-
74.
0Seküler bilimin bu yaklaşımında çok büyük bir yanılgı vardır. Bir örnekle ne demek istediğimi açıklayayım: Hayalen Afrika’nın en ücra bir köyüne yolculuk yapalım. Hayatında televizyon görmemiş bu insanlara, uzaktan kumandalı bir televizyonu hediye olarak beraberimizde zütürelim. Bir haftalığına köydeki zeki insanları toplayıp seküler bilimin determinist yaklaşımını anlatalım. Daha sonra da televizyonun bilimsel olarak nasıl çalıştığına ilişkin bir teori geliştirmelerini isteyelim. içlerinden zeki olanı şöyle bir bilimsel teoriyle gelsin: “Televizyon dediğiniz ekran kutusunda gördüğümüz görüntünün nedeni uzaktan kumandadır. inanmıyorsanız, tezimizi test ediniz. Her seferinde kumandaya bastığınızda ekranda bir görüntü çıkıyor ve tekrar basınca görüntü kayboluyor. O halde, görüntünün sebebi kumandadır.” Muhtemelen, birçok insan bu teoriyi kabul etmek zorunda kalacaktır. Ancak televizyondaki programların çok yüksek ilim ve hikmet içerdiğini görenler böyle bir teoriyi kabul etmekte zorluk çekecekler. Onlar, kumandanın bu denli yüksek ilim ve hikmet sahibi olduğunu makul görmediklerinden bu teoriye şiddetle karşı çıkacaklar.
işte bu misalde olduğu gibi, bizler de akıl sahipleri olarak düşündüğümüzde göreceğiz ki, ağaçlara veya hayvanlara takılan neticeler onlardan değildir. En yüksek ilme sahip bilim adamlarının yapamadığını inekler veya sinekler elbette yapamazlar. O halde, televizyondaki görüntü bir stüdyodan geldiği gibi, kâinat televizyonunda bize görünen her şey başka bir alemden geliyor. Televizyon programları hayat, ilim, akıl sahibi insanların eseri olduğu gibi, kâinattaki hakiki görüntüler de sonsuz ilim, kudret ve hikmet sahibi Bir’inin eserleridir.
Rabbimiz kâinatı, her an değişen filmlerin oynandığı, dinamik ve canlı bir sinema salonu şeklinde yaratmıştır. Gösterdiği bütün filmlerle kendini bize tanıtmak istiyor. Televizyon ve kumandayı yapan, kasıtla ve hikmetle ikisi arasında bir ilişki kurduğu gibi, kâinatın sahibi de hem sebebi hem de sonucu beraber yaratarak aralarına, hikmeti gereği bir ilişki koymuştur.(5) Aklı başında olan insan, televizyondaki görüntüyü kumandaya mal etmediği gibi, kâinattaki görüntüleri ve nimetleri de sebeplere havale edemez. -
73.
0“Neden her insan Allah’ı gösteren Ayetleri kolaylıkla göremiyor?”
Kanaatimce, Allah’ı bildiren ayetleri görmemize en büyük engel seküler bilimin sebep-sonuç ilişkisine dayalı determinist yaklaşımıdır. Örneğin, bir elma, Allah’ı bize bildiren mucizevî bir meyve iken, seküler bilim, elmanın elma ağacından, ağacın çekirdekten ve çekirdeğin DNA’daki programdan, DNA’nın moleküllerin farklı dizilişinden ve moleküllerin de atomlardan oluştuğunu açıklayarak sıradanlaştırır. Bir insan, sebepler perdesini kaldırıp bir elmanın sonsuz kudret sahibi Allah’ın ilim, kudret, hikmet ve rahmetinden geldiğini anlayabilir. Seküler bilim, her şeyin sebebini araştırarak gizemini çözdüğünü düşünüyor. Yani, gördüğünüz nimetlerin arkasında bir Mün’im (nimet verici) aramayın, onlar şu sebepler zincirinin sonuçlarıdır, diyor. Oysa elmayı elma ağacından bilmek, elma suyunu içinde bulunduran “akıllı makinelerin” (vending machine) elma suyunu yaptıklarını söylemek gibidir. Akıllı makinelere parayı koyup elma suyu kodunu girdiğinizde, makine bize elma suyu veriyor. Para yerine, elma ağacına su ve gübre verdiğimizde, ağaç bize elma veriyor. Akıllı makineler, elma suyunu yapacak ilme ve kudrete sahip olmadığı gibi, elma ağacı da, bütün bilim adamlarının bile yapmaktan aciz kaldığı elmayı yapamaz. Akıllı makinelere meyve sularını yerleştiren ilim ve kudret sahibi biri olduğu gibi, Allah’ın akıllı makineleri olan meyve ağaçlarına da meyveleri takan sonsuz ilim ve kudret sahibi biri vardır.(4) Seküler bilim, meyveyi ağaca vermekle ahmakça bir hüküm vermiş oluyor. -
72.
0Kâinatta gördüklerimiz, doğal yasalara göre işleyen doğal kuvvetlerin etkileşimiyle oluşan nesnelerdir. Kâinatta her şeyin Allah’ın eseri olduğunu nereden biliyoruz?
Her şeyin Allah’ı gösterdiğini görmek için seküler bilimin bize taktığı “tabiat ve tesadüf gözlüğünü” çıkarmamız gerekir. Onun yerine, her şeyin hakikatini gösteren “iman gözlüğünü” takmamız lazım. Determinist bilim, her şeyi, sebep-sonuç ilişkisi içinde açıklayarak sıradanlaştırıyor. Kur’an ise, görünürdeki sebepler perdesini aralayarak her şeyin harikulade olduğunu gösteriyor. Einstein’ın ifade ettiği gibi, “hayatınızı yalnızca iki şekilde yaşayabilirsiniz; birincisi, her şeyin sıradan olduğunu düşünerek; ikincisi, her şeyin olağanüstü veya mucize olduğunu görerek”. Kur’an, bize ikinci yolu gösteriyor. içinde yaşadığımız alemde “her şey”in harikulade ve mucize olduğunu söylüyor. Bu sırdandır ki, Kur’an, ısrarla, “düşünmez misiniz!”, “akletmez misiniz!”, “akıl sahipleri için şüphesiz bunda ibretler vardır!” manasındaki ayetlerle(3) insanı kâinattaki mucizeleri görmeye teşvik eder. -
71.
0“Allah kainat’ı neden yarattı?” , “Varlığını bize bildiren deliller nelerdir?
Bir Hadis-i Kudsi’de Allah şöyle buyuruyor: “Ben gizli bir hazineydim. Bilinmek, tanınmak istedim; bundan dolayı da beni tanımaları, gizli güzellik ve mükemmelliğimi bilmeleri için varlıkları yarattım.”(2) Bu ifadeye göre, Rabbimiz kendini bize bildirmek ve tanıttırmak için bizi ve içinde bulunduğumuz kâinatı yaratmış. O halde, sonsuz kudret sahibi olan Rabbimiz her türlü yolla kendini bize tanıttırarak yaratılış gayesini yerine getirmiş olmalı.
Beni üç hafta öncesinde hiç biriniz tanımıyordunuz. Şimdi kısmen tanıyorsunuz. Sizinle yüz yüze görüşüp sözlerimle kendimi anlatmak yerine, başka iki yolla da kendimi tanıtabilirdim. Birincisi, size bir elçi vasıtasıyla, bir mektup göndererek kendimden bahsedebilirdim. ikincisi, hiç kimsenin taklit edemeyeceği eserlerimi size göstererek kendimi tanıtabilirdim. Sizler de eserlerime bakarak ne tür maharetlere sahip biri olduğumu öğrenebilirdiniz. Teşbihte hata olmaz, aynen bu misaldeki gibi, Rabbimiz de, hem peygamberler vasıtasıyla göndermiş olduğu mesajlarla (ilahi kitaplarla) hem de kâinatta her an cereyan eden sonsuz icraatlarıyla (kâinat kitabıyla) kendini bize tanıtıyor. Hz. muhafazid’in (a.s.m.) şahsında tüm insanlığa gönderilen ilk emrin “oku” olması da bu sırdandır. Aklı başında bir insan, ilahi kelam olan “Kur’an-ı Kerim’i” ve kâinat kitabı olan “Kitab-ı Kebir’i” okuyarak Rabbini tanıyabilir. Bu anlamda, Hz. muhafazid (a.s.m.), Rabbimizi bize bildiren iki kitaptaki ayetleri ders veren bir öğretmen ve bir rehberdir. -
70.
0Kur’an, her an yaratma halinde olan ve Kayyum isminin tecellisiyle kâinatı an be an varlık aleminde tutup devam ettiren aktif bir yaratıcıdan bahsediyor. Kainatı saat gibi kurup kendi haline bıraktığını iddia eden deistlere cevap verircesine Kur’an şöyle diyor: “Göklerde ve yerde bulunan herkes, O’ndan ister. O ise, her an yaratma halindedir.” (Rahman Suresi, 29) Ayet, ilginç bir şekilde, bütün mahlûkatın her an Allah’tan ihtiyaçlarının giderilmesini talep ettiğini ve Allah’ın da bu isteğe cevap verdiğini söylüyor. Ayeti sondan başa okuduğumuzda ise, sürekli yaratma olmasaydı, varlıkların dua etmesinin bir anlamı kalmazdı manası çıkıyor. Yaratılan kainatın her an Kayyum ismiyle varlık aleminde tutulduğunu şu ayetler haber veriyor: “Allah, kendisinden başka ilâh olmayan daima diri ve yarattıklarını koruyup idare edendir” (Bakara Suresi, 255 ve Âli imran Suresi, 2).
-
69.
0Abi mode on
- Panpa ;
Kur’an bu soruya çok kısa, ancak derin manası olan bir sure (ihlas suresi) ile cevap verir. Bu sureyle, Allah, insanlar arasındaki çok yaygın bir yanlışı düzeltmeyi murat ettiği gibi, Müslümanları da Hıristiyanların düştüğü hataya düşmekten muhafaza ediyor. ihlas suresinde Allah, yukarıdaki sorumuza, mealen, şöyle cevap verir: “De ki, Allah birdir. O Samed’dir. Doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. O’nun hiçbir dengi yoktur.” Birinci ayet, Allah’ın bir olduğunu ve birden fazla olmadığını söyleyerek her türlü şirki reddediyor. ikinci ayet, O’nun hiçbir şeye muhtaç olmadığını, ancak her şeyin, her an, O’na muhtaç olduğunu ifade ediyor. Üçüncü ayet, teslis inancının yanlış olduğunu, doğan ve doğuran bir şeyin ilah olamayacağını belirtiyor.(1) Dördüncü ayet, O’nun yaratıcı olarak, bütün yaratıklardan farklı olduğunu ifade ederek O’nu herhangi bir şeye benzetmenin doğru olmadığını söylüyor. -
68.
0inanç mantıkla açıklanamaz.bu yüzden inanç veya inançsızlığın mantıklı bir açıklaması olmaz.
-
67.
0var çünki
-
66.
0ben deistim
-
65.
0@68 eyvallah
-
64.
0@66 izledim de panpa düşüncemi değiştirecek bişey yok. Sagol ilgin için
-
63.
0pederle valide inandığı için
-
62.
0Kardeşim şu linki bir izle sonra istedigini yaparsın . http://www.youtube.com/watch?v=vSld0iAKThw
-
61.
0@60 beynim error verdi amk ne diyon
-
60.
0uzaktan kumandalı arabalar
-
59.
0çünkü; din toplumların afyonudur ve insanların sahte mutluluklara yani uyuşturulmaya ihtiyacı vardır. insanlar kendilerini uyuşturarak mutlu hissederler, kaostan uzaklaşırlar.
özet : din afyondur. -
58.
0benim niyetim yoktu, o kendini her fırsatta hatırlatınca gibe gibe inandım. *
-
57.
0tamamen içgüdüsel olarak panpa
-
56.
0@52 regaip kandilinin kuranda yeri olup olmadığını araştır. bankadan kredi isterken bile derdimizi en güzel şekilde anlatırken neden bu insanların kendilerinin bile anlamayacağı şekilde dertlerini anlatışını o insanlara sormadan önce bu durumu islamiyetin saçma olmasıyla sonuçlandırmaman gerektiğini bi düşün. bunları ben açıklardım ama yeterince özürlü olduğum için yapamayacağımı düşünüyorum.
-
55.
0allah diyen megafon olduğu için
-
öğretmenlerden sonra en çok çalışmayan memur
-
enercidrink ne güzel yazıyon rahat rahat
-
acayip tuhaf ve yamuğun sorununu çözdüm
-
burası inci sözlük kardaş
-
cehape il başkanlığına kayyum atamışlar
-
son dakika hakkı bulut öldü
-
o saçlar ne amg
-
para var iş var itibar var saygınlık var
-
panpa ben silinmem buyur
-
çeçen mucahit burhan çaçan
-
millet kamllarda ciks yapıyor börtü böcek esliğide
-
çakra açılınca ne olurr
-
tarantulandan yapılmış tantuni yemek
-
sadece şanzıman ve motor yağına 1500 dedi
-
lipton emmi efendim abicim buyur
-
boyum 192 155 kızla çocuk yapsam
-
kendimizi bir türlü bulumadık
-
izmir 40 derece
-
31 spor derdini tasanı
-
alparlan özmoğol cüce olduğu için
-
kelime savaşı oyunundan 18lik bı kızla
-
yemekhanede futbol burda futbol
-
şimdi bir istatistik daha koyalım
-
namığı anam ve babamdan çok seviyorum
- / 1