-
76.
0@27 ya bin, bak laf anlatamıyorum ben sana. tanrının varlığını kanıtladım diye öten sensin. ben zaten daha önceden kafama göre takılıyordum. ama sen gelip böyle aptal aptal başlıklar açarsan ve bir şeyler iddia edersen, bir şeyleri de kanıtlamak zorundasın demektir bu. öyle bik bik ötüp, sonra da ben inanıyorum sana ne diyemezsin bin. madem sadece inanıyorsun kendi kendine inan, başkalarına niye şov yapıyorsun amın oğlu?
sinirimi zıplattın gece gece. copy paste yapmadan önce adam gibi bi oku, düşün, taşın. cevap veremeyeceğin konulara da girme mal mal. sonra başkalarının saçmaladıkları şeyleri copy paste yaptığınla kalırsın. -
77.
0senin gibi beyni yıkanmış beyinsiz kalleş huur çocukları islamı yaymak için adam da öldürür, katliam da yapar, ne de olsa türk ataların arap yannanı yiye yiye müslüman oldu. asli, şapı doversen olur mu şeker, cinsini gibtigim cinsine ceker
-
78.
0aynen birader. biz de atatürkçüyüz. ama dinimizi unutmadık. anamızın karnından 6 okla doğarız ama cuma'mıza da gideriz oruç da tutarız. ha bakmayın aslında bugunlerde biraz farklı düşünülüyor hakkımızda ama milletçe aşarız umarım.
aferin birader mantıklı yaklaşımların her türlü arkasındayız. -
79.
0@25 saol panpa
@26 oku panpa yazmaktan elim yoruldu zaten. -
80.
0@24 copy paste yaptım evet işte linki http://kisalt.be/b4mepj
artık inanıyosan inan inanmıyosan inanma takmıyorum.ben inanıyorum. -
81.
0özet geç bin.
-
82.
0helal be panpa
-
83.
0@22 dıbına koduğumun bini, copy paste yok demedim mi ben sana?
biraz okudum ama şu yaptığın copy/paste'i bak ne diyor;
onu oldukça açıktır. her şeyin bir yaratıcısı vardır, dediğimizde "hadis ve mümkünü'l vücut olan şeyler" kastedilmektedir. bu kural, sadece önceden var olmayan ve sonradan hadis olan (var olan) şeyler için geçerlidir; ezeli ve ebedi olan vacibu'l vücut hakkında geçerli değildir. ebedi ve ezeli olan bir varlığın yaratıcıya ihtiyacı yoktur ki o'nun yaratıcısı kimdir, diye soralım. o, kendi zatına kaimdir ve o, hiçbir zaman yok olmadığından dolayı yaratan bir sebebe de ihtiyaç duymaz.
aynen copy paste yaptım senin gibi ve şu paragrafı bir oku. adam kafasına göre kıvırıyor ulan. hiç bir kutsal kitapta olmayan bir şeyi, kafasına göre yorumlayıp yazıyor. bu kadar oçlik olmaz. hem her şeyin bir yaratıcısı vardır, bu yüzden tanrı da vardır diyeceksin. sonra tanrının yaratıcısı kimdir diye sorulunca böyle kıvıracaksın. beynini gibeyim senin.
yaratılmaya ihtiyacı yokmuşmuş. hahahahahahaha. bi gibtir git amk. -
84.
0@21 aslında doğru diyorsun inanç kalpten olmalı ama ben islamı yaymak için yapıyorum, kimseyi zorlamıyorum, islamda zorlama yoktur.
-
85.
0@19 al okuTümünü Göster
Asıl ilginç olan, bu soruların bazı batılı filozofların sözlerinde de yer almasıdır ve bu, onların felsefi konularda ne kadar acemi ve yeni olduklarını göstermektedir.
Ünlü ingiliz filozof "Bertrand Russell" "Neden Hıristiyan Değilim" adlı kitabında şöyle yazmaktadır: Gençliğimde Allah'a inanmaktaydım ve O'nun varlığını ispatlayan en iyi delil olarak "Sebeplerin sebebi" burhanını bilmekteydim. Bu âlemde gördüğüm her şeyin bir sebebi vardır ve eğer bu sebepler silsilesini takip edecek olursak ilk sebebe ulaşacağız ki o sebebe Allah demekteyiz.
Ama sonraları bu inançtan tamamen döndüm. Çünkü eğer her şeyin bir yaratıcısı varsa, o zaman Allah'ın da bir sebebi ve yaratıcısı olmalıdır diye düşündüm.[1]
Allah'ı tanıma ve doğa ötesi ile ilgili felsefi konulara çok az aşinalığı olan birisinin dahi bu soruya cevap veremeyeceğini düşünmüyorum.
Konu oldukça açıktır. Her şeyin bir yaratıcısı vardır, dediğimizde "Hadis ve Mümkünü'l Vücut olan şeyler" kastedilmektedir. Bu kural, sadece önceden var olmayan ve sonradan hadis olan (var olan) şeyler için geçerlidir; ezeli ve ebedi olan Vacibu'l Vücut hakkında geçerli değildir. Ebedi ve ezeli olan bir varlığın yaratıcıya ihtiyacı yoktur ki O'nun yaratıcısı kimdir, diye soralım. O, kendi zatına kaimdir ve O, hiçbir zaman yok olmadığından dolayı yaratan bir sebebe de ihtiyaç duymaz.
Diğer bir tabirle, O'nun vücudu kendisindendir; zatının dışında bir şeyden değildir. O'nun yaratanı yoktur ve bu yüzden de "yaratılmış bir varlık" değildir. Diğer bir taraftan ise, "Russell" ve onunla aynı fikirde olan kimselerin kendilerine şu soruyu sormaları iyi olurdu: Eğer Allah'ın başka bir yaratanı varsa bu farz edilen diğer yaratan hakkında da aynı soru, yani "Bu yaratıcının yaratanı kimdir?" sorusu tekrarlanmalıdır. Eğer bu zincirlemeli konu, bu şekilde devam ederse ve sonsuza kadar her yaratan için başka bir yaratıcı farz edecek olursak, "Teselsül" ile karşı karşıya kalırız ve teselsülün batıl olduğu, oldukça açık olan konulardan biridir. Ama eğer, varlığı kendiliğinden olan ve başka bir yaratıcıya ihtiyacı olmayan bir vücuda ulaşırsak (yani Vacibu'l Vücut) o, âlemlerin rabbi olan Allah-u Teâlâ'dır.
Bu konu şöyle bir tabirle de açıklanabilir: Eğer biz, Allah'a inanmayan Materyalistlerle aynı görüşte olduğumuzu farz ederek bu soruya şöyle cevap verebiliriz: Sebep-Sonuç Kanunu'na göre, bu âlemde var olan her şey başka bir şeyin sonucudur. Böylesi bir durumda, Allah'a inananlara sorulan sorunun aynısı, Materyalistlere de sorulmalıdır; yani "Eğer her şeyin sebebi madde ise o zaman maddenin sebebi nedir?"
Onlar şu şekilde cevap vermeye mecburdurlar: Madde; ezelidir, her zaman vardı, her zaman da olacaktır ve herhangi bir sebebe ihtiyacı yoktur, yani madde "Vacibu'l Vücut"tur.
Buna göre, ilahi veya maddi görüşe sahip olan bütün filozoflar, varlığında hiçbir yaratıcıya ihtiyacı olmayan ezeli bir varlığa inanmaktadırlar. Şu farkla ki; Materyalistler, bu varlığın ilimden, bilgiden, akıldan ve şuurdan yoksun olduğuna ve onun cisme, zamana ve mekâna bağlı olduğuna inanmaktadırlar. Ancak Allah'a inananlar, o varlığın ilme, hedefe ve iradeye sahip olduğuna ve onun cisme, zamana ve mekâna bağlı olmadığına inanmaktadırlar.
Buna göre, "Eğer Allah'a olan inancı bırakarak Materyalistlerin safına geçersek bu sorudan kurtulmuş oluruz" diyen Russell'in düşüncesinin tersine, o bu sorudan hiçbir zaman kurtulamayacaktır. Çünkü "Her şeyin bir sebebi vardır" diyen Sebep-Sonuç Kanunu'na onlar da inanmaktadırlar.
Sonuç olarak, bu sorunun tek çözümü şudur: "Varlığı ezeli ve ezeli olmayan (sonradan varlık bulan)" ve "Mümkünü'l Vücut ve Vacibu'l Vücut" arasındaki farkı iyi bir şekilde derk etmemiz gerekmektedir. Böylelikle, yaratıcıya ihtiyacı olan varlıkların, ezeli olmayan Mümkünü'l Vücut varlıklar olduğu, yani her yaratılmış olan varlığın bir yaratıcıya ihtiyacı olduğu, ama yaratılmamış olan bir varlığın ise, bir yaratıcıya ihtiyacı olmadığı anlaşılmış olur.[2] -
86.
0özet geç bin
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 14 12 2024
-
gran torino seni öldüresiye dövüp
-
puornooooooooooooooo
-
dondurmalar bu ambalajliyken hayay guzeldi
-
şaka maka 2000 2012 arasi dönem
-
yahudilik hristiyanlik sonra muslumanlik
-
hikikomoriler
-
bir inci sözlük lobisi var
-
din karşıtı olmak çok kötü lan
-
osmanlı olarak heryerden kovulduğumuz gerçeğii
-
rahmetli lawarance bu sahneyle analım bu gece
-
cozeeee morarinnnyoo
-
empoliden yattik mechelenden kazandik
-
freiburg woflsburg maci
-
engeli memati part 3
-
zamanında macaristanda yaşıyordukk
-
memati pm den bir daha yazarsan
-
zall uludağ sözlüğe naptın lan sen
-
müslüm gürses abartılmış balon bir sestir
-
piyo adlı yazarın közdesucuk oldugu
-
balkan savaşları gereksizlikte top 10 girer
-
arabistan topraklari bizde kalsaydi
-
memati tansiyonun kac seyrediyor
-
trabzanlardan indiğimde
-
scarlett johansson baya yahudi lan abd doğmasa
-
ulan burda eskiden hikaye yazılırdı be
-
allah arapa petrol verdi türkede
-
artık emin oldum inci sözlükte yapay zeka
-
ultravictimi ultra
-
memati bak velet bende 16 yaşında oldum
- / 2