/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 126.
    +4
    içerde bateriler….gitarlar….amfiler…müzikle ilgili neredeyse herşey vardı….
    Hadi dedi Kutay.. vakit kaybetmeyelim….Deniz sen şu bateriye geç…Pusat sende şurdakine geç…..evet çok güzel….hazırız….
    Şimdi bateri dediğimiz şey…tamamen ritme dayalı bi olay…..yani müzik yapılıyorsa mutlaka bir ritm…bir tempo gereklidir ve bunuda bazı zamanlarda bateri ile gerçekleştiririz…..bu sayede hem müzik yapmış oluruz…hemde müziğe tempo ve ritm katmış oluruz….öncelikle bunu yapabilmek için vücudumuzu ikiye ayırmamız ve belden aşağımız ile yukarısını farklı farklı hareket ettirmemiz gerek….bu yüzdendir ki bateri çalması en zor müzik aletlerinden biridir….
    Peki bunu nasıl yapıcaz diye sordu Deniz.
    ···
  2. 127.
    +3
    Şu şekilde diyerek cevap verdi Kutay ve bir baterinin başına geçerek bir şeyler çaldı….ilk defa bunu dinleyen ben ve Deniz resmen ağzımız açık bir şekilde dinlemiştik Kutay’ı.
    Bu yaştaki bir adamdan böyle bir şeyi beklemiyorduk açıkçası.
    Kutay bateriyi çalarken kapıdan içeri Burak girdi.
    ···
  3. 128.
    +3
    NE OLUYO LA BURDA….BU SESLER NEY….KUTAY DEVREM NE YAPIYORSUNUZ BURADA….dedi.
    Bateri dedi Kutay…Çocuklara bateri çalmasını öğretiyorum…
    OLM SAÇMA SAPAN iŞ YAPMAYIN LA…SEN PATLAYICILAR iLE iLGiLi DERS VERMiYORMUSUN…
    Evet ama her zaman, her zaman patlayıcı olmaz diye düşünerekten bugün böyle bişi yapmaya karar verdim…
    LAN S.ÇICAM AĞZINIZA ŞiMDi…..HADi LA…HADi LA…..KALKIN LA….
    Amaaan Burak ya…diyerek kalktı baterinin başından Kutay ve beni takip edin gene sıkıcı bir ders dinleyeceksiniz diyerek bizi peşine kattı ve az önceki hangar benzeri yere zütürdü….
    ···
  4. 129.
    +3
    Karanlık yerlerden birine girerek teker teker lambaları açtı. Etrafta her çeşitten, her türden bombalar ve patlayıcı maddeler vardı…
    Dersimiz patlayıcılar diyerek söze başladı…
    ···
  5. 130.
    +3
    Dersimiz patlayıcılar….yüksek basınç veya ateşleme ile harekete geçen savunma veya saldırı silahlarına verilen isimdir…her patlayıcı her durumda kullanılmıyor bunu bi aklınıza yazın…yani açılmayan bir kapını menteşesine giderde C4 kalıbı yapıştırsanız duvarla birlikte kocaman bir delik açarsınız…nerede ne kullanacağınızı…ne kadar uzakta olmanız gerektiğini bilmeniz gerekiyor…bunun içinde patlayıcılar ile ilgili her şeyi bilmeniz gerekiyor…..patlayıcılar genel itibariyle ikiye ayrılır….katı patlayıcılar…plastik patlayıcılar…plastik patlayıcılar el ile çabucak şekil alabildiği için katı patlayıcılara göre daha avantajlıdır…ve daha çok tercih edilir…bende size bunlarla ilgili ders vericem…zira katı patlayıcılara ulaşmak günümüzde oldukça zor…hatta etrafta artık bu tip patlayıcılar yoktur heralde….plastik patlayıcıların ısı aralığı daha düşüktür…bu nedenle daha çok tercih edilir…ayrıca bunları bölebilir veya istediğiniz gibi ayırabilirsiniz…fünye veya dış etkenlerle ile patlatıldığı için istediğiniz kadar oynayın patlamazlar…bu bir diğer tercih sebebidir…başlıca kullanılanlar….C , C2 , C3 , VE RDX içeren patlayıcılardır…bu arada RDX ‘ iN ASIL ADI giblotrimetilen-trinitramin dir ve 204 derecede erir….C3 tipi patlayıcılar soğuk havada kuruduğu ve kullanılamaz hale geldiği için onların yerine 1960’lı yıllar C-4 tipi patlayıcılar geliştirilmiştir…bu C tipi patlayıcılar bizim sürekli olarak kullanacağımız patlayıcılar….ne kadar az kullanırsak o kadar uzaklaşmamız gerekir…göreve çıkarken size genelde iki adet fünye ve bir kalıp C-4 verilir bunları dengeli kullanmak sizin görevinizdir…kapı menteşesine bağlarsanız kilitlerle uğraşmanız gerekmez….veya düşman hattına sızıp dikkat dağıtmak isterseniz bunun içinde bu plastik patlayıcıları kullanabilirsiniz…şimdilik sadece bunları söyleyebiliyorum…yarından itibaren zaten devriye görevleriniz olacak…o zaman daha detaylı bir şekilde patlayıcılar ile ilgilenebilirsiniz…
    ···
  6. 131.
    +4
    Diyerek bizi başka bir odaya zütürdü…
    Girdiğimiz odada bir manken vardı. Kutay bu arkadaşın adı Babür…patlayıcıların gücünü bunu üzerine sizlere göstericem dedi ve küçücük bir parça C tipi patlayıcıyı mankenin üzerine yerleştirdi sonra yanımıza geldi.
    ···
  7. 132.
    +3
    Babürün üzerindeki patlayıcı madde yaklaşık 10 gram falan bakın ne hale gelicek şimdi babür dedi ve elindeki kumandaya bastı.
    Çok büyük olmayan bir patlama ile mankenin göğsünde derin bir göçük oldu.
    Şimdi 30 gramlık bir C4’ün neler yapacağını görelim hep beraber diyerek tekrar mankenin göğsüne patlayıcı yerleştirip yanımıza geldi ve tetiğe asılmasıyla mankenin belden yukarısı yok oldu…..
    işte dedi Kutay…aradaki 20 gram fark bunlara sebep oluyor…ders bitmiştir…gidin dolaşın biraz kafanız dağılsın dedi…
    Çıktıktan sonra odamıza geçtik ve dinlenmeye başladık….
    ···
  8. 133.
    +5
    Dersler çok sıkıcı gerçekten ve bütün eğitimleri sadece ikimizin üzerinde yoğunlaştırıyorlar….bütün bunları yapabileceğimizi sanmıyorum….
    Bu düşüncelerle boğuşurken içeri Ahmet girdi…gençler sizlerle bir şey konuşmak istiyorum dedi…..aralarındaki belkide en sevdiğim kişi Ahmet…Doğan’ın çocukluk arkadaşı.. herşeyini kaybetmiş eski bir asker…bütün grubun toplanmasında rol oynamış olan kişi ve aynı zamanda bundan hiç bahsetmeyen iki kişiden biri.. diğeri Doğan….
    ···
  9. 134.
    +6
    Gençler…biliyorum derslerden falan çok bunalıyorsunuz….koskoca hayalet timinin bildiklerini sadece ikinize yüklemeleri benimde hoşuma gitmiyor…bununla ilgili olarak şunu düşündük ki….etraftan sinyalini aldığımız kişileri yanınıza getircez ve herkesin tek bir konuda uzmanlaşmasını sağlicaz….kişilikleriniz farklı farklı….yeteneklerinizde öyle olmalı…Furkan veya Burkay gibi tüfek kullanabilip…aynı zamanda Burak veya Can Tekin gibi savaşmanızı beklemiyoruz artık….yapamazsanız kişiliğinizde çökebilir çünkü….yarından sonra ilk devriyelerinize çıkarak artık bu yollu bir eğitime tabi tutulacaksınız…aynı zamanda gruba yeni alımlarda yapılacak….yani üzerinizdeki yükü azaltmayı düşünüyoruz….hadi dinlenin şimdi…yarın sizin için büyük bir gün olacak….
    Diyerek çıktı Ahmet….
    ···
  10. 135.
    +5
    Deniz anlamsız bakışlarla bana bakıyordu….
    Anlam verebildinmi dedi…
    Hayır dedim bende…..
    Her şey yarın açıklığa kavuşacak…..
    ···
  11. 136.
    +1
    Rezerved
    ···
    1. 1.
      0
      iyi okumalar.
      ···
  12. 137.
    +1
    Rezerved
    ···
    1. 1.
      0
      birazdan yeni partlar geliyor
      ···
  13. 138.
    +1
    Yeni bölüm ne zaman geliyor ? Hadiii
    ···
    1. 1.
      0
      düzenlemelerini yapıyorum hemen atıcam bugün partsız göndermicem
      ···
  14. 139.
    +1
    Up up up
    ···
  15. 140.
    +3
    10 KASIM 2036
    ANKARA….
    ÜMiTKÖY…..

    Sabah erken saatlerde önce odaya Can Tekin girdi.
    ikimizin de Hızlı bir şekilde hazırlanmamız gerektiğini devriye sırasının ikimizde olduğunu söyledi.
    Bende, denizle hemen çelik yeleklerimizi giydik ve tüfeklerimizi aldıktan sonra hazır olduğumuzu söyledik.
    Can Tekin önce bize bir göz gezdirdi ve arkasından “ ŞAKAMI BU” dedi.
    Afallamıştık…hayır dedi Deniz hazırız işte….şarjörlerimiz var….tüfeğimiz var….
    Korumalıklarınız nerede dedi Can Tekin…
    Korumalığımız derken….
    ···
  16. 141.
    +4
    Beni takip edin diyerek odadan hızlı adımlarlar çıktı bizde arkasından takip etmeye başladık.
    Cephaneliğin olduğu yere gittik buradaki herkes Can Tekin’i tanıyordu. Herkesle selamlaşıyordu Can Tekin…
    Silahlıktaki askerin yanına geldi ve “ GENÇLERiN iLK DEVRiYESi….KAPIYI AÇTA ŞUNLARI Bi KUŞANDIRAYIM” dedi.
    Silahlıktaki adam “ BENiM iŞi NE YAPTIN ?” diye sordu…
    Can Tekin “ O iŞ TAMAM BURAKLA GELiRiZ YANINA HALLEDERiZ “ dedi.
    Tamam o zaman diyerek açtı kapıyı asker.
    Burası tam bir silah cennetiydi….
    ···
  17. 142.
    +2
    Her türden her boydan silah vardı.
    Öncelikle diyerek söze başladı Can Tekin….
    ···
  18. 143.
    +4
    Öncelikle şunu bilin ki devriye öyle sadece kuru kuruya bölge kontrolü değildir….o bölgedeki varlığınızın düşman tarafından bilinmesi anldıbına gelir….düşmanınızın karşısına dımdızlak çıkmayacağınız için bir savaş halinde üzerinizde olması gereken herşeyin devriye görevlerindede olması gerekir…hem kendinizi savunmak amacıyla hemde sizi görebilecek insanlara daima her duruma hazır olduğunuzu hissettirmek amacıyla….bunu içinde kullanmanız gereken ve kuşanmanız gereken bazı ekipmanlar var….bunlardan en önemlisi….Miğfer….üretildiği maddeye göre ismide değişebilir…mesela çelik miğfer….mesela kompozit miğfer….benim size tavsiyem kompozit kullanmanız…hem hafif…hem dayanıklı….hemde sağlıklı olurlar…hemde üzerlerinde başka ekipmanlar takmanıza izin veren girinti ve çıkıntılara sahip olurlar…efektif bir ekipman yani….çelik miğferlere gelince…belki kompozitlerden daha sağlamdırlar ama daha ağır ve taşıması zor metalden yapılmıştır…ağır olması savaş veya çatışma ortamında size dezavantaj sağlar... şekli dolayısıyla enseyi koruyamaz mesela falan filan…..yeni nesil miğferleri kullanıcaz…
    ikimize birden bu yeni nesil miğferlerden verdi ve biraz daha ilerledikten sonra başka bir bölümde tekrar durdu.
    ···
  19. 144.
    +4
    Burası dizlik ve dirsekliklerin olduğu bölüm…..çok iyi anladığınız üzere çatışmalarda sürekli olarak ayakta durulmaz…dizlerimizin üzerine çökerek hedef küçültmemiz gerekebilir ve sokaklar evlerimiz gibi temiz ortamlar değiller…dizimizin üzerine çöktüğümüz zaman diz kapağımıza küçük bir taş denk gelebilir ve o anki poziyonumuzu bozabilir….aynı şekilde dirseklerimizede gelebilecek herhangi bir yabancı madde bütün pozisyonu bozarak duruşumuzu bozabilir…bunun gibi dış etkilerden zarar görmemek için dizlerimize ve dirseklerimize bu dizlik ve dirseklikleri koymamız gerekiyor sonra dizimiz dirseğimiz nereye çarparsa çarpsın sıkıntı olmayacaktır….bunları genelde sert plastikten yaparlar…zaten metal olanlarda sabit durmaz bu yüzden bunları kullanıcaz…
    Dizlik ve dirsekliklerimizi verdi ve başka bir bölüme doğru ilerledik….
    Arkasına bakmadan üzerinizdeki dandik çelik yelekleri çıkartın gerçek çelik yeleklerinizi giyeceksiniz dedi Can Tekin…
    Üzerimizdekilerin nesi var ki dedi Deniz…
    Sorun orada dedi Can Tekin hiçbir özelliği yok…
    ···
  20. 145.
    +4
    Çelik yelek dediğimiz şey ile hücum yeleği dediğimiz şey farklı şeylerdir…sizin üzerinizdekiler hücum yeleği…yani sizi olası bir durumda koruyamaz…çelik yeleklerin mantığı göğüs bölgesini dışardan gelecek her türlü maddeye karşı korumak şeklindedir…hücum yeleği ise çatışma esnasında ihtiyacınız olan her türlü malzeme ve ekipmanı üzerinizde bulunmasını sağlamak içindir... şimdi size vereceğim ise hem ekipmanınızı kullanmanızı sağlayacak ve hemde sizi dış etkenlerden koruyacak….benim kendim için tasarladığım çelik yeleğim burada mesela…
    Raflardan birinin üzerinde sadece CAN TEKiN yazıyordu ve tek bir çelik yelek göze çarpıyordu…Can Tekin arkası bize dönük olacak şekilde yeleğini giydi ve bize doğru döndüğünde ne demek istediğini anladık…yeleğin üzerinde sadece tabanca şarjörlerinin bulunabileceği bölmeler vardı…
    Bizede kullanmamız için çelik yeleklerimizi verdiği zaman bütün ekipmanımızı giydiğimizi sanıyorduk…
    Bu kadarmı dedim Can Tekin’e…
    Hayır diyerek cevap verdi…tabiki bitmedi…tabancalarınızı nereye koyacaksınız…
    ···