Zehra ile görüşmelerimizde ise artık konu spontane bir şekilde nasıl tekrar berabere oluruza gelmişti.
Zehra düğün günü beni kaçırmak gibi fantastik fikirler ortaya atıyor gülüyorduk. hayaller kuruyorduk. Kaçmışız Anadolu'da bir kasabada yaşıyoruz daha niceleri. Ben de yalnız kaldığımda devamlı bunları düşünüyor ama bir yandan da annemi babamı özlemi düşünüyordum. Annemle babamın insanlara karşı düşeceği durum yaşayacakları üzüntü başa çıkabileceğim bir şey değildi. Ayrıca özlem kim bilir ne yapardı neler yaşardı düğüne doğru böyle bir hareket yapsam...

günaydın beyler hava limanındayım. Uçak 9 da umarım rötar falan olmaz. Ben Zehra ile haftada bir görüşürken özlemle de görüşmeye devam ediyoruz tabiki düğüne aylar kalmış zaten.. yalnız Zehra ile görüşmeye başladıktan sonra özleme olan sınırsız hoşgörüm azalmaya başlamıştı. Aslında ben özlemle zehrasızlıktan sevgili olmamıştım. Ya da öyle zannetmişim. Kafamda me de olsa Zehra geri döndü özlemi bırakabilirim diye bir şey yoktu. Ama devamlı düşünüyorum nasıl çıkacağım bu işten diye.. Zehra mı ailemle özlem mi?? Kalbimin adresi %100 belli ama bir de gerçekler vardı tabi

Varsa birileri devam edeyim beyler. Yoksa gece görüşelim

kalkmadan son bir bakayım dedim pampalar. Akşam dönüş uçağım 18.40 evde olmam 10u bulur.
Gece görüşürüz çok yorgun olsam da bitiricem akşam. Kolay gelsin hepinize

Beyler Şimdi Antalya'dayım. ilk yazmaya başladığımda ilgi göreceğini pek tahmin etmemiştim. Gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkür ederim. Zaten elimden geldiğince tüm mesajlara cevap döndüm girilen entrilere şuku verdim vs. Şu an saçma bir toplantıdayım ve açlıktan ölmekteyim. Gece geleceğim mutlaka, gecikirsem sövmeyin *
Kolay gelsin hepinize.

beyler selam geldim. Kusura bakmayın uçak yarım saat rötar yaptı indikten sonra da istanbul trafiği. 22.30 anca girdim eve. duştu giyindi derken şimdi girebildim.

buralarda mısınız?

up??? bunu ilk kez yapıyorum *

ben yazmaya başliyim gelenler de gelir sonra. Zehra'ya iyiden iyiye tekrar aşık oldum ben. haftada bir buluşuyoruz sektirmeden. Zehra ile görüşürken son 2 yıl kendime nasıl bir zindan ördüğümü anlamaya başlamıştım. Zehra tüm şefkati ve beni önceliklendiren tavrıyla belirmişti hayatımda. Özlem'le yaşadığım sürekli anlayış göstermek ve sabretmek dolu zamanı dışardan bakma imkanım olmuştu. Özlem bazen arkadaşlarını bile bana tercih ederdi beyler. Bunu da sana nazım geçiyo sen beni anlıyosun argümanıyla savunurdu. Zehra tekrardan hayatıma girince aslında biraz dolandırıldığımı hissetmeye başlamıştım. Zehra, ben konusunda her zaman çok katı olmuştu. Beni ailesine bile tercih ederken arkdaşlarıyla teraziye konmam söz konusu bile değildi zaten... Zaten biz biribirimizin anası babası kardeşi sevgilisi sırdaşı herşeyiydik...

Örneğin size zehra ile geçmişten bir anıyı anlatayım. Yazın ikimiz de memleketimize gitmiştik o en fazla annesi memur olması sebebiyle haftalığına gitmişti Ben malumunuz 1.5-2 aylık gidiyorum. Zehra daha gideli 1 hafta olmuşken bana ikimizde dönelim istanbula dedi. Otogarda buluşur ordan eve gideriz dedi. Ben ayarlarım bizimkileri dedi. Peki ben nasıl geleceğim dedim. Bana sen beni telefonuna dersanedeki hocanın ismiyle kaydet ben de sana öss hazırlık yaz programı başlıyor diye mesaj atayım 3 gün sonra dedi. Telefonuma dediği gibi kaydettim onu hocam olarak. Gelen mesajı da annemlere gösterdim. Öyle çıktım yola. Zehra da annesi babasıyla kavga edip gelmişti. Zehra bir şeyi sadece istemekle kalmaz yöntemin de verir beni hiç üzmeden olayın içinden sıyırırdı. daha da var benzer örnekler ama kafanızı şişirmiyim şimdi. Özlem de tam tersi karakter.

Özlemin de tam tersi hareketlerinden örnek çok veririm ama hiç anıp da kendimi üzüp migrenimi azdırmak istemiyorum bu saatte. Zehra ile haftada bir gün geçiriyordum 4-5 saat kadar. Bu sırada özleme toplantım olduğunu ya da arkadaşlarımla buluştuğumu söylüyordum tabi. 2 yıldır AVM gezmekten o kadar yorulmuştum ki Zehra adeta ruh dünyama bir serum gibi girmişti. Önceden bakmadan gişeye gidip kafamıza göre bir tiyatro bileti veya sinema bileti alıyorduk. Bazen de ortak hobimiz olan sahafçılardaki kitaplardaki eski okuyucuların sayfalara almış olduğu notları arayıp okuyorduk birbirimize. Hiç denediniz mi bilmem ama bir deneyin derim. O kadar enteresan bir his ki bir kitabın arasında 15-20 senelik bir notu okuyabilmek. Beyler hikayeyi devam ettirmeden zehralı günleri yazıyorum ama sıkılmadınız değil mi?

bir gün karşılıklı otururken zehra sordu bana. "nolucaz biz onur?" Çok saf ve yalın bir soru ama içinden binlerce fasıl çıkardı. Bilmiyorum dedim korkuyorum nişanlıyım düğün tarihim belli. Günün sonunda istediğim kişi sensin ama nasıl yapabileceğimi bilmiyorum. Acaba soğuk mu davransan dedi bana? Ben zaten özleme olan hal ve tavrımda soğuyunca anlaşılacak mükemmel bir romantizm ve heyecan yaşatmamıştım ki soğuk davransam farkına varmazdı bile. Özlemden 20 yaş büyük gibi bir halim vardı. Devamlı tölerans gösterme, meseleleri büyütmeme söylediğine uyum göstermek gibi... Bunda çok büyük bir aşkta hayal kırıklığı yaşamış olmamın payı büyüktü tabi. Ya konuşacaktım özlemle ya konuşacaktım başka yolu yoktu. Ama bu konunun temas ettiği tek kişi özlem değildi. Annem babam onlar da çok önemliydi.

Düğün günümüz yaklaştıkça buluşmalarımızdaki sessizlik artıyordu zehra ile. Bir gün bana 5- 6 dakika süren bir sessizliğin ardından gözleri dolarak "ben sana kıyamam" dedi. Ne anlamda bu cümleyi kurduğunu anladım az çok. Senden beklediğimiz şey çok zor dedi. Bununla başa çıkamazsın ben sana kıyamam dedi. Bitirelim güzel bir anı olarak hayatımızın baş köşesinde dursun... o kızcağız kendine bir şey yaparsa ben asla kendimi affetmem dedi. Her zamanki Zehra idi işte. Bu kez seni bırakamam dedim. Zehradan geriye kalan hayatım, daimi keder ve duygusuz yaşamaktı çünkü. Ben sensizliğin ne olduğunu çok iyi öğrendim tekrar dönmiycem o çıkmazlara dedim.

bir sigara içip geliyorum reisler.

genel cevap vereyim beyler. Dediğim gibi asıl mesele özlemlerden zehralar yaratabilmek ama ben yaratamadım tabi. Bu çabamı buraya hikaye olarak yazsam başlığı"Çölde sondajla su aradım beyler toplanın anlatıyorum" olurdu

Tekrar dönemem dedim. O akşam eve biraz geç gittim. Gittiğimde annemler de bekliyordu beni. Annem, Özlem seni kaç kere aramış ulaşamamış nerelerdesin oğlum sen dedi. işlerim çok yoğundu annem dedim. Her dakika raporlama mı yapayım şimdi özlem'e. terslenme hemen yazık meraklanmış kızcağız dedi. Ama ne meraklanmıştır şimdi arayım uyumuştur dedim. Neyin var oğlum dedi annem ne işler çeviriyosun sen düğün arefesinde. Aslında konuyu annemlere açmak için fırsat arıyordum. Annem de güzel pas atmıştı konuşabilmek için. Babam söze girdi üstüne varma çocuğun işi gücü var ne yapsın dedi. Bu arada annem öyle mürüvvet sevdalısı aman çocukların evlensinci bir tip değil. Sadece düzene ve standart olana aşık bir kadındır. Maceranın m'sinden nefret eder.

Sabah kalktım beyler erkenden kahvaltıyı hazırlamıştı annemle babam. Annem aradın mı özlemi dedi küçük bir kızgınlıkla. Babam iki dakka dur adalet günaydın da mı demiyorsun çocuğa diye ikaz etti annemi. Annemin yanında babam tarz olarak inanılmaz özgürlükçü bir adamdır. Her zaman çocuklarım istediğini yapsın biz çilesini çekeriz zihniyeti üzere yaşamış bir insan. Zaten bu konuda babamdan destek bulacağıma emindim o konuda. Ne olursa olsun o hep arkamda oldu bugüne kadar. Baba dedim ben zehra'yı tekrar buldum. Tekrardan görüşüyoruz durduramadım kendimi özür dilerim dedim ağladım. Annem eyvah diye nidalandı. Takıntılı bu çocuk hayatı zehra sayıklamakla geçti dedi. Babam yine terslendi anneme hafife alma çocuğun derdini dedi. Bize de anlatmasın gitsin kendini köprüden aşağı mı atsın ne yapsın gönül bu dedi. Annem ,ben bir şey demiyorum sen gittin önümüze düştün de elin masum kızına talip oldun bunun için dedi.

o küçük dialoga bile babamın zora düşmesi üzmüştü beni annem karşısında. Acaba olası olaylarda babamın düşeceği durumu nasıl göğüslerdim... Baba dedim ben Zehra'yı seviyorum yıllarca onu bekledim aradım. Ben napıcam sadece sizi düşünüyorum dedim. Sizi zor duruma düşürmek utandırıyor beni. Annem, özlemden de utan dedi yazık kıza. Babam konuştu, " bak oğlum annen haklı ama sadece bir konuda o da özlemin durumunun ne olacağı. Biz senin annen babanız senin mutlu olman için yaşadık. doğmandan büyümene kadar zaten insanlar evlatlarının mutluluğu için her şeyi çekmeye hazırdır. Baba olunca sen de anlarsın" Evet baba haklıymışsın ben de şimdi evladım için bir çok şeyi sineye çekiyorum. Onun huzuru herşeyin önünde. Her neyse babamın ağzından devam edeyim " o yüzden bizi çok düşünme. ama onurlu ve karakterli bir insan olarak yaptığın şeye sadece dışardan bir bak. Özlem kendine kötü bir şey yapsa sorumlusu olarak bu durumla nasıl hesaplaşırsın onu düşün. Ben sana yap ya da yapma demiyorum ama muhasebesini yapma gereken konu budur" Haklısın baba dedim ben muhasebeye burdan başlayacağım. Bizi düşünme dedi babam ev masrafı nişan masrafı elalem ne der hiç önemli değil. Halt yesin elalem.

ya beyler ekran başında sızmaya başladım inceden uyusam söver misiniz?
Valla sabah 6'da çıktım akşam 10'da geldim. entrinin başında uyuyakalmış olarak bulcak eşim sonunda:)

Beyler teşekkür ederim olumlu ya da olumsuz yorumlarınız için. Olumsuz yorumlarınızın da benim halime isyan etmenizden kaynaklı olduğunu anlayabiliyorum çok net. Varolun hepiniz. akşam gelmeye çalışacağım.