-
1.
+30 -2EVET ARKADAŞLAR ÇOK BEKLEDiĞiNiZ VE TAKiP ETTiĞiNiZ ANKARA GÜN IŞIĞI HiKAYE ÜÇLEMESiNiN SON HALKASI OLAN
ANKARA GÜN IŞIĞI BÖLÜM 3 BU BAŞLIK ALTINDAN YÜKSELECEK...
BiR ÖNCEKi HiKAYELERiMiZ iÇiN :
ankara gün ışığı
ankara gün ışığı bölüm 2
marvel hikayeleri okumak isterseniz ;
inci sözlük marvel hikaye ağı
15 TEMMUZ DARBESiNE iLiŞKiN GERÇEKÇi BiR HiKAYE iÇiN
perdenin arkasındaki kişi
başlıklarına bakabilirsiniz...
ŞiMDi ARKANIZA YASLANIN VE HiKAYEMiZiN KEYFiNi ÇIKARIN...
iYi OKUMALAR... -
2.
+14AŞKIM……KIZIM……HAYATIMIN ANLAMI……BiRiCiK KIZIM…….SEN ÇOK GÜÇLÜSÜN……BEN OLMADANDA HAYATINA DEVAM EDEBiLiRSiN……SENi ÇOK SEViYORUM VE BU SEVGiM HER GEÖEN GÜN DAHA ÇOK ARTIYOR…..HAYAT KARŞINA ZORLUKLAR ÇIKARSA BiLE MÜCADELE ETMEKTEN SAKIN VAZGEÇME…..SAKIN PES ETME….KAFAN HEP DiK DURSUN…..EVLEN….ÇOCUKLARIN OLSUN….OLNLARIN BÜYÜDÜĞÜNÜ iZLE…..EĞER BiR OĞLUN OLURSA BENiM ADIMI VERMENi ÇOK iSTERiM…..VE UYUMAYA BAŞLAMADAN ÖNCE ONLARI BENiM YERiME ÖP….VE ONLARI ÇOK SEVEN BiR DEDELERi OLDUĞUNU SÖYLE……
SENi ÇOK SEVEN BABAN….
CAN TEKiN…..
Can Tekin’in ipek Yoğun bakımdayken yastığının altına bıraktığı not…….. -
-
1.
+2Abi tek solukta okudum. Yine döktürmüşsün bee. Eline diline sağlık. Şuku veremediğim tüm entrylerin için özür diliyorum. O kadar sürükleyiciydi ki sayfaları nasıl geçtiğimi bilmiyorum. Hikayelerini senin gibi devam ettirip bitiren çok az yazar var. Derdin şuku bile değil. Takip ettiğim en iyi yazarsın. Hayatta başarılar dilerim abi.
-
2.
+1gözümden yaş süzüldü pnp eline sağlık
-
3.
0iyi okumalar... kardeşim
diğerleri 1 -
1.
-
3.
+11arkadaşlar yazdıklarınızın hepsini teker teker okuyorum sakın terk ettiğimi falan düşünmeyin mesleğimden ötürü bugünlerde çok yoğunum ve bu yüzden yazamıyorum.
hepinize çok teşekkür ederim okuduğunuz için.
not: Sena Eskişehirdeki büyük çatışmadan sonra özellikle yürüyenlerin ve toplayıcıların oluşturduğu saldırı dalgasından kurtulamamış olabilir büyük ihtimal.
hikayemizin finaline çok yaklaştık zaten bundan dolayı son partlar gerektiğinden daha çok duygu yüklü olabilir mendilleri peçeteleri hazırlayın derim ben...
çok teşekkür ediyorum tekrardan hepinize
edit: yukarda yazdıklarımı kendi başıma bir daha okudum peçeteler göz yaşları için yanlış olmasın hikayenin sonlarına doğru değişik bir hava olmayacak yani -
-
1.
+1Eyvallah başkan takipteyiz...
-
1.
-
4.
+10arkadaşlar işlerminin yoğunluğu nedeniyle bugün beni mazur görün.
allah razı olsun hepinizden okuyosunuz biliyorum ( şuku atmasanızda )
zaten okunuyor diyipte 1 saat içinde y.rrak gibi bişi yazmakta istemiyorum kahramanlarımızın bugün neler yaşayacağı aklımdaydı bugün onu yazacaktım ama çok yoğun bir iş günü geçiriyorum. sabah saatlerinde bir şeyler yazdım sonra bi yoğunluk sardı sormayın.
ama söz yarın sizlere bugünün acısını çıkartacak çok enteresan bi part atıcam... aklımda herşey... sadece aceleye getirip heba etmek istemiyorum...
hepinize iyi okumalar...
çok teşekkür ederim... -
5.
+9Telsizden birisi konuşmaya başladı…
“ PUSAT ALBAYIM….YÜRÜYEN TEMASI SAĞLANDI….GÖLGE TiMiNE iHTiYACIMIZ VAR…..”
Pusat eline telsizi aldı ve
“ ANLAŞILDI…..GÖLGE TiMi GELiYOR “ dedi……..
Aracına binerek sıcak ANKARA asfaltında yol almaya başladı…..
---SON---
https://www.youtube.com/watch?v=6Ejga4kJUts -
6.
+9https://www.youtube.com/watch?v=SMfB1REALp4 ( arkada bu ses varken okuyunuz )
Şu an ağlıyorum…….
Gözlerimden bugünlerde çok yaş döküldü….
Sanırım ihtiyarlamaya başladım…
Etrafımdaki herkes gibi…..
Yıllarımı beraber harcadığım herkes gibi…..
işin kötüsü ölemedim de…..
Bunu bile başaramadım….
Keşke şu an kucağımda son nefeslerini veren Gölge gibi başarabilseydim bunu…..
Huzur içinde…..
Sessiz….
Görevimi en ekgibsiz bir şekilde yerine getirdikten sonra ölebilseydim…..
Ama olmadı….
Yapamadım…..
Gölge…..
En vefalı arkadaşım…..
Kaç kere hayatımı kurtardı bilmiyorum…..
Hiç çocuğum olmadı benim…
Ama olsaydı en az Gölge kadar severdim heralde….
Ahmet onu bulduğunda….
Benim onu ilk gördüğümde daha bebek sayılabilecek kadar küçüktü….
Şimdi yaşlandı ve kucağımda son nefeslerini veriyor….
En sevgili dostum ölüyor……
Herkes başımızda…..
Bütün dostlarım…..
Gölgeye olan son görevlerini yerine getirmek için toplandılar….
Ahmet te yanımda….
Oda ağlıyor…
Aslına bakarsanız herkes ağlıyor benim tek farkım Gölge şu an benim kucağımda….
Onlarınsa en son hatırladıkları gibi olması….
Hoşça kal eski dostum……
Hoşça kal…… -
7.
+7Bölgeden kamyonlarca mühimmat... askeri ve tıp malzemeleri... mermiler, silahlar ve araçlar getirildi... en son gidildiğinde Ahmet ve Doğan giderek mesajın yayınlandığı cihazı bularak sinyali sonlandırdılar... ve yanlarında gelirken oradaki bayrakları aldılar...
Akşam vakti olduğu zaman Burak'ı tek başına uzaklara bakarken buldum...
Yanına geldim...
Naber Koç dedi bana...
Iyiyim dedim... birazdan nöbet için hazırlanıcam... seni gördüm burada onun için yanına geldim...
S..KTiR ET NÖBETi BOŞVER... ARKADAŞLARINADA SÖYLE NÖBET FALAN YOK... GiTSiNLER UYUSUNLAR...
Tamam dedim... söylerim...
Bugün Doğan neden o mesajdan sonra... sanki başka biriymiş gibi davrandı diye sordum...
Nasıl davrandı ki... dedi Burak...
Bilmiyorum dedim... sanki o mesaj birinden geliyormuşta... cevap vermesi için acele ediyormuş gibiydi...
"Doğan hastalık başladığı zaman kardeşini kaybetti... çok zaman sonra bulduğunda oda çoktan yürüyenlerden biri olmuştu... kendi elleriyle öldürdü kardeşini... üzerinden çıkan kağıtta kardeşinin Doğanı aradığını ama ulaşamadığını okudu... Mesajın halen hayatta olan birilerinin yardım çağrısı sandı Doğan... kardeşi gibi birilerinin yardıma ihtiyacı olduğunu sandı... hepsi bu evlat... "
Dedi...
" Bütün mesele bu"
Cevap veremedim...
Sustum... -
-
1.
+1Yaz abicim ellerine sağlık devam
-
2.
0hikayemiz devam edicek takipte kalın...
iyi okumalar...
-
1.
-
8.
+7Şimdi yukarda yaptığımızdan farklı bir şey yaparak yakından muharebe yöntemlerini öğrenicez….bunun için yanımızdaki MP-5 tüfeklerinden yararlanıcaz…Deniz şu büyük çantayı getir buraya…
Deniz hızlı adımlarla Burak’ın yanında getirdiği büyük silah çantayı alıp getirdi. Çantanın içinden 4 adet susturucu takılmış MP-5 tüfeği çıkmıştı. Burak hepimize birer tane tüfek ve birer tanede şarjör verdi.
Bu silahların özelliği hafif olmaları, taşımasının kolaylığı ve en az 150 metre içinde hedefe maximum zayiat vermesidir…bu dersimizde bu tüfekleri kullanarak yakın muharebe tekniklerini göstericem….yukardaki gibi beceriksizlik yaparsanız iKiNiZi ÜST ÜSTE KOYAR O ŞEKiLDE S.KERiM….ANLADINIZ MI BENi ? -
9.
+7Haftasonunu o bölgeyi daha korunaklı bir hale getirmek için uğraşarak geçirdik.
Bu sabahta Hulusi ile eğitime çıkmamız gerektiğini bir önceden Ahmet söylemişti.
Tıp, biyoloji, doğal ortamda hayatta kalma ve diğer konular hakkında Hulusi bize yardım edecekti.
Ta ki Doğan'ın eskiden bozuk olan ve bizim yardımımızla tamir etmeyi başardığı uzun menzilli telsizin bir sinyali yakalamasına kadar...
Taner bizimle beraber kaldığı için sabah kalkar kalkmaz hazırlıklara başladık.
Önce cephaneliğe inerek ekipmanımızı ve silahlarımızı aldık.
Sonra dışarda Hulusiyi beklemeye başladık.
Kendisi aradan 5 dakika geçtikten sonra kapıda elinde baltası ile belirdi ve yanımıza geldi.
Tam söze başlayacaktı ki. -
10.
+7Burak gözünü dürbünden ayırmadan…” OHA .MINA KOYUM OHA….BiRAZ DAHA iLERSiNDE POLATLI VAR ZATEN LA….O KADAR UZAK MESAFEYi VURMANIZ iÇiN ÇOK iYi BiR NiŞANCI OLMANIZ GEREKiR…EMEKLEMEDEN KOŞMAYA ÇALIŞMAYIN….DAHA YAKIN BiR HEDEF SEÇiN KENDiNiZE….”
Deniz tamam o zaman diyerek daha yakındaki bir hedefi tarif etti….
“ YOLUN SOLA AYRILDIĞI KÖŞEDE BiR TANE DAHA YÜRÜYEN VAR…..UZAKLIK 274 METRE….SICAKLIK 11 DERECE VE RÜZGAR SOLDAN 1 KM HIZLA ESiYOR….”
Tamam dedim ve hedefi gördükten sonra hazırım dedim Deniz’e…. -
11.
+714 KASIM 2036...
ÜMiTKÖY...
ANKARA...
Taner'in gruba katılması ile şu an için dört kişiyiz...
Adam genelde konuşmayan bir yapıya sahip ama çok dikkatli olduğu bir gerçek, hemen hemen her şeye dikkat ediyor...
Daha ilk günden binanın yanlış tarafa doğru korunduğunu söyledi Furkan'a...
Binalar sadece yürüyenlere karşı korunuyordu cephenin binalara bakan tarafında nöbet kulelerinden başka bir şey yoktu..
Toplayıcılara ait Sağlam bir keskin nişancı teker teker buradaki herkesi avlar... kimsede merminin nereden geldiğini anlayamazdı lakin korunmasız tarafta çok sayıda bina vardı...
Burak bunun öğrendikten sonra o bölgeye diğer bölgelerdeki gibi koruma eklenmesini talep etti ve dediği mantıklı bulunarak işleme geçildi... -
12.
+6 -1“Sen az önce” dedi Deniz…..
“ sen az önce SiYAHLI ADAMIN NEREDE SAKLANDIĞINI BiLDiĞiNi Mi SÖYLEDiN ? “
Evet dedi Çocuk….O şeyin nerede kaldığını biliyorum……
SiYAH TAKIM ELBiSE GiYEN ADAM ATAKULEDE SAKLANIYOR……
ETRAFINDA DA YÜZLERCE YÜRÜYEN ORDUSU BiNAYI KORUYOR……
ONU YOK EDECEĞiNiZE SÖZ VERiRSENiZ SiZi ORAYA GÖTÜREBiLiRiM….
KiMSENiN BiLMEDiĞi BiR YOL BiLiYORUM ÇÜNKÜ….. -
-
1.
0Rezercasyon
-
1.
-
13.
+7Kimseden ses çıkmamıştı...
Burak arabayı çalıştırarak ilerlemeye başladık arkamızdan Kutay'ın sürdüğü araç geliyordu.
Yarım saatlik bir yolculuktan sonra tabelada silinmiş paslanmış harflerle zar zor okunan SiNCAN ORGANiZE SANAYi yazan yere geldik.
Araçlardan inmeden önce Burak etrafa bir bakış attı ve " Burası çok sessiz " dedi... " Etrafta S.K gibi kokuyo... hadi inelim."
Araçlardan inerek yürümeye başladık...
Büyükçe bir binanın yanından geçerken Kutay binaya bakarak " iŞTE iLK GELDiĞiMiZ YER... BOSS OTEL... CEPHANE YÜKLÜ KAMYONLARI BURANIN ALTINDA BULMUŞTUK " dedi... " YAKLAŞIK 20 SENE ÖNCEYDi" -
14.
+723 KASIM 2036….
ANKARA….
ÜMiTKÖY…..
Dün yaşadıklarımız ihtiyarların bizim eğitimimiz için yüzleşmemiz gereken bir şey olduğunu gösteriyor…
Onlara göre bu yaşadıklarımız hali hazırda karşı karşıya kalmamız gereken tehlikelerden biri…
Ve ayaklarımız üzerinde durabilmemiz için bu gibi şeylerle karşılaşmamız şart…
Hatta gerekli…
Ne zaman karşımıza ne çıkacağı hakkında düşünmemiz gerekiyormuş….
Yoksa sürekli şaşırırmışız…
Tek bir konu üzerinde eğitimler değilde…birçok konuda bilgi sahibi olmamız isteniyor artık…
Yani HAYALET TiMiNDEN FARKIMIZ….ONLARIN UZMAN OLDUĞU TEK BiR KONU VARKEN…
BiZLER HER KONUDA BiLGiSi OLAN KiŞiLER OLACAKMIŞIZ…. -
15.
+7Burak ve Kutay gördüklerinin karşısında gülmeye başladılar...
Doğan gururla baktı araçlara...
Haklı olmanın gururunu taşıyordu...
Duvarda büyükçe bir harita vardı ve bütün organize sanayinin içinde ne varsa hepsi teker teker işaretlenmişti...
Bu sırada kapılar biraz daha zorlanmaya başladı...
Hadi dedi Ahmet.. kendimize saklanacak bir yer bulalım sonra buraları araştırmaya devam ederiz...
Ve kapılar sürgülerinden çıkarak yere düştüler... yürüyenler içerdeydi...
Ve bizde tankların içinde...
Burak telsizden
" Önce iyice kontrol edin... bunlar 20 yıl önce buraya bırakılmış şeyler... mutlaka bi yerinde bir deformasyon vardır... "
Dediği zaman Kutay bizim olduğumuz tankı çalıştırdı ve
" Boş versene bunlar hala taş gibi" diyerek gülmeye başladı ve ekledi " mühimmatları bile duruyor.
Yürüyenler ses çıkartan tanklara çıkmaya ve vurmaya başlamışlardı... -
16.
+7"Genelde bu tip çok çürümüş vücutları varsa kasıkları daha dayanıksız oluyor eğer bir yürüyeni etkisiz bırakmak isterseniz bu bölgesine ateş edin... bacakları hemen parçalanıyor... "
Bak bunu bildiğimiz iyi oldu dedi Hulusi...
Sen anca omur iliğinden bahset dedi... Ahmet bak analar ne doğuruyor...
Ana sözcüğü geçtiği zaman Taner'in yüzünün sarardığını fark etti Ahmet... "öyle demek istemedim... çok özür dilerim... ihtiyarlığıma ver... artık eskisi kadar ince düşünemiyoruz" dedi..
Önemli değil dedi Taner... benim ailem KIZIL TiLKiLER di... sadece onlar aklıma geldi o kadar... annemi hiç tanımadım ben...
ipek etrafına bakarken bir kapının önünde TÜRK SiLAHLI KUVVETLERiNE ait bir işaret buldu...
Aradığımız işaret bunun gibi birşeymi diye sordu... ihtiyarlara bakarak...
Evet dedi Ahmet... aradığımız tam olarak bunun gibi bir şey... hadi açalım da içerde ne var görelim...
Ipek kapının kilidine tek el ateş ettiği zaman ara sokaklardan birden anlamsız bağırışmalar ve sesler duymaya başladık..
Yürüyenler dedi Taner... buraya doğru geliyor olmalılar...
Kapıya tekrar ateş ederek kilitlerini kırdık ve devasa kapıları açarak içeri girdik...
Içeri girdiğimiz gibi kapıları tekrar kapatarak etraftan bulduğumuz zincirlerle kapattık...
Yürüyenler gelmiş ve kapıya vurmaya başlamışlardı... busefer anlamsızca sesler çıkarmak yerine çığlıklar atıyor ve bağırıyorlardı.
Buna karşın içerdeki manzara görülmeye değerdi...
Tavandan aşağı indirilmiş kocaman bir TÜRK SiLAHLI KUVVETLERi BAYRAĞI ve TÜRK BAYRAĞI vardı... altında kasalarca cephane, silah ve mermi... arka taraflarda zırhlı personel taşıcılar... hatta iki tane M60T tanlarından bile vardı... -
17.
+7Büyük saldırıdan sonra Erzurum'da kimse kalmamış... sadece KIZIL TiLKiLER hayatta kalmış... ellerindeki bütün insanları eğitmişler... bende o sırada doğmuşum... ama doğduktan kısa bir süre sonra karargah saldırıya uğramış... ve geriye kalan herkesi yok etmişler... benide son anda kurtarmışlar... annem ve babamın kim olduğunu bilmiyorum... benim için sadece KIZIL TiLKiLER ve onların düşünceleri var... oradan beni kurtaran kişiler herşeyi öğrettiler bana... kamuflaj... silahlar... aklınıza KIZIL TiLKiLER ile ilgili gelecek her konuda eğitim aldım... bir gün grubumuz TEMiZLEYiCiLER tarafından pusuya düşürüldü ve kimse kurtulamadı... sadece ben... buraya geldiğim zamanda toplayıcıların arasına sızdım... cephanelerinden ve yiyeceklerinden aldım... kaçarken bir yürüyenin saldırısına uğradım ve açığa çıktım... sonrasını biliyorsunuz zaten...
Herkes hikayeyi sonuna kadar dinlediği zaman akıllarında bir fikir meydana gelmişti bile ama konuşan Can Tekin oldu...
GÖLGE TiMi ADINDA BiR GRUP OLUŞTURUYORUZ... SENiNDE BU GRUBA KATILMANI iSTiYORUZ... dedi...
Tabi dedi Taner...
TABiKi KATILIRIM...
Sanırım gruba bir kişi daha katıldı... -
18.
+7O bombanın aynısı sanırsam….dedi Burak tekrar…
Sanırım.. dedi Kutay tekrar….
“ AYNI NOKTADAN iKiNCi BiR ROKET ATEŞLENDi…KOORDiNATLARI VE HEDEFi AYNI…..” dedi ekranın başındaki adam…
Radar sisteminin aynı zamanda verici özelliği de var mı ?... yani sinyal yayabilir mi ? Dedi Ali Cem
Olabilir dedi Doğan… Neden sordun?
Ali Cem bilgisayarın başına oturup bilgisayardan radar komutları girmeye başladı…parmakları klavye üzerinde adeta uçuyordu… -
19.
+6 -1S.KERiM ŞiMDi YAPACAĞINI iŞi…diyerek araya girdi Burkay…..BÜTÜN KUŞLARI S.KTiNiZ Bi LEYLEKMi KALDI….BAŞIMIZDAKi iŞLERiN HEPSiNi HALLETTiKTE iŞ KAVGAYAMI KALDI….BURAK SEN DAHA DÜN DOĞAN ÇOCUKLA NEDEN LAF YARIŞINA GiRiYORSUN…..TANER SEN BABAN YAŞINDAKi ADAMA NEDEN ELiNi KALDIRIYORSUN P.ZEVENK……S.ÇARIM TAHTANA SENiN……BiZ BURADA HAYATTA KALIN BiZDEN SONRA MiLLETi ETRAFINIZDA TOPLAYINDA YAŞATIN DiYE UĞRAŞIYORUZ……S.KERiM YAPACAĞINIZ iŞi….diyerek bağırdı ve odadan çıktı….
Bırak devrem tamam dedi Burak….sonra Taner’e bakarak NE B.K YiYOSAN YE BiRADER…..BEN YOKUM….BENDEN YARDIM FALAN iSTEMEYiN…..GERi KALANLAR SiZDE HAZIRLANIN LA ÇANAKKALEDE BiRiSi VAR ONU ALMAYA GiDiCEZ…..ADI ALi CEM….ONU ALIP BURAYA GETiRCEZ…..
HAZIRLANIN YARIN YOLA ÇIKIYORUZ……
O sırada elinde kağıt olan birisi geldi….. -
20.
+7Taner’in resmen ayakları yerden kesilmişti….araya girerek kavga etmemeleri için onları ayırdık.
Deniz araya girerek Taner’i tuttu…
Kutay ve Furkan’da Burak’ı tutarak çektiler….
Küfürler hava uçuyordu…
başlık yok! burası bom boş!