/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 576.
    0
    Yaz kardeşim
    ···
  2. 577.
    0
    veya herhangi bir sevgi belirtisi
    defterler geldi
    ekşın reyiz e getirdim
    -dıbına çakim arkadaşım ben okumam bunların hepsini dedi
    -alabilir miyim o zaman komutanım dedim
    -hayır kitabım bitsin bi ara göz atarım dedi
    4 gün koyduğum yerden kıpırdamadı bile
    hergün alabilir miyim komutanım dedim
    -daha okumadım dıbına çakim arkadaşım dedi
    4üncü gün bana acımış olacak ki
    -al tamam gerek yok okumama dedi
    tarihli ilk mesajdan başladım okumaya
    hepsini tek tek okudum tekrar canlandı gözümde hepsi
    45 gün civarında sürdü yazmam
    cünkü 3 kere en baştan yazmak zorunda kaldım
    bu sürede eğitim timi bitti
    • *berelerimizi taktık
    eğitim timinde ikinci oldum
    avantajım cavuş oldugum için askeri temel bilgileri iyice ezberlemiş olmak
    yazıcılarla yakın ilişkide oldugum için o gün göreceğimiz dersleri bilmek ve ön hazırlık
    yapmak
    sivilde de spor yaptıgım için sporda zorlanmamam
    bunun mükafatı ise ekşının bana daha fazla sempati duyması ve beni çift çarşı ile
    ödüllendirmek oldu
    ebruya yazdığım bitinceye kadar ebru ile normal konuşmaya devam ettim
    yazıp yazmadığımı sordugu zaman karalıyorum bişeyler deyip konuyu kapattım
    hep mutlu görünmeye çalıştım
    ama onu hiç aksatmadım hergün bazen iki bazen bir sefer arayıp kısa konuşmalar
    yaptık
    hiç aşk konusuna girmediğim onun da dikkatini çekti
    -beni hala seviyor musun kelebek dedi
    elime düştü mü düştü
    şu soru müstahak oldu ona
    -sen beni seviyor musun?
    -önce ben sordum dedi
    -artık aşkımı duymak değil okumak istiyorsun o yüzden bekle dedim
    -tamam dedi
    -sen seviyor musun dedim
    -bilmiyorum dedi
    bir aşık için en son duymak isteyeceği laf
    amk ya seversin ya sevmezsin bilmiyorum ne demek
    -öğrenince haber verirsin dedim
    -tamam dedi kapattık
    yazdığım kitap şu an anlattığım tarzda değildi
    ···
  3. 578.
    0
    en azından küfür yoktu
    genelde şiirsel bir yazım dili vardı
    kısaca örnek vermek gerekirse
    • **saatin 5 e gelmekte olduguna aldırmayışımdın
    uyandığımda yanımda olmadığına isyanım
    telefonumun mesaj sesine hayranlığımdın
    gülcülerle muhattap olma sebebim
    yüzüme giden damarların açıcısı
    bacaklarımda ki kasların gevşeticisiydin
    haylazlığımın kulağından tutan
    avuçlarıma sıcaklık katan
    gönlümdeki tatmin
    yüreğimdeki yaşam azmimdin
    • *diye uzayan ilk günden nizamiyedeki o güne kadar olan bölümleri
    her satıra dayanan bir anı vardı.
    12 tane de ebruya yazdığım ayrıca şiir vardı bu kitapta
    bitirdikten sonra tekrar tekrar okudum
    10 gün civarında hep ekgib bişey yazdım mı diye düşündüm
    ekşın kitabı istedi
    çünkü biliyordu uğraştığımı
    özel komutanım desemde
    -dıbına çakim arkadaşım burdaki paşaların bilgilerini sızdırmadığını nerden bileyim
    mecbur okumam lazım dedi
    çaresiz getirdim
    bana hiç yorum yapmadan kitabı baştan sona okudu bir günde
    sonra yanına çağırdı
    -vay dıbına çakim arkadaşım senin ne şimdi bu açıkla bana dedi
    durumu anlattım
    en baştan sona kadar
    inanır mısınız elifin evine gittim diye beni bir akşam yemeği bulaşıgı ve 4 çarşı ile
    cezalandırdı
    -dıbına çakim arkadaşım kızı kandırabilirsin ama beni kandıramazsın gibmişsindir sen o
    kızı dedi
    yapmadım etmedim desemde inandıramadım
    herşeye eyvallah cezalar tamam ama kitap iki gün bende kalacak arkadaşım dedi
    -komutanım bu kitaba bağlı herşey göndermem lazım bir an önce dedim
    o zaman git fotokopisini çek yengene de okutacam bazı yerleri hoşuma gitti dedi
    emredersiniz dedim o kadar sayfayı çektirip ona verdim
    tek tek kendisi zımbaladı
    -adresi yaz ben göndereyim kargoyla dedi
    ekşın on numara adamdı beyler
    tanıdıkça çok sevilecek bir insan
    mükemmel ötesi komik ve zekiydi
    ···
  4. 579.
    0
    haftada 3 sabah kışla etrafında 9 km olan koşu parkuruna beni de zütürürdü diğer
    göze girip çift çarşı kapmak isteyen askerlerle beraber
    ama yarı yolda kalanları döverdi
    kışla etrafındaki kulelerde nöbet tutan askeri göremezse hepimizi yere yatırır sessiz
    olma komutu verir
    sessice kuleye tırmanır askerin silahını alır bi de güzelce döverdi
    koşularda tayt giyerdi dizlerine kadar inen
    koşu sonrası odasına gider mekik aleti ile ah uh sesler çıkarak mekik çekerdi
    hep gizli baskınlar yapar askerler vukuat işliyor mu diye onları takip ederdi
    • *ona ispiyon yapmaya gelmiş askerleri
    -dıbına çakim arkadaşım sen söyleyince zevkli olmuyor benim kendim bulmam lazım
    diye gibtir ederken aynı anda döverdi de
    hiç bir askerin maaş konusunda hakkını yemez
    kuruş kısımlarını fazlası ile cebinden karşılar hepsinden helallik alırdı
    fakir askerlere kendi cebinden yardım ederdi
    terziyi çağırıp sadece iğne iplik ister kendi dikerdi
    botunu bana boyatmaz hiç bir özel işini yaptırmaz yaptıracaksada mutlaka rica ederdi
    -dıbına çakim arkadaşım bi çay getirir misin gibi
    subay astsubay berberine
    -dıbına çakim şu saç kesmeyi öğrenmem lazım diyecek kadar garip bir adamdı
    benim 5 çarşımı keser 15 çarşı verir 7 sini yine keser altı verir 3 alır derken en çıkılmaz
    bir matemetik işlemine sokardı
    ebruyu aradım
    -nasılsın dedim
    -bilmiyorum dedi
    -neden ne oldu dedim
    -birisi kitap göndermiş dedi
    -beklediğin birisi mi göndermiş dedim
    -evet dedi
    -demek birisi olacak kadar uzağım sana artık dedim
    -sevdiğim birisi olarak düzelteyim o zaman dedi
    -arkadaş olarak sevdiğin birisi mi dedim
    -evet dedi
    taa amk o arkadaşlığın
    -tamam ebru başka demek istediğin bişey var mı dedim
    -bu pazar çarşıya çıkacak mısın dedi
    -belli olmaz dedim
    nasıl belli olsun amk ekşın var
    -tamam çıkarsan görüşürüz dedi
    -ne görüşecez dedim
    -sana bişey vercem dedi
    o merakla yaşayacağıma başıma gelecekler yaraktan gelsin amk
    -söyleyemez misin ne vereceğini dedim
    -hayır pazar çıkarsan görüşürüz
    ···
  5. 580.
    0
    tamam dedim
    ekşına gittim
    -bu pazar çarşıya çıkabilir miyim komutanım dedim
    -olmaz dıbına çakim nöbet kilitlediler bana bu pazar dedi
    sesim soluğum kesildi amk
    06.07.2011 17:15 • yannan giben kelebek • 9611
    +16
    ---haftaya çift çıkarsın dedi
    -komutanım bu pazar çıkayım bi daha istemem çarşı dedim
    -dıbına çakim eylem mi var bu pazar yürüyüş mü yapacaksın kıllandım dıbına çakim
    göndermiyorum dedi
    -ebru gelecek komutanım dedim
    -ziyarete gelsin bi saat izin veririm dedi
    ekşını tanıdığım kadarıyla ısrardan nefret eden birisi oldugunu bildiğim için
    -emredersiniz komutanım başka bir emriniz var mı dedim
    -yok dıbına çakim dedi
    akşam defterleri imzalamaya zütürdüm
    bi kere daha sordum
    yine olmaz dedi
    ertesi gün sabah yine sordum yine olmaz dedi bu defa tokatla
    öğle yemeğinde yine sordum
    yine enseme vurdu bir daha sorarsan tüm çarşılarını kapatırım dedi
    akşam oldu
    ben izne çıkmak istiyorum komutanım dedim
    -çıkmazsın ben çıkınca gidersin izne dedi
    iyice sinirlendirdi amk
    -o zaman firar ederim komutanım kusura bakmayın dedim
    beni bi güzel dövdü beyler
    -bana mı yapıyon dıbına çakim askerliği istersen firar et nasıl olsa yakalanıp gibe gibe
    yine yapacaksın dedi
    -razıyım komutanım dedim
    baktı dayaktan uslanacak gibi değilim
    git bana astsubayı çagır dedi
    o geldi
    bu asker hakkında vukuat raporu hazırlayın bir hafta disiplin koğuşu cezası yazın beni
    tehdit etti dedi
    astsubay emredersiniz deyip odadan çıktı
    herşey hazırlandı
    en son yine ekşının imzasına kaldı iş
    ben zütürdüm imzalatmaya
    imzaladı
    -başka bir emriniz var mı dedim
    -git iç bahçede bekle ben çağırıncaya kadar gelme dedi
    emredersiniz dedim
    ···
  6. 581.
    0
    gittim aşşagı
    yarım saat sonra yazıcı sigara içmek için aşşağı indi
    bana koştu
    ---olm kelebek benden duymuş olma ekşın seni disipline göndermeyecek dalga
    geçiyor seninle dedi hafta sonu da gönderecek haberin olsun dedi
    koşarak gidip ellerinden öpesim geldi ekşının o kadar dayağa o kadar eziyete rağmen
    biraz daha durdum
    yanına gittim
    tekmil verdim
    -dıbına çakim ben sana gelme demedim mi dedi
    -bi emriniz var mı diye sormaya geldim komutanım dedim
    -sen dans etmeyi biliyon mu dıbına çakim dedi
    -eh işte biraz komutanım dedim
    -hafta sonu askeri discoda hünerlerini görmek isterdim dıbına çakim dedi
    bine bak makara yapılır da bu kadar yapılmaz amk. şaka yaptıgını öğrenmesem ana
    avrat söverdim yok lan sövemezdim zütüm yemezdi amk
    -isterseniz pazar günü nöbetinizde yanınızda olayım pazartesi gönderin komutanım
    dedim
    -gerek yok dıbına çakim dedi
    -emredersiniz dedim gittim
    cuma geçti ses yok
    cumartesi zaten izin günü gelen yok
    pazar sabah erkenden damladı nöbet teslim almak için
    beni gördü
    -disco da neden degilsin dıbına çakim arkadaşım sen dedi
    -bekliyorum komutanım haber gelmedi henüz dedim
    -vay dıbına çakim beraber bekleriz o zaman dedi
    emredersiniz dedim
    8 oldu ses yok 8 30 oldu ses yok herkes çarşıya çıktı amk ben hala bekliyorum
    gönderecek diye
    9 oldu yine yok
    sürekli giriyorum odasına hani unuttumu diye
    onun odasının dışında duvara yaslanıp çömeldim umutsuzca
    her saniye ona küfür ettim
    birden kapıyı açtı
    -dıbına çakim arkadaşım gel buraya dedi
    -emredin komutanım dedim
    -çarşı defterini getir dedi
    -emredersiniz komutanım dedim
    getirdim
    imzalarken
    -ben bu kadarla affediyorum o eve gitmeni inşallah kız da affeder dedi
    ···
  7. 582.
    0
    **elif tekrar ediyorum dıbına çakim senin.
    koştum üstümü değiştirdim
    nizamiyeden dışarı çıkıp
    ilk telefondan ebruyu aradım
    kadıköydeyim dedi
    bindim otobüse gittim yanına
    elinde hiç bişey yoktu
    bana verecek
    -ne vereceksin dedim
    -acelesi yok dedi
    yanında çantası vardı
    ne verecekse o çantadan çıkaracaktı ama çantada pek büyük değildi
    -iyi tamam bekliyorum o zaman dedim
    -teşekkür ederim yazdığın için dedi
    -okudun mu dedim
    -evet dedi
    -istediğin gibi olmuş mu dedim
    -hayır dedi
    bu cevaptan sonra çantadan söz yüzüğünü çıkarıp bana teslim etmesi ihtimali çoğaldı
    onu biraz daha göreyim
    biraz daha sesini duyayım diye
    hiç konuşmak istemedim
    biraz daha bana baksın
    her gece düşündüğüm her an aklımda olan birisini en azından birazcık daha yakından
    hissedeyim diye sessizce ama herşeye hazırlıklı gözlerine baktım
    bir kaç desimetre uzaklıkta olan ellerine bir daha dokunamayacağım korkusunu kendi
    ellerimi tutarak
    bir daha dudaklarından öpememe ihtimalimi sıcaktan kurumuş dudaklarımı ıslatarak
    bastırmaya çalıştım
    -hazır mısın dedi
    neye bile diyemedim
    elini çantasına attı iki yüzüğü çıkarıp masanın ortasına koydu
    ilk defa ağlamaya dudaklarımdan başladım büzüştüler gittiler
    nefes alma fonksiyonlarımı off çekerek normale döndürmeye çalışsamda fayda
    etmedi
    yüzümü kaldıramadığım için damlalar yüzüme degmeden yerlere döküldü
    -kelebek dedi
    -efendim dedi o halde ona bakamadan
    -bana bak dedi
    sonra damlalar yüzümde yol bulmaya başladı
    parmağını uzattı
    -tak bir kez daha çıkarttırma dedi
    filmlerde sacma sapan aşıklar yolda gördüğü herkesi öper herkese sarılır ya
    mutluluktan
    ···
  8. 583.
    0
    onlara saçma sapan diyeni ekşın reyiz gibsin
    haklılarmış beyler herkese sarılıp herkesi öpmek istermiş insan
    bu arada saol dıbına çakim ekşın duaların kabul oldu affetti beni.
    • *babanız alkolikse onun alkolü bırakabileceğini sadece umut edersiniz
    alkolü bıraktım bir daha içmeyeceğim derse de
    her gece eve gelişinde ilk dikkat edeceğiniz şey
    içmiş olup olmadığı olur
    alkolle babanız sizin için aynı anılmaya başlar
    en yakın arkadaşınıza en büyük sıkıntınızı sırlarınızı vererek anlatırsınız
    ondan beklediğiniz tepkiyi alamayınca hem pişmanlık duyar
    hemde ona bir daha birşey anlatmazsınız
    güvenini kaybederek yaşanmaya devam edilecek şey değildir aşk
    kazıklandığınızı hissettiğiniz bir markete bir daha gitmezsiniz
    aşıkken durup düşünebilme olayları gözden geçirebilme yeteneğiniz varsa
    çekeceğiniz acılar daha da azalır
    sevdiğiniz kişi huur olmayabilir ama huur çoçukluğu yapmayacağı anldıbına
    gelmez
    siz birine deli gibi bağlanmışken
    geceniz gündüzünüz onu nasıl mutlu ederimi düşünmekle geçerken
    aynı tepkiyi size vermemesini bile huurluk olarak algılarsınız
    yıllarca beraber olduğunuz birisinin üzerinde hak sahibi oldugunuzu düşünürsünüz
    zütünü sallayarak yürümesinden
    zütüne geçirdiklerine
    kiminle konuştuğundan
    kimin yanında olduğuna
    sürekli boğarsınız nerdesin ne yapıyon kim var yanında diye
    hepsini bende düşündüm
    ebru nerde ne yapıyor kiminle
    o ceyhun biniyle görüşüyor mu
    erkek arkadaşlarının evine gidiyor mu
    onlarda kaldıgı oluyor mu?
    evet hepsini düşündüm ama sadece düşünmekle kaldım
    hiçbirisini ona yansıtmadım
    sadece gözümle gördüklerimin hesabını sordum
    ceyhunla sarılırken görmem
    o arkadaşı ile el ele diskoda dolaşması
    sizce hayat bu adar tesadüfi mi?
    06.07.2011 17:18 • yannan giben kelebek • 9613
    +13
    • *ebru'nun yaptıkları sadece benim gördüklerimden ibaret miydi
    hiç mi sarılmadı başka bir erkeğe
    hiç mi gidip dans etmedi?
    şimdi size bunları sordum
    ···
  9. 584.
    0
    bende sizin bildiğiniz kadar biliyorum
    sonuç ne peki?
    sadece şüphelendiğimizle kaldık
    gözüyle görmediği bir şey için en kötü anımda askerdeyken hayatımı zehretti bana
    onun için birşey yapmamı istedi
    sabahlara kadar uğraştım yazdım
    onun için ekşından bir trilyon dayak yedim
    bu muydu yani
    hadi affetim tekrar tak barışalım
    aynı mı olacaktı herşey
    sevinmedim mi barışacak olmamıza tabi ki sevindim çünkü seviyorum
    ama parmağı düzelt yüzüğü tekrar tak sonra hadi öpüşelim
    el ele gezelim sevgili olalım yine
    o kadar basit değil beyler
    benim hayatımda bu olayın yüzüğü tekrar taktım
    sonra sarıldık barıştıktan ibaret olmasını istemedim
    böyle bir anı istemiyordum
    -niye geri geldin dedim
    -sevinmedin mi dedi
    göz yaşlarımı da yavaşca kuruladım
    -sevindim geldiğine dedim
    parmağı hala havadaydı
    sadece yüzüklere baktım
    -takmayacak mısın dedi
    -önce biraz konuşalım dedim
    bana trip attı vay efendim istemiyormuş beyefendi boşuna gelmişim o kadar yolu
    falan diye
    önceden ağlamış olmam
    yaşadığım onsuz günlerin sıkıntısına birde onun bu tribi eklenince sinirlendim
    ---sen benim sözüme güvenmeden o yüzükleri çıkarabiliyorsan tekrar güvenmeye
    başlayınca kendin neden takmadın dedim
    bana geldin sebebini bile açıklamıyorsun gelmenin
    istediğini yaptım ama amacım beni affetmen değil suçsuzluğumu kanıtlamamdı
    ben bir kere söz verdim sana ve hala da sözümde duruyorum.
    hala güveniyorsan kendin tak. söz yüzüğü bir kere geçirilir parmağa babanın dediği
    gibi dedim
    konuyu yine eliften açtı vay niye gidiyonda ben gitsem şöyle olurda falan filan
    -anladım ebru sen hazır değilsin bu yüzükleri takmaya içinde hala şüpheler var onları
    gider öyle gel bana dedim
    -hazır olmasam buraya gelmezdim dedi
    -hazır olsan hiç çıkarmazdın,bi kere şüphe duydun mu çıkarır atarsın bir daha da
    takmazsın
    ···
  10. 585.
    +1
    senin amacın belli üzüntülerine dayanamadın tekrar takıp mutluluk oynayacaksın
    benimle
    ben oyun filan istemiyorum en baştan beri seni adam gibi sevdim hala da adam gibi
    seviyorum
    buna inanıyorsan kendin tak. hala benim takmamı istiyorsan demekki hala şüphelerin
    var
    benim onunla hala bişeyler yaptığımı düşünüyorsun ve sana tekrar söz vermemi
    istiyorsun
    hayır ebru bir kere söz verdim.o yüzükleri taktım sözümün arkasındayım karar senin
    yüzüklerde burda buyur dedim
    • *bunları söylerken haksız olduğum yerlerde yok değil binler kızın evinde ne işin var
    beynini gibtiğimin kelebeği
    haksız mıydı peki ebru
    haklı oldugu yerler vardı
    kim olsa aynısını yapardı
    sevgilini başka bir kızın evine gittiğini duyacaksın da hadi olmuş madem affedeyim
    diyeceksin
    daha önce söyledim ben affetmezdim
    o yine de şans verdi geldi
    gelme sebebini sevgisinden başka açıklayabilecek olan var mı??
    benim aklıma başka birşey gelmiyor
    ama seviyorsa da güvensin
    güveniyorsada o yüzüğü zırt pırt çıkarmasın
    yüzükler bir süre bekledi masada
    bi bana baktı bi sağa sola baktı bi yüzüklere baktı
    -takmayacaksan arkadaş olmak istemediğimi zaten biliyorsun ben gideyim dedim
    -git kelebek, çok meraklısın gitmeye dedi
    -hayır kararını bekliyorum bak masada küllük var ya parmağına tak yada küllüğe at
    bende hayatımın adresini öğreneyim dedim
    -biraz yürüyebilir miyiz dedi
    06.07.2011 17:19 • yannan giben kelebek • 9614
    +19
    • *evet benim de ihtiyacım vardı yürümeye
    hadi takmazsa giderse ne tak yicen amk kelebeği
    gibe gibe peşinde koşacan yine amk artisi
    yüzükleri ben aldım elime
    kadıköyde yürümeye başladık kalabalık insanlar ayırdı yürümemizi ama tekrar tekrar
    yine kavuştuk
    çok istedim elinden tutmayı
    yarimi öyle bir yere ittim ki tutmasam ellerinde düşecekti
    o kadar yürüdük ki sonunda insan sayısında azalmanın oldugu bir yere geldik
    ben durdum o biraz yürümeye devam etti
    sonra benim gelmediğimi fark edip o da durdu
    geri dönmedi
    ···
  11. 586.
    0
    ben yaklaştım
    bir elini tutup yüzükleri içine bıraktım
    sonra deniz tarafına dönüp o tarafa yürüdüm
    ben denize bakarken ensemde saclarını hissettim
    kafasını biraz eğerek koyduğu için boyu ancak o kadar yetiyordu
    sonra korkakça ellerini yavaşça böbrek hizamdan göbeğime ordan da kalbime doğru
    yaklaştırdı
    aşşağı hiç bakmak istemiyordum
    ama güneş yüzüğün tektaşına vururken
    kalbimde gözlerime mutluluk gözyaşları komutunu verdi
    hiç sabırsızlanmadım dönüp ona doya doya sarılmak için
    o gözyaşları içimdeki sıkıntıyı giderdi ohh bee dedirtti
    beni yavaşça kendine döndürdü
    bakamadım ona
    alnı yanağıma değinceye kadar kendime çektim onu
    -çok sevdim seni ne yapayım kelebeğim dedi
    başparmaklarımı kulak altında diğer parmaklarımı da boynundan ensesine uzanır
    halde gözlerime bakmasını sağladım
    nemliydi gözleri ama gülüyordu
    -hiç bir zaman di'li geçmiş zamanda kalmasın sevgin dedim
    sonra ellerini havaya kaldırdı
    utangaç gülümsemesi ile
    -koltuk altın yırtılmış dedim
    dalga geçtiğimi anlayınca
    -peki sen bilirsin dedi başını yana çevirerek
    ellerimle kendime çevirip
    bir kez öpmek inanın hiç zor olmadı
    • *unutmaya başladığım dudakları hatırlayıp biraz doyum elde edince
    -zaten bugünde öpüşemesem gay olmaya karar vermiştim. dedim
    -zor olmazdı senin için o kadar askerin arasında dedi
    al dıbına çakim kelebek aldın mı cevabı
    öp işte çemçük zütün kaşınıyor illaki
    öpüşmeyi ön planda tutmadık
    bi kaç hasret ve özlem öpüşmesinden ziyade daha çok sıkıca sarılmalar oldu
    ikimizde yine ayrılığın olacagını biliyorduk
    ama bu defa en azından kalblerimiz bir olacaktı
    yemek yemeye gittik bir yere
    sık sık yüzüğü öptü parmağındaki
    onunla sadece karşıya kadar gidebildim vapurla çünkü havalimanına gitmesi
    gerekiyordu
    ve benimde geri dönmem gerekiyordu kışlaya
    vapurda yan yana sarılarak geçirdiğimiz yolculuk diğer dönüş vapuru hareket edinceye
    kadar yüz yüze oldu küçük öpücüklerle
    ···
  12. 587.
    0
    kalkan vapurum denizden karadan ayrılırken
    bize gelen geçenler ne oldu lan bunlara neden ağlıyorlar diyecek kadar dikkat
    çekiciydi
    aşk bitti sıra ekşın reyize geldi
    bir an önce gitmem lazımdı geç kalmam halinde kim bilir kaç çarşımı daha kapatacaktı
    vapurla kadıköy ordan küçükyalı derken
    düştük ekşın reyizin kucagına
    üstümü değiştiremedim biraz geç kaldığım için
    benden başka geç gelenlerde vardı
    ekşın akşam iştimasına geldi
    yoklamaları kontrol etti
    üstünü değiştirmeyenler burda kalsın digerleri yemekhane geçsin dedi
    ben ve yaklaşık 20 kadar kişiye
    sadece 10 dakika verdi kamuflaş ve botları giymek için
    koştuk geri gelebilen geldi
    gelemeyenleri tespit etti
    biraz bekledikten sonra gelenler ve gelemeyenler diye ikiye ayırdı
    herkesi yere yatırdı
    -dıbına çakim arkadaşlarım sizin galiba gözleriniz bozulmuş çünkü kolunuzdaki saati
    görüp zamanında gelemiyorsunuz
    mıntıka yapılacak ama gözünüz bozuk oldugu için ayakta yapamazsınız sürünerek
    yerdeki pislikleri yakından görerek iyice temizleyin dedi
    herkes ruh haline göre tepki verdi içinden ama ben gülümseyerek yaptım
    -dıbına çakim arkadaşın sen iyice sürün kirli kirli asker gibme fantazimi senin üzerinde
    deneyeceğim dedi. bana
    06.07.2011 17:22 • yannan giben kelebek • 9615
    +10
    -1
    • *gerekli cezalar çekildikten sonra ekşın tarafından yemekhaneye zütürüldük
    yemekhaneci asker yemeği bol bol dagıttığı için bize kalmamış
    bunu farkeden eşkın panik atakla yemekçi askerlere verdi veriştirdi
    ama sonra hatanın kendisinde olduğunun farkına varıp onların üzerinde ki ellerini
    çekti
    süründürdüğü herkesi yine komutası altına alıp askeri fastfood a zütürdü
    ve herkese tost ısmarladı
    hamburger yemek isteyenlere sağlığa zararlı dıbına çakim tost yeyin dedi
    yemek istemeyenlere tehdit yoluyla yedirdi aç kalmanıza izin veremem diye
    o gün onun nöbeti olduğu için bende o nereye ben oraya arkasında dolandım durdum
    yat iştimasını aldıktan sonra subay ast subay gazinosunda tv izleyerek dinlenmeye aldı
    ···
  13. 588.
    0
    bende mecburen tahaf ettim sürekli bir ihtiyacı var mı diye
    derken beklediğim soruyu sordu
    -anlat dıbına çakim arkadaşım ne yaptın dedi
    -süründüm komutanım dedim imalı bir şekilde
    gel dıbına çakim arkadaşım beyninde temassızlık var senin anlaşılan dedi
    yanına yaklaştım alnıma patlattı iç tokatı
    -komutanım sabahın ilk ışıklarında umutsuz bir güne uyandım beni bekleyenime
    kavuşamayacağım için. lakin ilerleyen zaman içerisinde gerekli
    merciilerden gerekli izinleri aldıktan sonra kendimi nizamiye dışında otobüse
    koşarken buldum. aslında sadece otobüse koşmuyor sevdiğime de koşuyordum
    hoş ne olacağını beni neyin beklediğini bilmiyorum.bir türlü gelmeyen doğru otobüse
    tekerinden başlayıp şoförüne kadar uygunsuz saygılarımı belirttim.
    vesselam otobüs geldiği zaman içine binmeye bile cesaretim yoktu korkuyordum
    komutanım
    -dıbına çakim senin beynine reset atmak lazım nasıl konuşuyon öyle doğru düzgün
    gittik oldu olmadı desene dedi
    -kitap okumayı sevdiğiniz için böyle konuşuyorum komutanım dedim
    -bu bir emirdir anlat dıbına çakim dedi
    -beklenen yere vardığımda vücudumda ana üssü kalbim olan değişik belirtiler
    meydana gelmeye başladı
    ama benim en çok ihtiyacım olan organım ayaklarımdı.hem onun yanına kadar
    yürüyebilmek hemde karşılaşacağım olumsuz bir durum karşısında
    ayakta durabilmek için.bir adım attım onu gördükten sonra
    günlerce beklediğim bu görüşmede haketmiş olayım yahut olmayayım tek ihtiyacım
    bir sıcak gülümseme idi
    lakin gülmedi komutanım
    birbirlerine mecburen selam veren asker komutan selamlaşması oldu sadece
    bu bir kötüye işaretti
    oturup konuşulma esnasında masanın üzerine çıkarılıp konulan iki adet yüzük
    işaretleri iyice belirgenleştirince
    askeriyedeki mantık dışı cezaların aslında yaşanılan hayat için bir ipucu olduğunun
    farkına vardım
    ağaç a neden selam verilir? mantık 0
    bir ömür rayında ilerlerken neden birine aşk selamı verilir yıllarca hemde esas
    duruşun en alasında
    ···
  14. 589.
    0
    içtim mi dıbına çakim sen dogru dürüst anlat şunu dedi ekşın
    -o yüzüklerin masada olmasının sebebi benim tekrar takmamı istemesiymiş
    komutanım dedim
    -taktın mı dedi
    -kendisi taktı komutanım dedim
    -tamam gerisini anlatma belliki bundan sonra askere illegal işler yapmışsınız dıbına
    çakim dedi-gitti mi dedi
    -gitti komutanım dedim
    -tamam dıbına çakim o bir daha gelinceye kadar çarşı iznini kapatıyorum senin dedi
    -ama diyebildim sadece
    -dıbına çakim sen gider başka bir kızın daha evine girersin. yeter dedi
    -emredersiniz komutanım dedim
    -sen bu askerlere de böyle mi anlatıyorsun abazan hikayelerini dedi
    kem küm ettim
    -dıbına çakim askerlerin suçu yok ki dedi
    -başka bir emriniz var mı dedim.hem kaçmak hemde muhtemelen sinirlenme ve beni
    cezalandırmasından kaçmak için
    -nasıl olsa bu gece yatamazsın sen gece devriyesine benimle gelirsin dedi
    -emredersiniz dedim
    aşşağı indim ebruyu aradım
    onun da alanyaya dönmüş olması lazımdı
    insan hayatın eksilerini bir kere düşünmeye başlayınca önce bir dal sigara sonra
    düşünme devam ederse çakmağa gerek kalmadan
    yakılan diğer sigara hayatında eksi sayısı çoksa markete gitme
    koy gitsin bu hayatın zütüne diyebilecek kadar vahimse durum taşıyabildiğin ve cebin
    el verdiği kadar aldığın alkol
    ve sonrasıdır yalnızlık
    askeriye gibi bir yerde içme imkanların kısıtlıysa bir dost selamı en alkollü içkidir
    benim tek dostum ebruydu
    bir gülümsemesi aşkım demesi özledim demesi yılların beni süründürmüşlüğünü
    dizlerimi çürütmüşlüğünü unutturmak için yeterliydi
    öyle de oldu
    mutluydum çünkü artık duyduğum kelimeler arasında aşkım ı da seçebiliyordum
    işin doğrusunu söylemek gerekirse özlemle birlikte sadece onlara konsantre
    oluyordum
    bana aşkım diyordu aşkım
    ···
  15. 590.
    0
    **konuşmalarımız yavaş yavaş benim ne zaman izin kullanacağım konusuna kaydı
    ben de net bir şey söylemedim.
    telefon konuşması devam ederken muhabbet iyice seni seviyorumlara doğru
    yavşamaya başlamışken
    ekşının sesi ile kapatmak zorunda kaldım ebrudan özür dileyerek
    aşk düzlüğünde yardırırken ekşına çevirdim yüzümü
    -gel dıbına çakim nerdesin dedi
    -emredin komutanım dedim
    -bana şu iki askeri çabuk bul gel dedi
    gittim ikisinide buldum geldim
    bu bölümü askere gideceklere ders olsun diye yazıyorum iyi okuyun
    askerler içeri girer girmez ekşını o kadar sinirli hiç görmemiştim
    hangisine ilk önce ve hangi vurma ritmi ile vuracağını bilemeyecek kadar çileden
    çıkmıştı
    olay şu
    bu iki salak aynı tertip. hemde benim tertip
    birbirlerini tanıyorlar ve arkadaş oluyorlar. sürekli beraber takılıyorlar.
    birbirlerini sivilde ziyaret etmeye karar veriyorlar ve birbirlerinin ev numaralarını
    alıyorlar
    bir tanesinin annesi dul
    huur çocugu annesi dul olan arkadaşının evini arıyor ve annesine yazılıyor.
    resmen düpedüz yatma teklif ediyor.sen dulsun kaşınıyordur falan diye.
    annesi sapıktır diye kaile almıyor
    ama aramaları sıklaştırıyor cinsel fantazilerini anlatmaya başlıyor
    dul kadın gelen telefon ile oğlunun aradığı telefonun aynı oldugunu bir süre sonra
    farkediyor
    ve bu durumu oğluna anlatıyor. çocuk deliriyor
    ama huur çocugu nöbette oldugu için
    o da onun ailesini arayıp telefona çıkan kim varsa ana avrat soy sülale ne varsa kayıp
    hızını alamıyor koşuyor nöbet kulesine yolda deli gibi koşarken başka bir rütbeli araba
    ile koşarken bunu görüyor
    ···
  16. 591.
    0
    asker selam vermeden koştuğu için rütbeli arkasından gidip yakalıyor
    bir türlü durduramıyor rütbeli de küfür yiyor rütbelinin rütbesi de taşşaklı cinsten
    telefon açıyor bölüğe ama ekşın wc de oldugu için haberi olmuyor
    astsubay gidiyor derhal gelin diye emir verdiği için
    rütbeli teslim ediyor ve raporlarını ertesi gün istiyor
    astsubay askerleri bölüğe getiriyor ve durumu anlatıyor
    ekşın bunları bir güzel dövdükten sonra ikisinin de başına nöbetçi asker koydu
    birbirlerini gece öldürmesinler diye
    ertesi gün bölükten ikiside ayrı yerlere sürüldü
    arkalarından da evrakları gönderildi
    artık ne tak yediler bilmiyorum
    06.07.2011 17:24 • yannan giben kelebek • 9616
    +13
    • *herkesin yazılmış bir hikayesi vardır
    herkesin kitabının adı da aynıdır kader
    ismi aynı olmasına rağmen herkes için farklı bir senaryo yazılıp çizilmiştir
    siz nasıl benim bir satır sonra ne yazacağımı sadece tahmin etmekle kalıp gerçekte ne
    olacağını bilemiyorsanız
    bende bana yazılmışları bilmediğim bir dönemdeydim
    bir sonraki gülme sebebimden bir sonraki üzüntüme
    hayallerimin yüzde kaçının gerçekleşme ihtimali olduguna dair en ufak bir fikrim bile
    yoktu
    tek bir kişi üzerine kurulan hayaller
    ananıza babanıza kardeşinize ve diğer sevdiklerinize yaptıgınız en büyük haksızlıktır
    yaptıgınız haksızlığı onları kaybedince anlarsınız ki
    gidenin arkasından ağlamak zaten insanlık tarihi modasıdır
    büyük annemi kaybettiğim o günlerde
    ne kadar vefasız bir torun oldugumu farkettim
    kim bilir köydeki evinde çalan her telefona acaba asker kelebek torunum mu diye kaç
    kere koştu ve
    hepsinde de yanıldı
    oysa beni ne çok severdi ki aynı şekilde bende onu çok severdim
    ama kimlerin peşinde koşarken kimleri unutmuşuz bu dersi
    ···
  17. 592.
    0
    acı bir tecrübe ile verdi hayat
    ben üzülmeyeyim diye bana verilen geç haberden dolayı cenazesine gitme şansım
    olmadı
    bir yaşa kadar hiç tanımadığın bir kişi sen doğalı beri yanında olan oğlundan kızından
    ayırt etmeyen
    bir kişiye değişilmişti
    kim bilir belkide onun safi duaları ile bugünlere gelebildim
    yaşlanmış bedenine mi üzülsün
    geri gelmeyecek yıllarına mı
    vefasızlaşmış ardında bıraktıklarına mı?
    nur içinde yat..
    yazıcı tayfadan basit bir işlemle ne zaman terhis olabileceğimi sordum
    verilen cevap çok manidar beyler
    1 mayıs 2005
    yani doğum günüm
    aynı zamanda ebrunun okulu bitirme yılı
    bu durumda ebruya ilelebet kavuşmamda hiç bir sıkıntı kalmayacak
    ama hiç izin kullanmazsam
    kullanırsam bu süre kullandığım gün kadar uzayacak
    kullanmazsam ebrusuz ne yapacam
    kullan gitsin amk dedim gittim ekşının yanına
    ama konuyu açmadım bile çünkü adam hala sinirli geçen olaya
    ekşın zamanla beni sevdiğini bana belli ederken
    diğer askerlere de beni kayırdığını belli etmemek için ilk başta beni gibiyordu
    bazen canı sıkılıyor beni çağırıyor bazen konuşuyor
    bazen bana soruyor
    bana garip cezalar verip eğleniyordu
    yakaladığı cep telefonundan birisini bana verdi
    -al dıbına çakim bunu kullan ama bir rütbeliye yakalanırsan gibme işlemini
    gerçekleştiririm haberin olsun dedi
    -emredersiniz dedim elime aldım telefonu
    -vay dıbına çakim yakaladım telefon kullanıyorsun diye makara yaptı telefonu da geri
    aldı
    günler geçerken iki hafta boyunca çarşıya çıkarmadı
    3 üncü hafta yalvarmak ve ihtiyaclarım oldugunu söylediğimde
    -karaköyde nöbet tutacam oraya gidersen dıbına çakim senin deyip makarasını yine
    yaparak izin verdi
    • *izni aldıktan sonra ebruyu aradığımda bir sonraki haftasonu iki günlüğüne istanbula
    gelmeyi planladığını söyledi.
    kiminle geleceğini sordum
    annem babam ve kardeşim dedi
    o zaman ne yapmam gerekiyordu mutlaka haftaya çift çarşı almam gerekiyordu ama
    nasıl amk
    ···
  18. 593.
    0
    cuma günü çarşı defterlerinin imzalanması sırasında
    ekşın herkesin defterini imzaladıktan sonra benim defterimin olmadığını gördü
    her seferinde benim çarşı defterimi imzalarken naz yapar dalga geçerdi ki
    benim defterimin orda olmadığını farketti çünkü o hafta çarşıya gideceğimi biliyordu
    -dıbına çakim senin defterin nerde dedi
    -uygun görürseniz bu hafta çıkmak istemiyorum komutanım dedim
    gözlerini kısarak ne oldu acaba dercesine bana baktı ve
    -dıbına çakim arkadaşım paran yoksa ben borç verebilirim dedi
    -hayır komutanım var sağolun dedim
    işi gücü bıraktı
    -ne oldu dıbına çakim neden gitmiyorsun o zaman dedi
    -haftaya çıkmak istiyorum izninizle komutanım dedim
    -olmaz dıbına çakim sen istediğinde değil ben istediğimde çıkarsın dedi
    -ebru gelecek ailesi ile komutanım dedim
    -herhangi bir vukuatta yardımcı oyuncu rolü bile oynarsan sonucunu biliyorsun dıbına
    çakim dikkat et dedi
    -emredersiniz komutanım dedim
    -tamam bu hafta da çık çarşıya dedi
    -ben aslında hafta çift çıkabilir miyim diye lafı ağzımda dolaştırdım
    -vay dıbına çakim kucağımda bir ağırlık hissetim(kucağıma düştün kelebek)
    -siz nasıl emrederseniz komutanım dedim
    -sen çavuşsun dıbına çakim bölükte hiç vukuat olmazsa çıkartırım çift çarşıya dedi
    -emredersiniz dedim
    • *hafta sonu kendime nöbetçi çavuş kolluğu paraflattım
    nöbetçi çavuşluk zor iştir
    çoğu çavuş sıkar askerleri
    kendine laf gelmesin diye
    içtimalarda gereksiz yere sağa dön sola dön dirsek temas aralığı
    bilmem kaç adım açıl
    şınav vaziyeti al
    gibi bir sürü emir verirler ki askerin zütü başı oynamasın
    benim kolluğumda millet alışık olmadığı için
    zaten emir vermeme gerek kalmadan düzgünce geçtiler sıraya
    bilmiyorlardı çünkü nasıl davranacağımı
    bir de korktukları şey vardı
    sinirlerimin bozulması durumunda ekşına yapacağım şikayet
    hafta sonu olduğu için onlar adına nöbetçi komutandan izin alıp futbol oynattım
    normalde karşı çıkar komutanlar askerin bacagına bişey olurda uğraşırım diye
    ama beni seven bir komutana denk geldi vr
    ···
  19. 594.
    0
    aldım izni
    hafta sonları en düşük tertiplere koğuş yemekhane ve er gazinosu yıkatma günüydü
    onlarla beraber bende yıkadım benim yardım ettiğimi gören bir kaç tertip de
    makarasına yardım etti
    bazıları ise hiç yaklaşmadı bile
    kısacası çavuş olarak onlara hiç bir zorluk çıkartmadım
    onları yormayacak basit yollarla günlerini tamamlamasını sağladım
    bu bir asker için çok önemliydi
    çünkü bir günü geride kaldığında en azından küfür edecek bir nöbetçi çavuşları
    olmamıştı o kadar küfür edecek sebebleri varken
    gece yat iştimasından sonra komutana yoklamayı verdikten sonra
    -beyler ekşının ailevi sorunları varmış.bu hafta sıkıntılı bir hafta geçirecek bence
    vukuattan uzak durun yoksa hıncını sizden alır haberiniz olsun dedim
    böylece ekşının kudretinden yararlanmış olacaktım
    ben hergün ortalarda ve vukuat işlemeye müsait yerlerde geziyor bizim bölükteki
    askerlerin vukuat işleme ihtimali olan yerlere gidiyordum
    beni görünce yapamazlardı çünkü
    ekşına şikayet edeceğimden korkarlardı ve haftalardır çarşıya çıkmadığımı da
    biliyorlardı
    ···
  20. 595.
    0
    hergün ebru ile konuşmaya devam ettim
    ekşın zütünden baskınlar düzenledi aklı sıra vukuat bulmak için
    iç bahçeye indi çogu zaman başka bölükten askerlerin bazı yavşak hareketlerini gördü
    ama
    aklı bizim bölükteki vukuatta olduğu için karışmadı diğerlerine
    herşey normal giderken
    • *bizim bölükteki bir asker hastalandı öyle ahım şahım bi hastalık değil zütü başı
    ağrıyormuş
    o gece de 1 3 nöbeti varmış
    yerine asker lazım
    nöbetçi çavuş kendi tertiplerinden kimseye diyemiyor
    zaten süt devrelerine hiç diyemiyor
    alt devreler yeni geldiği için kule nöbeti tutamıyorlar
    diğer askerlerde niye ben amk niye ben diye isyan ediyor
    muhtemel bir kriz kapıda
    kim başkasının 1 3 nöbetini tutmak ister amk onlar da haklı
    gittim nöbetçi astsubaya komutanım ben tutabilir miyim dedim
    olmaz sen çavuşsun dedi
    biraz zorladım başka asker mi yok dedi
    komutanım ben gönüllüyüm dedim
    gönüllü nöbet mi olur şimdi hiç tutturmam sana gider kendini vurursan başım büyük
    belaya girer dedi
    adam kıllandı tabi
    sonra gittim bizim nöbet manyağı bir asker vardı onu kaldırdım
    bu nöbete gidersen sana 5 gün çarşı yazdırmayacağım dedim
    söz mü lan dedi
    söz amk dedim
    tamam dedi gitti nöbete
    ertesi gün nöbete gitmek istemeyen herkesi yazıcıya söyledim en taktan nöbetleri
    ona yazdırdım ve söz verdiğim gibi o askere de hiç nöbet yazdırmadım 5 gün
    ···