1. 72.
    0
    buda daha fazla ilgi görebilirdi amk
    ···
  2. 71.
    0
    yazayımmı lan bikaç tane daha
    ···
  3. 70.
    0
    Kadın ağlayarak küçük kızının günlerdir çok hasta olduğunu, doktora verecek parası bulunmadığını ve çocuğun bir süre önce iyice ağırlaştığını, nefes alışlarını hissedemediğini söyledi. Kadını merakla dinleyen doktor kızı görmek için içeri girdi. Perişan haldeki kadın ağlayarak kızından başka hiç kimsesi olmadığını anlatıyordu. Doktor divanın üzerinde hareketsiz yatan küçük kıza yaklaştı. Solgun teni ve kapalı gözlerine karşın kızı tanıdı. Biraz önce muayenehanesine gelerek yardım isteyen küçük kızdı.
    ···
  4. 69.
    0
    Kızın tarifini dinleyip arka odaya çantasını almak için giden doktor geri döndüğünde kız ortada yoktu. Önden eve gitmiş olacağını düşündü ve kızın tarif etmiş olduğu adrese doğru yola koyuldu. Yoksulların yaşadığı mahallede ve fazla uzak olmayan eve geldiğinde içeriden bir kadını ağlama sesi duyuluyordu. Dr. Mitchell kapıyı çalıp beklemeye başladı. Her yanı dökülen, yarı harap bir evdi. Kısa bir süre sonra kapıyı açan perişan haldeki kadının ağlamaktan gözleri şişmişti.
    “Rahatsız ettiğim için özür dilerim bayan,ben doktorum, burada yardıma ihtiyacı olan bir hasta olduğu söylendi..”
    ···
  5. 68.
    0
    Durmadan ağlayan ve hıçkırıklar arasında güçlükle konuşan yedi-sekiz yaşlarındaki kız evde çok hasta birinin olduğunu, yardıma gereksinmeleri olduğunu ancak anlatabilmişti. Yaşlı doktor yarı emekli olduğundan normalde hasta evlerine gitmemekteydi, ancak kızın zavallı haline acıdığı için çantasını hazırlayıp geleceğini söyledi ve kızdan evi tarif etmesini istedi.
    ···
  6. 67.
    0
    Serin bir sonbahar akşamı evinin altındaki muayenehanesini kapatmak üzere olan yaşlı doktor kapının şiddetli çalınışıyla irkildi. Acil bir hasta getirildiğini düşünerek kapıyı açtığında karşısında ağlayan küçük bir kız çocuğu görünce meraklanan doktor ne olduğunu sordu.
    ···
  7. 66.
    0
    Amerika Birleşik Devletleri’nin Philadelphia Eyaletinde 1890 yılında geçen olayın doktor Weir Mitchell’in anılarında yer aldığı ileri sürülür:
    ···
  8. 65.
    0
    Yapılanları hiçbir şekilde kıza belli etmemeleri lazımdı. iki kez odasına girdiler ve kızın baygın biçimde uyuduğunu gördüler. Bu arada aynı hastalığa yakalanmadığından da emin olmaya çalıştılar. işleri bittikten kısa bir süre sonra kız uyandı ve annesini bulamayarak büyük şoka girdi. Ancak tüm personel önceden uyarılmış olduğu için herkes kıza vereceği yanıtı hazırlamıştı. “Matmazel, otele yalnız geldiniz.”
    ···
  9. 64.
    0
    Böylece alelacele bir plan hazırladılar. Kadın hiç otellerine gelmemiş gibi davranacaklardı. Bu yüzden ilk olarak cesedi ortadan kaldırdılar. Sonra alelacele odayı sil baştan yenilediler. Birkaç saat içinde kadının eşyaları atıldı, bazı mobilyalar değiştirildi, hatta duvar kağıdı bile yenilendi. Odadan çıkartılan her şey uzak bir bölgede yakıldı. En önemlisi de kadının cesedinin bir çuvala konup denize atılmasıydı.
    ···
  10. 63.
    0
    Kadının ölümüne Asya gezisinde kimbilir nerede ve nasıl kaptığı kolera benzeri bir salgın hastalığın neden olduğu kanısına varan doktor otel müdürüyle konuştu. Turistik bir kentin önemli bir konaklama tesisi olan otellerinde böyle korkunç bir salgın hastalık yüzünden birinin öldüğü duyulursa büyük müşteri kaybına uğrayacakları, itibarlarının sarsılacağı ortadaydı.
    ···
  11. 62.
    0
    Annesine ne olduğunu bulmak için vakit geçirmeden bir özel dedektif tutan ve Trouville’ye gönderen genç kız adamdan gelecek raporları merakla bekliyordu. Dedektif üç gün boyunca otel yöneticileri, polis ve konsolosluk görevlileriyle görüştü ve sonunda gerçeği ortaya çıkarmayı başardı. Otele geldiklerinde odasına çekilen kadın yorgunluktan öte ağır bir hastalık geçiriyordu. Kadının durumunu battaniye getiren kat hizmetçisi fark edip resepsiyona bildirmişti. Otelin doktoru kadını muayene etmek için odasına girdiğinde yüksek ateşler içinde kıvranan kadının soluk alıp vermede zorlandığını gördü. Hastaneye kaldırmaya hazırlanırlarken kadın son nefesini verdi.
    ···
  12. 61.
    0
    reserved
    ···
  13. 60.
    0
    reserved
    ···
  14. 59.
    0
    bi bitmediniz amk
    ···
  15. 58.
    0
    inananı gibsinler
    ···
  16. 57.
    0
    Otel yönetimi de nazik bir dille kıza bu konuda yardımcı olamayacaklarını söyleyince kız polis çağırmalarını söyledi. Bir süre sonra gelen iki polis kızın ve personelin ifadesini aldı. Ancak tavırlarından kıza inanmadıkları belli oluyordu. işin gerçeği polisler “Bu kadar adam neden yalan söylesin? Herhalde kızın pgibolojik problemleri var..” diye düşünüyorlardı.
    Kız çaresizce ertesi gün kalkan gemiye binerek ingiltere’ye döndü. Evine ulaştığında bir olasılıkla annesinin bir yolunu bulup dönmüş olacağını umuyordu ancak ev haftalar önce bıraktıkları gibiydi: bomboş.
    ···
  17. 56.
    0
    Genç kız deli gibi oradan oraya koşturdu, otel personelinden kimi yakalasa aynı yanıtı aldı, sonunda sabahki komiyi gördüğünde bir sevinç çığlığıyla çocuğun üzerine atıldı ve annesini anımsayıp anımsamadığını sordu, ancak aldığı yanıt umduğu gibi değildi:
    “Özür dilerim matmazel, ben sadece sizin bavullarınızı taşıdım, yanınızda başka kimse yoktu..”
    ···
  18. 55.
    0
    Matmazel gerçekten de iki oda ayırtmıştınız ancak sabah tek başınıza geldiniz ve biz de sizi 305’e yerleştirdik. Anneniz ya da herhangi birisi yoktu yanınızda.”
    “Aman Tanrım. Ben deli değilim ya! Annem nerede? Sabah bavullarımızı taşıyan komi nerede? Eminim O anımsar annemi!... ”
    ···
  19. 54.
    0
    enç kız öfke ve heyecandan titremeye başlamıştı. Sesini yükselterek görevliyi azarladı:
    “Dalga mı geçiyorsunuz? Sabah annemle geldim ben, trenden indik ve taksiyle otelinize geldik, iki kişilik rezervasyonumuz vardı, yan yana iki oda verdiniz, 305 ve 306, annem odasına çekildi, ben kahvaltı ettikten sonra yattım. Şimdi annemin kaldığı odaya giriyorum ama kimse yok..”
    ···
  20. 53.
    0
    Şaşkınlık ve panik içinde resepsiyona inen kız görevliye yaklaştı:
    “Annemin nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?”
    “iyi akşamlar matmazel, anlayamadım sorunuzu?”
    “Annem diyorum, sabah erkenden birlikte geldiğim kadın, odasında yok da..”
    “Ama matmazel, siz sabah otele yalnız geldiniz..”
    ···