-
16.
0Nilay, ortak arkadaşımız olacak olan bu kız belki de bir ilişkinin betonarme binasının temeli olacaktı. Mezuna kaldığım yıldı dostlar bu olayların başlangıcı o zamana denk geliyor. Büyük hedeflerle hazırlanılan, denemelerde iyi de sonuçlar alınan bir yılın sonunda adeta \'\'Oğluna, okulun istediği pantolonu alamayan ismail\'in, çocuğunun okuldan gönderilince kendisini banyoda iple asarak yaşdıbına son vermesi\'\' kadar trajik bir durum vardı. Hiç bir olayın bu denli trajik olmaması yanında sınav sonuçlarıyla gelen hüzün beni çok etkilemişti. Sınavı ertesi sene denemek üzere hurçlara kaldırmıştım. Eskiden hurçlar vardı dostlarım belki yaşlarınız yetmez ama kışlık ve yazlıkların ayarlanıp giyilecek mevsim dışında bekletildiği kumaştan torbalar denebilir, tabi devasa boyutta olabiliyor. Neyse ben o yıl tamamen makarasına dershaneye gidiyor ve LYS için vakit öldürüyordum adeta. Dershane sınıfımda Aslı adında bir kız vardı sevgilisi Mehmet ile beraber kayıt olmuşlardı ve lise 1 den beri süren bir ilişkileri vardı. Eğleniyorlardı beraber Aslı okulun grubunda enstrüman çalıyordu. YGS sonrasında bir gün yarışma olduğunu ve destek için gelmemizi istediğini söyledi. Bende gitmiştim grubun solisti ise Nilay dı. Çok güzel olmamasının yanında solist çekiciliği inanılmaz düzeyde. Erkek kadın fark etmez dostlar solist grubun en öndeki yüzüdür ve aşırı öz gücen içeren tavırlar içinde olduğundan yani sürünün lideri olduğundan her zaman farklı bir havası olur. Nilay da tam o haldeydi o gün yarışma oldu ve Nilayların yani Aslıların grubu performanstan sonra seyirci tarafına oturdular bende Aslıyı tebrik etmek için yanlarına gittim ve onların grupla beraber oturdum Mehmette eşlik etti grupta olan ortak arkadaşlarlar muhabbet ettik ama Nilayla bir tanışıklılığım olmamıştı. Neyse ödüller açıklanmaya başladı Nilay en iyi solist ödülünü aldı herkes mutlu mesut ayrıldık oradan. Tabi ki boş durmadum ve aradan 2 gün geçince Facebooktan ekledim Nilayı tebrik edicem sözde ama beni hatırlamıyor kız anlattım işte tanıştık falan diye sanki onunla da birebir tanşmış gibi anlatınca çok kurcalamadı ki panpalar zaten kız inanılmaz heyecanlıydı ilk kez sahneye çıkıyordu tanışsakta hatırlamayabilirdi. Neyse face üzerinden muhabbet ilerledi wp geçildi falan ama çok sarmadı kızın muhabbeti ayrıca görünüş çok benlikte değildi muhabbet de kitlenince sohbet etmez olmuştuk.Tümünü Göster
Flashbackten dönecek olursak benim bir fotoğrafla hayaller kurmaya başladığım hatun ile Nilayın tanış olmaları ise, hayatımı değiştiren kadınla bir çok tesadüfün başlangıcı olacak olan tesadüftü. Öyle ki Nilay ve hayatımı değiştiren kadın aynı okulda okumakta hatta sıra arkadaşıydılar. Zaten ben Nilay ismini söyleyince muhtemelen ona eş zamanlı olarak mesaj atıp hakkımda görüşümü almıştır diye düşünürken cevap süresinin uzaması beni deli ediyordu.
Tam 4 gün olmuştu, 4 gündür ne bir haber ne bir mesaj gelmişti ki bu sırada kız C2 de online da olmaktaydı ama yazamıyordum yani yazmam her şeyi daha kötü yapabilirdi ama asıl soru Nilay ne demişti. Bu öyle bir olay ki, birkaç yeşil tırtılın üzerinizde dolanması gibi bir şey sadece olduğu yer değil geçtiği yerler bile kaşınıyor huylandırıyor. Aslında biliyorsun sana zarar veremez yani zararın ölçeği büyük değil sende kalıcı bir yara oluşmaz yada seni öldürmez ama korkuyorsun ürküyorsun hatta huylanıyorsun. Üzerinde dolaştığı düşüncesi bile seni kaşındırıyor şuan. Bu da öyle bir düşünceydi işte ya kötü bir şey dediyse? Ya boşver o çocuğu dediyse? Neden mi bu kadar önemli çünkü kadınlar flörtlerini seçerlerken arkadaş çevrelerinin düşüncelerine inanılmaz önem verirler. Belki de yaratılış gereği kadınların aslında hemcinslerine olan kavgalarında hatta yarışlarında erkekleri kullanma olaylarındna biridir bu. Arkadaş çevresinden olumsuz not alan biri asla o kızın sevgili olmaz mesela yada bu ihtimal çok çok düşüktür. O yüzden ilişkilerimde kız arkadaşımın arkadaş grubuyla iyi geçinmeye çalışırım hep çünkü sevgilime akıl veren üst akıl hep o grup olduğunu biliyorum. Bu arada arkadaşlarının dediğini yapmayabilir kadınlar ama akıllarını yer o diğer düşünce. Buna geri döneriz skipp
Nilayın düşüncesini anlayacağım bir mesaj gelmişti sonunda 4 koca günün sonunda! Numaranı atsana sorgudan geçtin (: sevinmiştim yalan yok olumlu referans her zaman iyidir ama neden numarasını direkt vermemmişti ki bu da büyük bir soru işaretiydi ama gençliğim ve heyecanım görmemi engelledi.Şimdi yazınca tekrar düşünüyorum gerçekten sorgulanması gereken hamleler. Ardından tabi ki yazdım numaramı ve mesaj gecikmedi o numaradan. Şeffaf mavi? Numarasını ezbere bildiğim 3 kişiden biri olan o kadın bana yazmıştı bense sadece ismini yazabildim ilk mesaj olarak Dilay.. -
15.
+1Bu zamana kadar ki entryler taslaklardandı ancak şimdi başlıyorum. Hayatımın kırılmasını yaşatacak olan şeyin bir parçası olan sözlük, üstelik hiç beklemediğim anda gelişen olaylar silsilesi ile sözlük, goethenin renkler kuramındaki renk prizması gibi hayatımı farklı evrelere bölen bir milattı. Lise zamanlarıma denk geliyor sözlüğün popüler olduğu zamanlardı tvlere bağlanmalar klagib okanın programında mani okumalar dönemi. Sözlükte o dönemin hikayelerini okumak bana keyif veriyordu kaptangista yazıyordu canım dostum, okul hariç zamanımın çoğunluğu basketbol idmanları ve sözlükte takılmak kaplıyordu. He bir de cs1.6 oynuyordum serverla falan uğraşıyodum ne günlerdi be msnde admin alımı için mülakat yapıyoduk. Bir gün yine sol taşakta takılırken c2 gibertmesi gibi bir başlık vardı. Noel Babadan dilek için fotoğrafını atar mısın gibi bir mesajla fotoğraf almaya çalışıyor onları da başlıkta paylaşıyorduk sing yaptıranlar mı dersin kağıt tutturanlar mı dersin. bende c2 yi keşfettim ordan. Hala devam ediyor mu bilmiyorum ama baya takılıyordum hatta iddialaşıyorduk bazı yazarlarla işte şu kadar cevap aldım şu kadar fotoğraf aldım gibisinden. Günler haftalar sürdü ben,m c2 de geçirdiğim vakit artmaya başladı iyice ve onu gördüm. Bu kadar tatlı olunur ancak, sarışın mavi gözleri var ama nasıl mavi griye çalan bir mavilik trol amaçlı yazdım önce şehrimden olduğunu biliyordum çünkü aramaya yazılan şey ile biyografide yazılanlarla eşleşiliyordu. Cevap gelmedi klagib hey yazmıştım. Bu sefer sözlük için bir malzeme değildi bu kız bu kız farklıydı neden öyle hissettim bilmiyorum ama farklıydı. En sevdiğin renk ne yazdım. Çok geçmeden cevap geldi 'Siyah?' . Bence siyah değil mavisin sen siyah dengesiz olur sen çokça net bir o kadar eğlenceli gözüküyorsun üstelik anlık yaşayan birine de benzemiyorsun yazdım ki tamamen doğaçlama ilerliyodum tutmayadabilirdi. Bir yerlerden tanışıyor muyuz cevabı geldi. Doğruydu demek ki gerçekten dediğim gibiydi sorusuna cevap vermeden 'Bende mavi, şeffaf mavi' yazdım. Neden ŞeffafTümünü Göster
Oltasını taşa sıkıştırmış elinde kitabı iskelede oturan emekli devlet memuru edasıyla, yakın gözlüklerinin üzerinden oltasını keser gibi mesajı bekliyordum ve işte soru sormaya başlamıştı Oltası çeken turna gibi vurmaya başladı misinaya. istediğim oluyordu sohbet başladı. Bana sorulan soruların ardı arkası gelmiyordu ki aynı şehirde olduğumuzu söyledim. Lisesini söyledi ve bende oradan tanıdığım bir kızın adını verdim. Aslında tanışmadığım ama tanıyor gibi yaptığım birini (Buraya bir flashback yapıcam) ve o kızın sıra arkadaşı çıkması beni kurtaran nokta oldu. Kurtaran mı yoksa ipe zütüren mi orası ayrı muamma. Beni arkadaşına sorucağını ve sonra bana yazacağını tahmin ederek bekledim. Aradan 3 saat geçmişti saat tam 22.15 de mesajımı attım 'Beni yeterince sorguladıysan Wp geçsek (:'' Mesaj gelmedi bekledim bekledim mesaj gelmedi. Ertesş gün oldu yine yok. Dedim acaba Nilay ( ortak arkadaşımız) kötü bir şey mi dedi? Çünkü Nilay ile bir geçmişimiz vardı. Var olmayan ama aslında olan bir geçmiş..
Okuyan kimse var mı bilmiyorum, varsa kimse ses çıkarmaları hoşuma gider birilerinin okuması beni mutlu ediyor. Yazmak arınmak rahatlatsa da okunma hissi işin keyfi burada mısınız panpalar? -
14.
+1ben şöyle uzanıyorum sen anlat canısı dinliyorum
-
13.
+1Bu ana kadar yazılanlar fazlasıyla geçmişte yaşandığından konuşmalar olduğundan sohbetler çok silik ancak sonrası dikkat ve özen isteyen bölümler olacak nitekim hayatıma yön veren olaylar bu sırada başlıyor. Rezler alınsın bir süre sonra buluşmak üzere
-
12.
+1Burcu bana egenin incisine taşınacaklarını artık bu şehre uğramayacaklarını söylerken gözlerinden inciler dökülüyordu. Güçlü biri değildim böyle durumları çok kaldırabilecek biri de değilim sarıldık konuşturmadım onu gelirim ben mesajlaşırız araşırız falan desem de biliyordum ilişkilerin dağları aşamadıklarını. Burcunun annesi kapıyı çaldı içeri girdi, toparlandık ayağa kalktım 'geç oldu seni bırakmamı ister misin' dedi iyi olur dedim o saatte vasıta olmadığına emindim çünkü. Siz vedalaşırken bende arabaya geçiyorum dedi annesi ve bizi yalnız bıraktı. işte o anı nasıl anlatsam bilmiyorum ben bu yaşıma geldim öyle öpüşmedim şakası bir yana en garip anım olabilir bir yandan sevişiyoruz bir yandan ağlıyoruz falan inanılmaz duygu dolu saçma bi sekanstı bu serenay sarıkayanın havuzda ağlama sahnesi gibi bir şeydi. Hızlandırıyorum annesi beni arabayla bıraktı
edit: annesiyle herhangi bi ciksist bir şey olmadı binler.
Annesi durumu neden gittiklerine dair açıklama yaptı ki beni adam yerine koyduğunu da anladım. Burcunun anlatmadığı bazı durumlardan da bahsedince babası olan ilişki iyice oturdu kafamda her neyse hayatımın yaklaşık 1 yılını çöpe atan bu kız aklımdan kalbimden çıkmaya başlamış gündelik yaşamıma dönmüş okul basketbol falan derken kafa dağıtıyordum. Hayatımda kırılma noktası olacak olay yaşanana kadar. Üstelik bu kırılmada sözlüğün etkisi de büyüktü. -
11.
+1Burcu, hayatıma kendi isteğimle aldığım ve belki de manipüle edilerek tahayyül dahi edemediğim kadar hoş bu kız bana kendini sunuyor. Bunu vücudunu bana sunarak değil, kendi benliğini bana adayarak yapıyordu. Beni seviyor mu yoksa dalga mı geçiyor diye düşünmekten sevgisinden emin hale gelmiştim ki bir düşün, empati kurarken şöyle düşün; bir sevgilin var ve acaba benimle dalga geçmek için mi beraber diye düşündürecek kadar çılgınca bir ilişki. Kızın parası, güzelliği, popüleritesi default olarak verilmiş zaten ama baba sevgisi, aile kavramı belki de sevilme hissi yok olmamış. Hep 5 yıldızlı otellerde kalıp kendi evinin ne demek olduğunu bilmemek gibi bir his bu. O geceye dönecek olursak Burcu annesinin hediye ettiği siyah elbiseyi çıkardı ve şimdi giymek istiyorum dedi. Benden cevap beklememiş olacak ki üzerindeki elbiseyi çıkarmam için yardım etmemi istedi. Aynanın karşısına geçmiş beni bekliyordu bende kalkıp yanına gittim arkasını döndü ve omuz hizasında olan fermuarı açmamı istedi. Fermuarı elim titreyerek açmaya başladım sütyen kopçasını görünce bıraktım ve ben çıkayım dedim nazikçe. Biliyorum dışardan embesil gibi görünüyorum ancak o yaşta dahi ciddi bir ilişki istiyor olmam yapacağım bir hareketle tüm geçmişimizi gibme riskini alamadığımdan adım atmadım. Daha doğrusu burda adım atmamı engelleyen şey karakterim terbiyem vs değildi burda bana engel olan şey kaybetme korkusuydu hayatımda ilk kez bulduğum bu duygunun kaybolması üstelik gibimin keyfinden kaybetmekti ki o yaşlarda engel olduğum dürtülerimin yıllar sonra bastıralamaz bir halde neleri kaybetmeme yol açtığını daha sonra anlatıcam.
Dönelim konuya, ben dışarı çıkmak istedim üzerini değişecek diye ama Burcu kalmamı istedi ve onun üzerini değişmesini izledim en son o elbise içindeki hali ne zaman burcu dense ismini duysam o görüntü aklıma gelir. Uzun sarı saçlarının siyah elbise üzerine düşmesi gecenin tüm karanlığını aydınlatmak isteyen güneş gibi ama güneşin en kor halinin geceye düşmesi gibiydi. Öyle güzeldi ki aylardır baktığım o kız gülüşüyle bana ömür vermişti. Ta ki birazdan başka şehire taşınacaklarını öğrenene kadar.. -
10.
03 Yıl sonra devam etmek istiyorum nitekim anlatmakla bitmeyecek ama yazarak arınacağım
-
9.
+1Yaz panpa : )
-
8.
+1Devam etmek üzere iyi geceler
-
7.
+1Olayı arkadaşlarımla paylaşma konusunda ise çekincelerim mevcuttu. Yatağa uzanıp gözlerimi kapayıp rüyalar aleminde yaşadığım olayı tekrar yaşarken olabilecekleri düşünüyorduk ki kardeşimin bir şeyi düşürme yada devirme sesiyle irkildim. Telefonum yerdeydi yataktan zıpladım telefona doğru olabildiğince hızl hareket ettim ve telefonu elime aldığımda bir kırığı yoktu kardeşimi bir kaç güzel cümle ile başını okşadıktan sonra odadan dışarı çıkardım ve kaldığım hayallerime geri döndüm. Rüya değildi bu kontrollü gelişen olmasını istediğim şeyleri düşünüyordum. Minibüste arz-ı endam ederek yanıma gelmesi. Çam yeşilinin bir göze nasıl bu kadar çok yakışabileceğini düşünürken sabah babamın beni okula gitmek üzere uyandırmıştı. Bu kadar huzurlu yattığım bir geceyide hatırlamam. Ona uyumuştum ve huzurluydum. Çam yeşili gözlerinin gölgesinde dinlenmek gibiydi. Yorulmuş ve kana kana su içtikten sonra basan ağırlıkla güneşe siper olup uzandığım yeri gölge yapan bu kadın ismini aklıma getirince bile gülümsememe sebep oluyordu.Tümünü Göster
Ama bir sorun vardı ben mesaj atmamıştım. Telefonuma baktığımda ise şu mesajı 10 kişiye gönder temalı bir kaç mesaj ve ödevi soran arkadaşım vardı. Burcudan haber yoktu ve ben mesaj atamamıştım. Ödevi yapmamış olmamı umursamadan hemen mesaj bölümünü açıp günaydın mesajını yazdım kime kısmına ise Burcu yazdığımda kimse yoktu acaba ismini başka mı kayot etti diye tüm rehberi taradım fakat ismi yoktu aklıma ilk gelen kardeşimin numarayı silmiş olmasıydı ki bunu nasıl becericekti ufacık çocuk ama olan olmuş ki numarası yok. Hayatımın belkide en kötü 5 gününü kaybettim. Yüzümden okunan bir mutsuzluğum vardı. Çam yeşili gözlerinde huzur bulduğum kadın benim için artık karanlık olmuştu.Çünkü karanlık hiçlikti. % gün nasıl geçti bilmiyorum o geceler nasıl yerini güneşe bıraktı fikrim yok. Onsuz güneş fazla yakıyor hiç bir gölge kar etmiyordu ruhuma. % gün sonunda mesaj atmıştı "Yaşıyor musun" ben telaşla durumu açıklayan 5-6 mesaj yollamıştım bile o ise heyecanımı fark etmiş olucak ki buluşmak istedi. ilk buluşmamız sinemaydı.
Burcu bu flörte yön veriyordu her halinden belliydi tecrübeli olduğu. Saat için sözleştik ve hafta sonu buluşucaktık. Ben huyum gereği olay yerine erken teşrif etmiş ve merkeze olay yerindeyim mesajını verdikten sonra 4540 bana 2 dk içinde orda olacağını söyledi. Karşıdan geliyordu allahım o nasıl güzellik o nasıl bir duruluk. Üzerinde beyaz bir body ve gömlek altında ie dizlerinin üzerinde bir etek vardı mükemmel görünüyordu. Etraftakilerin şaşkın bakışları arasında yanıma yürüyordu ve o bakışlar bana sirayet etti neden mi? Sarıldı ama ne sarılış ilk buluşmamız lan bu ne çabuk temas. Sinemaya girdik içeride olanları malzeme vermemek için anlatmıyorum ama hayatımda yaşayacağım en çabuk biten maçtı (: Şehrin meydanında yürüdük konuştuk eğlendik lunaparka gittik mükemmel bir gündü.
Biraz hızlanalım .. Yaklaşık 3 hafta konuştuk dışarı çıktık ama en önemli gece geliyordu sessiz sessiz Doğum Günü. Ramazanın ilk günleriydi k iftari adı altında aile ile tanışmaya davet edildim. Burcu'nun ailesi ayrıydı ve annesiyle kalıyor annesiyle arası son derece iyi. Babası şirket sahibi iş güçten ailesine vakit ayıramayan bir tip muhtemelen aldatma veya eşine gösterdiği ilgi azlığından dolayı ayrılmışlar. Ayrılma sonrası mal paylaşma olayları olduğundan annesi ile babası görüşmüyorlar. Annesi ise son derce üzgün bu durumdan ve o gün beni yemeğe davet etme sebeplerinden biride ailenin kopan bağına tutkal olmam. Babası da davetli ve bir umut teşrif etmesi bekleniyor. Gelelim yemeğe ben gittim son derece iyi karşılandım. Doğum günü olmasına rağmen öyle kalabalık bir insan grubu yoktu ortak arkadaşım atakan ve kız arkadaşı sevgi oradaydılar. Ailenin babası ise ortalıklarda yoktu. Annesiyle tanışırken beni bırakmayan kızarıklığım tüm utanmamı sofraya da taşımıştı iftar açıldı ve babası yemeğe katılmadığı için buruk bir doğum günü oluyordu. Hediyeler verildi ve ben hediyeleri gördükçe mahçupluk katsayım artıyordu. Gecede sona doğru gelirken atakan ve sevgi izin istediler bense erkek arkadaşı olarak orada biraz daha kalmam gerekiyordu. Burcu , annesi Selma teyze ve ben oturduk sohbet ederken annesi bana teşekkürlerini iletti ki ardından Burcunun hiç bir ilişkisinde olmadığı kadar beni çok sevdiğini anlattı haliyle "anne yhaaa " ile bölünüyordu sohbet ve ben her duyduğum cümlede kızarıyor bir yandan da mutlu oluyordum. Selma teyze kalan yemeklerden komşusuna zütürmek üzere evden çıkarken Burcu odaya geçelim mi demesi aklımda cin fikirler uyandırmadı değil. Odaya geçtik ve 50 ilk öpücük filmini açtı. Armut koltuklarda birbirimizle bütün olan vücutlarımız romantik sevgi dolu bir geceye eşlik ediyordu.Ben filme kendimi kaptırmışken ara ara Burcuya bakıyordum ve her baktığımda gözlerinin bende olduğunu farketmeme rağmen anın büyüsünü bozmamak için sormadım ama film bittiğinde bunu sordum ve aldığım cevap ilginçti " Ben bu filmi defalarca izlemiştim o yüzden izlemedim şimdi" dedi. Ben kendimi aptal gibi hissettim o an ki devam etti söze "Sen gördüğüm en güzel filmsin , nasıl bu kadar iyi olabiliyorsun bilmiyorum .Seni yaşamak izlemekten daha keyifli ama bu akşam hayatımda yaşadığım en özel andı " dedi ve aklımda tuhaf öpüşme denklemleri kuruyordum ki bilinmeyene bir bilinmeyen daha ekledi Burcu... -
6.
+1Devam et pampa burdayim
-
5.
0Başlangıç güzel beğendim şuku
-
4.
+1Yazılanlar okunmuyorsa değeri yoktur , bir okur kitlesi olursa yazmaya devam ederim mutlu kalın
-
3.
+2Memur bir ailenin 2 çocuğundan büyük olanıyım. Sıradan bir aile olmakla beraber elbette çekilen sıkıntılarımız oluyordu. Ortaokulda başlayan basketbol kariyerime rağmen boyum bir türlü uzamaması yaman bir çelişki doğuruyordu aslında. Popüler denebilicek bir ortaokul geçirmiştim şehrin en iyi okulunda yüksek ortalama ile okulu bitirmiş ve lise sınavları için gün sayıyordum ki çocukluğun verdiği düşünceler benim girdiğim sınavın adını bilmezken sınav sonuçlarında sınıf arkadaşlarımın bana fark atması ile sonuçlanınca bir şeyler kafaya dank etmeye başlamıştı aslında.O zamanlar orta seviye olan bir anadolu lisesine kaydım gerçekleşmişti. Girizgah bölümünü böyle atlatabilirim sanırım. Geleceğin nelerle geleceğini görmek yeni alınan hediyenin beklentilerin dışında çıkması gibi olmuştu. Lise tamamen farklıydı benimse okulla alakalı hiç bir düşüncem yoktu aklım fikrim basketboldaydı. Oynadığım kulüpte yıldız takımı kaptanıydım ve sözü dinlenen yetenekli ufak boylu çelimsiz biriydim aslında. Hızlı değildim keskin şutumda yoktu ama steven nash vari paslarım başka koçlarında dikkatini çekmiş olucak ki bir kaç kulüp transfer etmek istemişti.Şehrim basketbol adına gelişmiş bir şehir olduğundan hedefim mehmet okur'un oynadığı o takımda oynamaktı ve başka bir yere gitmek istemiyordum.Tümünü Göster
Gelelim lise hayatına.. Dediğim gibi bir çok şey değişmişti hayatımda ve okulla ilgim olmasa bile kızlar ile bu denli yaklaştığım için okul değerliydi. Büyüklerimden aldığım kız tavlama taktiklerini uygulamak istesemde bir şey ekgibti oda boyum. Matematiksel olarak ifade etmesemde şunu paylaşabilirim. Yardım kampanyası kapsamında fidan dikmeye gitmiştik ve diktiğimiz fidan benden uzundu. Fotoğrag çektirirken fidana dokunmak için parmak uçlarında kalmam da objektife yakalanınca lise yıllığında büyük bir yer almıştı tabi.
Klagib okul günleri haftasonları antremanlar derken rutinimi bozan bir kızla tanışmam oldu. Minibüse binmiş boş olduğunu gördüğüm ikili koltuğa oturmuştum .Aradan 5 dk geçmeden bir kız bindi ki bindiği an iç geçirmiştim. Kız tam anlamıyla afet-i devran. Beline kadar inen sarıya yakın kumral saçları. Yeşil gözleri ve üzerinde yeşilin hakim olduğu bir elbise vardı. Belki de o zamana kadar görüp göreceğim en güzel kızdı ve sadece benim için değil tüm yaşıtlarım benimle aynı fikirde olucaklardı. Parasını ödedi ve boş yer olmasına rağmen bana doğru yaklaştı arkamdaki yere oturacağını düşündüğümden yanımda duran çantamı kaldırmamıştım ve o mükemmel sesiyle
-Pardon oturabilir miyim ? diye sorunca ne yapıcağımı bilemeden eee ev evet dememe rağmen çantamı kaldırmamıştım çünkü gülümsedi ve çantanı alır mısın o zaman diye sordu .Duyduğum sesin güzelliği ve kızın o derce mükemmel olması beni aptal etmişti adeta. Ne var bunda diyecek panpalarım için sadece düşünün yaşıtlarınızdan kısasınız o zamana kadar bir kızla yakınlaşmanız olmamış ve anca rüyanızda görebileceğiniz bir kız sizinle konuşmak için adım atıyor.
Benim altımdaki şorttan muhabbete girmişti bu güzel kız. " Antremana mı gidiyorsun? " diye sordu ve bense sadece" e evet "diyebildim."Futbol mu oynuyorsun" diye devam etti ki bu soru benim heyecanımı almıştı aslında "hayır basketbol oynuyprum" dedim "aa ne güzel bende voleybol oynuyorum "dedi. Aslında fiziğinden belliydi de neyse.Yol boyu spor orjinli sohbet ettik minibüse binenler ise bu çocuk bu kızla bakışı atmadan duramıyorlardı buda benim kızarmama sebep oluyordu haliyle. iniceğim yere geldiğimde ise çekinerek ben birazdan inicem ama adını bile bilmiyorum dememle aaa evet ya söylemeedim dimi ben burcu dedi. Ardından inicek misin hım sonra görüşür müyüz dedi ki bu soru kırmızı olan rengimi mora çevirmiştir sanırım. Bu öylesine bir görüşürüz müydü yoksa farklı mıydı "görüşürüz tabi" dedim ve telefonun var mı dedi ki o zamanların efsane telefonu e250mi çıkardım kızağını kaydırdım ve elimden aldığı telefonuma numarasını yazdı ve kalbimin yerinde çıkma ihtimalini göz ardı ederek ismini yazıp kaydettim. Ardından vedalaşıp antreman salonuna doğru yürürken zıplayasım koşasım vardı. Mutluluk aptal gülüşlerle anlaşılabilicek bir şey bence. O gün antreman da belkide hayatımın en çok koştuğum maçını yapmıştım. Akşam yemekte ise tabiki bizikiler bi farklılık olduğunu anladı ve konumuz Burcuydu. Kim olduğunu bile bilmediğim bu kız şimdiden beni aptal etmişti.
Finallerim dolayısıyla pek yazamasam da imkan oldukça yazmaya çalışıcam. Görünen o ki uzun bir yazı olucak. Şimdilik bu kadar iyi akşamlar.. -
2.
+1Ozaman en önlerden rez
-
1.
+1Yıllar sonra bile içimden atamadığım olaylar silsilesini anlatmak için buradayım. Bunca zaman sonra girdiğim incide bir kaç panpamın mesajlarını görünce duygulanmadım da değil. Nesil kaça dayandı bilmiyorum. Peki ne üzerine mi olucak.Bin olma hikayesi değil kesinlikle ,sadece yaşadığım edindiğim tecrübeler. Os1 malzemesi vermemekle beraber hayal kırıklıkları sevgi kin temel temaları olan yaşanmış ve yaşanmaya devam eden bir hikaye olucak. Hikayeme akşam başlamayı düşünüyorum şimdilik görüşmek üzere