hiçbirinde

    -seninle daha sonra detaylı şekilde görüşücez zaten dedi

    -kralınız gelsinde şu detaylara geçelim artık deyip yürüdüm



    ebru ile bu olaylardan hihaber takılmaya devam ettik

    hergeçen gün duygusal anlamda daha ilerleme kaydedici

    birbirimize duyguları aktarma konusunda daha cesurduk

    hergün buluşuyor olmak bile yetmez hale gelip

    bi kaç saat birbirimizden ayrı kalmak

    seni özledim cümlelerini sarfetmemize neden oluyordu

    resmen sevgiliydik olm artık

    yine gibtirtaktan bir tehdit telefonu aldım

    aranan ben olmama rağmen

    -kimsin lan sen diyordu karşımdaki

    -yanlış numarayım bilader deyip telefonu kapattım

    tekrar aradı

    -kapatırsan giberim, ceyhunu yalnız mı sandın lan dedi

    -sen kimsin aslanım dedim

    -ceyhunun arkadaşıyım ayağını denk al dedi

    -şu ceyhun kimse söyleyin gelsin bi gibeyim daha sonra sıraya sizde geçin dedim yine kapattım telefonu

    artık tetikte olmak gerekiyordu beyler

    her an bi linç girişiminin ortasında kalabilirdim

    ama korkmuyordum

    çünkü beni sevdiğini söyleyen bir kızla beraberdim

    beni uyuz eden olay

    amk ceyhunu kızla bi alakası kalmamış kızı terk edip

    başka bir manita ile çıkıyor.

    hala ebruyu kıskanıyor.

    gibimin sünnet artığı neden bıraktın o zaman.

    geçen zaman içinde esnaflarla da kaynaşmıştım

    bi kaç kişinin gelip dükkanda iken bana saldırması

    pek mantıklı değildi saldıracaklar için

    ahbab sayısı çoğaldı anlayacağınız.

    bu arada bu durumu ebruya anlatsam mı anlatmasam mı? diye de düşünüyordum

    ebruya durumu anlatsam

    bana bişey olmasından korkucak

    daha taktan yanı ceyhun ile tekrar konuşacak

    anlaraya sayıp sövecekti

    ayrıca anlatırsam

    karı eteği altına saklanmış bir kancıktan başka bişey olmayacaktım

    ve o hiçbir tak yapamayacağını bildiğim binler

    arkamdan tırstı, ispitledi, korktu gibi eleştrilerde bulunacaktı

    benim onlara yaptığım gidere gider konusunu ebru duysa

    muhakkak bana kızıcak bana neden haber vermedin diyecekti

    ama sanırım yapmam gereken en mantıklı şey

    bekleyip ne olacağını gözlerimle görmekti

    esnaf arkadaşları durumdan haberdar etmelerini

    dükkanda herhangi bi şüpheli durum gördükleri zaman hemen gelmelerini tembihledim

    gerçi pekekentler takunu çıkarıp

    turistle tartışırken bile koşup

    noldu bilader bir durum mu var deyip

    turisti altına sıçırtıyorlardı nerdeyse ama olsun amk

    dikkatli olup zütü deldirmemek altın kuraldı

    bi kaç gün sonra da hikayenin yardımcı erkek oyuncusu dükkanın ekranında belirdi

    yanında iki kişi daha vardı

    -buyrun dedim

    -ben ceyhun dedi

    alahı var yakışıklı lavuk beyler

    bana göre vücut olarakta gelişkin atletik

    teke tekte indirip indirememek konusunda şüpheler uyandıracak bi tip

    yanında 2 kişi ile geldiğine göre

    ya artistlik yapıp gidicekti

    ya da 3 e tek bana dalıcaklardı

    -duydum ki ebruya asılıyormuşsun dedi ceyhun

    -istihbaratın sağlammış dedim

    -yanlış yapıyorsun bilader,biz hala görüşüyoruz onunla dedi

    oha amk birden lavuğa dalma isteğim köreldi

    ne görüşmesi

    bunlar ayrı değil miydi amk

    başka kız arkadaşı yok muydu bu gibimin beğenmediği zütün

    olm ebru göz göre göre beni aldatıyor muydu lan yoksa

    erkek arkadaşı okurken

    alanya da benimle mi takılıyordu olm bu kız?

    hasgibtir lan ebrunun davranışları sahte olamazdı.

    seni seviyorum derken cok inandırıcı söylemişti

    ben lavukla laf dalaşı yapmayı beklerken beni züt gibi ortada bırakmıştı

    -bu akşam da buluşacağız dedi

    telefonu çıkardı. ebrunun numarası olduğunu teyit ettiğim bir numara tamam saat 18.de x cafeteryada olacağım diyordu

    bu saat aynı zamanda ebrunun dershane çıkışına da denk geliyordu.

    kafadan aşşağı kaynar sular döküldü mecazını bu kadar şiddetli hissetmemiştim daha önce

    aklımda yine cevapsız bir sürü soru belirmişti.

    cevapları alabileceğim tek kişi vardı o da ebruydu

    lavuğa çıkarıp ebrunun bana gönderdiği aşk mesajlarını bile göstermemiştim.

    aldatılma hissi pgibolojisi ile

    görtermeyi gibtir et bişey bile diyemedim muallakye

    gitti

    bir müddet sonra ebruya mesaj attım

    -aksam dershane çıkışı dükkana gelebilirmisin diye

    • bu akşam az işim var, işim bitince arayayım mı seni aşkım dedi

    ne işi olduğunu sordum

    bir arkadaşıyla buluşacağını söyledi

    ulan düpdüz aldatılıyorum hissine kapıldım

    aşktan sevgiden soğudum amk.bu kadar da olmazdı ki amk

    -tamam sana iyi eğlenceler yazdım

    gitsem mi gitmesem mi diye de çok büyük muallak da kaldım.

    gitsem sinirden çatlayacam mekanda olay çıkaracam diye korkuyordum

    ama gitmesem de acaba ne yapıyorlar diye meraktan kuduracaktım.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 34.
    0
    aşkının ızdırabını gibeyim emi.

    30 dakika gibi bir zaman sonra özlediğini belirten bir mesaj daha gönderdi

    olm vardı bi takluk amk ama ne?

    beni özleyip başkasıyla buluşan kız mı olur amk

    onlar buluşurken gib gib dükkanda oturmanın bir mantığı yoktu.

    sonuçta gönül işiydi bu.

    kim sevdiği kızın eski sevgilisi ile buluşmasına duyarsız kalabilirdi ki

    bitecekse bitsin çekeceğimiz acıları baştan çekelim mantığı ile onların buluşma saatinde

    uzak bir tenhada ama görebileceğim bir taktada cafeteryanın dışında bekledim

    sizde hayvan değilsiniz az çok benim o an nasıl bir tedirginlikle beklediğimi tahmin edebilirsiniz

    derken ilk lavuk göründü dışarda beklemeye başladı.

    benim için önemli olan karşılaştıklarında nasıl davranacaklarıydı

    zira ebru bana onu unutamamaktan yakınmıştı

    acaba benimle olan herşeye rağmen ona olan eskiye ait duygularına tekrar yenik mi düşmüştü

    ebru da göründü

    gözlerim fal taşı gibi açıldı

    hiç görmek istemediğim bir manzaraydı

    size çok ciddi söylüyorum insanların neden cinayet işlediğini anlar gibi olmuştum

    amk sevdiğim öldüğüm geberdiğim kız başka bir lavukla sarılmıştı kapının dışında

    hadi olm kelebek sana yol göründü bu ilişkide ötesini izlemek sana sadece daha çok acı verir diyerek yoluma gittim beyler

    bir saat kendi kendimi yedikten sonra. mesaj geldi

    • aşkım nasılsın nerdesin diye

    ananın amı gibiyim ebru cehennemin en dibindeyim demek istesem de demedim

    hiç bişey yazmadım.

    • dükkana geliyorum yazdı

    gel amk.gel bakalım

    yine cevap vermedim.

    ve dükkana geldi

    hiç birşey yokmuş gibi davranıyor.

    canım cicim muhabbetinde

    -nerdesin sen ebru dedim

    çok ama çok sert bit ifade ile

    • arkadaşın yanındaydım dedi

    -kimmiş seni bu kadar keyifli yapan arkadaşın

    ama patlamak üzereyim yalan söylese dövecem o derece

    • eski bir arkadaşımın yanındaydım dedi

    -arkadaşın kimdi diyorum ebru

    • boşver diyorum önemli bişey değil

    -şimdi bu dükkandan çıkıyorsun ve bir daha buraya gelmiyorsun ebru

    • neden?ne oldu yaa?

    -git ceyhun mudur nedir onunla gönül eğlendir, şimdi derken de ciddiyim, kaybol hadi

    ağlamaklı gözleri

    şaşkın bakışları

    tam olarak anlamadağım mazeretleri bile beni sakinleştirmeye yetmedi.

    her konuşmasında dinlemiyormuş gibi ses tonumu arttırarak kovdum

    o bana lütfen dinle diyor bense ona.

    telefonu mu silmesini ve beni bir daha arayıp sormamasını söylüyordum

    • beni dinleyinceye kadar bir yere gitmiyorum dedi

    ısrarlı oluşuna

    -gibtir git cevabını verip sen gitmiyorsan ben giderim deyip dükkandan çıkarak yürümeye başladım sinirli bir şekilde

    ebru da arkamdan yürümeye devam edip

    • beni arkanda sabaha kadar yürütüp kapında bekletirsin boşuna yürüyorsun, beni dinle sonra ne yaparsan yap kelebek

    -dinleyecek bir şey yok ebru,git ceyhuna sarıl özlemini iyice dindir, anlatacaklarını da ona anlat dedim

    ağlamaklı ve çok yüksek bayan sesiyle

    • gerizekalı dinle dinle dinle diyerek ağlamaya devam etti

    içim yandı lan binler

    sevdiğim kız ağlıyordu amk.

    içim yanmıştı ama ilk defa aldatıldığımı sanıyordum amk.

    pek kolay olmadı sakinleştirmek kendimi

    zaten o huur evlatlarına tilttim.

    amk bi de bizim kız gidiyor onunla konuşuyor.

    sadece konuşsa eyvallah beyler.

    randevu alıp buluşuyor üstüne sarılıyor

    giberler beyler. godoşmuyum amk

    hiç giblememiş göründüm ağladığını yoluma devap ettim.

    taksi çevirip evime gittim

    mesaj üstüne mesaj telefon üstüne telefon ama hiç birine cevap vermedim

    ama içimdeki kini de kusmam gerekiyordu.

    ne olursa olsun aga.

    madem bana bir açıklaman var ne gibime sarılıyon amk gavatına.

    madem konuşmanız gereken bişey var

    eyvallah eski sevgilin bi kereliğine konuş

    ama alanyaya gelir gelmez ne bu buluşmalar amk

    sen alanyaya gelir gelmez buluşuyorsan

    kim bilir daha önce kaç kere geldi kaç kere buluştunuz.

    veya hergün benimle mesajlaştığın kadar onunla da mesajlaşıyon



    telefonu kapattım.

    kapatmadan önce patronu aradım

    işe bir kaç gün gelmeyeceğimi söyledim

    ya olur mu falan desede hastayım dedim salladım

    ilk gün işe gitmedim

    akşama doğru evde sıkıldım

    dışarı yürümeye çıktım

    sağda solda biraz oyalandım

    akşam 8 gibi eve geldim

    kapıyı açtım

    içeri girdim

    salonda annemle kim oturuyor biliyor musunuz?

    biliyorsunuz tabi

    ebru gelmiş amk.

    yuh ki ne yuh

    dükkandan ev adresini istemiş

    patron da adres vermek bir yana kızı eve getirmiş

    sağol amk patronu
    Tümünü Göster
    ···
  10. 35.
    0
    nnemle belirli bir süre konuşmuşlar kaynaşmışlar bile

    lafda geçmiş olsuna geliyor dükkandan hasta olduğumu duyunca ama hasta piyasada yok



    kafamı odadan içeri uzatıp onu görünce şok olmuştum.

    bir an şaşkınlıkla bakarken sinir yine tepeme çıktı

    ebruyu görmek bana sinir veriyordu ve ben sinirliyken ısrarcı hali beni daha çok sinirlendiriyordu.

    anneme

    -anne misafirin var galiba ben yatıyorum dedim

    -olm senin misafirinmiş dedi

    baştan aşşağı süzer gibi yapıp

    -ben tanımıyorum arkadaşı dedim

    kapıyı kapatıp yan odaya geçtim

    ama binler yalan söylemeye de gerek yok

    gelsin bana yalvarsın

    durumu iyice açıklasın

    gönlüm rahatlasın tekrar sarayım seveyim öpeyim istiyordum

    ama bendeki gereksiz gurur sürdükçe sürüyordu

    odaya gittim bekliyordum gelsin diye.

    gelmedi amk. annemle konuşuyor

    konuştukça konuşuyordu

    bir süre sonra dış kapı açıldı kapandı

    hemen odadan fırladım

    kapıyı bir açtım

    karşımda sadece ebru

    gitmemiş amk.

    numara yapmış biliyor tabi köpek gibi geleceğimi

    arkasından anneme arda arda seri sorularla ne konuştuklarını soracağımı



    onu karşımda görünce aslında

    ona ne kadar ihtiyacım olduğunu da belli etmiştim.

    tek cümle kurup gitti beyler

    • bir daha dinlemeni istemeyeceğim kapıyı açık bırakıyorum

    eveet iş bana kalmıştı.

    ya arkasından gidip ne tak döndüğünü öğrenecektim

    ya da sevdiğim kızı kaybedecektim.

    gurur bazen insanlarda çok ağır basıyor beyler.

    bazen karşı tarafın haklı olduğunu bile bile sıçtığınız taku yemek istemiyorsunuz.

    gitmedim beyler

    o aşşağı inerken kapıyı da hızlıca çarptım üstelik

    aşağıda bir süre beklemiş olsa gerek

    daha sonra

    • sen bilirsin diye mesaj geldi

    başka da gece boyunca mesaj gelmedi

    insanın içi içini yemesi bu olsa gerek

    bir yandan gibtir et olm en iyisini yaptın derken

    bir yandan da kendime kızıyordum

    ve hep birdaha geri gelmezse korkusu vardı
    ···
  11. 36.
    0
    bir gün geçti tam 24 saat ses soluk çıkmadı.

    abartmışmıydım tepkiyi evet abartmıştım

    onsuzluğa alışabilmeyi bir yana bırak

    onunla beraberken onu düşünme aralığım saniyede bir ise

    salisede bir e çıkmıştı

    yannanımın kelebeği kıza gidip tamam anlat dinliyorum da denilmez amk.

    elime zütüme gönlüme gib bulaştırmıştım amk

    o gece yattım ama yatamadım

    sabah işe gittim hani gelir diye

    gelmedi

    dershaninin önünde dolaştım

    hani çıkar da görür diye çıkmadı

    gidebilme ihtimali olan yerleri dolaştım ama yoktu

    bi sebepte bırakmamıştım tekrar mesaj atmak için.

    elim telefonda erkekliğe tak sürmeden yazılabilme ihtimali olan bütün mesajları aklımdan geçirdim

    ama aklımı gibeyim bi tak gelmedi aklıma



    ceyhun efendi tekrar belirdi.

    -iki kere daha buluştuk. haberin olsun unut bence sen o kızı dedi

    -tamam aferim hayırlı olsun dedim

    -he yani akıllı ol dedi

    -tamam abi özür dilerim bir hatamız varsa yengeyi de rahatsız ettik kusura bakma dedim

    -ben yokken peşinde olduğunu duymayayım dedi

    -hmm çok merak ettim şimdi ne yapacağını

    -duyunca görürsün dedi hafiften kabadayımsı bi sesle

    ulan gavat zaten tamam gibtir git demişim amın oğlu ne takunu çıkarıyon

    -bekle lan bin dedim

    ebruyu aradım.

    numarayı göstere göstere hemde

    alo sesinden sonra.

    -seni seviyorum deyip kapattım cevap bile verememişti ebru

    -duydun hadi icraata geç dedim ceyhuna

    o bana tip tip bakarken baktım bi tak yapacağı yok

    dayanamadım o sinirle ben ona indirdim kafayı burnuna

    burnu şerbet olayın şokundayken

    iki tane daha patlattım.

    o da bana yarım bi yumruk attı

    hemen millet toplandı zaten

    bu arada ebru da bana mesajlar atıyor ama okuyan kim amk. meşgulum

    dükkanın dışına çıkardılar.

    saydım sövdüm arkasından ceyhunun

    bıraksalar biraz daha dövücem

    gitmeye çalıştım ama zor sakinleştirdiler.

    hala bağırıyor amk. oğlu

    seni gibecem diye.

    gel gib amk oğlu gel gib

    telefonu çıkardım

    ebrunun gönderdiği mesajları hiç okumadan

    -çabuk aşşağı in seni bekliyorum evin önünde yazdım mesajla

    evlerinin önüne gidip beklemeye başladım

    bir süre beklememe rağmen gelmeyince

    -çabuk ol diye bir mesaj daha attım

    bir kaç dakika sonra göründü

    direk mevzuya girdim

    -sen ceyhunla tekrar görüştün mü görüşmedin mi dedim??

    sert ses tonum ve korkusundan olsa gerek

    • hangi ceyhunla dedi

    ebenin amı ceyhunla demek geçti içimden o an sinirle ama

    -sevgilinle dedim

    • eski sevgilimle dedi eskiye baya bir vurgu yaparak

    -buluştun mu buluşmadın mı ebru?

    • dinleyeceksen cevap vereceğim

    -ebru buluştun mu buluşmadın mı dedim ses tonunu yükselterek

    • evet buluştum dedi

    -mutluluklar dilerim dedim ama gözlerim doldu.

    ağladım ağlıcam amk

    tam gitmeye yeltenirken

    • hani seviyordun dedi

    -bazen hata yapabiliyor işte insan

    • senin tek hatan beni dinlememek kelebek dedi

    gözlerim dolu olarak.ve sinirli bir şekilde

    -hadi bi kere buluştun ebru

    hadi diyelim olur eski erkek arkadaşı bi son görüşme yaptınız diyelim

    daha sonra iki kere daha buluşmuşsunuz ve bunlar benim kendi imkanlarımla öğrendiklerim

    kim bilir kaç kere daha buluştun

    bana onun yüzünden aşktan korktuğunu söyleyip

    hala unutamadığını söylediğin kişi ile bu kadar çok buluşmanın

    hiç bir mazareti olamaz

    ben sana defalarca söyledim ebru

    yolu göster ben kendim giderim diye

    yetmedi senin yolunu bekledim

    ama bakıyorum da senin yolun hiç değişmemiş(kızlara bu yüzden mi yollu diyorlar bilemedim şimdi)

    belliki unutmadığına geri dönmüşsün.

    saygı duyuyorum

    ama sende benim göz göre göre aldatılmama saygı duy

    bir de gözümde yalancı durumuna düşme,ben gidiyorum dedim

    ağladım ağlayacam ne zormuş amk.

    sevdiğin birine elveda demek.

    gidiyorum dedim kıza beyler ama içimden dualar ediyorum

    beni durdursa gönlüme su serpecek bir açıklama yapsa kurtulsam bu acıdan diye

    • iyi alıştın bu ben gidiyorum deyip gitmelere,bu mu senin sevgin dedi

    ohh dedim anlatacak galiba

    sessizliğimi korurken

    • ben anlatıcam sen istersen dinle istemezsen de çek git kelebek dedi

    kulağımı iyice kabartarak dinledim

    birinci ağızdan anlatıyorum beyler



    ceyhun veledi burdaki olayları duyunca

    ooo yeni sevgili yapmışsın diye bizimkine mesaj atmış üniversitedeyken

    ebru cevaplamamış

    bende seni unutamadığımı sensiz yaşayamayacağımı anlamıştım halbuki ebru gibisinden bir mesaj daha göndermiş ceyhun

    bizimki yine cevaplmamış

    yarın sabah alanyadayım senin için diye bir mesaj daha atmış

    bir kez daha cevaplamamış ebru

    ebrunun anlattığına göre ceyhuna olan nefret duyguları sevgilisi olan birine asıldığı için iyice artmış

    ve bir nevi intikam almak için ceyhun alanyaya gelince buluşma davetini kabul etmiş

    cafeteryanın dışında buluştuklarında

    ceyhun seni çok özledim diyerek sarılmış

    sonra içeri geçmişler ceyhun pişmanlıklarını bildiren bir konuşma yapmış

    bizimki ceyhunun ebruya yalvarmalarının tamdıbını sözünü kesmeden dinlemiş

    bittiyse şimdi gözlerimin içine bak demiş ebru ceyhuna

    bakmış amın oğlu

    • ben kelebeği çok seviyorum deyip kalkmış gitmiş ebru

    sonra ebru dayısının karısı yengesinin yanına çay içmeye gitmiş

    bunu gören ve bana arabayla artislik yapan kuzeni

    ceyhuna haber vermiş

    gel eve çabuk ebru bizde şimdi diye

    ceyhunu kızın yengesi de oğlunun arkadaşı olması sebebi ile tanıyormuş.

    ebru durumdan hoşnutsuzken

    o bin bir şekilde oda da yalnız bırakmış ebru ile ceyhunu

    ceyhun lütfenli yalvarmalı bir şekilde derdini anlatmaya çalışmış

    ebru gitmek ister görününce

    kızın kolundan zorla tutarak

    -hala birbirimizi seviyoruz biliyorsun derken

    benim hakkımda da beni kötüleyecek bir kaç söz ilave etmiş.(içeriğini söylemedi ebru)

    kolundaki hafif morluğu da gösterdi anlatırken

    ebru son olarak

    • bundan sonra onun kadar adam ol başkalarını bari üzme demiş ve çıkmış gitmiş evden

    sonra lavuk mesaj üstüne mesaj atmış

    vay şöyleydi vay böyleydi.

    atmış da atmış mesajları

    son mesajında da eğer aşşağı inmezsen kelebeği dövmeye gidiyorum demiş

    ebrunun evde olduğunu bildiği bir anda

    bizimki sinirle inmiş

    ağzına ne geldiyse saymış

    çektiği tüm acıların hesabını sorarcasına kusmuş içinde kalan ne varsa

    sonrada

    • eğer gidip öyle bir şey yaparsan kendime zarar veririm sorumlusu sen olursun diye tehdit etmiş

    lavuk sarılmaya çalışarak

    -affet beni sakin kafayla tekrar konuşalım durumu düzeltebiliriz tarzında sözler söylemeye çalışmış

    bizimkisi sarılmayıp

    gözlerinin içine bakarak

    • tekrar ediyorum ben kelebeği seviyorum.bir daha ne mesaj at ne ara ne de gel demiş

    evet beyler ceyhun süzmesi kaybetmeyi kabullenemeyerek gelmiş benim yanıma amacı zaten benimle kavga etmekmiş

    bunları kavga ederken bilsem iki yerine 5 vururdum amk çocuğuna

    kızın sözleri bitmiş gibiydi

    ben kıza ceyhunla tekrar muhattap olmasın diye kavga ettiğimizi söylemedim

    ceyhunun salladığı yumrukta çeneme yarım geldiği için bir belirti yoktu zaten

    ben ne diyeceğimi düşünürken

    içimi sızlatan sözleriyle devam etti

    • bana telefon açıp seni seviyorum deyip kapattığında dünyalar benim olmuştu

    ister inan ister inanma anlattıklarıma ama

    ben seni çok seviyorum kelebek dedi hafifden düğümlenmiş sesi ile

    o an sarılmamız gerekiyordu dimi binler

    bu konuşmanın arkasına sıkı bir kucaklaşma giderdi

    ama ben biraz suçlu hissettim kendimi sarılamadım

    o da galiba ona inanmadığımı düşünerek yeltenmedi

    bir müddet bana baktı

    söyle lan işte gerizekalı bende seni seviyorum de.

    demek geldi içimden ama mallığımdan dolayı söylemedim

    • yalan mı söyledin yoksa bana, sevmiyor musun dedi??

    vazoyu kırmış çocuk suçluluğu ve bakışları ile

    -seni üzme limitimi bugünlük fazlası ile doldurmuşum kusura bakma ben gideyim artık dedim
    Tümünü Göster
    ···
  12. 37.
    0
    ellerimden tuttu

    • gitme dedi

    ama ben gittim

    şimdi düşünüyorum da ne kadar inatçıymışım amk.

    belki de hatalı çıkmanın suçluluk duygusu ile utancımdan durmamışımdır

    allahtan kız benden soğumayıp o mesajı gönderdi arkamdan

    • istediğin kadar git, amacın sabrımı sınamaksa acelem yok

    ama başka bir nedenle sevgin bittiyse en azından haber ver. yazıyordu mesajında

    evet böyle bir ihtimal de vardı

    kız benden soğuyabilir

    taku takuna gurur yapıyor olabilir

    ve hatta kızı kaybedebilirdik

    ama sinirliydim amk

    bu mesaja da cevap vermem gerekiyordu,

    -bir daha bilmem gereken şeyleri vaktinden önce anlat dedim

    • söz dedi sonuna gülücük ekleyerek

    sonra düşündüm ulan bu kız beni bu kadar zamanda bu kadar delicesine nasıl sevmişti

    korkmaya başladım binler

    böylesine bir kızı üzmekten çok korkuyordum

    işin en doğrusunu söylemek gerekirse anamdan başka kimse bana bu kadar değer vermemişti

    bende kızı seviyordum

    be pekekent o zaman nedir bu afra tafra tripler diyeceksiniz

    evet haklısınız bende bilmiyordum

    • iyi geceler yok mu? diye bir mesaj daha attı

    -iyi geceler yazdım sadece

    • geri gelemez misin? dedi

    -yarın görüşürüz dedim

    • lütfen dedi



    o kadar da abartmaya gerek yoktu amk. tamam yeter işte affettik.

    takunu ne çıkarıyon o kadar kavganın üstüne romantizm gider mi

    gerçi amk. cavırlarında bu olaya

    make up sex diyorlar

    kavga sonrası sevişme amaben türküm amk.

    -iyi geceler ebru dedim.

    • iyi geceler kelebeğim dedi

    geceyi tamamladık

    ertesi gün kalktım.

    ceyhun binini bulmam lazımdı ama bin çoktan gitmiş amk. okuluna

    bu arada sınavda yaklaşıyordu

    ben hiç sınava çalışamıyordum

    arasıra o hazırlık test kitaplarına bakıyordum o kadar

    sonra içimi bir korku daha aldı

    bu kız bir yeri kazanıp gidecekti elbet

    ya ben??

    gitsem ne olacaktı

    anada para yok baba da para yok.

    bende birikim yok.

    günlük kazan günlük ye.

    başka bir şehire gitsem yurt parası nı boşver alanyaya geri gelecek birikim bile yoktu.

    hani önümüz yazdı turizm biraz daha canlanır biraz para biriktirebilirdim ama

    yetmezdi binler

    ben pederinden yardım almadan okuyan çok az bin tanıdım.

    ama askerlik de geliyordu

    en azından sınava girip açık öğretim yapmalıydım.

    ebru ertesi gün geldi

    oturduk konuştuk

    ona durumları anlattım

    ilişkinin devam edebilirliğini

    sabrının sınırını sordum

    • yeterince sevmiyormuş gibi mi görünüyorum dedi

    evet seviyordu ama araya uzun ayrılıklar girecekti.

    turist kızlarından biliyordum bu muhabbeti.

    yazın gelir gibersin.

    sonra bir kaç e mail.

    bir kaç telefon

    bir süre yazar sonra gider başkasını bulur

    aynı şeyin ebruda da yaşanmasından çok korkuyordum

    -birbirimizi üzmeden en mantıklı olanı yapalım, ayrılmak gerekiyorsa seni üzmemek için razıyım dedim

    yine sinirlendi

    • kaç gündür bunun peşinde misin kelebek?

    bu muydu amacın

    düşüne düşüne bu mazeretimi mi buldun.

    tek biz mi olacağız uzaktan seven sevmiyorsan açık açık söyle dedi

    bak sen. şimdide ben yanlış anlaşıldım.

    eh amk hatta vay amk.

    çok hoşuma gitti lan bu tavrı

    yarram aldın mı cevabı dedim kendi kendime

    ama dur lan en azından yanlış anlaşılmadan kurtulmam lazımdı.

    uzat elini dedim

    uzattı istemeyerek ve kızgın halini devam ettirerek

    elini alıp göğsümün sağ tarafına koydum gözlerin bakarak

    -sence yalan mı söylüyorum dedim.

    salak değil ki amk kız.

    biliyor kalbin ne tarafta olduğunu

    • kalbin bu tarafta mı senin dedi

    -doğru cevabı gözlerimde aramalıydın dedim gözlerimi gözlerinden ayırmayarak

    şöyle hafiften gülümseyerek baktı.

    buydu olay beyler karı kız milleti kandırması en kolay millet.

    dedeler demiş.

    atmasını bildikten sonra tüfeğin atmayanı ,istemesini bildikten sonra avradın vermeyeni yoktur.

    -bak ebru sen gözlerimin içine bakarken

    ceyhundan kalma yeni bir güvence arayışında olan

    geçmişinden üzgün geleceğinden korkak umutları olan bi kız gördüm

    bir gün başka birisi gözlerime bakmak zorunda olup

    senden kalmış acılar görmesin

    şimdi ne görüyorsan sonsuza kadar da aynı şeyleri gör dedim

    kafamı iki elinin arasına aldı çenemi hafif kaldırıp gözlerime baktı

    • söz kelebeğim dedi

    vay amk. dükkan bu kadar romantizm için çok salaştı

    biri görse makara yapar

    zaaa liseli aşıklar bak amk diye

    aramız hızlı düzelip

    eskiden kalma aşk ilerleyişimize artı motivasyonlu bir ivme katarak devem ettik günlerce

    sonra

    • seni eve davet etsem gelir misin dedi

    -sizin eve mi dedim

    • evet annemde babamda seninle tanışmak istiyor dedi

    ben zaten babasıyla tanışmıştım.

    ama kız bilmiyordu tabi

    o yüzden basit bir mantıkla eğer kızın babası da istiyorsa o zaman sorun yoktur diye düşündüm

    ama ben utanıyordum

    başka zaman dedim

    ısrar etti.

    • sürekli senden bahsediyorum, merak ediyorlar seni dedi

    ya olmaz şöyledir böyledir dedimse de ikna edemedim

    ertesi akşama davet edilmiştim bile.

    çalıştığım hediyelik dükkanından

    masa üstü üfleme camlı üçlü bir mumluk aldım.

    çok şık birşeydi

    eve gittim mesaj atarak ebruya.

    kapıyı açtı

    içeri girmeden ürperdim

    o neydi amk öyle.

    bir apartman dairesi bu kadar lüks nasıl olabilirdiki

    elimdeki hediyeden utandım amk etraftaki aplikleri görünce

    sıcak bir karşılama oldu

    biladeri de iyileşmiş

    bilirsiniz tüm gözler üzerinizde herkes size bakar.

    yannan gibi ağzından ne çıkacağını bekler

    yediğiniz yemekten bile zevk almazsınız sıkıntıdan

    ama çok hoş karşıladılar

    artık ebru benim hakkımda ne anlattıysa onlara

    -soracak pek fazla birşeyimiz yok ebru herşeyi anlatıyor sağolsun dedi annesi gülümseyip ebruyu utandırarak

    eh amk ebru artı ben kıpkırmızı

    zaten tedirginim sayın valide bu kadar gelme işte üstüme



    kızın babası çok bin bir gençlik yaşamış görmüş geçirmiş kral adama benziyordu

    muhabbet döndü dolaştı

    üniversite sınavına geldi

    nereyi istersin gibi bir soru geldi babasından

    şimdi taka sarmıştı muhabbet.

    ebru da tedirgin oldu bu sorudan ama

    o da gerçekten istiyordu benim bir üniversite de okumamı

    -henüz karar vermedim, sınav sonucuna göre değerlendireğim dedim.

    ama beyler sanki karşımda başkan var amk

    o kadar düzgün konuşmaya çalışıyorum

    söylediklerim kendi kulağıma bile yavşak bi ses tonu olarak geliyor

    -vakit bulabiliyor musun sınava hazırlanmaya dedi

    -ebru rahat bıraktığı zamanlar evet dedim

    -o zaman hiç çalışamadın dedi babası

    gülüşmeler falan derken ortam yumuşadı

    yemeğe geçelim dediler

    hem yemek hem muhabbet devam etti.

    kızın annesi de ne yemekler yapmış amk.

    harbi fakir biniymişim o gün onayladım

    yemek bitti salona geçtik

    durum öncesini aktarıyorum.

    ebru benim maddi durumun kısıtlı olduğunu

    üni de para ihtiyacımın olacağını bu yüzden açık öğretim okuyacağımı anlatmış

    bayanlar da mutfakta kahveyle uğraşırken kızın babası

    -sana birşey soracağım anlatacağım ama yanlış anlama lütfen dedi

    -buyrun dedim

    -biz çok şanslıydık anamız babamız zenginmiş onlardan bize kaldı,

    ben elimden geldiği kadar diğer insanlara hep yardım etmeye çalıştım maddi konuda dedi

    hemen sözünü kestim
    Tümünü Göster
    ···
  13. 38.
    0
    -yanlış anlamaya başladım bile, senaryonun devdıbını biliyorum, sağolun iyi niyetiniz için.ama hayır teşekkürler dedim

    sizde anladınız dimi lan binler anlatmaya gerek yok amk.

    -bitirseydim dedi

    -sözünüzü kestim kusura bakmayın dedim devam ettim

    -maddi yönden doymuş olduğunuz belli dedim sağa sola bakarak.

    ama manevi yönden de çok doymuş birisine benziyorsunuz.

    bana çok iyi davranmanızdan bu sonucu çıkardım.

    ayrıca misafirperverliğiniz için de teşşekkür ederim.

    size zaten ebru için bir söz verdim ama illaki birşey paylaşmak istiyorsanız bu sevginizi böyle devam ettirin yeter bana dedim.

    -bunu bence bir daha düşün. sana borç vereceğim sonra kazanıp bana geri vereceksin dedi

    -lütfen sağolun,bu kadarı fazla olur.

    siz benden ebrunun alacağı kararları etkilememi istediniz,ama sizden borç alırsam benim ebruyla ilgili alacağım kararlar değişebilir dedim.

    adam öküz değildi anladı.

    para baskısı altında aşk olursa zoraki sevmeye devam ederim demek istediğimi

    -ama samimiyetinize inanarak teşekkür ederim dedim

    -unuttuk o zaman bu konuşmayı dedi

    -unuttuk dedim.

    içeri bağırdı

    -nerde kaldı kahveler diye bir nevi artık konuşma bitti getirin kahveleri sinyali gibi gelmişti bana bu

    suratım düştü beyler

    incindim içten içe.

    tamam eyvallah bey amca kötü niyetle teklif etmedi ama

    belli etmemeye çalışarak sahte gülümsemelerle devam ettim.

    -anneni de getir birgün oturalım dedi annesi

    yaa amk. anneme bu söylenir mi.

    annem gitmez ki zaten.

    ne diyecem sevgilimin annesi seni çağırıyor mu diyecem.

    bacaklarımı keser önce okulunu oku diye.

    tamam ebru benim annemle

    bende onun ailesiyle tanışmıstım

    yeter amk bu kadar samimiyet şimdilik

    -inşallah dedim.

    bu arada kzın biladeri binosu tam bi ps hastası

    yemek bitti direk odasına gitti.

    içerden sesler geliyor.

    futbol oynuyor bin

    bizi giblemiyor bile

    üç beş muhabbet daha yapıp izin istedim.

    yine gel dileklerini belirttiler.

    annesine babasına teşekkür ettim.

    ebru bende geleyim aşşağı kadar dedi

    sen bilirsin dedim

    aşşağı indik apartmanın giriş katında ki koridorda durduk...

    babası ile konuştuklarımızda ebrunun da parmağı olduğunu düşündüğüm için

    ebruya rahatsızlığımı belirtmek istedim ve

    koridorda elini tutarak yürümesi englledim

    ne oldu dercesine bana baktı

    -sen burdan dön istersen yukarıda gecenin kritiğini yapmak için seni bekliyorlardır dedim



    hiç birşey olmamış gibi yaramaz kız bakış ve gülümsemesi ile

    • önce ikimizin bir kritiğini yaparız diye düşünmüştüm halbuki dedi

    derken de sarıldı

    -ebru her gece ilişkimizin kritiğini yaparken mutluca iyi geceler dileyebileceğimize emin misin dedim

    • onu bilemem ama her gece hala senin kız arkadaşın olma mutluluğunu istiyorum kelebeğim dedi



    içimdeki sebebsiz korkulara bir yenisi daha eklenmişti beyler

    bu kız beni çok seviyordu ama

    ya bu hevesi birgün biterse

    onun bana olan ilgisi beni ona iyice bağlıyordu.

    bu sözleriyle kırgınlığım biraz geçti

    romantizmin dıbına koymak bu olsa gerek

    -yeter mi bu kadar kritik gideyim mi dedim.

    • bir yere gidemezsin dedi ellerimi tutarak ve dudağını büzerek

    -korkma bir yere gidemem ki sadece kalbinin hücreleri arasında yer değiştiririm dedim

    nasıl böyle sözler söyleye bildiğimi yıllardır gönlümdeki beklenen sevgiliye hasret olarak yorumluyorum.

    yoksa daha önce duyduğum vaya kullandığım cümleler değildi.

    • yürüyelim mi biraz dedi

    -yok üşürsün böyle dedim

    • sarılıyorsun ya işte

    -sadece kalbini ısıtmayla olmaz bu iş

    • sensizken daha çok üşüyorum ben deli

    hem elimi tut elim ısınsın o zaman

    beyler o böyle konuştukça nasıl sevineceğimi bile bilemiyordum

    gülmeyi karıştırır oldum amk.

    yüzümdeki mimikleri tekrar gözden geçirmem gerekti.

    dudaklarım suratımda garip yerlere gidiyordu

    vay amk. aşk ne güzeldi lan

    -burda komşulara yakalanmayız dimi ebru dedim

    • ne yaparken yakalanmazsak dedi gözlerime o nasıl bir bakışsa bakarak

    sen kaşındın diye düşünerek

    -böyle dedim ve yaklaştım dudaklarına

    eh geciken otobüslerini gibeyim onun da canına minnetmiş

    ve dudaklarımız birleşti.

    kendimden geçtim beyler.

    sanki bir senedir açım da annem kuru fasulye pişirmiş,o derece

    daha önce turist kızlarla benzer öpüşmeler olmuş ama hepsi yatakta son bulmuştu

    5 dakika civarı öpüştük

    ama bu farklıydı

    nasıl diye sormayın farklı işte amk.

    yanlış anlayanın zütünü sabri reyiz gibsin ama gibim bile kalkmadı

    nefessiz öpüşüyor olmamıza rağmen

    derin bir oh çekerek ayrıldım dudaklarından ve

    -ben gideyim artık yoksa kötü şeyler olacak dedim bince gülerek

    • deli diyerek güldü. orta şiddette karna da yumruk salladı

    -deli senin delin güzelim diyerek

    kendime çektim ve bir kez daha öptüm dudaklarından karşılık beklemeyerek.

    iyi geceler bile demeden göz kırparak döndüm kapıya yöneldim

    onda bir hareket yoktu.

    kapıya geldim

    hala bekliyordu aynı yerde

    ben beklerken kapıya geldi

    ben ona bakarken

    • öpmeye mi geldim sandın misafir uğurluyorum hadi hadi dedi elini sırtıma uğurlarcasına vurarak

    vay amk. gülme krizine giriyordum karnımın içinde güldüm.

    -bi de su dökeydin ardımdan dedim

    • bi dahaki sefere artık dedi, imalı imalı bakarak

    -bi daha mı öpseydim derken

    kendimi apartmanın kapısının dışında buldum kendime

    o bana göz kırptı bu sefer

    lan bi daha öpsem yalvarışı yaptım elimle

    bende ona bir öpücük gönderip gittim

    sınava 20 gün civarında birşey kalmıştı.

    bundan sonra atacağım adımlarda daha dikkatli olmam lazımdı.

    beni ve ebruyu riske atacak herşeyden kaçınmalıydım.

    onu üzecek ve aklını sürekli bende bırakacak imzalardan kaçınmalıydım

    sınav gününe kadar olan her buluşmamızda onu sınava motive etmeye çalıştım

    sanki ben girmeyecem amk. sınavına

    aklıma takılan ufak soruları bile sormadım kafası karışmasın diye

    mesela ceyhun ona hala mesaj atıyormuydu

    bu süre zarfında beni eve tekrar davet ettiler ama sınav sonrasına salladım.

    bende ufak ufak daha fazla test çözerek kendimi sınava hazırlamaya çalıştım

    ebru her ders çalışma arasında mesaj atıyor her sıkıldığında da buluşmak istiyordu

    yüzde 70 i civarını salladımsada bende özlediğim için geri kalanında buluştuk

    bu buluşmalarda garip şeyler konuşmayıp.

    sevdiğini söylediği zaman bende

    o öpmek isterse abartmadan karşılık vererek öpüştük

    bir ara ondan soğuyor olduğumu düşünsede sınavdan sonra ne isterse yapacağıma söz vererek ört bas ettim

    sınavdan bir gün önce beraber hangi okulda sınava gireceksek o okullara gittik

    sanki bilmiyoruz amk.

    ebrunun buluşma bahanesi işte

    birbirimize şans kalemler aldık bir kırtasiyeden

    akşam a kadar beraberdik.,

    o biraz daha beraber olma konusunda ısrar etsede

    ben onu

    -benim için kendin ve aileni tatmin edecek bir sonuç al diyerek gönderdim

    sınava girdik

    sınav sonrası hemen mesaj gönderdi ebru

    • nasıldı

    -fena değil

    ben onunkini sordum.

    • iyi gibiydi dedi

    öğlen 12.30 civarı

    • babam beni aldı nerdesin gelelim mi yemek yeriz beraber dedi

    babası ile olmasından dolayı pek yanaşmadığım için.

    -eve gideyim sonra buluşuruz

    • ama söz vermiştin ne istersem yapacaktın

    -o hakkını bununla mı kullanacaksın

    • iyi tamam off yaa

    -tamam tamam gel hadi dedim okulun önünde olduğumu belirterek

    geldiler

    arabadan hemen indi sarıldı

    lan baban direksiyonda ne yapıyon amk. yavaş biraz herifi kızdıracaksın tüfekle kovalayacak bizi amk.

    • nasıl geçti canım

    -sınavı konuşmayalım lütfen

    • tamam gel babam bizi bırakacak

    -yürüseydik

    • annemle kardeşimi alıp otele gideriz

    -siz planı yapmışsınız bile

    otele gittik.

    tüm personel bana bu amcık kim dercesine bakıyor.

    bilirsiniz otellerde patron kızına herkes hastadır.

    kimle çıkarlarsa çıksınlar beğenilmez jön

    havuz barda ki masalarda oturduk

    ben tabi yine çok gerginim

    yemeği söyledik

    ama yemek yerken ebru normalden biraz daha samimi davranıyordu

    • yarın yüzmeye gelelim mi havuza canım dedi

    canım mı?? dercesine baktım.

    lan yavaş ataya saygı biraz.

    ben zaten tırsıyom adam gibtir edecek diye

    -ben yüzme bilmiyorum dedim. canım kelimesi muhabbetin içinde kaybolsun diye

    • ben sana öğretirim canım dedi, hala canım diyor amk

    anası babasıda bişey demiyor.

    ben kız olsam biri babamın yanında onu dese,

    diyen mezar peder hapis

    -bana öğretmeye çalışan bir kaç kişi benim yüzümden boğulma tehlikesi atlattı dedim

    bu arada kzın biladeri de babasına soruyor.

    yüzme mi bilmiyormuş diye

    -yok şaka tabi biliyorum dedim

    yemekten sonra kardeşi kalktı.

    babası işler için otelde bir yerlere gitti.

    annesi ben ve kız kaldık masada

    annesi de çok sevimli bir kadındı
    Tümünü Göster
    ···
  14. 39.
    0
    bilindik zengin kadınlar gibi ne yüzündeki boyası fazlaydı

    ne de çevredekilere kibarlığından ödün veriyordu

    hanımefendiydi resmen

    annemi sordu

    belliki buluşmak istiyordu artık ama annem gelmezdi ki.



    -annem yazları yaylaya çıkar biraz daha serin olduğu için, dedemlerin köyüne gitti dedim

    ebru atladı

    • aa bizi de zütürür müsün kelebek diye.

    -evet çok iyi olur diyerek destek verdi annesi

    sanki evlendik biri karım biri kayınvalide amk.

    nere gidiyorsunuz bi durun.

    -çalışıyorum zor ama sezon sonuna doğru gidebiliriz elma ve üzümlerin yetişme vaktinde dedim.

    bu ana kız belliki bizim kabile ile de yakından tanışmak istiyordu.

    garip bi durum beyler çok farklı iki dünyada yaşamış ailelerin kesişim evlatlarının

    gönül meselesi ile iki aile tanışacaktı ama

    benim temsil ettiğim taraf pek de gurur duyulacak bir aile değildi

    gurur duyma konusunu yanlış anlamayayın

    ailelerin balanslarını kastederek söylüyorum

    tamam aç değiliz açıkta değiliz ama onların hayatına bakınca daha bir gariban hissediyor insan kendini

    annesi de lavaboya kalktı.

    herkes bize bakıyor elemanlardan yada ben öyle hissediyorum

    ama ebrunun umrunda değil içime girecek

    elimi tutuyor

    -annenin babanın yanında bari böyle yapma utanıyorum

    • biliyorum

    -nasıl biliyorsun?

    • yüzünden belli oluyor

    -iyi bulmuşsun eğlenceyi

    • annem de çok tatlı olduğunu söylüyor utanınca

    ey allahım neler diyor.

    -intikam almaya zorlama beni ebru

    • tamam özür dilerim dedi sinsi gülüşü ile

    -bi de sevgi sözcüklerini yalnızken söylesen

    • kimden ne saklamaya çalışayım ki herşeyi biliyorlar

    -tamam ebru ne yaparsan yap

    • kızma hemen

    -kızmıyorum alışamadım henüz anlayışlı ol

    surat yaptı tamam diyerek.

    -sende üzülme hemen dedim

    • o zaman bir öpücük borçluyum sana

    -veresiye çalışmam öpücük konusunda

    yuh amk orda öpecek engellemesem.

    -burda olmaz

    • gel oteli gezdireyim o zaman

    niyeti belli kıyı kenar bir yer bulup öpecek.

    -ebru madem bu kadar paniksin benimle olma konusunda buraya neden getirdin yalnız biryere gitseydik

    -annemler istedi napim



    bu sırada babasıda anneside geldi.

    babası ilgilenemediği için üzgün olduğunu belirtip.

    garsonu çağırarak bişey içip içmeyeceğimizi sordu

    içim yanmış barda ne varsa içesim var alkol ndıbına ama

    hanzoluk belirtisi olmasın diye su rica ettim

    onlar da içeceklerini yenilediler

    bi kaç otel hakkında konuştuktan sonra

    müsade istedim işe gitmek için.

    • bugün izin almadın mı dedi ebru

    -yok almadım da erken çıkarım herhalde akşam

    • o zaman akşam buluşuruz dedi hem bana hem babasına bakarak

    bişey de diyemedim.

    -12 ye kadar izin dedi babası

    -tamam ben sana haber veririm dedim ebruya vedalaşıp gittim

    akşama doğru mesajı attı.

    • ben hazırım seni bekliyorum diye.

    -gel dükkanda bekle ama uslu uslu oturacaksan

    • tamam deyip hemen damladı dükkana

    patron da sığır değil o kadar amk.

    kızı öyle giyinip kuşanmış görünce

    -siz gidin isterseniz dedi

    ben daha bişey demeden ebru

    • teşekkür ederiz dedi.

    dükkandan çıktık

    -nereye gidiyoruz dedim

    • sen nereye istersen

    -sen karar ver

    • bi tane türkü bar var oraya gidelim oturalım

    oraya gittik.

    canlı müzik 9 gibi başlıyordu.

    yarım saat erken gitmişiz

    iki bira söyledik.

    annesine mesaj attı bizimkisi şurdayız diye



    genelde genç insanların geldiği bir yerdi.

    pazar olmasına rağmen

    duyan gelmiş gibi kalabalıklaştıkça kalabalıklaştı

    beklenmedik eleman kızın kuzeni de geldi.

    bizi görüp masaya geldi

    ebruyla selamlaşıp bana da merhaba dostum dedi

    dostunu gibeyim senin samimi ol bin

    artis tavırlarla oturdukları masaya jack açtırdılar

    iki dakikalık keyfim o binin yüzünden

    buz görmüş taşşak gibi çekildi

    şimdi ebruya gidelim desem yanlış anlayacak

    bilmiyor ki amk o binin tam bir bin olduğunu

    ebru elimi tutarak biraz da hızlıca içiyordu.

    sınavı kutlamaya gelmiş bir kaç ergen olduğunu tahmin ettiğim grup

    daha 11 olmadan amı zütü dağıttı

    laf kavgası başladı

    fırsat bu fırsat deyip kaldırdım ebruyu

    dışarı çıktık

    1 saat vardı ebrunun eve gitmesine

    • ne yapıyoruz dedi

    -dolaşalım biraz diye tuttum elinden

    yürüdüğümüz yönde giderken o bin de geldi arkamızdan arkadaşlarıyla

    bağırıp çağırıyor

    durdurdum ebruyu o binler geçsin diye

    yanımızdan geçerken ebruyu lafa tuttu amk oğlu

    gibtirip gitsene işte

    kız benim elimi tutuyor o sordukça soruyor

    yok sınav nasıldı yok şu böyle bu böyle diye

    laf döndürdü dolaştırdı ceyhun şu üniversitede okuyor

    sen de girebilecekmisine getirdi bin

    ne zaman ayrıldınız siz bu arada diye de soruyor kıza

    -tamam size de iyi geceler dedim

    tuttum ebrunun kolunda ters tarafa doğru yürümeye başladım

    ebruyu orda biryerde bırakıp o bini öyle bir gibesim vardı ki tahmin edemezsiniz

    • ceyhunla arkadaşlardı kusura bakma dedi

    -bana onun ismini anma ebru

    • peki

    içimde kalan soruyu da sorma fırsatı buldum

    -gönderiyor mu hala sana mesaj

    • bi kaç tane daha gönderdi ama cevaplamadım dedi

    -hani bana söyleyecektin

    • ama cevaplamadım ki

    kıskançlık krizi yine başladı bende

    -ne yazıyor

    • özür filan diledi başka da rahatsız edici birşey söylemedi

    -yalan söyleme

    ama demez olaydım.

    • bana ne dersen de ama yalancı deme
    Tümünü Göster
    ···
  15. 40.
    0
    bastı gitti.

    huur çocuğu ceyhun uzaktayken bile zarar veriyordu bana

    koştum arkasından

    -dur dedim

    durmadı

    -ebru dedim

    sallamadı

    tutmak zorunda kaldım kolundan.

    -tamam özür dilerim dedim

    • özrünü de istemiyorum, seni de,yalancı olduğuma inanıyorsan

    seni sevdiğime de inanmıyorsundur bırak kolumu dedi

    yine gidiyor

    -ya tamam desemde

    peşinden yine koşturdu

    yine tuttum kolundan

    -onun yüzünden ayrılacakmıyız şimdi

    • onu sana sormak lazım

    özrümü yineledim

    • bana inanmıyorsan bırak unutmaya başlayayım

    üste çıkma politikası uygulayarak

    -hani bana vaktinden önce haber verecektin

    • kelebek aramıza girmesini istemiyorum,ben unuttum sende unut dedi

    -tamam dedim. biraz üzgün üzgün baktı bana

    -eve kadar yürüyebilirmiyim seninle dedim

    • ben kendim giderim

    zorla ikna edip ev mahaline geldik

    apartman girişine kadar yürüdük sessizce

    ben durdum o bir iki adım daha attı

    -tamam fazlasını haketmedim zaten iyi geceler sana dedim

    • iyi geceler deyip yüzüme bile bakmadan içeri girdi.

    sinirden kafayı yedim

    şimdi yapılacak birşey vardı o bini bulmak



    ebru hanım bize tavrını yaptı.

    o sinirle bende o bini bulmak için geri döndüm.

    zaten yürüyebileceğiniz bir barlar caddesi var o saatte

    bu arada da telefonu kontrol edip duruyorum ebru bişey gönderdi mi diye ama yok

    bini bir barın dışında telefonla görüşürken gördüm

    gittim yanına başında bekledim

    iki arkadaşı da onu bekliyor

    -bir tanesi hayır mı bilader dedi

    hiç giblemedim.

    -oop sana soruyom dedi

    yine giblemedim.

    bu sırada telefon konuşması bitti lavuğun

    -oo dostum naber dedi

    -iyi dostum senden naber dedim. derken neresine vursam diye hesap yapıyordum

    -ayrıldınız mı ebruyla yoksa yalnızsın dedi

    durdum. vurmaktan vazgeçtim.

    ulan bu binler tezgaha düşürmeye çalışıyordu beni

    belliki bir komplo vardı

    yada ben öyle hissettim

    aklımdan geçenler

    1.ebruyla aramıza ceyhunu sokup ebruyu benden soğutmak ve ceyhun ismini sürekli tazelemek

    2.benim bu bini iyice dövmemi ve bu durumdan önce binin ailesinin sonra ebrunun ailesinin

    en son da ebrunun haberi olmasını sağlayarak üzerime serseri kavgacı ve

    barbar sıfatlar yakıştırmalarını düşünüyordum

    haksız olmama ihtimalim çok yüksekti çünkü o denyo ne gibime gelipte öyle birşey söylesin ki.

    konuşmaya cevap vererek devam ettik



    -yok ayrılmadık çok mutluyuz dedim

    -ayrılırsınız siz moruk o kız ceyhunu seviyor hala dedi

    -helal olsun sana aşktan anlıyorsun dedim

    -sen niye geldin paraya mı sıkıştın yoksa dedi

    resmen kaşınıyordu bin oğlu bin

    -dost değilmiyiz gördüm selam vereyim dedim

    -tamam hadi aleyküm selam görüşürüz dedi

    -mutlaka görüşecez dostum dedim.

    gitti lavuk ben sinirimle kaldım.

    birşey yapamamaktan kudurma bu olsa gerek

    şeytan dürttü giberim ebruyuda aşkınıda ızdırabını da

    git göm şu amın oğlunu yere zütü dışarda kalsın sadece dedi

    ama uymadım şeytana herşeyin sırası vardı elbet

    bu arada ebrudan hala haber yok

    bi de bu çıktı şimdi amk. başımıza.

    ne güzel sev'işiyorduk.

    nerden çıktı amk bunlar

    ebru göndermedikçe bende göndermedim mesaj.

    sürdü de sürdü olay iki gün gibi bir zaman geçti

    sonra dayanamamış olacak ki.

    dükkanın önünden geçti içeri bakarak

    gördüm içim yandı.

    yürekte bir cızırtı meydana geldi

    kapıya çıktım arkasından baktım

    köşeyi döndü

    arkasından gitsem mi gitmesem mi diye düşünürken

    dükkanda yalnız olmam sebebi ile gidemedim

    5 dakika sonra tekrar köşeden göründü yine dükkanın önünden geçecekti

    bende dükkanın önünde yerimi aldım gözlerimi sadece ona dikerek

    o sadece bir kere baktı o da köşeden dönünce

    kafası önde yürüyerek iyice yaklaştı

    geliş açısı dükkana girmeden pas geçecek bir haldeydi

    onun yoluna durdum

    -buyrun hanımefendi dedim. dükkanı göstererek

    baktı ama konuşmadı

    -iki gündür işler çok kesat gönlümde dedim

    hala kızgın gözlerle bana bakıyordu

    -sen tek kelime ile siftah atsan, bereketli olsa muhabettimiz dedim

    yeter artık dercesine baktım bende ona

    sonra bir adım yana açıldım

    -sen bilirsin dedim

    gitmedi durdu



    duygu salyalarını yutkundu ağzındaki.

    bir adım atmaya yeltenir gibi oldu

    tuttum kolunda hiç birşey demeden

    -gidersen bir daha gelme dedim

    bu neydi amk.

    yaa sinirim iyice arttı.

    sanki 10 tane karıyla grup yaparken yakaladı beni.

    -tamam sevdik kıskandık abartma bu kadar dedim

    • hep böyle mi olacak

    -valla kusura bakma ceyhun hayatında olduğu sürece böyle olacak dedim

    • ama ben bişey yapmıyorum ki,hem inanmıyorsun bana dedi.

    -inanmasam durmazdım yolunda,al şimdi de çekildim dedim

    • ben seni o kadar seviyorum sen gitmeme bile bu kadar kolay izin veriyorsun

    -seviyordun da iki gündür neden hasret bıraktın kendine

    • sende aramadın

    -ne bileyim öyle surat yapınca o gece, gerçi suratın hala aynı dedim.

    suratındaki ifadeyi biraz değiştirmeye çalışırken istemsizce

    -özledin de mi geldin yoksa dedim

    • özlemedim dedi

    -hala yalan söylüyorsun ama

    • tamam bu yalandı ama diğerleri doğru sana hiç yalan söylemedim

    -tamam biliyorum, sarılsak mı ne yapsak özledim seni

    ne tatlı bir gülümseme geldi suratına bilemezsiniz.

    küçük bir çocuk açlıktan ağlarken

    meme görünce sevinmesi gibi bişeydi

    işte lan sevdiğim kız buydu amk

    sarıldık bi kaç saniye sonra dükkana girdik karşılıklı seni seviyorumlarla beraber

    babasına telefon etti.

    benim yanımda olduğunu söyledi.

    gece dükkanı kapatıncaya kadar benimle kaldı.

    bu arada bana yardım bile etti.

    bazı malların tozunu alarak silerek falan

    o kadar süre onunla kalıp öpüşmeden durmak bir hayli zordu ama dükkanda da öpülmezdi amk

    bu durumu

    -dükkanı kapatsakmı bir beş dakika diyerek dile getirdim

    • erken değil mi dedi ne demek istediğimi anlamayarak

    -yok geç bile kaldım

    • nereye

    -dudaklarına

    • sabredersin herhalde

    sabrettim, dükkanı birazcık erken kapattık

    ve çok zula genelde aşıkların gittiği bir yere gittik,4 birayla

    hava da da yaz havası vardı gece olmasına rağmen oldukça sıcaktı.

    o heyecanlıydı ben heyecanlıydım.

    yıllar geçmiş gibiydi öpüşmeyeli...
    Tümünü Göster
    ···
  16. 41.
    0
    oturduk bir yere

    açtık biraları şerefe dedik ben içmeyi beklemeden sorgusuz sualsiz dudaklarında buldum kendimi

    her zamanki gibi dudakları bal kıvamındaydı

    bu defa her zamanki öpüşmeden biraz daha farklıydı

    farklı olan onun biraz daha şehvet dolu öpüşmesiydi

    onun bu halleri beni de azgınlığa sürükledi

    oturduğum yerden dizlerimi kontrol edemez oldum

    tir tir titriyordu

    karda mahsur kalmış dağcılar misali.

    bir süre böyle devam edince haliyle elim ayağım rahat durmaz hale geldi.

    başka bir deyimle zütüm başım oynamaya başladı.

    parmaklarımın dokunduğu noktalar ensesinde aşşağıya doğru inmeye başladı

    amk.o kadar turist kız tecrubeme rağmen çok farklıydı.

    bir ara nefessizlikten olsa gerek durur gibi olduk ama aklım başka yerlerdeydi

    daha bir yudum bile almadığım birayı 4 5 dikişte bitirdim

    yuh dercesine bana bakarken o da bir kaç ufak yudum aldı

    benim birayı hızlı içmemin sebebi ise alkolün nimetlerinden yararlanıp

    daha rahat olabilmekti

    ama birayı içerken hadi bırak şunu da devam edelim öpüşmeye der gibi

    elimdeki birayı alıp kenara koydu ve tekrar devam ettik

    evet alkol işe yaramıştı ama sadece pgibolojik olarak bir biradan ne olacak amk.

    yıllarca barmen olarak çalışmış adama

    ya bana öyle geliyordu yada ebru beni baştan çıkarmak istercesine öpüyordu

    evet amk baştan çıktım.

    başı gibtir et kendimden çıktım

    insan o kadar azar mı amk.

    cezaevinde 31 sene yatıp geneleve koşarcasına hızlı hareket etmeye başladı ellerim

    bacaklarında başlayan yolculuk yukarı çıktıkça tedirgenleştiriyordu beni

    elim bacaklarında yukarı çıktıkça bir sıcaklık hissetmesi gerekirken

    bir anda başka bir sıcaklık yüzümde belirdi

    şamarı yine yedik beyler.

    karekter farklı ama şamar aynı şamar oğlanı olduk amk

    evet beyler tokatı atıncaya kadar ona göre

    sonra benimde katılarak bana göre de olan

    fazla ileri gitmiştim

    dıbına koyduk mu öpüşmenin koyduk

    tokadı yedik mi yedik

    kendimizi nasıl affettiririz diye düşünmeye başladık mı başladık

    öpüşmenin tadı damağımda kaldı mı kaldı

    be yarram ne vardı o kadar abartacak o zaman

    cevapsız sorular işte beyler

    ben bunları düşünürken

    • çok abarttın kelebek dediğini duyar gibi oldum

    -sen de o kadar güzel öpüşme demişim malca

    • evleninceye kadar öpüşmeyelim o zaman dedi

    bu önerge aklımda kalan bir soruya netlik getirmişti beyler

    bu kız bu konuda bu kadar hassas ise

    öteki binle neler yaşadığına da açıklık getirir gibiydi

    ama sadece düz mantık tabi.

    ama çok yüksek ihtimalle kız hala anadan doğma duruyordu

    işin diğer tarafında bana o zamanlar çok korkunç gelen bir söylemde vardı

    evlenmek!!

    yuh amk ne evlenmesi daha okul var askerlik var.

    hem babasına söz verdik.

    evlilikten büyük karar mı var amk. hayatta

    hayatını severek teslim ettiğin kişilere bir nevi zütünü dönerek yatıyorsun.

    e kalkarsa mal din iman tanımadan giberler beyler

    evlenmek tamam lafa karıştırılıp kandırılması basit bir konu ama

    işin daha realistik bir tarafı daha var

    evleninceye kadar lafı

    basit bir hesap yapalım

    bu kız hiç kalmadan mastır yapmadan 4 sene okuyacak

    bende açık öğretim okusam

    bir sene civarı askerlik muhabbeti

    düğün hazırlığı falan derken

    nereden bakarsan bak 6 sene var

    evet beyler 6 sene sex yapmadan yaşamak

    bi de eskiden o kadar tadını almışken

    yuh lan yuh amk.



    sonra da karılar yok beni neden aldattın

    vay benim aşkım sana yetmiyormu falan diyorlar

    yetecekmiydi bana??

    işin daha düşündürücü tarafı farzı misal yetti aşkı

    ve bekledim 6 sene civarı

    ya son dakika iş yatarsa yazık olmayacak mı benim ufaklığın gençliğine

    ama herşeye rağmen ebrunun bu davranışı hoşuma gitmedi desem

    galatasaraylı arif'in ceza sahasında kendini bırakması kadar yalan olur beyler



    evet beyler evleninceye kadar öpüşmeyelime bir şekilde çözüm bulmam lazımdı

    tamam öpüşmeyelim demek sadece tak yemek olurdu

    ellerimi havaya kaldırdım enselenmiş suçlular gibi

    -tamam o zaman bundan sonra böyle öpüşelim dedim

    ellerimi ellerinde birleştirerek omzuma indirdi

    ve bir buse diyelim artık koydu dudaklarımın üstüne

    evet lan hakaten tadı damağımda kalmıştı

    ufak bir not ilerlede unutmayın diye

    ben bundan sonraki zamanlarda ne zaman ebruyu öpmek istesem iki elimi havaya kaldırıyordum

    bazen olur olmaz yerlerde elimi kaldırarak binlik de yaptım.

    bir nevi aramızda sır espri olmuştu zamanla


    ikinci biraları açma zamanı da gelmişti.

    açtık

    tam şerefe diyecektim

    • başa almayalım dedi gülerek

    -evet yoksa evlenmek zorunda kalacağız dedim

    gülüşürken telefon geldi

    • aa babam arıyor saat kaç diye sordu

    bi cevap verseydik amk.

    hemen açtı telefonu

    merhaba nasılsın geyiğinden sonra,

    tam olarak nerde olduğumuzu ve oturduğumuzu söyledi

    daha sonra senin gelmene gerek yok.

    biz kalkıyoruz şimdi dedi babasına

    bi zahmet gelmesin amk.

    gelse ne yapıyorsunuz lan burda dese

    benim sıçmık dondan belli olur

    ebru bana döndü telefonu kapattıktan sonra

    • mesajı aldınız kelebek efendi dedi

    -ne mesajı dedim

    • sevgili eve bırakılacak dedi

    -hangi sevgili dedim binlik kokan ses tonuyla

    • seni çok seven sevgili dedi.

    hemen de yumuşatıyor beni fırlamalık yaptırtmıyor ki

    evet olayı kapatmış görünüyorduk.

    baksanıza kızgın değildi gereksiz abazan hareketimden dolayı

    -kendisi gider o boşver oturalım biz dedim.

    bu espiye kızılır mı amk. kızdı

    • yaa kelebek hadi bak saat kaç olmuş dedi

    bu arada ayağa kalktı

    binliği abartıp oturduğum yerden ellerimi havaya kaldırdım.

    • offf deyerek eğildi ufak bir öpücük

    biraz daha yukarı kaldırdım ellerimi

    biraz daha büyük bir öpücük

    ayağa ellerim havada kalktım

    • kelebek geç ka-lı-yo-rum dedi

    -valla son dedim

    • tamam alacaklı ol dedi

    eh amk.iyi alışmıştı bu alacak verecek ticaretine öp işte

    öpmedi elimi indirip koluma girerek yürüdük

    eve bıraktım

    bundan sonra düzenli buluşmalarımız

    onun ailesi ile olan daha sıkı kaynaşmalarımız devam etti

    herşey normal gidiyordu

    sınav sonuçları açıklanıncaya kadar sürdü bu

    ebrunun puanının çok iyi olduğu attığı sevinç çığlıklarıyla belli oluyordu

    benimkini sordu

    örnekleme vererek açıklıyorum beyler

    orda okumak istediğimden değil ama

    konya selçuk üniversitesi kamu yönetimi bölümüne gereken taban alım puanının 7 puan fazlasıydı.

    ki bu çok rahat girebileceğim anlamındaydı

    iyi dedim

    geldi. puana o da baktı

    • nereleri yazacaksın diye sordu

    -açık öğretim dedim

    yine kızdı amk.

    bağırdı çağırdı

    boşuna mı o okulda okudun

    orayı herkes kazanır.

    neden 4 yıllık bir yer yazmıyorsun

    saydıkça saydı amk.

    sonra uygun bir dille bir kez daha anlatmaya çalıştı

    ama ben vurdumduymaz ve inatçı halimden hiç ödün vermedim.

    o ısrar ettikçe sinirlendim.

    çünkü ben at gözlüğümü takmış geniş düşünemiyordum o zamanlar

    kafama sabitlemişim amk.

    para yok rezil olurum o yüzden gibtir et okulu

    -ebru doktorluk mühendislik kazanmadım

    sırf okumak için okumak istemiyorum

    4 sene boşa gider yoksa dedim

    ve beni çileden çıkaran

    • kelebek bak puanın iyi eğer sorun paraysa izin ver ben vereyim dedi

    dediğim gibi çileden çıkmış bir şekilde

    -bir daha benimle konuşurken ağzından para çıkarsa aramız bozulur noktamdır dedim

    ağlamaya başladı

    -okumak istemiyorum uzatma lütfen dedim

    niye istemiyordum

    niçin okula gitmiyordum kendimce biraz daha açıklayayım size

    okuldaki tüm sınıf arkadaşlarım nerdeyse bir üniversiteye girmiş

    onunla olan görüşmelerimde masrafları soruyordum

    ve hiç akla mantığa yatmayan rakamlardan söz ediyorlardı

    ben zaten işte kazandığım paraların

    kendime lazım olmayan kısmını aileme veriyordum

    onlar da kira artı kooperetif aylığına veriyorlardı

    ha diyeceksiniz ki çok mu imkansız hayır

    gider okurdum orda bir iş bulmak zorunda kalırdım

    ama tut ki ebru ile buluşayım desem

    ona çay ısmarlayacak param kalmaz garibanlığın iyice dibine vururdum

    ebrunun babasının yapacağı maddi yardım konusuna gelirsek

    farzı misal kabul etsem

    belirli bir zaman sonra olay taka sarsa ilişki gibi tutsa

    adam bana tutupta para vermeye devam etmezdi

    kaldı ki verse ben almazdım



    aynı gün akşamı dükkandayken babası beni aradı.

    ottan taktan konuşuyor olmasına rağmen arama amacı belli gibiydi

    bunu da sınav nasıl geçti diyerek belli etti zaten

    -istediğimden fazlasını aldım. dedim

    cevap vermesini beklemeden

    -müşteri geldi ben sizi sonra arayayım diyerek kapattım

    ama yeterdi artık istemiyorum amk.
    Tümünü Göster
    ···
  17. 42.
    0
    ebru mesaj attı akşam bize gel yemeğe diye

    yine amaç belliydi

    dükkanda yalnızım diyerek salladım

    uzatmıyorum tek tercih yaptım

    açık öğretim işletme

    pişman olmadım mı peki?

    köpekler gibi hemde

    ama malım diyorum ya size

    boşuna laf olsun diye değil

    malım ben

    kızda türkiyenin önemli bir kaç üniversitesine tercih yapmış rehber öğretmen yardımı ile.

    evet artık ayrılığın sinyalleri yavaş yavaş geliyordu

    ebru da bu durumun farkında olarak daha sık mesaj atıyordu

    ayrılıktan şimdiden sıkça bahseder olmaya başlamıştı

    çok seviyordum lan kızı o bir şehirde ben bir şehirde nasıl dayanacaktım amk.

    tercihler yapıldıktan sonra bir gün akşam erkek kardeşi hariç ailecek yemeğe çıkmışlar

    dönüşte dükkana uğradılar

    artık korkacak bir durum yoktu.

    tercihi yapmıştım amk.

    ebru geldi.

    • daha işin çok mu diye sordu

    -1 saat kadar hayırdır dedim

    • babamlarla seni eve bırakırız diye düşünmüştük dedi

    vay amk ebrunun ailesi tarafından bu kadar sevilmek garibime gidiyordu beyler

    hepsini kızın hatırına yapıyor olsarak gerekti

    -erken daha bırakamam dedim

    -iyi biz biraz daha dolaşalım o zaman dedi annesi

    ulan ayıp ediyorduk hay işini gücünü gibeyim

    yarım saat sonra mesaj attım, ebruya

    -bitti işim diye

    • tamam geliyoruz dedi

    geldiler ben araba nerde diye merak ediyorum.

    araba yok amk zaten yürüyerek gelmişler çarşıya

    eve kadar benimle mi yürüyeceklerdi yuh amk.

    yapar mı yapar bunlar desemde

    -bizim eve kadar yürüyelim ordan zütürürüz seni dedi

    • iyi dedim koluma girdi ebru

    annesi babası önde kolkola biz arkada yürüdük

    apartmanın yanına geldik

    -babası daha erken uykun yoksa gel birer kahve içelim dedi

    -annesi yorgun degilsen gel oğlum dedi

    ben daha ağzımı açmadan

    ebru herkese cevabı verip

    • yorgun değilmiş hadi dedi

    nerden biliyon amk.

    ben rahatsız etmeyeyim desemde apartman girişine yöneldiler bile

    yukarı çıktık

    kahveler geldi. içtik

    iş güç biraz muhabbet

    -istediğin zaman söyle zütüreyim dedi babası

    ebru yine atladı

    • baba gerek yok taksiyle gider artık dedi

    -olur mu ayıp olur çıkardık buraya falan derken annesi.

    ebru ısrar etti

    -biraz daha oturalım baba biz diye

    bir nevi

    siz gibtirin gidin odanıza ben erkek arkadaşımla oturcam amk diyordu ailesine

    onlar da müsade istedi yatmak için

    esas bu ayıp amk.

    bırakılıp gidilir mi ebruyla ben orda

    gittiler...



    onlar bizi öyle bırakıp gidince daha bi utandım.

    bu kadar olmamalıydı amk.

    ebru zaten hemen fiziksel olarak dudaklarını yavşatmaya başlamıştı

    tamam bende istiyordum ama bir kaç öpüşmeden sonra ebru daha ihtiraslı öpmeye başlayınca

    öpüşme sesleri yükselmeye başladı çok sessiz olan ortamda

    dudaklarımı zar zor ondan alarak

    -ayıp oluyor böyle çok ses çıkıyor dedim

    • tv yi açayım mı dedi

    -yok ben gideyim doğru değil yaptığımız dedim

    • yaptığımızda yanlışlık yok ama yer olarak katılıyorum dedi

    ve ekledi

    • benim odaya geçelim istersen

    -ebru wc ye falan kalkarlar burda göremeyip yanlış anlarlar ben gideyim dedim

    • bir yere gitmiyorsun diyerek elimi başının arkasından geçirip omzuna koydu

    kafasını bana yaslayıp sessizce durdu

    bir yandan da elimi okşamaya başladı

    lan babası gelse ayıp olacak amk.

    adam bize o kadar güveniyor, evine almış

    yanlış birşey olmasından korkuyorum

    ama sessiz durmakta kötü çünkü içerden dinliyorlarsa

    ne yapıyor bunlar konuşmadan diye de şüpheye düşebilirler

    derken ebruda fısıldayarak konuşmaya başladı zaten

    • seni çok özleyeceğim

    benim kafam başka yerde olduğu için pek dramatik konuşmaya girmek de istemiyordum

    -bende ama korkma hep yanında olacağım dedim konuyu kapatmak istercesine

    • beni hiç bırakma kelebek

    -söz dedim

    bizimki ağlamaya başladı sessiz sessiz

    tam sırası amk.

    bırak gideyim baban yanlış anlamadan sabaha kadar ağla işte.

    ebru ağlama moduna geçince ben gidiyorum demek olmaz.

    gibe gibe biraz teselli edeceksin.

    aşkın dikeni işte

    -sürekli gelecem yanına sen gidince

    hiç merak etme sende gelirsin zaten telefon var mektup bile yazarım sana ebru üzülme lütfen

    daha çok ağlamaya başladı,ne dedik ki amk.

    sarıldım iyice arasıra saçlarından arasıra alnından öperek

    -tamam ağlama dedim

    içli içli ağlamaya devam etti bir süre

    • burda kal bu gece dedi

    kadın doğum uzmanının amı amk.

    sabah baban görse ne yaptınız sabaha kadar dese ne diyeceksin

    -başka zaman söz ama bu gece olmaz

    yarım saat daha oyaladı beni sonra ancak kalkabildim.

    tam on dakikada kapıda güle güle faslı sürdü.

    zaten fısır fısır konuşuyoruz sessizce.

    biri höyt dese kulak zarım patlayacak

    napıyonuz lan dese bırakıcam dona

    çok gerginim amk öpüp ona sarılasım var ama

    anasına babasına ayıp etmekten korkuyorum

    dışarı çıktım bir rahatlama geldi.

    ertesi gün dükkana gittim.

    sabah çay poğaca ikilisi ile kahvaltımı yaparken

    karşı kuyummcuya gelen yeni elemanı gördüm

    hep yurtdışında hollanda da yaşamış

    okuyan yazın hem tatil hem iş için alanyaya gelmiş.

    18 li yaşlarda oldukça düzgün fizikli çok tatlı bir kız.

    ismi elif

    bu kim lan dercesine bakarken

    o da benim mal mal ona baktığımı farketti.

    bende otelde çalıştığım dönemlerde hollandalılarla çalıştığım için iyi denilebilecek seviyede flemenkçe biliyorum

    iş olmadığı zaman dışarda duruyor.

    iş olduğu zaman içerde müşterilerle konuşuyordu.

    zaman zamanda göz göze geliyorduk.

    ama işim olmazdı

    ebru var giber valla

    elif arka planda kalırken ben yoğumluğumu ebruya veriyordum çünkü

    ebru da zamanın azalmakta olduğunu

    ve kalan günleri benimle değerlendirmek için sürekli kontakt halindeydik

    ebrunun bana olan duygularının tamamen aşk olduğuna hiçbir şüphem kalmamıştı

    ebru beni bir kaç defa daha eve davet etsede

    ben gitmeme kararı aldım ayıptı amk.

    ebru dükkana geliyordu arasıra tost yemeye beraber gidiyorduk

    bazen dükkanı benimle kapatıyordu.

    e bu durumları mutlaka elif de görüyordu tabi.

    o yüzden elif benim için bir tehdit görünmüyordu.

    olaylar böyle devam ederken okullar belli oldu.

    kelebek açık öğretim.

    ebru ankara da bir üni. mimarlık

    oflayarak poflayarak sürekli dert yanıyordu ayrılacağımızdan dolayı

    her fırsatta benim de normal bir okulu seçmeyişime kızıyordu

    -bana bir söz vereceksin dedim

    • nedir

    -derslerin hiçbirinden kalmayıp okulu erkenden bitireceksin bu sayede daha erken kavuşacağız.

    eğer derslerde başarısız olduğunu görürsem

    bunun tek sorumlusu olarak kendimi görür ve okul hayatın boyunca senden uzak dururum

    • nasıl söz vereyim daha önce hiç okumadım ki üniversitede

    -bi kaç sene benim için inek ol bitiren adamlar senden akıllı mı

    • sen onlardan salak mısın peki?

    -ebru konuyu saptırma

    • söz vermem

    -o zaman şimdiden giderim ne halin varsa görürsün

    • böyle tehdit mi olur yaa

    -lütfen, ayrılığa tek dayanması gereken sen değilsin beni de düşün,bir an önce bitir lütfen

    -tamam anlıyorum elimden geleni yapacağım dedi

    tak anlıyorsun benim amacım babasına verdiğim sözdü.

    derslerin kötü olmasını bana bağlayarak benden soğuyabilirdi.

    bir gün sabah yine poğaca almadan gelirken.

    afiyet olsun dedi birisi biraz yozlaşmış türkçesi ile elif

    -sağol vereyim istersen birini fazla var

    -olur dedi hiç çekinmeden

    birini çıkardım verdim teşekkür etti

    az bekle hemen yeme dedim.

    dükkana yürüdüm çayçıya iki çay söyledim diafondan

    getirdi, birini karşıya gönderdim elife

    şimdi size soruyorum binler bu kıza asılmak mı amk.

    nerdeyse hergün görüyor ebruyu
    Tümünü Göster
    ···
  18. 43.
    0
    anlamadı mı kız arkadaşım olduğunu

    hadi asıldım sansın yanlışlıkla

    bu kadar mı çabuk tepki verilir.

    -e artık bende sana ısmarlarım bir ara diye gülerek

    diyorsunuz ki ne var lan işte jestine jestle cevap vermek istemiş.

    görürsünüz amk

    zaten yıllarca sap sap beklersin

    sonra bir kız bulursun

    ne kadar kız varsa sana yapışır ondan sonra



    yaz sezonu iyice açılmış çarşı insan kaynıyordu

    benim işler sıkı olduğu için genelde ebru dükkana geliyordu saati belli olmaksızın

    bazen denize gider bazen otele gider

    bazende bir iki saatliğine beraber denize giderdik

    dükkana geldiği bir gün elifi farketti

    • kelebek bu kız kim hep buraya bakıyor dedi

    tedirginlikle ve muhtemel bir kıskançlığı önlemek için

    -hangi kız dedim

    • şu karşıdaki dedi elifi göstererek

    -nerden bileyim ebru dedim

    oralı değilmiş gibi

    konu kapanmış gibiydi ama benim içim çok kötüydü.

    yemin ederim karşıdaki kızın birşeyler yapmasından korkuyordum

    korkutuğum başıma 3 4 gün sonra geldi

    ebruyla beraber olduğumuz bir gece konuşmaktan

    ve onun ilerdeki olası hasretini teselli etmekten

    bayağı bir geç saatte yattım

    haliyle dükkana da biraz geç geldim,

    dükkanı açarken elif elinde ki poğaca ile geldi

    vay amk. gitsin istiyordum

    sanki bulaşıcı bir hastalığa sahiptide ondan kaçarcasına

    başka işlere başka yerlere bakmaya çalıştım

    ama nafile olduğunu

    -sana poğaça sözüm vardı onu getirdim dediğinde anladım

    -tamam sağol şuraya bırak ben sonra yerim dedim bir an önce gitsin diye.

    -iyi işin bitince haber ver beraber yiyelim dedi

    ya gibtir git yaa

    bi gibtir git amk

    o kadar yannan sahibi başka adam var beni mi buldun amk.

    beyler kahvaltı yalan olsun diye.

    dükkanda ne kadar iş varsa yapılmaması gereken dahil

    hepsini yavaş yavaş yaptım

    daha bi güzel oldu amk. dükkanı.

    bu arada açlıktan geberiyorum

    tam bir soluklanayım derken

    -iki çayla geldi

    evet kendisi kaşınmıştı amk.

    kızdan kurtulmam lazımdı beyler

    -kız arkadaşım gelecek birazdan onunla yiyeceğiz kusura bakma dedim

    -hangi kız arkadaşın dedi

    -yüz tane kız arkadaşım mı var sanki

    -haa şu kız tamam dedi

    -evet o kız dedim.

    içimden süphanekeden elemtereye kadar bütün sureleri okuyorum ebru gelmesin o an diye

    -sevgilin mi o senin dedi

    yaa sanane amk. sana ne??

    -evet dedim

    -peki dedi

    gitti ohh amk. yaaa

    sanki tuttuğum takım şampiyonlar ligi finalinde önde de

    hakem 90 artıları da bitiren düdüğü çaldı

    ebru mesaj attı

    -annemlerle denize gidiyoruz haberin olsun diye

    iyi güzel hoş gidin de

    ben sevgilimle yiyeceğimi söyledim

    şimdi sen gelmezsen olmaz ki amk.

    iki üç saat geçti

    korkuyorum yemeye

    elife beraber yiyecez dedim

    ama açlık da başıma vurdu.

    giberim dedim

    öleyim mi amk. başladım yemeye

    hemen de gördü gözünü ayırmıyor ki zaten amk.

    içeri girip dışarı çıkıp ilk bana bakıyor.

    yavaşça dükkana doğru yürüyerek biraz yaklaştı

    -aaa sevgilin gelmeyecek miydi? dedi

    -işi çıkmış dedim

    -ekildin yani dedi

    sinirlendim.

    -sanane? ekilen benim sen niye karıştıyorsun,al dedim gözün kaldıysa poğaçanda

    hakaten amk.o na neydi ki??

    uzattım yarım ısırılmış poğacanın birini

    -ne kızıyon hemen, agresifleştirmiş seni ekilmek dedi

    bak yaa bak dövsen dövülmez sövsen sövülmez.

    -yaa işine bak alahını seversen dedim. kalktım.

    bozuldu gitti. üstüme bir gerginlik geldi amk. kızı yüzünden

    akşama doğru ebru geldi



    inadına biraz daha samimi göründüm ebruyla.

    ebrunun canına minnet zaten

    o ilgi karşısında o da aşkını yineliyor

    sensiz ne yapacam diyor

    geyik yine benim için sıkıcı olmaya başlayan bir boyuta gelmişti.

    amk beyler gidiyor geliyor

    vay ben sensiz ne yapıcam

    ulan bi kere biz birbirimizsiz ne yapıcaz desene

    sanki uzaya çıkıyor amk

    -ebru birazda zamanın tadını çıkar gidince anlatırsın bunları dedim.

    • haklısın da sanki beni, benim seni sevdiğim kadar sevmiyormuşsun gibi geliyor

    buyur burdan yak

    -ağıt mı yakayım ebru gideceksin diye seni bunları konuşarak mutsuz etmek istemiyorum

    yanıma gelmişsin ki bu benim için yeterince mutluluk sebebi

    seni güldürebilecek beni mutlu edebilecek fırsatımız varken

    durduk yere

    ben seni gidince şöyle özlerim

    sen gidince beni ne kadar özlersin?

    hımm ben daha çok özleyecek mişim

    sen daha az acı çekicekmişsin diye kavga mı edelim şimdi?

    • tamam da ne bileyim

    -24 saat konuşsak bende konuşurum vay şöyle özleyecem vay böyle özleyecem diye ama sonuç olarak sadece üzülürüz

    hem sonra pişman olmayacak mısın? kelebekle beraberken tüm zamanımızı israf etmişim üzülerek diye?

    • tamam o zaman beni sevdiğini söyle

    gözlerine baktım uzunca

    • e hadi dedi

    devam ettim bakmaya

    • sevmiyor musun yoksa dedi

    yine devam ettim bakmaya

    o da bana baktı.

    biraz bakıştıktan sonra

    -söze gerek kalmadı umarım dedim

    sarıldı, sanki gözlerim konuşuyor bende bi artismişim amk

    • sorduğum için özür dilerim çok korkuyorum seni kaybetmekten dedi

    -kendini kaybetmeden aklına sok kelebeğin herşeye rağmen seni çok sevecek

    biraz daha oturdu sonra akşam yemeği için eve gitti

    o gider gitmez bela yine geldi

    -ne güzel romantik bi film izledim, sessiz di ama güzeldi dedi elif

    hasta mı evet amk. düpedüz hasta.

    daha az önce gibtir ettim gelip

    dediği lafa bak

    -sende bul birini bir film de sen çevir biz izleyelim

    -ben oyunculuğuma güveniyorum da partnerim senin kadar olabilir mi onu bilmiyorum dedi

    evet anlaşıldığı üzere laf yarıştıralacak birisi değildi.

    kız resmen kaşınıyordu.

    al beni en yakın kuytu yere zütür iyice bi gib

    yannan aklımda kalacağına amımda kalsın istiyordu



    -olur olur sen bu yetenekle ona da öğretirsin herşeyi dedim

    -sağol dedi

    neye sağol amk.

    nedir yani?? iltifat mı ettik

    derken bir müşteri geldi dükkana.

    alışverişi sevdirdi bana amk.

    -sende sağol bak müşteri geldi görüşürüz dedim

    -görüşürüz dedi göz kırparak.

    bu işin dallanıp budaklanacağı belli olmaya başladı

    ebru mesaj attı.

    • yemek yedin mi diye

    -yok henüz yemedim

    • iyi yeme sakın ben sana getiriyorum dedi

    -gerek yok dedim

    ama elinde et döner dürümle geldi.

    bende evden bişey yapıp da getirecek sanmıştım amk.

    ebruya bu elif olayını çıtlatmak gerekiyordu ama nasıl

    sürekli o kızın tedirginliğini yaşıyordum amk.

    ölümden korkmadım ben hiç bu kadar

    işin ucunda ebruyu kaybetmek var amk.

    o kadar boşuna mı sevdik.

    bi zilli yüzünden kaybedelim

    ben lafa nasıl girsem diye düşünürken ebru yine sordu

    • ya bu kız hep buraya bakıyor gibi geliyor bana dedi

    karı milleti kıskanıcak tabi

    -taktın kıza boşver şunu

    • galiba senden hoşlanıyor kelebek bu,eski kız arkadaşın falan mı? dedi kıskançca ve ağız ararcasına.

    -benim gözüm birtek seni görüyor, kör değilse o da görmüştür dedim.

    ebru ile elif arasındaki göz duellosu devam ediyordu

    -hala bakıyormu diye sordum ebruya

    • eveeeet dedi.t harfini uzatırken dudaklarından öptüm ebrunun

    -bitti mi şüphen dedim

    biraz rahatlamış olacak ki espriyi patlattı
    Tümünü Göster
    ···
  19. 44.
    0
    *yoksa bu kız senin eski sevgilinde beni onu kıskandırmak için mi kullanıyorsun, gülerek ama şüphe ile

    ulan tam şeytan bu karı milleti neler geliyor aklına amk

    yok öyle bişey desem içinde şüphe kalıcak

    -vay be yakalandık buraya kadarmış,dur bana bir müsade et gidip sorayım eğer yeterince kıskanmışsa seni terkedeyim dedim

    • bacaklarını kırarım gidersen dedi ebru hafiften sol böğrüme alttan kroşe ile

    -dudaklarımdan tutta gitmeyeyim dedim.

    tam öpmeye yaklaşırken.

    -şaka şaka dükkanda bu kadar öpücük yeter dedim

    • offf ladı ebru uzunca



    ben bu sırada çok büyük özen göstererek elife hiç bakmadım.

    bizimki kıllanmasın diye.

    kıllancak bi durum yok da

    ha işte neden baktın dan çıkan bi trilyar kavga var aşk tarihçesinde

    ama onun arasıra baktığını hissediyordum ebrunun bakışlarının oraya kaymasından

    biraz daha cilveli aşıklar modunda gece dükkanı kapatıncaya kadar konuştuk.

    sonra beraber kapattık

    ebruyu evine bırakırım herhalde düşüncesi ile dükkandan çıktık

    • ebru nereye gidiyoruz dedi

    -seni eve bırakayım dedim

    • evde beni yalnız bırakma sende gel dedi

    -ebru geç oldu,hem artık gelmeyeceğimi söylemiştim sana utanıyorum ailen varken dedim

    • gel bir yorgunluk kahvesi yapayım sana söz istediğin saatte gidersin dedi

    şöyle yukarı bir baktım evde ışık yanmıyor.

    iki ihtimal var ya evde kimse yok ya da yatmışlar

    iki ihtimalde benim istemediğim bir durum.

    eğer evdelerse ve yatıyorlarsa rahatsız etmek istemiyorum.

    eğer dışardalarsa ve eve gelip bizi görürlerse yanlış anlarlar diye istemiyorum

    zaten eve çıkarsam ebrunun rahat durmayacağı belli.

    ebru rahat dursa

    uçkurumla şeytanın arası baya baya iyi

    haa istemiyor muyum ebruyu öpmek??

    çok istiyorum ama bana nedense onların evinde yapmak tamamen racon dışı geliyor

    -birşey içmek istiyorsan gel başka bir yerde içelim ama eve çıkmayalım dedim

    • tamam nereye gidelim dedi

    -bilmem

    • hadi sizin eve gidelim

    -ebru saat geç oldu merak ederler

    • off tamam arıyorum dedi

    annesini aradı.

    biraz geç geleceğini söyledi.

    bi kaç şey daha konuştular.

    ismim de geçti bir ara

    sonra bana dönüp tamam dedi hadi gidiyoruz

    annem yaylada babamla.

    muhtemelen bilader evdeydi

    onu aradım nerdesin diye

    -arkadaşlarlayım abi dedi

    -tamam ben haber vermeden eve gelme dedim

    -olm eve turist kızı atma komşular şikayet eder anneme vukuatlısın zaten diye uyardı beni bilader

    evet o ihtimal de vardı.

    saat geçti ama gören olabilirdi

    -tamam sen işine bak dedim biladere



    bindik taksiye içimde acayip bir heyecan

    ama kızı gibme heyecanı veya onunla yalnız kalacağımız heyecanı değil

    bi takluk çıkar mı kaygısının heyecanı

    girdik eve tabi kimse yok

    -sen geç ben sana bi çay yapayım dedim

    bir kere öptü tamam dedi

    içeri geçti

    bende suyu ısıtırken

    içeri girdim

    koltuğa oturmuş beni bekliyor

    -gel dedi oturmam gereken yere elini vurarar

    oturdum

    yine sarıldı öptü bende karşılık verdim

    gerginiz tabi ikimizde

    ya da ben ebruya oranla daha gerginim diyelim

    bir müddet sonra oturarak öpüşme

    yavaş yavaş koltuğa uzanarak öpmeye döndü o üstte ben altta

    heyecanla beraber cinsellikte ön plana çıkmaya başladı bende

    bunu o da hissetti tabi üzerimde olması vesileli ile.

    ama ben yanlış birşey yapıp tokatı tekrar yeme korkusu barındırıyordum yüzümdeki sinir uçlarında

    ben kendimi tutamaz ve dudaklarından boynuna doğru dudaklarımı kaydırmaya başlayınca

    nefes alma ihtiyacı duyarak

    -şu çay suyuna bir bakayım yoksa kesin baba olucam amk

    • su yanmaz merak etme dedi

    -ben kendimi yakacam ama dedim altından sıyrılarak kalktım

    biraz da yavaştan alarak gibimdeki damarların içindeki kanın sınırlarını aşmak istemesini engllemeye çalıştım

    bir süre sonra çayları hazırladım

    dalga da eski haline döndü benim

    yanına tekrar gittim

    çay içerken

    babası aradı

    aha dedim taku yedik amk

    babası sorar nerdesin diye

    bizim dürüst hatunda

    kelebeğin evindeyim der

    vay amk ben gibi tuttum diye düşünürken

    ebru babasını fırçalayarak

    -tamam baba çocukmuyum ben aradığınız zaman ulaşıyorsunuz işte dedi

    bu kötü bir histi beyler ebrunun benim için babasına bunları demesi o gecenin uzun olacağının göstergesiydi

    ayrıca oldum olası ailesine ters konuşanlardan nefret etmişimdir.

    onların gibi ve amı terksin işte

    ne artislik yapıyon anaya babaya

    -tamam hadi zütüreyim seni dedim

    • yok ben konuştum

    -ebru hiç hoşlanmadığım şeyler yapıyorsun dedim

    • ne oldu dedi

    -neyse boşver dedim

    surat yaptı kalktı

    • istenmediğim yerde durmam

    -istendiğin yere de gitmiyorsun ama

    • sen beni annemler kadar istemiyorsun o zaman

    -konuyu saptırma

    • ya konuştum kelebek tamam sorun yok işte

    -ne yaparsan yap benim yanımda onlarla böyle konuşma bir daha dedim biraz gerginleşen bir ortamda

    • biz seninle anlaşamayacağız galiba dedi

    evet amk. aşk bu işte.

    sen o kadar ayılıp bayıldığını söyle öp kokla.

    sonra bir küçük olay olsun

    biz seninle anlaşamayacağız olur muhabbet

    nerde kaldı aşk? nerde kaldı uğruna ölmek

    -benim bugün olup yarın olmama ihtimalim var ama onlar senin hep ailen olacaklar dedim

    bananeyse amk kız sana imkan sağlıyor işte

    okula gitmeden önce doya doya beraber olalım diyor

    ben akıl veriyom kıza

    bunu söyledikten aklıma çok kötü bir düşünce geldi

    acaba kız,ben ailenle aranı iyi tut derken ailesinin parasında gözüm olduğunu düşünür müydü??

    inşallah düşünmezdi

    • ben gidiyorum kelebek dedi

    -biraz daha otur ben seni bırakırım

    • hayır gidecem dedi

    bilirsiniz amk. kız alınganlıkları 5 yaşındaki yeğeniniz gibi davranırlar

    -ebru otur lütfen böyle gitme

    • ben senin için neler yapıyorum sen bana neler diyorsun

    -benim için başkalarının kalbini kırmanı istemiyorum

    • ama sen bunun için benim kalbimi kırıyorsun

    hatasını da kabul etmiyor amk.

    -tamam özür dilerim, kusura bakma

    • tamam önemli değil ben gidiyorum

    kalktım sarıldım

    sonra biraz da zorlayarak öptüm

    zorlama ile tekrar öpmeye çalışırken artık zorlamaya gerek kalmadığını gördüm

    çünkü o da karşılık veriyordu

    evet lan kavga sonrası daha heyecanlı oluyordu öpüşmek

    heyecanıma jr.kelebek te yenik düşerek karşılaşmaya ayakta dimdik bir şekilde devam etme kararı aldı

    maç öpüşmeyle devam ederken

    ben ebruyu fazla zorlanmadan koltuğun üstüne nakavt pozisyonuna getirdim

    ama esas nakavt olan cinsel abazanlığımdı.

    sürekli kasıklardan ortalar geliyordu

    gol olması çok zordu

    çünkü ebrunun kalecisi hala çıkarmamış olduğu kıyafetleriydi

    olay mahalinde sürtünmeler artınca

    bunlara dokunmalarda karşılıklı olarak eklendi

    ama vücudum istemsiz olarak ebruyu çok istediğimi belli etmeye başladı

    bunu da ebru hissetmiş olacak ki

    • daha önce hiç yapmadım şu an hazır değilim ama ilk senle olacak söz dedi



    birden gibim indi amk

    ebrunun böyle demesi içimdeki cinsel hormonların kurumasına neden oldu

    evet soru bile sormadan cevabını bilmek istediğim bir soruya net bir cevap almıştım

    kim sorabilir ki o kadar sevdiği birisine bakire misin diye?

    -tekrar tokat yiyecem diye çok korkuyordum zaten dedim hafif gülümseyerek

    o da utanıp gülümsedi

    -çok ileri gittiysem kusura bakma dedim

    • az kalsın bende gidicektim çok ileri dedi

    bir müddet sarılı halde

    öpüşmeye naihtiyaç halde
    Tümünü Göster
    ···
  20. 45.
    0
    parmaklarım saçlarını özlemişcesine

    duymuş olduğum ilk seninle olacak söyleminin yarattığı derin güven duyguları ile

    ebruya aşık olmanın ötesine doğru ilerliyordum

    sanki soğuk bir dağ ardındaydımda

    bugüne kadar tırmanarak güneşi görmüştüm

    ve beni ısıtan ebru güneşi

    tek ihtiyacım olan ısı gibiydi

    taksi çağırıp eve bıraktım

    ertesi gün işe tekrar gittim.

    elif yine ordaydı

    ben ebruyu düşünürken sabit bir yere bakıyordum mesela o biraz yürüyerek bakış açıma girip orda bekliyordu

    onu görünce yüzümü çeviriyordum sonra ister istemez yine ebruyu düşünürken bir yere dalıyordum

    o yine oraya geçiyordu

    sabah gelince günaydın

    yemek yerken az yaklaşıp afiyet olsun

    durup dururken hayırlı işler

    nasılsın gibi diyalog kurma peşinde gibi görünüyordu

    her seferinde tersleyip selamlarını almamama rağmen inatçı

    bir şekilde diyecek birşey buluyordu

    ebru dükkana yine sürekli geliyor

    ama elif ebru dükkandayken her hangi kendini farkettirici bir hareket yapmıyordu

    ebrunun sürekli dükkanda olması patrona da rahatsızlık vermeye başladı

    -olm ne yaptın lan bu kıza hamile mi yoksa peşinden ayrılmıyor dedi

    bi dakika patron kere giberim seni ama akıllı ol amk.

    sevdiğim kızla böyle konuşma

    -ben çağırıyorum dedim

    -haa iyi o zaman dedi

    ama rahatsızlığı da belli oluyordu

    gibimde mi amk.

    bir gün erkek arkadaşlar dışarı çıkmayı teklif etti

    ebrudan da izin alarak dışarı bir discoya gittik

    yaz olması vesilesi ile discolar ana baba günü

    alanyadaki discolar bilen bilir çok yakındır bir birine

    birine girersin ortamı beğenmezsen çıkarsın diğerine geçersin

    3 sap olmamız genelde discolara girişi bizim için zor hale getiriyor olsada

    genelde insanları tanıdığımız için herhangi bir sorun olmadı

    bende gözcü onbaşılar gibi ebruya sürekli durum bildiriyorum

    bir iki tane yer değiştirdikten sonra disconun birinde

    kimi gördüm??

    elifi

    yalnız mıydı??

    hayır

    yanında bir sapla beraber disconun önündeki barda dans ediyorlardı

    kafası da hafiften güzel olduğu sallanışından belli

    birden ayağıma bu kızdan kurtulmak için fırsat geçtiğini düşünerek

    kendimi ona göstermeye karar verdim

    bu sayede onu bir erkekle görmüş olacaktım ve bu durumda benden uzak duracaktı

    elifle yanındakinin biraz daha samimi bir şekilde dans etmeye başladıklarında

    yanına yaklaştım

    elifin suratının bana dönük olduğu yere geçtim

    10 saniye kadar farketmedikten sonra

    bana bakınca

    gülerek ve vaayy gibisinden

    -iyi eğlenceler dedim

    kızardı biraz ayrıldı lavuktan

    bende hemen olay mahalini terk ettim

    kendi kendime sevinirken ve diğer arkadaşları alıp başka yere gitme planı yaparken

    arkadaşların 70 lik bacardi şişesine sex on the beach kokteyli yaptırıp kızlarla shot şeklinde

    ısmarlamaya çalıştıklarını gördüm

    ingilizceleri allaha emanet

    eh amk. gidemeyeceğimiz anldıbına geliyordu bu



    bir an önce bitsin diye bende iki shot attım

    topu topu 17 tane çıkar zaten

    -olm gibtir git kendine içki al diye de terslendim 3 üncüyü içmek isterken

    -hadi gidelim başka yere dedim elemanlara

    -amk. manitan var bizi bari düşün takılalım az acele etme dedi

    bu arada elif ne tak yiyor diye kafamı çevirdiğimde o lavuğu yanından çoktan gibtir etmiş

    tek başına ona asılmaya çalışan erkeklerle mücadele ediyor

    ama kafası da benden tarafta

    bu arada ebruyla telefonda mesajlaşarak geyik de yapıyoruz

    bana belli etmeden yanında kim var

    ne zaman gideceksiniz gibi sorular sormaya çalışıyor

    bende onu gıcık etmek için binliğine onu kızdıracak şeyler söylüyorum turist kızlar hakkında

    derken yanımda dikilen bir şahsiyet olduğunu farkettim

    kafamı döndüğümde elifi gördüm

    -sadece dans ediyorduk dedi

    -banane dedim

    -haberin olsunda dedi

    -ne yaparsan yap beni ilgilendirmiyor dedim

    mesaj yazmaya da devam ediyorum

    o konuşurken benim kulağıma eğiliyor yüksek sesten dolayı

    -bişey içermisin?

    -yok gidecem birazdan dedim

    -beni de bırakırmısın eve dedi

    -araba yok bende taksiyle gidecem dedim

    -tamam beraber bineriz o zaman dedi

    -paran yoksa para vereyim git dedim

    -param varda korkarım yalnız gitmeye dedi

    -madem korkuyorsun niye yalnız geldin hem baya cesurca dans ediyordun az önce dedim

    bunu benim kıskançlığım olarak algılamış olacak ki

    -kıskandın mı dedi

    -kıskanılacak kişi kategorisinde değilsin benim için dedim

    ne kadar terslersem o kadar inat ediyordu

    -hem kimse teklif etmiyor ki çıkmak için dedi

    -yanlış kişilerden teklif beklediğin içindir dedim

    sıkıldım beyler kız sülük

    ama afet bi sülük amk gib kırar

    onunla konuşup orgazm olabilecek pek çok delikanlı vardır

    kendimi ebruyu aldatıyor hissettim.

    arkadaşlara ben gidiyorum dedim

    mekanda çıkmaya çalışırken kalabalığı yararak o da arkamdan geldi

    ben bu durumdan çok daha rahatsız oldum.

    ebrunun bir tanıdığı.

    ceyhun bini veya tayfasından birisi

    beni o halde görüp yanlış anlayabilirlerdi

    merdivende bekledim

    bana yetişti

    -sen nereye dedim

    -taksiye kadar geleyim lütfen dedi

    -elif burda kal gelme arkamdan dedim

    -ben başka taksiye binerim dedi

    -elif gibtir git başımı belaya sokma benim dedim

    -sen gibtir git dedi

    oh canıma minnet zaten sarhoş amk

    -tamam gibtirip gidiyorum dedim

    yürüdüm aşşağı indim

    kapıdaki kalabalıktan geçmeye çalışırken

    arkamda ilerlememi bildiren el yine elifin eliydi

    dışarı çıktım ondan sıyrılarak

    taksiye doğru hızlı adımlarla ilerlerken

    arkamdan yazlık kısa topuklu ayakkabısıyla koşarcasına yürüyen yine elifti...



    bir kız bu kadar bir olayı abartamazdı

    abartmamalıydı.

    gibtir ettim amk.

    hep ters davrandım hala yüzsüzlük yapıp peşimden geliyor

    ceyhun bini de piyasada görünmüyordu

    acaba ceyhun mu gönderdi bu kızı diye düşündüm ama

    imkansızdı amk. kız gelmiş işe başlamış kuyumcunun bir tanıdığı vesilesi ile gelmiş

    ama olabilme ihtimali bile beni korkuttu ve adımlarımı daha da hızlandırdım

    abi sıra hangi takside derken artık koştu mu ne yaptı amk.

    elif de arkamdan yetişti

    muhattap olmak istemezcesine tanımıyormuş gibi yaparak direk taksiye bindim

    taksicide bininceye kadar o da arka koltuğa oturdu
    Tümünü Göster
    ···