-
1.
+1 -6Ananı Ankara'da gibtim.
-
-
1.
+1senin ananı gibem oç her başlığı gibmek zorundamısın dıbınoğlu
-
1.
-
2.
+5 -1Iyi geceler herkese, bastan söyliyim liseli degilim.. yasadiklarimi anlatmak icin ikinci bir hesap actim, yeni katildigimi düsünmeyin buraya. aklimdan asla silinmesini istemedigim icin buraya yaziyorum.
birazdan baslayacagim anlatmaya -
3.
+1Ne olayı onu söyle karı kız mı iş mi eğitim mi ne
-
-
1.
+1sevgilimle gecirdigim günler
-
1.
-
4.
+1rezerved KADIN
-
5.
+1anlat dinliyom panpa
-
6.
+1Hadi gız
-
7.
+1keyifli konusmalar geciyordu aramizda ben bardagimdaki suyu ictikce o sormadan daha da dolduruyordu benim de cok hosuma gidiyordu bu durum.. cok acikmisti ki bes dakikaya kocaman tabagi silip süpürmüstü ben daha yarisini bile yiyememistim tabagimdakilerin (tavuk etli bi yemek yiyorduk patates kizartmasi makarna vardi tabaklarimizda)Tümünü Göster
yemegini bitirip beni izlemeye basladi ben de ela gözlerine bakmaktan kendimi yemege veremiyordum. evden cikmadan önce yemek yedigim icin tikanmistim zaten, tabagimdaki tavuklari parca parca ayirdi bana daha rahat yiyebileyim diye biraz daha yedikten sonra doydugumu söyldim fazla zorlamadi o da.
hava kararmaya baslamisti artik, garsondan hesabi istedik, o cebinden cüzdanini cikardi ben de cantamdan kendi cüzdanimi cikardim.. acikcasi ilk bulusmada onun ödemesiniistemedim benim yemegimi, hic aliskin olmadigim bi olay idi.. o ben ödücem diyince ben de tutturmiyim dedim. icimden "kahveleri de ben öderim" diye düsündüm.
Hesabi ödedi kalktik masamizdan saat 6 bucuk civarindaydi artik.. nereye gidelim diye sordu kahve icmeye gidelim dedim. "tamam ama önce para cekmem gerekiyor" dedi.
böylelikle Kizilay AVMnin oraya kadar yürüdük.. hangi yön oldugunu tam bilmiyorum ama kizilay avmnin yakinlarinda Akbank atmden para cektik.
sonra yeniden yemek yedigimiz tarafa dogru yürümeye basladik, karsidan karsiya gecmek icin beklerken kirmizi isigi ellerimi birakip belimden tutup kendine dogru cekti beni.. ben boynuna kadar geliyordum topuklularla.. boynuna giriyordum her defasinda lambalarda bekledigimizde, yine kimsenin ne düsündügü ne konustugu umrumuzda bile degildi.
daha sonra yürürken söyle bir konusmaya taniklik ettik kadinin yanina bi tane adam yaklasti, kadin "özledin miiiii?" dedi adam da "he volllaa yauw" bunun üzerine "yalanciii" dedi kadin ve yürümeye basladilar. biz bakakaldik basta sonra kahkaha attik bir dakika boyunca.bu repliki sürekli söyleyip durduk yürürken yemek yedigimiz tarafa dogru. bayagi bakindik nerede otursak diye "koliba kafe" de oturmaya karar verdik.
karsi karsiya oturmustuk yine menüye göz atiyorduk ellerimizi masaya koyup tutuyorduk yine simgibi.
2 tane cafe latte siparisi verdik. ortam lostu mum vardi masamizda bi tane. artik hava bayagi bir kararmisti biz gülüp eglenirken zamanin nasil gectigini bile farketmemistik. hemen kahvelerimizi icerek kalktik ordan (hesabi ben ödücem diye tutturdu, bende zorlamiyim dedim nasilsa daha cok görüsecektik elbette öderim dedim).
o sirada sürekli telefonum calmaya baslamisti evden merak etmislerdi evdekilere senelerdir görmedigim kiz arkadasimla görüscem demistim.
saat 7 olmustu artik kizilayda biraz daha yürüdük ikimizde takmadik pek telaslanmalarini nasilsa sevdigim kisi yanimdaydi bana güven veriyordu. bir günde birbirimize öyle alismitik ki metro giselerinin önüne geldigimizde burukluk vardi icimizde.
carsamba bulusuyor muyuz dedi iki gözümü de moncici gibi istemsizce acip "hi hiiii" yaptim.
sarildik simgibi sarildik, öptü beni ellerimden, yanaklarimdan saclarima dokundu ve giselerden gecirdi beni. -
8.
+1eve geldigimde hemen whatsapptan konusmaya basladik saat aksam 8 bucuktu eve geldigimde.
yatagima yattigimda kalbimde kelebekler ucuyordu sanki.. gururluydum beyinlerimiz ayni düsündügü icin her seyi cok uyumlu olmamiza ve beni cok eglendirecek bir adamin hayatimda uzun süreler olacagiina inaniyordum.
Whatsapp konusmamiz:
o: yaa sen harikasin ya
ben: sensin harika olan ... ya ben uyuyamicam mutluluktan
o: ya yicem ya:D ask fotolardan farkli miyim
ben: daha da yakigiblisin
o: askim sacmalaama dogruyu söyle
ben: hayir ask cidden cok yakigiblisin ya
o: sen cok güzelsin valla.. böyle agzini yüzünü istirasim geliyo:D
ben: yanaklarim kizardi ama
daha sonra arkadasima anlattim günümün nasil gectigini..
gözlerimi kapatip uyumadan önce daha önce bu kadar mutlu uyudugumu hatirlamiyordum.. haykirmak istiyordum askimi pencereyi acip.
hemen carsamba gününün gelmesini bekledim. -
9.
+1bu burda dursun sonra okurum
-
10.
+1devam et takip ediyorum yazilarini (kızım)
-
11.
+1cikardim telefonumu selfie cekmeye basladik yatakta yatarken 2 tane 10 dakikalik videomuzu cektik. yavas yavas giyinmemiz gerektigini söyledi önce benim gömlegimi cikardi gardirobundan dügmelerini ilikledi giydirdi beni sonra kendisi giyindi rujumu tazelemek bile istemedim o an. odasindaki her seyi hafizama kazimaya calisiyordum kalbim aciyordu ilk defa onun yaninda. mutfaga gitti cöpü de alayim atarim dedi . mutfakta son kez fotografini gizli cekecektim bana gülümsemisti (nomalde haber vermeden foto cekmemi istemezdi). evin salonuna son kez baktim, son kez mutfaga girdim sanki kendi evimden ayriliyordum. ayakkabilarimizi giydik montlarimizi giydik evin icinde sarildik ela gözlerine baktim saclarini oksadim ve ciktik. ellerini tuttum yolda yürümeye basladik hafif yagmurluydu hava o da bi yandan otobüs kac dakikaya gelecek diye bakiyordu. otobüsle gitmeyi istemezdim hic hava ne kadar yagmurlu olursa olsun o yolu yürümek isterdim. sessizce konusmadan yürüyorduk ilk defa yüzüm düsmüstü canim aciyordu neden konusmadigimi sordu "bisey yok" dedim daha fazla konusamadim eger konussaydim gözlerimden yaslar akardi. anladi üzüldügümü beni yol boyunca otobüs duragina kadar güldürmeye calisti ilk defa ona sahte gülüyordum, gülmeye calisiyordum. ne olursa olsun ona üzüldügümü belli etmemeye calistim ama olmadi iste. hafif yagmur yagdigi icin sürekli montumun kapsonunu örtmeye calisti ben de cikardim örtmesini istemedim islanmak istiyordum cünkü. sonra yine örttü hasta olacagimi söyledi ben de kirmadim zaten konusacak halim yoktu otobüs duragina geldigimizde ikimizde konusmadik birbirimizle aglamamak icin sürekli baska yönlere bakiyordum ona bakmamaya calisiyordum sanki yanimda yabanci birisivardi o an. aklima sadece turgut uyarin - göge bakma duragi siiri gelmisti. otobüs 2 dakikaya gelmisti.. full doluydu yine oturacak yer yoktu tutunacak halim de yoktu pek. otobüs beni ondan ayiriyordu sanki ellerini tutamiyordum konusup gülemiyorduk insanlar üzerime üzerime geliyodu sanki. o evden her ayrildigimda icimden bi seyler kopuyordu, kendi evimmis gibi benimsemistim 3 kez gelmekle. otobüse bindigim de mutlulugum azaliyordu daralmistim, canim aciyordu hemde cok, aglamamak icin kendimi zor tutuyordum, göz göze bile gelmek istemiyordum onunla, kafamda hep aynii soru vardi "eger evden ayrilmak bu kadar zor geldiyse ben seni nasil birakicam adam" bunu düsünmekten etrafima odaklanamiyordum herkes kendi halindeydi sevgililer de vardi onlara bakiyordum gidici oldugumu hatirliyordum yeniden, o an aglamak istiyordum aglayamiyordum ben onsuz bir hic oldugumu o an anlamistim. bana ölüm gibi gelen otobüs yolcugumuz nihayet son bulmustu inmem icin elimden tutmustu düsmeyeyim diye bi kac adim yürüdükten sonra besevler metro istasyonuna varmistik giselere dogru iniyorduk belki son görüsmemiz bu diyip güldü belli ki saka yapiyordu ama o an ben sakayi algiyalacak halde degildim bi daha hic görüsmeyecekmis gibi sarildim "icimden canin sagolsun" dedim sonucta annesiyle zaman gecirmesi onun da hakkiydi. en fazla 1 hafta sonra ülkeme dönecektim.. giselerden gecirdikten sonra beni gözlerimden yaslar akti onlari sildim elimle arkama dönüp bakacak cesaretim yoktu.Tümünü Göster
-
12.
+1Bir gün önceden anlasmistik yine saat kacta nerede bulusacagimizi.
günlerden 13 Mart. sabah 8 bucukta cikip 9 bucuga kizilaya geldim. Metro istasyonundaki merdivenlerden cikip etrafima bakindim yoktu daha sonra güvenparktaki banklardan birine oturup beklemeye basladim.. 15 dakika sonra arkamdan geldi göremedim seni neden parka oturdun seni ariyorum dakikalardir diye söylendi ve otobüs duragina dogru yürümeye basladik. otobüs duragini aklimda tutmami söyledi bi dahaki gelisimde ben gelecektim cünkü ama otobüsleri karistiririm diye kendime de güvenemiyordum o yüzden aklimda tutma geregi duymadim. bes dakika bekledikten sonra ici full dolu olan otobüse bindik, ortalara dogru ilerledik. bi elimde kocaman el cantam, ayakkabilarim zaten yüksek topukluydu ayakta durmaktan zorlaniyordum, o hem kendisi tutunuyordu bi yandan da beni belimden tutmaya calisiyordu. neyse ki genc bi tane cocuk indi ve hemen ben oturdum.. otobüste bile birbirimize sakalar yapiyorduk gülüyorduk. cok mutluydum ve heyecanliydim ilk defa hayatimda sevdigim adamin evine gidecektim. "bak burasi anitkabir, bak burasi da bizim okul" diye göstermeye calisiyordu her yeri. yarim saatlik yolculuktan sonra nihayet indik otobüsten (besevlerde indik, caddeyi falan ifsa etmicem ankarada yasayanlar neresi oldugunu asagi yukari cözerler zaten)
pogaca almak icin pastane gibi bi yere girdik, burda mi yapsak kahvaltiyi yoksa evde mi yapsak diye düsündükten sonra evde kahvalti yapmaya karar verdik. 3 peynirli 1 patatesli pogaca aldiktan sonra ciktik. hemen yoldan karsiya gectigimizde bim vardi. "gel seni muhtesem marketimize zütüreyim" dedi güldük ve bime dogru yürüdük. seftali'li meyve suyu ve iki üc bi sey daha aldiktan sonra eve dogru yürümeye basladik. yokus yukari dogru yürüdük ben biraz yorulup nefes nefese kaldim "ev zemin katin bi kat asagisinda korkma sakin" dedi, "seninle her yere giderim" dedim. biraz daha yürüdükten sonra nihayet eve geldik. -
13.
+1eve girdigimizde kimse yoktu kendimi daha rahat hissettim. ayakkabilarimi cikarip kapinin kenarina koydum onun ayakkabilarini cikarmasini bekledim. evi gezmek icin sabirsizlaniyordum. ayakkabilarini cikardi ve birbirimize daha da sıkı sarilmaya basladik belki 1 dakika öyle kalmisizdir bu arada ayakkabilari cikardigimda ona sarilmak icin parmak uclarima bastim(benim boyum 1.66 onun ise 1,82). dudagima öpücük kondurdu gözlerimin icine bakti derin derin bunlari yaparken hala giris kapisinin yanindayiz. hadi sana evi gezdireyim dedi önce mutfagi gösterdi sonra salona girdik hizli hizli göz attiktan sonra onun odasina girdik. posetleri masasina koyduk. odasina girdigimizde de hemen sarildik yine, sarilirken elleri popoma gitti oksadi biraz sonra icerden tabüre almaya gitti kahvaltimizi yapcaktik, ben yatagina oturdum masasi hemen yataginin ayak ucu tarafiyla bitigibti. bi elinde tabüre diger elinde bardaklarla geldi meyve suyu doldurdu ikimize de sonra pogacalarimizi yemeye basladik. yine o kadar hizli yedi ki ne ara bitirdin diye sordum o da gülümsedi. ben daha ilk pogacami bitirmeden hatta agzimda pogaca varken arkama geldi bi anda oturdu, elbisemin femuarini acti yavasca ve ensemi öpmeye basladi. neseli bi ses tonuyla "dur agzimda pogaca var acelen ne" dedim, sonra yersin dedi. o an kendimi ona biraktim benim icin ilkler yasaniyodu cünkü omuzlarimi daha da öpüyordu, bi sey söylemeden kollarimi kaldirmam gerektigini anladim ve elbisemi cikardi yataktan ayaga kalkti gardirobunu acti askiyi aldi ve elbisemi asti "hep bu kadar düzenli misin" diye sordum "sirf senin icin" dedi ve gardirobundaki askidan bana siyah t-shirtünü cikardi bugün ev de giymem icin. hosuma giden her seyi yapiyordu daha da büyüleniyordum. yatakta beklemistim onu oturarak, yavasca omuzlarimdan itip yatirdi beni öpüsmeye basladik atesli bi sekilde.. ben ilk defa öpüstügüm icin aslinda biraz da korkuyordum becerebilecek miyim diye, o da biliyordu bunu, hic zorlanmadan öpüsüyorduk o an zaman dursun istiyordum. becerebildim mi diye sordugumda ilk kez öpüstügüm halde harika oldugumu söyledi beni daha da cesaretlendirdi. coraplarimi cikarirken bi yandna da kendi kiyafetlerini cikarmaya basladi bunlari yaptiktan sonra yanaklarimi, dudaklarimi öpüp durdu, icimden makyajim kesin calindi hep diye düsünüyodum ama pekte umrumda olmuyordu acikcasi.. nihayetinde sevdigim adamin kollarindaydim bundan güzel ne olabilirdi ki. (bunun devamini yazmicam zaten ne oldugunu tahmin ediyosunuzdur. merak edenler icin: her seyi yaptik ama onun olmadim, düsünce olarak kendimi onun hissediyordum zaten)Tümünü Göster
yaklagib 45 dakika sonra kapi caldi, biz cirilciplagiz. Abim gelmistir dedi hizla üstünü giyinip kaiyi acmaya gitti. ben de ne oldugunu anlamadan alelacele ic camasirlarimi, kltlu corabimi ve onun verdigi siyah uzun t-shirt'ü giydim. abisinin karsisina makyajim bozulmus halde cikacak olmak beni utandirmisti baya sonucta anlayacakti ne yaptigimizi ve bu durum biraz canimi sıkmisti.. yanlis anlasilacak bi sey yapmamistik cünkü. abisi odaya girmeden hemen tabüreye oturdum aldim elime pogacayi yemeye basladim sirtimi da döndüm. abisinden önce sevgilim geldi yanima sessizce ne cabuk giyindin diyip hayranligini gizleyemedi. o sirada abisi geldi odaya sevgilim bizi tanistirdi.. "taaa nerelerden geldi bak" dedi abisine. abisi de sasirdi baya, tatil icin geldigimi söyledim. mesleklerimiz nereddeyse ayniydi abisiyle islerimiz hakkinda konustuk falan bi yandan da sevgilimin gardirobundan kiyafetlerini toparliyordu istabula gidecekti o gün. "kiza ala ala pogaca mi aldin kahvaltilik" dedi sevgilime, "o da ögrenciyiz napalim" gbi bi sey söyledi tam hatirlamiyorum bunu. yataga oturdu laptop'tan film bakmaya basladi ben pogacalara gömüldüm tabi o an cok heyecanlliydim konusacak durumda bile degildim. abisi valizini de odadan aldiktan sonra cikti ve bi daha girmedi odaya. -
14.
+1yazsana lan
-
15.
+1reserved
-
16.
+1Neden carsamba bulusmak icin anlastiniz diye soracak olursaniz kendisi gazi üni müh. fakültesine gidiyor ve derslerinden de geri kalmasini ikimizde istemiyorduk.
11. Mart 2015 carsamba
Dersi 12 de bittigi icin saat 1 de bulusmak icin anlastik 1 gün önceden.
o besevlerden ben ise batikentten kizilaya gelecektik.
kendime güveniyordum ve beni almamasi gerektigini söyledim zaten neredeyse metroyla 1 saatte anca variliyordu onun git gel yapmasini istemedim.
bilen bilir botanik(batikentten) kizilaya giderken 2 aktarma yapilir.
büyük bir mutlulukla evden ciktim hava yagmurluydu saat 12 gibi evden ciktim anca 1 saate varirim diye. aktarma yaparken 3-4 kisiye sordum durdum kizilaya bu yönden mi gidiliyor diye..
1 bucuk saate anca vardim kizilaya telefonuma baktim "ask ziya gökalp caddesi cikisinda bekliyorum" diye sms geldi.
bakindim nerede ziya gökalp caddesi yaziyor diye ama göremedim sonra arayip büfenin yaninda beklediigmi söyledim mesrutiyet caddesine cikmisim megersem bilmiyordum.
bi 3-4 dakika sonra yanima geldi yüz ifadesi biraz sinir olmus gibiydi veya bana öyle geldi bilmiyorum ama bekletmisim yarim saat, sanirim buna uyuz oldu biraz.
sonra sarildi öptü beni "yine cok güzelsin" diye iltifat etti bende ayni sekilde, dün ne yaptigimi sordu ben de okulda neler yaptigini sordum günlük konusmalar gecti aramizda..
daha sonra konusmadan yürüdük öyle ,bi yerde oturalim dedik hacibaba kahvecisine girdik disarda oturmak istedik. ice tea siparisi verdi o ben ise türk kahvesi icmek istedigimi söyledim garsona.. hava önceki güne göre daha soguktu ve yagmurluydu cikardi hirkasini kirmizi siyah renklerindeydi bana verdi bende giydim hemen, mutlu olmustum ve ardindan iltifatlari siralaradi hemen cok yakisti.. güzele ne yakismaz ki zaten" diye. benim yanaklarim hemen pembelesmisti yine hissediyordum, o da bunu cok seviyordu zaten. caktirmadan cantamin icinden parfümümü aldim hirkanin cebine koydum rujumu da ayni sekilde ve lavaboya gidiyorum diyerek kalktim masadan -
17.
+1Ankaralıyım yalanmı dogrumu okuyunca ben anlarım
-
18.
+1reserved
-
19.
+128 Mart 2015. Pazartesi
5 gün bulusmak icin beklemek benim icin ölüm gibiydi sanki ayni sehirdeydik ama görüsemiyorduk daha dogrusu ben görüsmek istedigimi söylemiyordum sonucta annesi gelmisti ve onunla da vakit gecirsin istiyordum ama bi yandan da ben de onun icin gelmistim sonucta, ondan da bulusalim mi diye teklif gelmeyince sessiz kalmayi tercih ettim. taa ki bulusmamizdan bi gün önce teklif edesiye kadar ayrica bulusacagimiz günün aksaminda da annesi istanbula dönecekmis saat 6 gibi aksam onu birakmaya gidecegi icin acele evden cikmami söyledi gelebilmem icin. saat 12 gibiydi hizli bi sekilde giyinip makyajimi yapip yola ciktim. botanik metro istasyonuna yürürken arkamdan yürüyen bi adam laf atmaya baslamisti "sen ne güzel bi seysin öyle" diye cok korkmustum hizli hizli metro istasyonuna yürüdüm etrafima bakmadan. saat 1 bucukta besevlere vardim merdivenlerden ciktigimda beni bekledigini gördüm kosar adimlarla yanina gidip boynuna atladim cok özlemistim onu. hava yine yagmurluydu ben kayip düsecek gibi oluyordum yine neyse ki beni tutuyordu her defasinda. bahceliye yürümeye basladik sonra yavas yavas yine cok huzurlu ve mutluyduk. oturmak icin mekanlara bakinirken adini unuttugum bi mekana girdik distan bakildiginda club gibi bi yerdi sanki cluba giriyormussun hissi veriyordu merdivenlerden ciktik 2 katli bi mekandi teras bölümüne gectik oturmak icin. karsisina oturmak icin montumu cikarirken yanima otursana dedi kirmadim yanina oturdum cok ta memnun olmustum. garson ne icecegimizi sordu o bira istedi ben de pina colada (kokteyl bilmeyenler icin) sag tarafimda oturuyordu sol elimi karnina dogru koydum omzuna basimi yasladim sol elimle de onun elleriyle oynuyodum.. onun yaninda oldugum an'lar hic bitmesin istiyordum.. bi yandan iceceklerimizi yudumlayip diger yandan da insanlara bakip konusmalarini dinleyip gülüyorduk aramizda cok egleniyorduk.. - 20.