Akşam yatmadan okuyayım.

Hasta Nevin Part 5
Şizofreni bir çok şekilde gösterebilirmiş kendini kimi hasta kenini cansız bi nesneye benzetebilir kimi hasta olmayan şeyler görüntüle ışık hüzmeleri görebilir kimisi ve en yaygın olanı ise
ses türetimi yani kendi kendine sesler türeterek bu sesleri aklında çeşitlendirebilir ki zaten şizofreni toplumda çift kişilik veya çift karakter' olarak bilinenin aksine aslında şizofreni
''akıl bölünmesi' olarak tanımlanır. nevin hanımın seslerle ilgili büyük sıkıntı çektiği ve çığrından çıkmaya başladığını düşünsenizde hastalığı neredyse tüm evrelerini tamamlamıştı. yani
söylenme hastası olduğunu düşündüğü zaman kuluçka dönemindeydi söylenmediğini ve kendi sesini duyduğunu farketmesi ise ilk tanışmaydı, ardından değişen erkek sesi amcamın sesini duyması ise
kanıksama dönemi. Şimdi ise azgınlık dönemini göreceğiz kadının değil hastalığın aq sakin olun

Hasta Nevin Part 6
Azgınlık dönemi
Bu dönemde hastalar gerçekten de azarlar. kudururlar yani. aynı döneme ergenliğe yeni giren ergen bireylerde de görülmesi tüm ergenlerin şizofreni olduğuna delalettir.
bu dönemdeki hastalara meme atarsanız daha da kudururlar atmayın bırakın sürünsün efenim
azgınlık dönemindeki hastaya 10 metreden fazla yaklaşmamanız sizin faydanızadır.
evet azgınlık dönemi bu kadar. sonraki part çiftleşme dönemini anlatıcağım

Hasta Nevin 6 (tedavi)
Şizofreninin tam anlamıyla tedavisi olmadığı söylenir ama yapılan tedaviler onu tekrardan kuluçkaya yatırır ve bastırır. bu tedavi olarak kabul edilebilir, Nevin hanıma hastalığı azgınlık dönemi olarak
son vuruşunu komşusunu kapıya balta ile dayanmış olarak düşündürterek yapmış. Bildiğiniz evde otururken kapı çalıyor ve delikten baktığında komşusunun elinde balta ile beklediğini düşünüyormuş halbuki
ne komşu var ne çalınan bir kapı ve nede balta. Sadece seanslar için dışarı çıkan nevin hanım birazda olsa kanıksama döneminde hastalığına alışarak en azından ilaçlarını düzenli şekilde kullanmaya başlamış
bazen televizyonun açık olmadığı halde sesler çıkarması haber bülteni sesi vs gibi sesleri duyuşuna iradesini koruyup yine başladık delirmelere diyerek kendiyle dalga geçtiği zamanda oluyormuş bunu amcama
anlattığında amcam ona hastalığın %80 i yendiğini söyleyince daha bi motive olarak iradesini güçlendirme yolları arayarak kitaplarda almış nefesi. şizofreni ile ilgili onlarca kitap okuyarak
kendi gibi insanlarla sitelerden buluşarak konuşarak hem onlara yardım etmiş hemde kendi kendini tedavi etmiş. Şöyle özetle ele aldığımızda başlarda söylenmeler ile ortaya çıkan bu hastalık
sesi hastanın kendi sesine dönüştürmüş akabinde başka bir erkek sesine dönüşerek daha artmış son olarak tv kapaloıyken haber sesi gelmesi komşusunun kapısında oluşunu görmesi ila nirvanaya ulaşmış
ancak kendini geliştirme ile bu hastalığı bastırmış ve kuluçka dönemine tekrar yatırmıştır. Üzülerek söylemek isterim ki dostlarım hafif olarak kabul ettiğimiz bu seviyenin atlatılması tam 7 yıl sürmüş.
Halen amcama bazen sesler duyduğunu söyleyen nevin hanım şimdi Ankara'da garsonların şizofreni hastası olduğu bir kafeyi işletiyor.

Sırada orta görsel derecede kabul edilen ve incelenen başka bir vaka olan Akın bey ile devam edicez.. up up up up up up

okumayın şizofren oldum

Taz lan yaz

Seri yaz koçum

iKiNCi HASTAYI iNCELEMEYE BAŞLIYORUZ BEYLER

ikinci hasta Emekli Jandarma Binbaşı Akın Bey.
Akın bey gerçektende isminin çağrıştırdığı gibi heybetli alımlı oturaklı bir adam. Kendisi kuleli askeri lisesine girmiş ve askeri liseden sonra Kara harp okulundan jandarma sınıfında mezun olarak
teğmen rütbesinde mesleğe başlamıştır. Ağırlıklı olarak doğu bölgesinde terörle mücadele görevlerinde bulunmuş operasyon ve çatışma ortamında çok sık bulunduğundan ki birazdan bahsedeceğim ne kadar ağır şartlar
içinde mesleğini icra etttiğini, bu ortamlardan dolayı binbaşı rütbesinde emekli olmuştur. Amcam ile tanışması ise bir yakınının tavsiye etmesidir ancak akın bey kendinin şizofreni olduğunun farkında olmadan sadece
bir pgiboloğa danışması gerektiğini düşündüğünden dolayı amcama gelmiş ve amcam şizofreni başlangıcı teşhisini koymuş.ilk olarak akın beyin yaşadığı ağır olaylar ile başlarsak; üsteğmen rütbesindeyken şırnak çakır söğütte karakol komutanı iken 5 tane askerini nöbette uyurken yakalamıştır
bu askerlere ceza vermek amacıyla onları karşısına dizmiş bekletirken ortalarına el bombası ve roket atılmış. Kendisi sağ kulağında %70 işitme kaybı yaşamış ve bir kaç şarapnel yarası ile olaydan kurtulurken malesef 5 askeri şehit olmuştur.

hikayenin mk

Rezerved

Binbaşı Akın part 2
Bu olay akabinde kendisi geçici görevlendirme ile izmir ordu evinde 2 aylığına görev yapmış bu süreçte RDM\'ye(askerlik yapanlar bilir) sıkça uğramış kendini toparlayarak subaylık vasfını tekrar kazanmıştır.
Ardından tekrar dağlara dönen akın bey yüzbaşı rütbesindeyken dağlıcada bölük komutanlığı yapmış. Komando olduğu için operasyonlara bizzat katılarak görev yaparmış. Akın beyin anlattığına göre
bir mağarada 6 terörist unsurunun bulunduğu istihbaratı ile mağaraya bölüğü ile giden akın bey hakim tepeden gelen keskin nişancı atışı ile omzundan yaralanmış buna rağmen bölüğünü sevk ve idare ederek
yağan roket ve mermiler arasından malesef 6 şehit vererek çıkarmış. Amcamın söylediğine göre akın beyin yaşadıkları bir an bile gözünün önünden gitmiyo gibiymiş ve bazen sanki bir komutanna izah eder gibi
derdini anlatıyormuş amcam seansları boyunca ona hep rahat olması gerektiğini söylüyormuş. Şimdi akın beyden bahsettik yeterince, sırada hastalığını farkedişi var.

Binbaşı Akın part 3
Akın bey emekli olmasına rağmen asker yaşantısından kurtulamayarak hayatına devam etmektedir ama hak vermek lazımdır ki askeri lise ve harp okulu okumak kolay mevzular değildir sonuçta ne çocukluk var ne gençlik.
Evlenip boşanmış olan akın beyin birde oğlu var ismi ozan. 14 yaşında ve annesi ile yaşıyormuş. Emekli olduğundan bu yana daha uyuduğunu söyleyen akın bey gel zaman git zaman uykularında çatışma ortamlarını operasyonları
görmeye başlamış ki bu bence gayet normal diyebilirsiniz ama uyandığında siper almış vaziyette yerde yatması veya sanki yanında bomba patlamış gibi kulağında çınlama ve burnunda çatışma ortamı sonrasında ortaya çıkan
barut kokusunun olması onu biraz endişelendirrmiş. Elbette askeri bir dirayete sahip olan Akın bey bunlarla tam 3 yıl mücadele ettikten sonra bir sabah kahvaltı ederken uzaktan atılan keskin nişancı tüfeği mermisi gibi bir
ses duyarak siper almış ve mutfak masasının altına girmiş hemde refleksif bir şekilde. Bu olayın ardından komutanımm komutanımm tarzında serzeniş ve kendine seslenişlerle çatışmadaymış gibi sesler duymaya ve işin garip yanı
işitme kaybı olamasına rağmen sanki kulağının dibinden roket atılıyormuş kadar net ve hiddetli duyması onu sonunda amcamın yolunu tutturmuş.

BURALAR DEĞERLENiRSE DEVAM EDERiM

Yaz lan

YAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAZZ

Binbaşı Akın part 4
Akın bey emekli bir Türk Subayı olmasından dolayı dik duruşunu hiç bir zaman bozmamaya çalışan biri olduğundan dolayı onu fethetmek çok zor olmuş amcamın dediklerine göre. Ruhsal sıkıntılar çektiğini
anlatmayla başlasada bu siper alma masanın altına yatma durumlarını belirtince amcam bir kaç tes uygulamış testlerin ne olduğunu bilmiyorum ancak kuluçkada olan bir şizofreni hastası olduğu anlaşılmış.
Bunu kendisine söylemek ne kadar zor olsada amcan ona bunu izah ettiğinde biz harbiyeliyken başladı bizim deliliğimiz sen nedenn bahsediyorsun diyerek çıkışsa da o da durumun farkına varmış olsa ki
amcamın dediklerine itimat göstermeye başlamış.ilk başlarda roket sesleri ve silah sesleri ile mücadele eden akın beye amcam etrafında ona askerliği hatırlatacak her şeyi kaldırmasını istemiş fotoğraflar
bröveler üniforma vs. ancak sadece tabancasını yanından ayırmayacağı konusunda ısrarcı olmuş akın bey. Amcam akın bey ile olan seanslarında ona eski anılarını anlattırmaktan çok çekinse de akın beyin
anı anlatmadan rahatlayamadığını farketmiş yabi aslında binevi akın bey amcama anısını anlatıp rahatlıyor ve 'vaybe' dedirtecek bir durumda olması houna gidiyor biraz olsun rahatlatıyormuş onu.
Amcam ona bir seansında seni en derinden etkileyen olay neydi diye sorduğunda oramar isimli terör örgütü yandaşı bir köye istihbarat almak amaçlı terörist kılığında gidip muhtarın evine girmişler
kürtçe bildikleri için muhtar bunları örgütten sanıp eve almış tam o sırada teröristlerden bir kaçı eve yağ ve pirinç almak için geldiklerinde muhtar onlarıda çaya davet etmiş bu sırada akın bey ecel terleri
dökmüş ancak çok sırıtmadan derslerini iyi çalıştıkları için kürtçe anlaşmış ve farklı kamptan olduklarını yutturmuşlar binevi teröristle çay içmiş ancak 2 hafta sonra yaptıkları operasyonda kellesini almış.

okurken bunu dinlerseniz pgibolojiniz rahatlıkla bozulacaktır
https://www.youtube.com/watch?v=nngbv6829Fg

Binbaşı Akın part 5
Akın bey bir gün mutfakta yemeğini hazırlarken kapı çalmış ve gelen apartman yöneticisiymiş. Nedense o an elinde siilah ile kapıyı açma ihtiyacı duymuş, oldukça kısa muhatap olarak kapıyı
kapatıp koltuğun arkasına siper alma ihtiyacı hissetmiş. Artık tam anlamıuyla delirdiğini düşünen akın bey sakin olarak amcamı aramış ve oda ek bir seans ayarlayarak davet etmiş kendisini.
Bu sırada telefon kapandıktan sonra yine aynı sesler ancak koridorun sonundan komutanım pusu komutanım tarzında bağrışmalar duyduğuna yemin etmiş seansa geldiğinde. Amcamın ona inanmadığını düşündüğü
için her şeyi yemin ederek anlatma alışkanlığı oluşmuş Akın beyde. Komutanım el bombası komutanım pusu , bu iki ibareyi son zamanlarda çok sık duyar olmuş ve bayramda çocukların attığı torpillerden
dolayı çok kez elinde silah ile pencereye mevzilenmiş neyse ki korkudan kafasını kaldıramamış birde kaldırdığını düşünün belkide ateş edecek.

Biraz okuyun durum muhakemesi yapın akşama partlar yağacak