Türkiyeye her yıl gelmeye çalışıyoruz. En az her iki sene geliriz. Size Tatilimizden ve bahsetmek istiyorum.

Öncelikle nasıl geldiğimizi anlatayım. Yola çıkmadan bir hafta önce hazırlıklar başlar. Liste yapıyoriz yol ve Memlekettekilere alacağımız için. Sonra alışverişe gidiyoruz. Buni hallettikten sonra buradaki akrabalar ve arkadaşlarlan vedalaşıyoruz. Bu son güne kadar sürer. Zaten evimizi terkettikten sonra Babaaneme gidiyoruz. Babaannemden vedalaştıktan sonra çıkıyoruz yola. O zamanlar saat 10 falandır. Toplam 2100km yolumuz var. Önce Almanyadan çıkmak en az 7-8 saat sürer. Sonra avusturya gelir, 3-4 saat. Ondan sonra iki seçeneğimiz var: ya Macaristandan yada Slovenyadan. Macaristan 5 saat sürer. Slovenya 15dk sürer, oradan Hırvatistana giriyoruz. Macaristanını sınır kontrolleri utun sürüyor, çoğu kişi oradan gidiyor. O yüzden çoğu zaman Slovenyadan geçiyoruz. Sonra ya Hırvatistanı yada Macaristanı geçtiysek Sırbistan gelir. Orasıda baya uzun sürer, Canımız orada sıkılmaya başlar. Sonrada Sırbistandan çıkıp Bulgaristana giriyoruz. Bulgaristanda işimiz zorlanır. Sınırda kontrollerde öbür Ülkeler pasaport, en fazla Annemin ve Babamın oturum kartını (Annem ve Babam Türk Vatandaşı, Benim ve kardeşimin çift vatandaşlığımız var) isterler. Bulagarlar ise, Pasaport, oturum, ehliyet ve araç ruhsatı almadan rahat etmezler. Oraya girmek zor, orada olmak daha zor. Gündüzleyin girdiysek çok kötü gitmiyor, am geceleyin sıkıntılı. Polisler pusuda bekliyor, bir Türkü hızlı gitmekte yakalamaya çalışıyor. Bundanda daha beterleri var. Polis olmayan ve polis kıyafeti giyip rastegele birileri durdurmaya çalışanlar var. Durdurdularmı çıkarıyorlar silahları, soyuyorlar arabayı. Yola çıkarkende az para yok yanımızda. Ama fazla sorun yok, eğer fazla Türk varsa, cesaret etmiyorlar. Bulgaristanın yollarıda iyi değil. Geçen yaz 3. otobanını bitirdiler. Oda köy yolu gibi. Sanki 40 sene önce yapmışlar otobanı. Bulgaristan en kısa süren yollardan biri ama en uzun gelen yol. Memlekete yaklaştıkça uzuyor sanki. Ama orasıda geçiyor işte. Sonrada geliyorsun Bulgaristanın çıkış kapısına. Orasıda uzun sürüyor, aynı anda en fazla üç araç geçebiliyor. Bulagaristandan çıktınmı rahatlıyorsun. Babam Türkiyeye varmadan rahat etmez, uyumaz. 25-30 saat arası Türkiyede olmuş oluyoruz. Bulgaristan ve Türkiye arasında bir avm var. Orada duty free shopu, burger king, bir kaç simitçi ve para bozduran biri var. Duty free shopuna giriyoruz, Babam sigara alıyor. Orada her şey daha ucuz olduğundan alabildiği kadar alıyor. Duty freede öyle istediğin kadar alamassın, kişi başı iki 10lu paket herhalde. Orada işimiz bittimi Kapıkuleye sıraya geçiyoruz. Kapıkuleyi sizde bilirsiniz, Bulgaristandan Türkiyeye giriş kapısı. Oradan çabuk geçiyoruz çünkü kapı doğru dürüst bir kapı. Aynı anda 20 küsür araç geçebilir. Fazla kontrolde olmaz, pasaportu gösterip geçersin. Kontrol eden Amirimizide severiz, öbürleri gibi yüzsüz değil. Neyse, orayı geçtinmi Edirneye iniyoruz. Eğer daha geceyse devam ediyoruz, sabahsa çarşıya gidiyoruz. Edirnenin bir lokalinda kahvaltı menü var, onu yiyoruz. Sonra devam ediyoruz Memlekete doğru. Memleket Kırklareli Babaeski. 1 saatlik yol var. Orada Dedemden Babama ve Amcama miras kalan bir ev var, orada kalıyoruz. Alt tarafta Babam teyzesi ve kuzeni oturuyor, üst taraf boş, biz, Babaannem ve Amcam orada oturuyor. Eğer geceleyin geldiysek sessizce girip yatıyoruz, Sabahsa Oradakilerle Selamlaşıp, biraz muhabbetten sonra yatıyoruz. Yolda uyku alınmıyor, mecbur yatıyoruz.

ilginiz varsa Tatilimizi ve Türkiyeyi benim gözümden anlatırım.

Edit1: soru olan varsa sorsun cevap veriyorum herkese zoruma gitmesseniz

Edit2: Trende girmişiz Sağolun Varolun