-
276.
+9Furkan , Can Tekin’e şaşırmış bir şekilde bakarak tüfeğin yok mu dedi.
Can Tekin tabancalarının namlularını çekerek mermileri silahın atım yatağına sürdü ve
TÜFEĞE KiMiN iHTiYACI OLUR Ki dedi.
Gülümsemişti Furkan…
Grup olarak yürüyenlerin tıkandığı yere indik ve konuşmaya başladık.
Burkay bence normal yollardan çıkartalım dedi.
Tolga O iŞi Bi KERE S.KiCEN HACI BEN HAYATTA ONLARA YAKLAŞMAM dedi.
O zaman Furkan şöyle bir şey yapalım dedi ve yürüyenlere yaklaştı……ALLAH KAHRETSiN diyerek uzaklaştı oradan…..
ne oldu diye sordu Tolga… -
277.
+8içerisi olduğu gibi yürüyen dolu adamlar içeri doldurmuşlar sonra en uçtakileri yakarak mühürlemişler dedi sonra telsiz ile Can Tekin’e bağlandı
- Can Tekin…ben Furkan…
- Dinliyorum
- Sadece kapak kısmında değil içerdede çok sayıda yürüyen var ve sanırım oldukça aç bırakılmışlar.
- Bu kötü
- Evet….yanında patlayıcı varmı ?
- istemediğin kadar…planın nedir ?
- Şimdi sen yanındaki patlayıcıları bir hat halinde yerleştir…..bizde buranın girişini patlatacağız.
- Sonra ?
- Sonra, biz senin olduğun yere doğru kaçmaya başlayacağız….sende elindeki o okla bizi koruyacaksın ve biz patlayıcıların olduğu hattı geçtikten sonra patlatacaksın…..sence uygunmu
- BANA HER YOL UYGUN….SiZ SADECE ZAMANINI SÖYLEYiN….
- Tamam o zaman sen patlayıcıları yerleştirmeye başla…bizde kapak kısmına mühimmat yerleştirmeye başlıyoruz….
- Anlaşıldı….
Kapak kısmına Furkan’ın çantasından çıkardığı patlayıcıları yerleştirdik. -
278.
+9Sonra Burkay patlayıcıları şu şekilde yerleştirirsek daha etkili olur diyerek yerlerini değiştirdi.
Tolga’da patlayıcılara bir kablo düzeneği kurarak kabloyu biraz uzakta tuttu.
- Can Tekin biz hazırız…
- Tamam bende hazırım…
Düzlüğe çıkarak kendimizi gösterdik. Tolganın kurduğu düzeneğin elverdiği ölçüde uzaklaştıktan sonra uzaklaştıktan sonra kumandanın düğmesine bastık.
Patlama o kadar şiddetliydi ki sanki altımızdaki toprak ayrılacak gibi hissettik…
Bir müddet bekledik neler olacak diye.
Sonra patlattığımız yerden onlarca yürüyen bize doğru ilerlemeye başladı.
Tolga koşmaya başlasak iyi olur dedi ve gruplar halinde koşmaya başladık…
Can tekin tam karşımızdaydı ve Crossbow’unu hazırlıyordu. -
279.
+2 -3Ankarada tramvay mı var amk oglu
-
-
1.
+1tramwayı nerde okudun sayın abim ?
-
-
1.
+2Fotodaki ne?
-
2.
+1o temsili resim ya... yada belki olay istanbula sıçrayacaktır...
olamazmı sence şeker abim ?
-
1.
-
2.
+1Ankarada zombi mi var amk oğlu hikaye kurgu zaten
-
1.
-
280.
+9Yanından geçerken koşmaya devam edin ben bunların üstesinden gelirim diyerek bizi gönderdi.
Biz koşarken tepemizden bizi korumak için görevli helikopter geçti ve tam Can Tekin’in tepesinde durdu.
Can Tekin silahını yürüyenlere doğrulttu ve oklarını yollamaya başladı…..her atışında, attığı ok birisinin kafasına saplanıyor ve yere yuvarlanmasına sebep oluyordu. Ok atışlarının başlaması ile beraber tepedeki helikopterde ateş etmeye başladı.
Okları bittiği zaman can tekin telsizden helikoptere çekilmesini ve bizi korumasını söyledi. Helikopter oradan uzaklaşıp bizim etrafımızda tur atmaya başladı.
Can Tekin yayı sırtına asarak tabancalarını hazırladı ve yürüyenlerin arasına daldı…..ellerini iki yöne açarak ateş etmeye başladı şarjörlerin bitmesine yakın bir tabancasında tek mermi bırakıyor öteki tabancasını doldururken diğerindeki mermiler boşaltıyordu…… -
281.
+9Bu şekilde kalan yürüyenleri de yere serdikten sonra koşmaya başladı…halen geride kalan yürüyenler vardı ve doğruca bize doğru geliyorlardı….
Can tekin bize koşmamızı söyledi ve arkamızdan kendiside gelmeye başladı.
Furkan bana bakarak Burak’a benziyor dedi.
Evet dedim bende ama bu daha deli…..
Gülmeye başladık….
Can tekin hızlanmaya başladı ve bir an arkasına dönerek elindeki kumandanın düğmesine bastı…..
Yuvarlak şekilde bir patlama oldu…. -
282.
+10Yürüyenler arasında kalmışlar ve paramparça olmuşlardı….
Hızlı adımlarla terminale kadar geldik ve bizi bekleyen zırhlı taşıyıcılara binerek bölgeden uzaklaştık….
Merkeze geldiğimizde halen o keskin pislik kokusu devam ediyordu…
Akşama doğru bütün koku ve pisliğin temizlenmesini sağladık ve odalarımıza geçtik….
Şimdi Furkan başından geçenleri anlatıyor ve bizde dinliyoruz…
Gölge çok yorulmuş olacak ki geldiği gibi uyudu…..
Furkan’ın gelmesi iyi oldu….
En çok ta Can Tekin için…. -
283.
+9günlükteki yazılar bu tarihli olacak şekilde bitiyor...
arkadaş yazıları çözmem için biraz vakite ihtiyacım var...
belki ihtiyar askeri tekrar görürüm... -
284.
+8babam ile bugün annem ile abimin mezarlarını ziyaret ettik...
ne zaman yanlarına gitsem saatlerce kendime gelemiyorum... -
285.
+801 EYLÜL 2016
PERŞEMBE….
ERZURUM…..
Dünyanın gelmiş olduğu son günleri gördükçe içimdeki güzel günlerin geleceğine dair umut her geçen gün biraz daha azalıyor…..
Bir tarafım diyor ki …….TAMAM ARTIK BENCE KEPENKLERi iNDiRiP DÜKKANI KAPATALIM VE ÖLÜMÜ BEKLEYELiM……
Diğer tarafım da…..HAYIR….HALA BiR UMUT VAR….OLMALI….YANi OLMASI LAZIM….HALEN ÖLMEDiN VE BiR UCUNDAN HALEN TUTUNUYORSUN DEĞiL Mi ?... UMUT VAR….HER ZAMAN UMUT VARDIR…..SADECE UMUDUNU KESME….
Hangi tarafın doğruyu söylediğini bilmiyorum……
Birisinden birisi mutlaka yalan söylüyor olmalı….. -
286.
+9Furkan’ın seslerine uyandım….biraz etrafı gezmek istediğini söyledi sonra bende ona katıldım ve dışarı çıktık.
- Dün geldiğin gibi bizim yardımımıza koştun….hiçbir şey demediler mi Furkan ?
- Hayır hiçbir şey söylemediler…zaten onlar göndermeseydi ben kendim gelecektim ama bi sorunla karşılaşmadım…buradaki insanlar çok iyi niyetli insanlar..en azından umutları var
- Evet…..buraya neden geldin peki….Erzurum’a ?
- Senin yanına geldim
- Nasıl yani
- Burak ve Kutay’la görüştük
- Anlamadım ?
- Onlarla bağlantıya geçtim…Tuncelideydim
- Nasıl başardın bunu
- Polatlı’ya gittim ilk olarak sizin arkanızdan….sonra grubun dağıtıldığını öğrendim
- Konya’ya gidecektim, sonra Hulusi’nin yanına gideyim dedim…en son Burak ve Kutay’ın yanında aldım soluğu…her şeyi anlattılar.. Bora Albay’ı….Formülü….PATLAMAYI….
- Evet sıkıntı oldu biraz….eeee onların durumu nedir ?
- iyi onlarda sıkıntı yok……aslına bakarsan bir şey yapmak üzereler ama bana bile söylemediler…..fakat fark ettim bunu….bir şey yapacak o ikisi….
- Sence ?
- Hiçbir fikrim yok…onlarda senin yanına gitmemi istediler….anlamadığım bir nokta var…neden senin yanına gönderdiler bilmiyorum…..fakat bildiğim tek bir şey var…..HULUSi PATLAMADAN ÖNCE ÇALIŞMALARININ TÜMÜNÜ KENDi BiLGiSAYARINA GEÇiRMiŞ…..TEDAViNiN TÜM DETAYLARI ŞU ANDA HULUSiNiN YANINDA…..TEDAVi HULUSiNiN ELiNDE….. -
287.
+8Şok olmuştum. O patlamadan nasıl olurda bir şeyleri kaçırabilmeyi başarır aklım almamıştı.
Nasıl olmuş diye sordum Furkan’a
Adam akıllılık etmiş ilk defa Bora Albay’ın çıkıntılık yapmasından sonra böyle bir şeyin olacağını tahmin ediyormuş… Oda gitmiş bütün bilgileri kendi bilgisayarına geçirmiş sonrada içindeki hard diski sökerek yanına almış….bilgisayarı almasına izin vermemiş oradakiler…..bilgisayardaki hard diskin olmadığını fark ettiklerinde yüzlerinin aldığı şekli görmek isterdim…
Yemek için içeri gittiğimizde bizim grubun bir masayı kapattığını gördük….
Tolga peçetenin üzerine GÖLGENiN GRUBU yazmış koymuş kenara bir sandalyeye de Gölgeyi oturmuş….
Ulan deli bu çocuk ya….. -
288.
+8Tabldotumuzu alarak yanlarına oturduk ve hep beraber yemeğimizi yemeye başladık.
Can Tekin dedi Furkan……bu zamana kadar sadece tabanca ile o kadar hızlı hareket edebilen birini görmedim…nası başarıyorsun bunu diye sordu.
Bütün mesele el ile göz kombinasyonu dedi Can Tekin…..vahşi batıda silahşörlerin nasıl nişan almadan istediklerini vurabildiğini biliyormusun ?
Hayır dedi Furkan…
Hedefe bakarak diye devam etti……ellerin genelde gözlerinin baktığı yere nişan alır…yani el ile gözlerini iyi kombine edebilirsen…yani beraber çalışmalarını sağlarsan baktığın yere ateş eder ve vurursun…bütün mesele bu……bende Sen ve Burkay’ın nasıl o kocaman tüfeklerle nokta atışı yaptığınızı anlamıyorum mesela….sahi nasıl yapıyorsunuz ?
Bu seferde Burkay konuşmaya başladı... -
289.
+9Burada da bütün olay nefes kontrolünde bitiyor…..nefesini iyi kontrol edersen namlunun hedeften ayrılmamasını sağlarsın….aldığın nefes eğer namlu ucunu hareket ettiriyorsa hedefi vurman imkansız…..
Ve bir şey daha var diye ekledi Furkan…
Merminin uzun mesafede gideceği eğimi hesaplaman gerekir…çünkü keskin nişan tüfeklerinde mermi düz bir hat izlemez….mermi kavis çizerek ilerler.. uzak mesafe atışlarında bunu hesaplaman lazım….hatta bazı atışlarda eğer nokta atışından biraz daha fazlasını istiyorsan rüzgarın hızını bile hesap etmelisin…. -
290.
+7En uzak hangi mesafede atış yaptın Burkay diye sordu….
Bi keresinde Tolga ile iddaya girip çok uzaktaki bir yürüyeni vurmuştum elimde o zaman M24 vardı ve yürüyeni tam kafasından vurabilmiştim…lazer metre ile baktığımızda, yerde yattığı yer ile aramızda 860 Metre görünüyordu……en uzak başarılı atışım buydu sanırsam…yakından çatışmak bana göre değil….senin nedir Furkan….
Ankaradayken toplayıcıların geldiği bir konvoydaki, hareketli bir hedefi BARRETT M82 ile şoförün olduğu yerden vurmuştum….sanırım aramızda 2500 metre mesafe vardı….
Bunu söylediği zaman bütün grup ağzı açık bir şekilde Furkan’a bakmıştı... aradan sadece Tolganın OHA .MINA KOYUUUUMMMM diyen sesi çıkmıştı -
291.
+8Bakmayın öyle dedi Furkan , bizi bunun için eğittiler…..
Yemeğimizi yerken birisi geldi ve Can Tekin şunu bir görmelisin dedi.
Ne oldu diye sordu Can Tekin…
ispir yakınlarında bir yürüyen keşfettik dedi adam…
Eee Ne var bunda…yürüyenler her yerde…
BU YÜRÜYENDE VÜCUT SICAKLIĞI VAR…..ÜSTELiK KALBiDE ATIYOR……
Can Tekin önce adama sonra gruba baktı….
TEK BAŞINA YÜRÜYOR…..ETRAFINDA BAŞKA HiÇBiR ŞEY YOK…..GÖRMEN GEREKiYOR…. -
292.
+9Haberleşme merkezine girdiğimizde buranın Polatlı’daki yerden daha büyük ve daha gelişmiş olduğunu fark ettim.
Daha büyük ekranlar…
Daha fazla personel…
Daha gelişmiş ekipmanlar….
Termal kamera ile kayıt alan bir helikopterin eş zamanlı görüntüsü vardı kameralarda…..Kaydı yapan araç TERMAL KAMERA EKLENTiSi YAPILMIŞ BiR UH- 60 BLACKHAWK HELiKOPTERiYDi…
Pilot telsizden sürekli “ GÖRÜNTÜYÜ ALABiLiYORSUNUZ DEĞiL Mi ? “ diyerek bizden teyit alıyordu.
Çünkü böyle bir şey ile ne o nede biz karşılaşmıştık. -
293.
+9ispir’in açıklarında tek başına olan bir yürüyen vardı görüntülere göre. Normalde termal kameralarda yürüyenler pek fazla görünmezler. Vücut sıcaklıkları yoktur çünkü…bu yüzden yakın menzile sahip olanlarda koyu kırmızı,bu helikopterdeki gibi uzak mesafe algılayıcılarında ise koyu gri olarak görünürler….ama bu görüntülerde normal olmayan bir durum vardı…yürüyen olmasına rağmen vücut sıcaklığı gözlenebiliyor ve gene aynı gelişmiş kameralar sayesinde kalp atımlarına dair izler saptanabiliyordu…
Görüntüleri bizlere izleten asker “ iLK DEFA BÖYLE BiR ŞEY iLE KARŞILAŞIYORUM…..BUNUN GiBi BiR ŞEYiN OLMASIN NEREDEYSE iMKANSIZA YAKIN……MUTLAKA YAKINDAN GÖRÜLMESi VE iNCELENMESi GEREKiR” dedi. -
294.
+11Can Tekin bize dönerek gitmek isterseniz gideriz yoksa ben keşif grubu ile giderim….ne dersiniz ? dedi.
Furkan ben seninle gelirim dedi, geri kalanlarda onay verdikten sonra hazırlanmaya başladık.
Bizden başka bir de keşif grubu hazırlanmıştı çünkü o kısımlar henüz tam anlamıyla incelenmiş yerler değillerdi. Bu tip alışılmamış bir durum söz konusu olmamış olsaydı zaten gidilmezdi de.
iki grup hazırlandıktan sonra helikopter pistinde buluştuk.
Plana göre iki grup helikopter ile planlanan bölgeye gidecek ve hedefe olabildiğince yakınlaşacak aynı zamanda bizi bırakan helikopter havadan bizi koruyacak…hedef en az deforme olacak şekilde etkisiz hale getirilecek ve vücut soğumadan tekrar buraya getirilip üzerinde gerekli incelemeler yapılacak.
Helikopterlere binerek havalandık ve yaklaşık 35 dakika süren yolculuktan sonra planlanan yere inişimizi gerçekleştirdik. -
295.
+8Keşif grubu ile beraber helikopterden indik ve yürümeye başladık.
Hedefe doğru yakınlaşmaya başladığımız zaman keşif grubu ortalığı kolaçan etmek ve bölge hakkında daha fazla bilgi toplayabilmek için ayrıldı.
Arama kurtarma olarak tek grup halinde yürümeye devam ettik.
Yürüyenin olduğu yer şimdiki bulunduğumuz yerin tam tersi bir istikametteydi ve oraya ulaşmak için kayalıklardan ilerlenmesi gerekiyordu.
Zorda olsa kayalıkların üzerinden ilerleyerek olabildiğince yaklaşmaya çalıştık fakat halen aramızda çokta büyük olmayan bir vadi vardı.
Biz vadinin bir yakasında, yürüyen aynı vadinin diğer yakasındaydı.
Dürbünlerimizi çıkartıp yürüyeni izlemeye başladık……
başlık yok! burası bom boş!