1. 1.
    +2
    baslıyorum..

    sene 1998 dedem yeni ölmüş ardından da kuzen denizde boğulmuş. yaş haliyle biraz küçük, 3 4 gün geçmiş sahilde hala kuzenin cesedi arıyoruz. yanıma nasıl denk geldiyse dallamanın biri bana "ulan şimdi bulsalarda eti cürümüştür, denize girmemek lazım bassan ayağın bedenine girer" dedi. bendeki de çocuk aklı bu sahneyi öyle büyüttüm ki kafamda nerdeyse her gece kabusuma girmeye başladı.
    ···
  2. 2.
    +1
    aradan vakit geçti haber verdiler, ceset bilmem nerde sahile vurmuş diye, bedenini getirdiler eve ama vucudu bembeyeaz ama yüzü simsiyah diye anlatıyor görenler. e haliyle ölü evi, hergelen bir bakıp çıkıyor, her çıkan yüzü hakkında bir şeyler anlatıyor. bana da yaşıtlarım gidip bakmayancı mı diyince baktım dedim yalandan, ve anlatılanları aynen aktardım. ama artık geceleri gçzümü kapatamıyorum. ne zaman kapatsam gözümün önünde o.
    ···
  3. 3.
    +2
    bizim ev de öyle kentte filan değil o zamanlar kırsalda, ev hafif bir bayırın yamacında eve çıkan yolun sol tarafında bir ev var ama sağ tarafında hafif ormanlık bir alan. yani zifiri karanlık oluyor geceleri.
    ···
  4. 4.
    +1
    benim kabuslar devam ediyor tabi, o sürede bir gece vakti arkadaşların evinde televizyona dalıp eve geç kaldım. hava karanlık ve aklımdan kuzenin görüntülerini atamıyorum. eve de gitmem lazım. neyse bir iki şenlikli yeri geçince eve giden bayırın dibine geldim.
    ···
  5. 5.
    +1
    elimi orman tarafa gözüme siper etmiş eve doğru yürüyorum. sanki bir ışığın ormanlık alana doğru düştüğünü hissettim, zütüm uçbucuk kalbim durdur duracak. o an hala nasıl bayılmadığıma oldum olası şaşarım.
    ···
  6. 6.
    +1
    gözlerimi yere dikerek kafamı bir milim kaldırmadan eve doğru koşmaya başladım. kapıyı içeri attığımda baştan aşağıya ter içinde kalmıştım. eve gittim bir kaç misafir var (o zamanlar öyle kırsal yerlerde evde misafir ekgib olmaz). tuvalete gidip sonra odanın bir köşesine sıvıştım.
    ···
  7. 7.
    +1
    konu bildik konular, dedem kuzen ölüler filan. e böyle bir zamanda başka ne konu olur. çocuk aklı ne kadar korkunca o kadar dinlemeye can atıyoruz haliyle. sohbet döndü dolaştı ölülerin kırkına kadar evine gidip geldiği konusuna kadar geldi. o yüzden kırkı çıkamadan lafının odluğu filan anlatılıyor.
    ···
  8. 8.
    +1
    tabi ben kafada kurmaya devam, bütün parçalar bir araya gelip en büyük kabusumu üreteceğini nerden bilebilirdim ki? öyle de oldu. artık ölüleri düşünerek yatağa giriyor, yattıktan sonra sürekli arkamda sağda solda bir şeyler olduğu hissi ile hiçbir tarafa dönemez oldum.
    ···
  9. 9.
    +2
    gebersem de hava aydınlanmadan tuvalete gitmiyorum. eve erkenden geliyor, hep birilerinin yanında yakılıyorum. misal annem nereye ben oraya, ninem nerde ben orda.
    ···
  10. 10.
    +2
    neyse şimdi rahmetli oldu, nenemin bir gece başı ağırdı fena (bir hafta filan geçmiş olayların üstünden), bizde baba fazla otoriterdi o zaman haliyle, şimdinin arkadaş babaları filan yoktu o zaman. necmi amcalardan bir giripin al da gel demez mi?
    ···
  11. 11.
    +3
    el mahkum, çıktık dışarı her zamanki taktik kafayı yerde bir noktaya dikip yürümek eller gozlerin yanında bayırdan aşağıya iniyorum. hava da tam dolunay olmasa da ona yakın bir ay var. yani herşeyin karanlık gölgesi yerd eoyun oynuyor. hızlı adımlarla bayırı bitirdim (yürüyerek 5-6 dakika sürüyor) ve sonrasında biraz daha rahatlamış bir şekilde nezmi amcanın evine gidip gripinleri aldım. geri döndüm ve bayıra yaklaşmışken aynı pozisyonu terar aldım.
    ···
  12. 12.
    +3
    biraz yürümüştüm ki, arkamdan bir öksürük sesine benzer bişey. yüreğim yerinden çıkacak gibi. sonra adımlarını duymaya başladım, ayaklarımın bağı çözülmüştü artık.
    ···
  13. 13.
    +3
    okuyan yoksa, ben de yatatım madem. ilgili bulursam devam ederim
    ···
  14. 14.
    +1
    beyler suskunluk oyle derindi ki, dedim herhalde bir ben varım başlıkta
    ···
  15. 15.
    +2
    adımlar yavaş yavaş yaklaştıkca sanki zamanın durdugunu hissettim, aklımdan kuzen ya da dedemin olduğu secenekler gecerken, hafif zayıf biraz da uzunca biri yanımdan yavasca onume doğru gecti biraz yurudukten sonra ormana dogru daldı.
    ···
  16. 16.
    +3
    korkum biraz olsun azalmışken, gecenin bu vakti bu gidişin tuhaflığı kafamı kaldırıp arkasından bakmamla bir kabusa döndü, ayakları çıplak ve ters duruyordu.
    ···
  17. 17.
    +2
    altıma sıctım sıcacam haldeyim, artık yürüyecek mecalim kalmamış olsa da, kafamı hızla yürüme yönüme cevirip eve doğru koşmaya başaldım. ama sanki arkadamdan biri beni tutuyordu. elbisemin gerildiğini hissettim.
    ···
  18. 18.
    +3
    içimdeki merak korkuya galebe çalınca geri dönüp baktığımda malum şeyin ormana daldığı kısımdan bana doğru hafif gülerek baktığını gördüğüm. kalbim bir kaç saniyeliğine durmuştu. yüzü fazlasıyla beyaz, gülümsemesi görüp görebildiğin en korkunc hissi uyandıran bir boşluk duygusunu yansıtıyordu.
    ···
  19. 19.
    +1
    sanki bir şey beni olduğum yere kilitlemişti, koşmayı yürümeyi herşeyi bir an için unuttum. malum şeyin bana baktığı noktanın biraz daha ormanın içlerine doğru olan kısmında hafif ışıltıları farkettiğimde daha da tuhaf bir ruh haline bürünmüştüm. bana bakmayı sürdürüyordu, sanki gelmemi onu takip etmemi istiyordu. ama ben öyle yapmayıp son kalan enerjimi de toplayıp evin yoluna doğru seğirttim. kapıyı acıp merdiven kısmının ışıgını yakınca dünyalar benim olmuştu. bir süre orada oturup soluklandım. o zamanlar ıcıklar harekete duyarlı değil, sönersenmez ışığı bir daha yaktım. kendime gelmeyi bekliyor, sonra eve girecektim.
    ···
  20. 20.
    +2
    sanırım bir on dakika orada bekledim. aklımdan atmaya çalıştım. ellerim titriyordu, onların geçmesini bekledim. sonra eve girip gripini hemen girişteki masaya bırakıp "baba, giripin masada" diyip tuvalate daldım. neyse uzatmayım, tuvalet filan derken, zaten vakitte biraz geç olduğundan direkt yatağa girdim. ama uyuyamıyorum. aynı olayları kafamda binlerce kez yaşarken ne kadar süre geçti tam hatırlamıyorum ama tam gözlermi kaparken, odada bir karartı olduğunu hissettim.
    ···