1. 276.
    0
    hala yazıyor musun be 1 ay geçti amk :D
    ···
  2. 277.
    0
    yazıyorum panpa beğenmiyor musun ki?
    ···
  3. 278.
    0
    herşeyi yazsam bi ömür yetmez amk sen bir ayın derdindesin (:
    ···
  4. 279.
    +2
    upupupupup akşam devam beyler şimdilik sabır biraz (:
    ···
  5. 280.
    0
    akşam devam demişsin yine sazan avi yapmışsın dıbına koyduğum 2 hafta geçti 2 hafta :D
    ···
  6. 281.
    +1
    @237 (: dün akşam rahatsızdım biraz hiç oturmadım bilgisayar başına kusura bakmayın. şimdi de rahatsızım gerçi ama sizi bekletmiycem. iyi hissettiğim anda yazıp yolliycam söz
    ···
  7. 282.
    +1
    evet beyler devamı geldi. okumak isteyenler toplansın...
    ···
  8. 283.
    +1
    bir katili en çok korkutan şey, arkada şahid bırakmış olup olmamasını düşünmektir. çünkü deliller ne kadar temizlenirse temizlensin, bir şahit bile varsa , her şey açığa çıkar.
    benim işlediğim cinayetlerde şahit falan yoktu. ama beni korkutan şey de ona yakındı aslında.
    bir cinayetten evvel , insanlar tarafından , kurbanın en son görüştüğü kişi olarak nitelenmek, cinayette bir numaralı şüpheli olarak değerlendirilmektir.
    bu yüzden , kurbanlarımı uzun süre geçtikten sonra yokluğu farkedilecek şekilde öldürmüştüm.
    tuğçenin ailesi de kendi halinde bir aileydi. zaten başka kimseleri de yoktu. bir karı bir koca ve bir kız.
    üçü de ölünce , birbirlerinin yokluğunu farkedecek kimse kalmamıştı. mahalleli bile taşındıklarını zannetmişti.
    ama fatihin ailesi öyle değildi. zengin bir aile olduğu için çevreleri genişti. tabi bu sevginin kaynağı tabi ki paraydı.
    ama aileye bakarsak yine sadece anne baba ve oğuldan oluşuyordu.
    fakat bu insanların yokluğu çabuk farkedilirdi. çünkü bunlar normal öğünlerini bile dışarda yiyen insanlar oldukları için , fazlasıyla sosyaldiler.
    bu yüzden onları ortadan kaldıramazdım. ama suçu kendimden uzağa itebilirdim.
    en son benimle görülmüştü ve benim peşime düşeceklerdi. ve bundan kurtulmam gerekliydi...

    ---
    kapı ziliyle irkilerek uyandım. gerçi hafif dalmıştım ama olsun. o hafif dalmalar da olmasa nasıl dinlenecektik..
    gözümden uyku akarak kapıyı açtım. gelen karşıda oturan teyzeydi. kocasıyla birlikte kalıyorlardı. çok şirin bir aileydi doğrusu. arada böyle bana yemek getirirdi.
    aldım kabı ve teşekkür ettim. kapıyı çektim.

    ---
    mutfağa geçtim ve kabı açtım. bamya yapmıştı. açıkçası bayılırım bu yemeğe ve zaten açtım , hemen kaşıklamaya başladım. dünden kalan somun da vardı, onunla karnımı iyice doyurdum...

    çay da demledim. çayımı alıp kanepeye geçtim. düşünmeye başladım...

    delilleri yok ettim diyerek bir iki hafta rahat rahat oturmuştum ama o an aklıma geldiğinde eyvah demiştim.
    fatihin çevresi genişti. elbet yokluğunu farkedeceklerdi.
    bu yüzden hemen çayımı bitirip giyindim ve çıktım.

    fatihin anahtarlarını zaten almıştım öldürmeden önce.
    hemen evine gittim. eldivenimi taktım ve ne kadar eşyası varsa bir bavula koydum.
    herşeyi aldıktan sonra benim arabaya geçtim ve hastaneye doğru yola çıktım..
    arabası zaten 1 buçuk haftadır hastanenin önünde yatıyordu. haftasonu olması sebebiyle öğrenci falan da yoktu. yani bunları yaparken kimse görmeyecekti. ben de hemen bavulu onun arabasına yerleştirdim. ve benim arabayı kitleyip onun arabasıyla yola devam ettim...

    ---
    onu öldürdüğüm kulübeye geldim. zaten ıssız bir yer olduğu için kimsenin buradan haberi yoktu.
    eşyalarını yaksam, uzaktan görüp gelirlerdi. o yüzden yakmadım ve sakladım.
    arabayı da çalılarla , yapraklarla , elimden geldiğince gizledim.

    ve artık son işimi de bitirmiştim. şimdi sıra evime gitmekteydi...

    şehirden bayağı bir uzakta olduğum için, yürüyerek ulaşmam imkansızdı. onun yerine otoyola çıktım ve otostop çektim.

    bir tır şoförü abi yoldan aldı beni. sohbet ettik falan . doktor olacağımı duyunca takdir etti.
    ama tıpta okuyorum demenin anlamı, hastaysanız muayene edeyim demektir.
    ve zaten karşıdaki de ona yönelik şeyler sorar:

    -yav sen doktorsun anlarsın. omzum bir haftadır ağrıyor. ne olmuş bi baksana..

    bana bunu sordu. ben de yardım ettim . çünkü adam beni yoldan almıştı ve iyilik karşılıksız kalmamalıydı. gerçi zaten günaha batmışım anasını satayım. öldürmediğim adam kalmamış. bari yardım edeyim de en azından sevap kazanırım diye düşündüm.

    yardım ettim . ona pomat almasını söyledim. günde şu sıklıkla kullanmasını söyledim.
    o da tedaviyi bulunca sevindi doğrusu.

    ama iş benim tarafımdan daha hayırlıydı. çünkü hiçkimse bir tıp öğrencisinden hele ki insanlara yardım eden bir öğrenciden asla kuşkulanmazdı.
    ben de kendi tarafımda olan bir kişi kazanmıştım. bir gün belki yakalanırsam, aleyhime şahitlik yapmayacaktı.
    ama hiç yakalanmadım ...

    ---
    sohbet uzadı gitti.
    şehir merkezine varmıştık. o kendi yoluna gidecekti. ben de tekrar teşekkür ettim ve dolmuşa bindiğim gibi hastanede indim.
    arabama atladım ve evime gittim...

    artık kimse benden onun hesabını soramayacaktı.
    çünkü kendisi benden habersiz gitmişti. ve nerde olduğunu bilmiyordum. isterlerse onu arayabilirlerdi.
    planım bu yöndeydi . ve gerçekten de kusursuz olmuştu.

    artık tamamen rahattım. evimde yatağıma uzandım.
    tam herşey güzel giderken , içimden yine o isteğin geldiğini hissettim...
    Tümünü Göster
    ···
  9. 284.
    +1
    okuyanlar ses versin beyler (: rahatsızım birkaç gündür . yataktan kalkıp güç bela yazıyorum .bu gece başka yazamayabilirim. anlayışla karşılayın lütfen.
    ···
  10. 285.
    0
    evet beyler devamı geldi
    ···
  11. 286.
    +1
    bir kişinin benim hakkımdaki düşüncesini, gözlerine baktığım anda anlayabilecek kapasiteye gelmiştim. çünkü o kadar şey yaşamıştım ki...
    ancak yaşadığımız zorluklar bizi hayata küstürmemeli. aksine, bunların üstesinden geldiysem artık karşımda duracak engel kalmadı diyerek hareket etmeliyiz .
    ben de aynen öyle yaptım. daha güçlü oldum. belki sevdiklerimi kaybettim ama çok önemli birşey kazandım..
    hayata tutunma , pes etmeme ...

    gözlerinden anlayabilirim demiştim ya , bu sayede kaç tane insanı gerçek manada tanıdım bir bilseniz...

    önemli olan ayakta durmak değildir, düştükten sonra doğrulabilmektir...

    ---
    yeni av aramam gerekiyordu. bu yüzden akşam hemen dışarı çıktım ve bir bara girdim .
    insanların etrafa bakışlarından, tavırlarından ne yapmakta olduklarını anlayabiliyordum. kimi kokain çekmişti ve coşuyordu, kimisi dalga almış( siz bilirsiniz ne olduğunu) yerinde duramıyordu. kimi de normal içmeye gelmişti. bazısı fahişeliğe , basızı da kız düşürmeye gelmişti.

    o gece bir değişiklik yapayım dedim kendi kendime . bir kız düşürüp eve getireyim. sonra da öldüreyim.
    fahişe olduğuna kanaat getirdiğim bir kıza içki ısmarladım.
    yanına gittim ve belli bir süre konuştuk. pazarlık ettik ve sonunda onu taktım koluma.
    arabaya atladık ve eve vardık. yukarı çıktık ve kapıyı kilitledim...

    ancak evde tuhaf birşeyler oldu bana. canım sex istiyordu sanki. ancak bu kızlardan ne tür hastalıkların bulaşabileceğini adım gibi biliyordum. ancak kendimi tutamıyordum sanki.

    ona beklemesini söyledim. aşağı indim , o saatte de market falan açık değildi.
    bu yüzden alt komşuya indim. genç bir çocuktu. adı keremdi. eve kız atardı sürekli. kimseye zararı yoktu sadece libidosu fazlaydı.

    indim ve prezervatif sordum .
    -olmaz mı abi ?
    dedi gülerek . benden yaşça küçüktü ondan abi diyordu. elektrik okuyordu ve 2. sınıf bitmişti.
    getirdi kondomu ve ben de teşekkür edip yukarı çıktım.

    kapıyı tekrar kilitledim...

    ---
    birkaç defa ilişkiye girdim. gerçekten çok güzel bir duyguydu. sanki dünya yansa umrumda değilmiş gibi hissediyordum boşalırken.
    ancak hedefimden şaşmamalıydım. işim bitince onu öldürecektim...

    ---
    gece bende kalmasını teklif ettim. parasını da ödedim. o da kabul etti. yani sabaha kadar benimleydi. sabah da gidecekti. daha doğrusu gideceğini zannediyordu..

    uykuya daldı... 2 saat kadar sabırla bekledim. uykusunun en derin anında işe koyulmaya başladım...
    uykuda olmasına rağmen eter bastım. çünkü hemen uyanabilrdi.

    tam olarak bayıldığından emin olunca , onu öldürmek için hamle yaptım ama birşey oldu...

    içimden onu hemen öldürmek gelmedi. bu nasıl olabilirdi? içimdeki canavar asla susmazdı. şimdi de hemen öldürmememi söylüyordu.
    içimdeki sese yine kulak verdim. ona işkence yapmam gerektiğini söylüyordu...

    ---
    bu yüzden önce parmak uçlarından içeri doğru toplu iğneleri saplamaya başladım. hafiften ayılıyordu. beyinciğine sert bir darbeyle tekrar kendinden geçti.

    ayak parmaklarını makasla kesmeye çalıştım ama olmadı. evde de yeterli malzeme yoktu. aklımdaki şeyleri yapamayacaktım..

    böylece fazla birşey yapamadan onu öldürmek zorunda kaldım..

    cesedi her zamanki gibi çuvala koydum.

    ama çok yorulmuştum. bu yüzden onu banyoya zütürüp kapıyı çektim. ben de temizlenip yatağıma geçtim. ve uykuya daldım...

    ancak bu cinayet pek de güzel gitmemişti. bu yüzden kısa süre sonra tekrar yapacaktım. ama malzemelere ihtiyacım vardı. bu yüzden kulübeyi yeniden ziyaret etmem gerekecekti...
    Tümünü Göster
    ···
  12. 287.
    +1
    evet bu gece bu kadar yarın devammm
    ···
  13. 288.
    +2
    upupupupupupu
    ···
  14. 289.
    0
    güzel hikayeymiş lan devam et muallak
    ···
  15. 290.
    0
    ne diyo bu bin lan?
    ···
  16. 291.
    0
    tıp okuyorum ilgimi çektin. reserved.
    ···
  17. 292.
    0
    amk öldürmediği adam kalmadı binin neyse merak ettim anlat la reserved
    ···
  18. 293.
    0
    güzel hikayeymiş lan iyi yazıyorsun devam panpa hadii
    ···
  19. 294.
    0
    reserved @228
    ···
  20. 295.
    0
    devam beylerr
    ···