/i/Siyaset

Saygı Çerçevesinde Özgür Siyaset Platformu
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +30 -19
    Nüfus 13 milyon civarıydı, 11 milyon kişi köyde yaşıyordu. 40 bin köy vardı, 38 bininde okul yoktu. Traktör sıfırdı, karasaban’dı. Beş bin köyde sığır vebası vardı. Hayvanlar kırılıyor, insanlar kırılıyordu. iki milyon kişi sıtma, bir milyon kişi frengiydi, verem, tifüs, tifo salgını vardı, üç milyon kişi trahomluydu, bebek ölüm oranı binde 480’di, her doğan iki bebekten biri ölüyordu. Memlekette sadece 337 doktor vardı. Sadece 60 eczacı vardı, sadece 8’i Türk’tü. Diş hekimi, sıfırdı. Dört hemşire vardı. 40 bin köy, sadece 136 ebe vardı. Ortalama ömür 40’tı.

    Yanmış bina sayısı 115 bin, hasarlı bina sayısı 12 bindi. Ülkeyi yeniden inşa etmek gerekiyordu, kiremit bile ithaldi. Limanlar, madenler, demiryolları yabancıya aitti. Toplam sermayenin sadece yüzde 15’i Türk’tü. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e miras kalan sadece dört fabrika vardı, Hereke ipek, Feshane yün, Bakırköy bez, Beykoz deri… Elektrik sadece istanbul, izmir ve Tarsus’ta vardı. Otomobil sayısı bin 490’dı. Sadece dört şehirde özel otomobil vardı.

    Kadın, insan değildi.

    (Veremle boğuşan halk, ahırda yatarken… Bademlerin yere göğe sığdıramadığı Abdülhamid’in 16 tane eşi vardı. Nazikeda, Safinaz, Dilpesent, Peyveste, Nazlıyar, Bidar, Mezide, Emsalinur hanım filan, 16 tane… Yaş itibariyle, tamamı çocuktu. Tayyip Erdoğan’ın dedemiz dediği Abdülmecid’in 22 eşi vardı. Ahali ineğine verecek saman bulamazken, herif sarayında iki futbol takımı kadar kadınla yatıyordu.)

    Tiyatro yok, müzik yok, resim yok, heykel yok, spor yoktu. Arkeolojik eserler, öyle gizli saklı değil, padişahların hediyesi olarak, trenlerle çalınmıştı.

    Kimisi alaturka saat’i kullanıyor, güneşin battığı anı 12.00 kabul ediyordu, kimisi zevali saat’i kullanıyor, güneşin en tepede olduğu anı 12.00 kabul ediyordu. Kimisi güneş batarken grubi saat’i esas alıyordu, kimisi güneşin tamamen battığı ezani saat’i esas alıyordu. “Saat kaç birader?” diye sorduğunda, her kafadan bi ses çıkıyordu.

    Kimisi hicri takvim kullanıyordu, kimisi rumi takvim kullanıyordu. Kimisinin şubat’ı kimisinin aralık’ına denk geliyordu. Herkes aynı zaman dilimindeydi ama, farklı aylarda yaşıyordu!

    Dirhem, okka, çeki vardı. Arşın, kulaç, fersah vardı. Ne ağırlığımız dünyaya ayak uydurabiliyordu, ne uzunluğumuz… Ölçülerimiz ortaçağ’dı.

    Erkeklerin sadece yüzde yedisi, kadınların sadece binde dördü okuma yazma biliyordu. Okur-yazar erkeklerin çoğunluğu, subay veya gayrimüslimdi. Okul yaşı gelen her dört çocuktan üçü okula gitmiyordu. Toplam, 4894 ilkokul, sadece 72 ortaokul, sadece 23 lise vardı. Türkiye’nin tüm liselerinde sadece 230 kız öğrenci kayıtlıydı. Öğretmenlerin üçte birinin, öğretmenlik eğitimi yoktu. Tek üniversite vardı, darülfünun, medreseden halliceydi. Ülke bilim’den çoook uzaktı.

    600 sene boyunca Türkçe’nin ırzına geçilmiş, Osmanlıca denilmişti. Arapça, Farsça, Fransızca, italyanca kelimeler, Levanten terimler dilimizi istila etmişti. Karşılıklı sesli-sessiz harfleri olmayan Arapça’yla Türkçe yazmaya çalışıyorlardı.

    “Harf devrimi yapıldı, bir gecede cahilleştirildik, köpekleştirildik” falan deniyor ya… ibrahim Müteferrika’dan itibaren 150 sene boyunca basılan kitap sayısı kaçtı biliyor musunuz? Sadece 417’ydi. Bunların da çoğu gayrimüslimlerin matbaasından çıkmıştı. Ki zaten, Müteteferrika da devşirmeydi, Macar’dı.

    Bu topraklara kitap gelene kadar, Avrupa’da 2.5 milyon farklı kitap basılmış, beş milyar adet satılmıştı. Voltaire, bir kitabında şu ağır tespiti yapmıştı: “istanbul’da bir yılda yazılanlar, Paris’te bir günde yazılanlardan azdır!”

    Ve neymiş efendim, mezar taşı okuyacakmış…
    Sen önce iki tane kitap oku da, dünyadan haberin olsun biraz!

    Yılmaz Özdil
    ···
  1. 2.
    +8 -20
    terbiyesizlik etme. çocuklara içki içiren liderden( herkes kim olduğunu anladı ) daha iyidir.
    ···
    1. 1.
      +11 -7
      çocuk gibenler iyidir demi. ulan çocuk dediğin her şeyi merak eder bende küçükken babamın birasını merak ediyordum içtim ağzım yandı 20 yaşındayım daha da bira içmedim ama doğru size anca çocuk gibiciler yaranır huur çocukları
      ···
    2. 2.
      0
      2@ bunun gibi insanlara cevap vermicen abi.. bu zihniyet iğrenç bi zihniyet.. sessizce uzaklaşın..
      ···
    3. 3.
      0
      bu huur çocuklarına sorsan padişahlar içki içmezler. mesela ii. abdülhamit'in rom sevdiğini bilmez bu gavatlar, ben romu ağzıma sürmedim halbuki amk 2 sene barda çalıştığım halde
      ···
      1. 1.
        0
        içmez tabii hepsi sizin iftiranız bırak içkiyi abdülaziz şehadet şerbetini susuz içmiştir
        ···
    4. diğerleri 1
  2. 3.
    +7 -5
    Niye Abdulmecid'i yazmış. Hadi yazmış en fazla yenilik yapmaya çalışan. imparatorluğu kurtarmak için gayret gösteren kim lan? Siz düşene vurmayı seversiniz. Kötüleyin kötüleyin aman Atalarınızın iyi bir yönü çıkar üzülürsünüz. Asıl bunları yazan okusunda öğrensin
    ···
  3. 4.
    +4 -3
    @2 dimi içki içmelerindense dedeleri yaşında adamlar tarafından gibilsinler.ama içki haram. hasssssiiiiikkkktttiiiirrrrrrr.
    ···
    1. 1.
      +6 -9
      izmirde bacın o yaşlarda mini etekle dolanırken çıkma sevgili merveler her türlü haltı işlerken iyi ama kötü yola düşmesin diye 15 yaşında evlenince vahşeeettt di mi. bizde ortam böyle yarrrammm
      ···
  4. 5.
    +3 -1
    @4 sen sadece içkili fotosunu biliyon belki başka şeyler de olmuştur ;)
    ···
  5. 6.
    +2 -3
    @5 bak bak huur evladın bak. kötü yola düşmesin diyeymiş. senin beynine kan pompalayan damalarını gibiyim amk beyinsizi. harbi asalak huur çocuğu ya hahahaha.
    o zaman kızını getir bana, bende kızın kötü yola düşmesin diye basayım nikahı oldu mu amın evladı seni? he?
    ···
  6. 7.
    +2 -5
    @1 verdim eksini soysuz köpek dinsiz mahluk beyinsiz varlık
    ···
  7. 8.
    +7 -4
    Yilmaz reis yine döktürmüş ama cahiller hala savunuyo tamam osmanli bazı Döneminde cok iyiydi ama sonra sicti dua edinde Atatürk geldi düşmanı yendi bu guzel yurdu bizlere verdi
    ···
  8. 9.
    +4 -1
    ama bunlar hep ülkenin geleceği için. padişahın gibi sağolsun
    ···
  9. 10.
    +2 -1
    @1 iyi yere parmak basmıssın tebrikler+
    ···
  10. 11.
    +6 -1
    Sultan Ikinci Abdülhamid dönemde açılan eğitim kurumları; mekteb-i ibtidaiyye, rüştiye, idâdîler, sultanîler ve darülfünun bugünkü modern anlamdaki ilk, orta, lise ve üniversite eşdeğerliliği olan okullardır. Dönemin zor şartlarına rağmen açılan resmi okulların sayısı 15.000’e yaklaşmıştır.[141]

    Bu okulların öğretmen açığını kapatmak amacıyla istanbul Muallim Mektebi gibi öğretmen yetiştiren okullar açılmıştır.

    Üniversite eğitimi için ilk defa 1869’da özgün anlamda Darülfünun açılmış 1873’lere kadar eğitimini sürdürmüştür. Belirli zaman aralıklarıyla açılıp kapanan Darülfünun, II. Abdülhamid’in 25. cülus yıldönümünde kalıcı olarak açılır[142] ve 1933’de istanbul Üniversitesi’ne dönüşür. Mülkiye Mektebi, Hukuk Mektebi, Ticaret Mektebi, Sanayi-i Nefise gibi örneklerini çoğaltabileceğimiz okullar günümüz modern eğitim kurumlarının temelini oluşturur.

    1) Medreseler

    Bu dönem medreselerinden bazıları şunlardır:

    Bursa Muallim Medresesi/Mektebi ibtidaisi (1906)[143]
    Kayseri-Develi Şıhlı Kasabası Hamidiye Medresesi (1891-92)[144]
    Amasya’da Saraçhane Medresesi (1882), Mehmed Bey Medresesi (1890) ve Sofular Medresesi (1892)[145]
    Çankırı’da Hamidiye Medresesi (1906)[146]
    ve Buğday Pazarı Medresesi (1891)[147]
    Ürgüp Mehmet Şakir Medresesi (1899)[148]
    Çorum iskilip Hamidiye ve Osmaniye Medreseleri (1892)[149]
    Samsun Süleyman Paşa Medresesi (1904).[150]

    2) Açılan idadiler

    Adana (inşa 1885), Ankara (inşa 1884), Balıkesir (inşa 1885), Bursa (inşa 1888-89), izmir (inşa 1887), Konya (inşa 1889), Kütahya (inşa 1892), Diyarbakır (inşa 1891-92), Sivas (inşa 1892), Trabzon (inşa 1884-85), Amasya (inşa 1895), Bilecik-Söğüt (inşa 1903), Yozgat (inşa 1909), Çanakkale (inşa 1892), Çankırı (inşa 1891-93), Elazığ (inşa 1886), istanbul-Çatalca (inşa 1894), izmit (inşa 1887), Manisa (inşa 1887), Mardin (inşa 1902) ve Aydın (açılış 1891), Antalya (açılış 1898), Bilecik (açılış 1906-07), Erzurum (açılış 1889), Kayseri (açılış 1893) Niğde (açılış 1902).

    Bolu (inşa 1884-5/çevrilme 1888), Edirne (inşa 1882/çevrilme 1891), Kastamonu (inşa 1885), Kırşehir (inşa 1890/çevrilme 1894), Burdur (çevrilme 1906), Kırklareli (çevrilme 1892), Maraş (çevrilme 1902), Samsun (çevrilme 1892) ve Tokat (çevrilme 1902) rüştiye olarak inşasına karar ve izin verilen şehirlerdir.

    Denizli (açılış 1874/çevrilme 1892), Isparta (açılış 1861/çevrilme 1902) ve Sinop (açılış 1871/çevrilme 1893) idâdîleri dönem öncesi örneklerdir.

    Bu örnekler rüştiye iken idâdîye çevrilmesi söz konusudur.

    Çorum (1897’de ilk inşasında ev/1900’de çevrilme) ve istanbul-Kabataş (Aşiret Mektebi/açılış 1908) idâdîleri farklı yapılar olup sonradan idâdîye çevrilmişlerdir.

    II. Abdülhamid döneminde, idâdî olarak inşa edilen 20, açılışı yapılan 6; rüştiye olarak inşa edilip idâdîye çevrilen 5, inşa tarihi bilinmeyip idâdîye çevrilen 5; erken örnekli rüştiye olarak açılıp idâdîye çevrilen 3 ve farklı yapı tipinde olup idâdîye dönüştürülen 2 idâdî olduğu ortaya çıkar.[152]
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +3 -2
      huur ÇOCUĞU BEN ABDÜLMECiD DiYORUM SEN GELMiŞ ABDÜLHAMiD DiYORSUN YA BEYiNSiZ gibTiR GiT ULAN!!! iKiSi AYNI ADAM MI IRZINI gibTiGiMiN CAHiLi!!!
      ···
  11. 12.
    +2
    I- ilk inşasında “idâdî” Olarak Açılan Okullar:

    1- Adana idâdîsi

    1883-84 tarihinde Adana Valisi Abidin Paşa tarafından Seyhan nehri kenarında askerî idadî olmak üzere başlattığı bina 1885’te tamamlanmıştır. Giriş kapısında yer alan kitabenin ikinci kısmında;

    “Bulunabilen bazı karşılıklardan maada vilâyet ahâlisinin muaveneti külliyei naktiyesile işbu binayı âli mektebi rüşdii askerî ndıbına inşa olunmuştur” ibaresi yer alır.
    [153]

    Maarif Nezaretinin emriyle bina, dört sınıflı rüştiye mezunlarını almak suretiyle beş sınıflı gündüzlü “Mülkî idadî” olarak açılmıştır. [154] 1900’de beş sınıftan yedi sınıfa çıkarılmış ve yatılı kısım ilâve edilmiştir. 1885’te rüştiye mezunlarını almak üzere sivil beş senelik idâdî olarak açılmıştır. Daha sonra yedi senelik idâdî hâline gelmiştir. Sultanî ve Erkek Lisesi olduktan sonra 1934’te kız lisesine verilmiştir.

    Adana Kız Lisesi olarak bilinen yapı günümüzde deprem nedeniyle kullanılmamaktadır. Yapı, halen il Milli Eğitim Müdürlüğüne ait bir bina olarak gözükmektedir.[155]

    2- Ankara idâdîsi

    1884 yılında Vali Sırrı Paşa döneminde asıl binanın temeli atılır. 1887’de tamamlanarak 1888 yılında beş senelik idâdî hâlinde, 300-350 öğrenci kapasitesiyle eğitime başlar.[156] Ankara idâdîsi, “Taş Mektep” olarak da adlandırılır.[157]

    3- Antalya idâdîsi

    1898’de Antalya’da beş sınıflı “idâdî” adı ile bir mektep açılır. Aynı yıl beş sınıf oluşturulamayınca dört sınıf açılır. 1899’da bu dört sınıfa bir sınıf ilâve edilip beşinci bir sınıf açılarak tam devreli “liva idâdîsi” şeklini almıştır.[158] 1902’de tamir olmuştur.[159] 1904’de altı yıllık idadî hâlinde eğitime devam eder. 1905’de altıncı sınıf kaldırılarak önceki gibi beş senelik liva idâdîsi hâline dönüştürülerek 1914 yılına kadar bu durum devam etmiştir. 1916 yılında “Sultanî” olmuştur.[160]

    Cumhuriyet Dönemi, 1925-26’da “orta mektep” unvanını almıştır. 1926-27 “karma orta mektep” unvanını almıştır. 1933 lise unvanını almıştır. Günümüzde Antalya Lisesi olarak işlevini sürdürmektedir.

    4- Aydın idâdîsi

    1891 Yılında “idâdî” adı ile açılan okulun 200-250 öğrenci kapasitesi sahip bir şekilde inşa edilmiştir. 1927-28 yılında yatılı “Sanayi idâdîsi”’ne dönüştürülür.[161]

    5- Balıkesir idâdîsi

    1885’de inşa edilmiştir.[162] 1898 depreminde yıkılmıştır. 1902’de onarım görerek tekrar eğitime açılır. Osmanlıca onarım kitabe transkripsiyonu şu şekildedir:

    “Hareket-i arzdan rahnedar olan işbu idâdî-i Mülki es-Sultan el Gazi Abdülhamid-i Sani efendimiz hazretlerinin ahd-i
    hilafetpenahilerinde îmar olunmuştur. Tarih-i inşa 1312 Tarih-i tamir 1318.”[163]

    1913 yılına kadar değişik binalarda beş ve yedi sınıflı olmak üzere eğitime devam etmiştir. Balkan Savaşı döneminde, Selanik Sultanîsi, Balıkesir’e nakledilerek eğitime burada devam edilmiştir. Sultanî oluşundan 1919 yılına kadar yatılı olarak devam eden okul, 1919-20 ders yılından itibaren gündüzlü ve dokuz sınıflı oluyor. 1921’den 1932 yılına kadar Darülmuallimin olarak hizmet görür. 1933’te ortaokul, 1936’da Balıkesir Lisesi olan yapı günümüzde Balıkesir Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi olarak işlevini sürdürmektedir.

    6- Bursa idâdîsi

    1886 yılında Bursa’nın Velişemsettin Mahallesinde Akif Paşa Konağı’da “Mülkiye idâdîsi” adı ile iki sınıf olarak açılmıştır.[164] 5.12.1887’de Bakanlar Kurulu’nca inşaat kararı alınmıştır.[165] 1888’de asıl binanın temel atma merasimi yapılmıştır. Okula devlet tarafından 297.870 kuruş bütçe ayrılmıştır. Asıl binanın mimarî birimi olan lâboratuar, yatakhane, yemekhane, teneffüshane bölümleri 1903-1906 yılları arasında ve hamam 1911 senesinde ikmal olunur.[166] 1910-11 ders yılında mektebi sultanî ve 1923-24 ders yılında da lise unvanını almıştır.

    Halen Bursa Erkek Lisesi olarak hizmet vermektedir.

    7- Diyarbakır idâdîsi

    1891-92’de Hacı Hasan Paşa tarafından inşa ettirilmiştir.[167] Yapının kuruluşuyla ilgili kayıt, 1316 Maarif salnamesinde yer almaktadır.[168] 1905’te onarım görmüştür.[169] 1892’den 1898’e kadar beş sınıflı idâdî, 1898’den 1903’e kadar
    yedi sınıflı idâdî, 1903’ten 1910’a kadar beş sınıflı idâdî, 1910’dan 1913’e kadar yedi sınıflı idâdî, 1913’ten 1915’e kadar tam devreli Sultanî, 1915’ten 1921’e kadar bir devreli Sultanî, 1921’den 1925’e kadar tam devreli lise, 1925’ten 1933’e kadar orta mektep, 1933’ten itibaren de tam devreli lise açılmıştır.[170]

    Yapı günümüzde il Milli Eğitim Müdürlüğü idari Binası olarak kullanılmaktadır.

    8- Erzurum idâdîsi

    1889’da beş sınıflı bir idâdî açılmıştır.[171] 1892’de yeniden inşa edilip 1900’de onarım görür.[172] Erzurum idâdîsi 1893-94’de ilk mezunlarını vermiştir. 1895-96 yılından itibaren tam teşekküllü olarak kurulan yedi senelik idâdî 1913 yılına kadar devam etmiş, bu yıldan itibaren 12 yıllık Sultanîye çevrilmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında hastahane olarak kullanılmıştır.

    9- izmir idâdîsi

    izmir idâdîsi 1887’de inşa edilir. Beş senelik idadî olarak eğitim görür. 1889’da ilk mezunlarını vermiştir. 1890’da yedi sınıflı olmuş ve 1910’da Sultanîye çevrilmiştir.

    10- Kabataş idâdîsi

    1908’de II. Abdülhamid’in fermanıyla, Kabataş’ta Aşiret Mektebi olarak kullanılan binada[173], Hasan Tahsin Bey yönetiminde, yedi senelik idadî hâlinde açılmıştır. 1909’da eğitime başlar. 1907-1908 ders yılında ilk mezunlarını vermiştir. 1912’de Sultanî’ye çevrilmiştir. 1919’da yatılı olmuştur. 1923-1924 yılından itibaren okulun adı Kabataş Erkek Lisesi olmuştur.

    Günümüzde Feriye Sarayları olarak bilinen binada eğitim devam etmektedir.[174]
    Tümünü Göster
    ···
  12. 13.
    +3 -1
    11- Kayseri idâdîsi

    1893 yılında “Mektebi Mülki idâdîsi” olarak kurulmuş ve 1897-1898’de ilk mezun vermiştir. 1903’de idâdî altı sınıfa çıkarılmış ve aynı yıl birinci katı hazırlanan şimdiki binasına taşınmıştır. 1906’da onarım görmüştür.[175] 1921 senesinde Ankara Sultanîsi ile birleştirilmiş ve on iki senelik yatılı Sultanî olmuştur. 1927 senesinde Maarif Vekâletince Cizvitlerden satın alınan iki parça bina mektebe dahil edilmiştir.[176]

    Günümüzde Kiçikapı semtinde Kayseri Lisesi olarak hizmet vermektedir.[177]

    12- Konya idâdîsi

    1889 tarihinde, Konya Valisi Esat Paşa tarafından Darulmuallimin olarak, Selçuklu dönemi inşa edilen Nizamiye Medresesinin bulunduğu arsa üzerine, inşa edilmiş ve “idadî” adı ile açılmıştır.[178] idâdî, dördü idadî üçü rüştiye olmak üzere yedi sınıftan meydana gelip yedi senelik idadî olarak eğitim vermiştir.[179] 1891’de Gureba Hastahanesi olarak yaptırılan binaya taşınmıştır.[180] 1893 yılında, Isparta, Burdur, Niğde ve Antalya çevresinden gelen öğrenciyi barındırabilmek amacıyla yatılıya çevrilir. 1898’de yeniden inşa edilir.[181] 1904’de binaya, salon, yemekhane ve depo yapılmıştır. Dönemin Valisi Ferit Paşa 1906’da ikinci ve üçüncü katını yaptırarak genişletmiştir. 1913-14’de 10 dershane, kütüphane, müdür ve öğretmen odalarını içeren birimler eklenip genişletilerek 12 sınıflı Sultanîye çevrilmiştir.

    Cumhuriyet döneminde Konya Erkek Lisesi adını alır.

    13- Kütahya idâdîsi

    1884 yılında Mutasarrıf Tevfik Paşa’nın girişimleri sonucunda 1889’da “idadi Mülki” olarak temeli atılmıştır. Hacı Yusuf adındaki şahıs okulun yapılmasında büyük katkıları olmuştur. Hükümetçe 1000 lira kadar bir yardım yapılmış ve binanın inşaatı 1892 yılı içinde bitmiştir. 1892-1893 ders yılında “Liva idâdîsi” olarak açılmıştır.[182] 1913-1914 ders yılından itibaren Ziraat idâdîsi şeklini almış ve 1917-1918’de Sultanîye çevrilmiştir. Kurtuluş Savaşı döneminde Alay Kumandanlığı ve Askerî Hastahane olarak kullanılmıştır. 1933’de bir yangınla, binanın ahşap kısmı tamamen yanmış,
    yalnız yontma taştan yapılma kalın dış duvarları kalmıştır. 52 bin liralık ödenekle yanan binanın betonarme olarak tamirine, yeniden inşasına girişilmiştir. 1938 de asıl binasına taşınabilmiştir.

    Bugün Kütahya Lisesi olarak hizmet vermektedir.

    14- Sivas idâdîsi

    1890 yıllarında Vali Sırrı Paşa ve Hâlil Rifat Paşa, gündüzlü idâdî olmak üzere temellerini atmıştır.[183] 1892 tarihinde Mazlum Paşazade Mehmed Memduh Bey zamanında bitirilmiştir.

    Bugün Kongre Binası olan yapıda sergilenen kitabesinde;

    “Şevketlü Gazi Abdülhamid Han-ı Sani Hazretlerinin zaman-ı Saltanatlarında rütbe-i bala ricalinden Mazlum Paşa-zade Mehmed Memduh Beg Efendi’nin Sivas Vilayeti Valililiğinde işbu Mekteb-i i’dadi-i Mülki inşa olundu. 12 Rebiül-evvel sene 1310, Mahmud Edib-i Sivasi” ibaresi yer almaktadır.[184]

    1912-13’de bina tamir görmüş olup saçaklar düzeltilmiştir. 1930 yılında okulun arka bahçesinin yer aldığı bölümde cadde nedeniyle mutfak, kiler ve hamamla yine bu kısımda bulunan kale duvarı yıkılmıştır. Yıkılan bu birimlerin yerine binanın batı cephesinde yer alan mescit ve bir ev istimlâk edilerek yeni inşaat yapılmıştır. 1933’de bir pansiyon binası oluşturulmuştur.

    15- Trabzon idâdîsi

    1884’de Vali Sırrı Paşa döneminde inşa edilmiştir.[185] Aynı yıl içinde “Mülki idâdî” olarak eğitime başlar. 1892-93’de ilk mezunlarını verir. 1909-10 da Sultanî adını alır. 1934’de binanın eskimesi nedeniyle Muallim Mektebi olan şimdiki lise binasına nakledilir.[186]

    16- Yozgat idâdîsi

    Halkın yardımları sonucu 1909’da inşası tamamlanır.[187] Balkan Savaşı döneminde Manastır Sultanîsi bu binaya nakledilir. 1924’de ortaokula dönüştürülür.

    Günümüzde de Yozgat Lisesi olarak işlevini sürdürmektedir.

    17- Amasya idâdîsi

    1895-1897 yılında Beyler Sarayı (Pirler Parkı)’nın bulunduğu yerde idâdî olarak inşa edilmiştir.[188]
    ilk yıl, üç sınıf teşekkül etmiş, ilk mezununu 1897’de vermiştir. 1914’de maarif idaresine ait olan binaya taşınmış, eski okul binası askerîyeye devredilmiştir. 1914 martına kadar askerî hastahane olarak kalmış bu tarihte tekrar okul hâline dönüştürülmüştür. 1916’da Sultanîye çevrilmiştir. 1925 senesinde ortaokul yapılmıştır.[189] 1939 yılındaki deprem sonrası harap olan yapı yıktırılmıştır.

    18- Bilecik idâdîsi

    1906-1907’de idâdî olarak açılır. 1916-17’de ortadan kaldırılır. 1932-33’de ortaokul olur.[190]

    19- Bilecik-Söğüt idâdîsi

    1903 yılında II. Abdülhamid tarafından yaptırılmıştır. Giriş kapısında Sultanın tuğrası yer alır. Bugün Ertuğrul Gazi ilkokulu olarak hizmet vermektedir.[191]

    20- Çanakkale idâdîsi

    1892 yılında Mutasarrıf Ziver Bey tarafından idâdî olarak yapılmıştır. I. Dünya Savaşına kadar idâdî olan yapı bu dönemden sonra Sultanîye çevrilmiştir.

    1924’te orta okul olmuştur.

    21- Çankırı idâdîsi

    Çankırı, Kastamonu iline bağlı bir sancak iken Kastamonu Valisi Abdurrahman Paşa, Çankırı Mutasarrıfı Tahir Bey’e bir idâdî Mektebi yaptırmasını emredip Çankırı’ya gelerek 1302H./1886M.’de temelini atar. Yapı, idâdî Mektebi adı ile başlanmış ve bitirilmiştir. Binanın kâgir kısımları bitince üç yıl süresince inşa durmuştur. Ahşap kısmın inşasına 1891 tarihinde başlanmış ve 1893’de Mutasarrıf Abdülgani Paşa döneminde bitirilerek eğitime başlamıştır.[192]

    31 Ağustos 1925’de M. Kemal Atatürk’ün Şapka inkılabı nedeniyle Çankırı’yı ziyareti sırasında bu binada kalır. Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı birimler olarak çeşitli dönemlerde hizmet veren yapı, 1995’ten bu yana Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi binası olarak hizmet vermektedir.

    22- Elazığ idâdîsi

    1885-1886 yılında Mekteb-i idâdî-i Hamidiye-i Mülkiye-i Şahane[193] adı ile Harput-Elazığ arasında Hüseynik köyü, Aslanpınarı denilen yerde, devlet bütçesinden, kâgir bir idâdî binası yapılmıştır.[194] 1911’de Sultanîye çevrilmiştir. 1917-18 yılı binanın darlığı nedeniyle mektep Almanlardan kalma yarı kâgir yarı ahşap bir binaya ve 1920-22 yılında Hacı Kerimin evine nakledilmiştir.[195]

    Günümüzde 8. Kolordu Merkez Komutanlığı Karargâh Binası olarak kullanılmaktadır.[196]

    23- istanbul-Çatalca idâdîsi

    idâdî inşasına 1892 tarihinde başlanmış 1894’de tamamlanmış ve açılmıştır. Balkan Savaşı sırasında tahrip edilen yapı, 1914 tarihinde yeniden tamir edilerek eğitime devam etmiştir.

    1932-33’te orta okul olarak düzenlenmiştir. Giriş kapısı üzerinde yer alan, muhtemelen inşa yılı ve usta adının zikredildiği kitabede, “Cevad 310” ibaresi yer alır. [197]
    Tümünü Göster
    ···
  13. 14.
    +2
    24- izmit idâdîsi

    idâdînîn temelleri, Maarif Nezaretinin emriyle gönderilen plânlara göre, 1884 yılında atılmıştır. 1887’de resmi açılışı yapılmıştır.[198] 1888’de idâdî adını alır. 1913 senesinde sultanîye çevrilir. I. Dünya Savaşı sırasında hastahane olmuştur. 1922’de ortaokul olarak açılmıştır. 1931 yılında Maarif Vekâletince verilen 10 bin lira ödenekle bina, dönem özelliklerine göre, tamir edilmiş ve tekrar ortaokul olarak açılmıştır. 1956-57’de konser salonu olarak işlev görür.[199]

    Günümüzde, Veli Ahmet Mahallesi inönü Caddesi üzerinde Gazi Lisesi olarak kullanılan yapı, deprem sonucu yıkılmıştır. Sadece giriş cephesinden bir bölüm kalmıştır. Yapı il Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından açılan ihale sonucu yeniden inşa edilecektir.

    25- Manisa idâdîsi

    1886 tarihinde idadî adı ile temeli atılan bina, 1887’de bitirilmiştir ve resmi açılışı yapılarak eğitime başlamıştır.[200] Üç sınıf rüştiye ve iki sınıf idadî olmak üzere beş senelik Sancak idâdîsi hâlinde oluşturulmuştur. 1899-1909’da onarım görmüştür.[201] 1916 senesinde Sultanî olmuştur. 1923’te liseye dönüştürülmesine rağmen bir devreli eğitim vermesi nedeniyle muhtelit (karma) ortaokul hâline dönüşür. 1945’te kesin olarak lise olur ve 1958’deki yangınla tahrip olup okula ait kayıtlarda yok olunca aynı yıl yapı yıktırılır. 1967’de Şehitler ilkokulu olarak kullanılmaya başlanır.

    Günümüzde mevcut yerinde Şehitler ilköğretim Okulu olarak modern binada hizmet vermektedir. Yapıdan günümüze sadece eski fotoğrafları kalmıştır.[202]

    26- Mardin idâdîsi

    1901’de Diyarbakır Valisi Hâlit Paşa tarafından, Muzafferiye Medresesi yıktırılarak, halktan toplanılan paralarla idâdî inşa edilmiş ve 1902 tarihinde Mardin idâdî Mektebi adı ile açılmıştır.[203]

    27- Niğde idâdîsi

    1902’de beş senelik Liva idâdîsi açılmıştır.[204] Bu beş sınıfın üçü rüştî ve ikisi idâdî sınıfları idi. 1915 de yatılı sultanî hâline getirilir.[205]

    28- Çorum idâdîsi

    Asıl bina, 1897 yılında Mal Müdürü Rifat Bey tarafından ev olarak inşa edilir. 1900’de Malîye tarafından haczedilip maarife devredilerek idâdî olarak açılmıştır.[206]

    1921-22’de hastahane olarak kullanılıp 1923 tarihinde idâdî, sultanîye çevrilmiştir. Bundan sonra bir kez tamir görmüş ve 1932-33’de Ortaokul olarak hizmet vermiştir.[207]

    II- “Rüştiye” Olarak inşa Edilip “idâdî”ye Çevrilen Okullar:

    1- Denizli idâdîsi

    1874’de Rüştiye olarak açılmıştır. 1892’de dört sınıflı ve iki yıl sonra da beş sınıflı Liva idâdîsi şeklini almıştır.[208] Daha sonra adı “Sanat idâdîsi” olur. 1922 de Sultanî Mektebe dönüştürülür.[209]

    Bina günümüzde yok olmuştur. Günümüzde mevcut yerinde Denizli Belediyesi’ne ait Oda Tiyatrosu vardır. Günümüzde yer alan Denizli Lisesi ise, 1915’te Mutasarrıf Tevfik Bey tarafından inşa edilir.[210]

    2- Edirne idâdîsi

    1882’de Edirne Valisi Kadri Paşa tarafından “Rüştiye” olarak açılmıştır.[211]

    Giriş kapısı üzerinde yer alan kitabede:

    Başvekil esbâk ebhetlü, devletlü Kadri Paşa hazretlerinin eseri mesaisi Olarak binüçyüz sene-i hicriyye-i kameriyyesinde inşa olunmuştur. 1300 ifadesi yer almaktadır.[212]

    1884-1887’de Vali Hacı izzet Paşa zamanında birinci yapıya benzer ikinci bir bina inşa edilmiş ve her iki bina bir koridorla birbirine bağlanmıştır. Bu suretle meydana gelen ve “Mektebi idadî Mülkî” adını alan gündüzlü okul, 1892’de yatılıya çevrilmiştir. 1909’da Sultanî olur.[213]

    1923-25’de bugünkü liseye dönüştürülür.

    3- Kastamonu idâdîsi

    Dönemin Kastamonu Valisi Abdurrahman Nurettin Paşa, 1302H./1885M. yılında, Vilayet idare Meclisince oluşturulan komisyon tarafından Mekteb-i idadi şartlarına uygun bir okul yapımına karar verilerek temel atma töreni yapılır.[214] 1887 Eylül ayında resmi açılışı yapılır.[215]

    Bina için hükümet tarafından 8.500 Osmanlı Lirası harcanmıştır. Yapı, elli yatılı talebeyi alabilecek şekilde inşa edilmiştir.[216] Okulun orijinal planı Topkapı Sarayı Arşivinde 9474 no ile kayıtlı bulunmaktadır.[217] 1887’de okul iki sınıf, 1888’de üç ve 1891-1892’de sınıfların adedi beşe çıkarılmış ve okul yatılı olmuştur. Aynı yıl içerisinde eğitim yedi yıla çıkarılarak okul ilk mezunlarını vermiştir. 1908’de Mektebi Sultanî olmuştur. 1923’te liseye çevrilmiştir. 1927’de Kültür Bakanlığı tarafından genişletilmesi uygun görülerek yeniden inşaatı uygun görüldü. On sınıflı, lâboratuar, yatakhane, jimnastik salonunu içeren yeni birimlerin temeli 29 eylül 1937’de atılmıştır.

    Günümüzde, Defterdarlık binası olarak son zamanlara kadar kullanılan bina, il Milli Eğitim Müdürlüğüne devredilmiş olup tadilat yapılmaktadır.

    4- Samsun idâdîsi

    1892’de Mutasarrıf Cavit Bey döneminde, mevcut rüştiye beş sınıflık liva idâdîsine dönüştürülmüştür. 1912’de Samsun Lisesi olarak adlandırılan binanın inşasına başlanmış ve 1912-1913’de “Ticaret idâdîsi”ne çevrilmiştir. 1914’te Sultanîye dönüştürülmüştür. I. Dünya Savaşı sırasında hastahaneye çevrilmiştir.[218]

    5- Bolu idâdîsi

    1884’de Bolu Mutasarrıfı ismail Kemal Bey tarafından temeli atılan bina 1886’da rüştiye olarak açılmıştır.[219] iki katlı ve kâgir olarak inşa edilen yapı Hisartepe mevkiinde bulunmasından dolayı “Hisar Mektebi” olarak da anılır. 1887’de açılışı yapılan ve eğitime başlayan bina bu tarihte henüz idadî değildir. ilk idadî sınıfı, 1888’de açılmıştır. 1892-1893 ders yılından başlayarak beş sınıflı idadî hâline gelmiştir. 1911’de çıkan bir yangınla binanın, çatısı ve ahşap kısımları yanmıştır. 1913-14’de üzerine bir kat ilave ile yenilenmiştir. Bina üç katlı bir hale dönüşüp aynı yıl Sultanîye çevrilerek yatılı olmuştur.[220]

    6- Burdur idâdîsi

    1906 yılında mevcut bulunan üç sınıflı rüştiyeye iki sınıf daha eklenerek 5 yıllık idâdîye çevrilir.

    Yapı bugün Burdur ilköğretim Okulu olarak hizmet verip özgün hâlinden bir şey kalmamıştır.[221]

    7- Isparta idâdîsi

    Bina rüştiye olarak 1861’de açılır. 1902’de altı sınıflı liva idâdîsine dönüşür.[222]

    Günümüzde il Milli Eğitim Müdürlüğü idarî binası olarak hizmet görmektedir.

    8- Kırklareli idâdîsi

    1892’de mevcut rüştiye mektebine iki sınıf ilâve ile ilk defa olarak beş sınıflı ve yalnız erkeklere mahsus idadî açılmıştır.

    9- Kırşehir idâdîsi

    1889’da Ankara Valisi Giritli Sırrı Paşa’nın girişimleriyle, Kırşehir Mutasarrıfı Saffet Paşa tarafından yaptırılmağa başlandı. 1890 tarihinde tamamlanmıştır. Mevcut rüştiye bu yeni binaya nakledilmiştir. 1903’te onarım görmüştür.[223]

    1894 yılına kadar üç senelik rüştiye olarak kalmış ve 1894 yılında iki sınıf ilâve edilerek beş yıllık idâdî şekline dönüşmüştür. ilk mezununu 1895-96’da vermiştir.

    10- Maraş idâdîsi

    1902 yılına kadar Maraş’ta yer alan en büyük okul rüştiyedir. Bu tarihte altı sınıflı bir idadî açılmış ve eski rüştiye binasına yerleştirilmiştir. 1904’de bir sınıfı kaldırılmış ve beş sınıflı idadî olarak 1915’e kadar devam etmiştir. 1908’de onarım görmüş[224] ve 1919’da Darülmuallime çevrilmiştir. 1921’de Maraş Sultanîsi olmuştur. 1924’de Ortaokula dönüşür.[225]

    11- Sinop idâdîsi

    1871’de açılan dört sınıflı rüştiye mektebi, 1893 tarihinde ortadan kaldırılarak yerine beş senelik liva idâdîsi açılması kararlaştırılmıştır.[226]

    Günümüzde il Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı Öğretmenevi olarak hizmet vermektedir.

    12- Tokat idâdîsi

    1902’de üç sınıflı rüştiye ve iki sınıflı idâdî şekline dönüşmüştür.[227]

    b) Sanayi-i Nefise Mektebi

    Sanayi-i Nefise Mektebinin kurulması ve bina olarak faaliyete geçirilmesinde en büyük katkı Osman Hamdi Bey’in olmuştur.[228] Okulun kuruluşundan, eğitim için gerekli personelin teminine, derslerin işleyişine kadar tüm aşamalarında etkin bir rol almıştır.[229] 1882 yılında inşa edilen yapının mimarı Alexandre Vallaury’dir. 1889-1892’de, öğrenci sayısındaki artış nedeniyle yeni sınıflar ve atölyeler eklenmiştir. 1912 Balkan Savaşı sırasında askerler tarafından kullanılan yapı 1916’da eğitim işlevini farklı bir binada sürdürerek 1917’de müze hâline dönüşmüştür.[230] istanbul Arkeoloji Müzesi bünyesinde ve aynı bahçe içerisinde yer alan yapı Eski Şark Eserleri Müzesi olarak hizmet vermektedir.[231]

    c) Mekteb-i Tıbbiye-î Şahane

    Yapı, Eski Kavak Bağdad Sarayı’nın bahçesi üzerinde Topkapı, Hâliç ve Marmara denizini görecek biçimde tasarlanmış ve 1902-1903 yıllarında inşa edilmiştir.[232] Mimar Alexandre Vallaury ve Raimondo d’Aronco’nun ortak çalışmasıdır.[233] 1934’de Haydarpaşa Lisesi olarak kullanılır.

    Günümüzde ise Marmara Üniversitesine bağlı Fakültelerin bölümlerinin yer aldığı bina olarak işlevini sürdürmektedir.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 15.
    +2
    d) Diğer Mektepler

    1- Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Mektebi

    1894-1895’te Vali Hâlit Paşa tarafından Muallim Mekteb-i olarak inşa ettirilmiştir.[234] Sonrasında ziraat ve sanayinin geliştirilmesi amacıyla sanat okuluna çevrilmiştir.[235]

    2- Kastamonu Sanayi Mektebi

    1895’te Vali Hâlit Bey tarafından temeli atılan mektep 1897 yılında tamamlanmıştır. Hükümet meydanında bu dönemde inşa edilen sanayi mektebi günümüze gelememiştir.[236]

    3- Konya-Hamidiye Sanayi Mektebi

    1901 yılında Konya Valisi Avlonyalı Mehmed Ferit Paşa tarafından, Mühendis Şefik Bey’e inşa ettirilmiştir.[237] 1909’da Hukuk Fakültesi buraya taşınarak bir süre burada eğitim yapılır. 1915-1922 yıllarında mektebe yeni teknik bölümler eklenir. Gece ve gündüz eğitimi yapan okula 1924 yılından itibaren mevcudun artması sonucu yeni eklemeler yapılır. 1927 yılından itibaren Milli Eğitim Bakanlığına ait çeşitli okullar adına 1977 yılına kadar hizmet veren yapı, 1979 yılında çıkan bir yangın neticesinde büyük ölçüde harap olmuştur.[238] Yapı dört kat olarak tasarlanmış, simetrik plan düzenine sahiptir.

    Günümüzde il Özel idaresi olarak kullanılmaktadır.

    Bu dönemde inşa edilen ve açılan diğer mektep örnekleri ise şunlardır[239] :

    izmir-Kemeraltı Hamidiye Mektebi, izmir inas Rüştiyesi (1894)[240]
    izmir Hamidiye Sanayi Mektebi (1892)[241]
    Tire Mektebi Rüştiyesi (1906)[242]
    Konya Hamidiye Mahalle Mektebi, Konya-Çeltikçi iptidai Mektepleri
    Afyon-Bolvadin Mektebi
    Burdur-Ağlasun Mektep
    Erzurum Sıbyan Mektebi, Erzurum Sanayi Mektebi (1902)[243]
    Erzurum Mektebi iptidaisi (1892)[244]
    Erzurum inas Rüştiyesi (1898)[245]
    Erzincan idâdîsi (1907-8)[246]
    Malatya idâdîsi (1900)[247]
    Kırklareli Hamidiye Mekteb-i iptidaisi (1906)[248]
    Merzifon Rüştiye Mektebi (1895)[249]
    Trabzon Rüştiye ve ibtidai Mektebi (1901)[250]
    Trabzon Hatuniye ibtidai Mektebi (1899)[251]
    Muğla idâdîsi (1902)[252]
    Urfa iptidai Mektebi (1902)[253]
    izmid inas Mektebi (1904)[254]
    Biga Mektebi Rüştiyesi (1908)[255]
    istanbul Dar’ül Hayr-i Ali Mektebi (1903)[256]
    istanbul Davutpaşa Rüştiyesi (1893)[257]
    istanbul Halkalı Hamidiye Ziraat Mektebi (1881-1892)[258]
    istanbul Orman ve Maadin Mektebi (1883/1900)[259]
    istanbul-Kadıköy/Acıbadem Dâr’üleytam (1900)[260]
    istanbul-Acıbadem Âma ve Dilsiz Mektebi (1904)[261]
    istanbul-Selimiye Karma Mektep (1900)
    Cihangir Mebadi-i Fuyuzat Mektebi (1900)[262]
    istanbul Bidayet-i Tahsil Mektebi
    Tophane Mir’at-ı Maarif Mektebi, Çiçek Pazarı Çırak Mektebi
    Emir Buhari’de Mimar Sinan ibtidai Mektebi, Cerrahpaşa-Hobyar Kız Rüştiye Mektebi (1900)[263]
    Tokat iptidai Mektep (1900)[264]
    Adapazarı Sanayi Mektebi (1890)
    Yozgat Sanayi Mektebi
    Yozgat Kız Rüştiye ve Erkek ibtidai Mektebi (1900)[265]
    Kastamonu Rüştiyesi[266]
    Kastamonu-Küre Rüştiye Mektebi (1900)[267]
    Bursa Harir Darüttalim (ipekböcekçiliği) Mektebi (1894)[268]
    Bursa Hamidiye Sanayi Mektebi (1891)[269]
    Bursa Hamidiye Ziraat Mektebi (1892)[270]
    Bursa Mekteb-i idâdî Askerî (1890)[271]
    Bursa Osmaniye Mektebi (1905)[272]
    Ankara Mekteb-i Sanayi-Mevlevihane civarı ibtida-i Mekteb (1900)[273]
    Ankara-Mihâliççik, Çubukabad ve Mecidiye Kazası ibtidai Mektebi (1900).[274]
    Tümünü Göster
    ···
  15. 16.
    +1 -2
    sen niye bu kadar gerildin ki şimdi ? yazıda 2. abdulamid'de geçiyordu ondan KÜÇÜK bir paylaşım gereği duydum
    ···
  16. 17.
    +1
    ulan anlamıyor musun yılmaz özdilin yazısında bademlerin çok sevdiği abdulhamit demiyor mu bende ona binaen yaptırdığı okulları paylaştım. başlığın adı abdulmcid tamam ona birşey demiyorum ama şu kaçtır yazdıklarımı bi anlayıver artık
    ···
  17. 18.
    +1 -1
    bizim atamız Mete Han, Fatih Sultan Mehmet, Mustafa Kemal Atatürk. Soyu-dini-görüşü-düşüncesi fark etmez kardeşim. Bize bu toprakları gerek düşünceleriyle gerek kanlarıyla bahşettiler. hangisi daha iyidir kimin nesi kötüdür diye düşüneceginize miraslarına sahip çıkın
    ···
  18. 19.
    0
    @2 iftiracı yobaz huur çocuğu
    ···
  19. 20.
    0
    @13 copy paste yapiimda milleti züt ettiğime inanayım kafası, dıbına çaktımın malı
    ···