http://inci.ca/uyp_a_k5g9
inci Sözlükçülerden 'Bir internet gencliği romanı'
Argo diliyle ünlü, etkinlikleriyle dikkat çekici inci Sözlük’ten yeni bir ‘proje’; sözlüğün kurucularından Serkan inci ve Umut Kullar, ‘roman işine’ el atarak yazdıkları ‘Kahpe’yle karşımıza çıktılar. Sözlükçüler önümüzdeki günlerdeyse Panpa Dergi’yi çıkarmaya hazırlanıyorlar.
inci Sözlük, Serkan inci ve arkadaşları tarafından kurulduğu 2009’dan beri sürekli büyüyen, dikkat çekici sosyal platformlardan... Başka sözlüklerden önemli farkı, maddelerin argonun hâkim olduğu dille yazılması. Diğer özellikleri, projeleriyle ilgi çekmeleri. Milletvekili seçimlerinde Eskişehir’den ‘Ahmet Abi’yi aday göstermek; istanbul Büyükşehir Belediyespor’un futbol takımını destekleyen Bozbaykuşlar taraftar grubunu kurmak; televizyon programlarına canlı bağlanıp yayına aykırı sözler etmek; internet sansürüne karşı yürüyüş organize etmek ilk akla gelenler.
Sözlüğün kurucuları Serkan inci ve Umut Kullar geçen yıl ‘inci Sözlük / insanlığa Lanet’ adlı deneme kitabını çıkardıklarında yine ilgi görmüşlerdi. ikili bu kez ‘Kahpe’ adlı romanla karşımızda. Kitapta, fazlasıyla asosyal, bilgisayar ‘hastası’ bir çocuğun ajanlarla ve hoşlandığı bir kadınla yaşadığı maceralar anlatılıyor. Bir not olarak, inci Sözlük hakkında sıklıkla öne sürülen ‘cinsiyetçilik’ meselesinin bu kitapta da hissedilebileceğini söyleyelim. Kendilerinin bu fikre katılmadığını ekleyerek…
Önümüzdeki aylarda üzerinde uzunca süredir çalıştıkları Panpa Dergi’yle karşımıza çıkacaklar. Romanın yazarlarından Umut Kullar ve Panpa Dergi’nin yayın yönetmeni olacak, aynı zamanda inci Sözlük’ün hukuki işlerini de yürüten avukat Yusuf Ünal’la görüştük…
BÖLÜCÜLÜKTEN BiLE YARGILANDIK
Yusuf Ünal (inci Sözlük avukatı)
- Panpa Dergi çıkaracağınızı duymuştuk, ne zaman çıkıyor?
Çıkış tarihi vermek doğru olmaz ama önümüzdeki bir iki ay içinde çıkarmayı düşünüyoruz. Yapacağınız şey bir ilkse pek kolay gitmiyor işler…
- Nasıl bir dergi olacak?
Ünlü bir kavram var; ‘Öteki’. Dergimizi iyi anlatıyor. Yapılmayanı yapacağız. insanlar “inci Sözlük dergi çıkarıyor”, “Üç ergen dergi çıkarıyor” gibi şeyler anlıyor ama öyle değil, profesyonel bir dergi. Ünlü isimlerin de yazıp çizdiği, herkese açık bir dergi…
- Siz inci Sözlük’ün avukatlığını da yürütüyorsunuz. Sözlüğe açılan davaların sayısı fazla mıdır?
Maalesef çok fazla. iki türlü dava açılıyor. Birincisi birebir sözlüğe açılan davalar, diğeriyse sözlüğe yazan kişilere açılan davalar. Normalde bir sözlük sahibi, sözlüğe yazanların davalarıyla ilgilenmez. Hatta başka sözlükler dava edilen kişilerin yerini saptamaya yarayan iP numarasını, o kişinin e-posta adresini bile veriyor. Ama bizde Serkan, dava açanla iletişime geçip, dava açmaması için elinden geleni yapıyor. Gerektiğinde yazılan maddeyi kaldırıyor.
- Sözlüğe açılan davalar da çok mu?
Evet öyle. Ünlü isimler bile var. “Şu kişi benim hakkımda şöyle yazdığı için dava açıyorum” diyor mesela. Bu Facebook’ta ya da Twitter’da bir şey paylaşan kişiye kızıp Facebook’a ya da Twitter’a dava açmak kadar saçma. Bu tür yazılardan dolayı 6 - 7 ay kadar önce, bölücülük, anayasal devletin bütünlüğünü bozmak, suç örgütü kurmak gerekçesiyle ifade vermeye gittik savcılığa. Bir şey çıkmadı tabii.
- Yazarlara öneriler yapıyor musunuz? Kırmızı çizgileriniz var mı?
Yazarlara devamlı giden bültenlerimiz var. Sitede, “inci Sözlük illegal işlerinizi legalize edebileceğiniz bir yer değildir” duyurusu var. Burası insanların eğlenmesi için, başkalarının huzurunu kaçırmak için değil… Hakaret, aşağılama ve özel hayat ihlalinin olmaması için dikkat ediyoruz.
- Çoğu kişi sözlükte kullanılan argodan rahatsız oluyor…
Türkiye’de argo kullanımı yaygın. Bu sözlüğe de yansıyor. Kimseye “Argo kullanın” demiyoruz ama “Kullanmayın” da demiyoruz. Farkında değiliz ama argo kullanımı insanları birbirine daha fazla yakınlaştırıyor. Özel bir dil çünkü… Çok kullanılmasının bir nedeni de bu.
GERÇEK HAYATTAN BESLENiYORUZ
Umut Kullar (inci Sözlük kurucularından)
- Nereden esti bir roman yazmak?
Serkan’la liseden beri arkadaşız. Sözlüğün kuruluşu sırasında da yazıyorduk. Cinsellik, aksiyon, komedi konulu hikâyeler, denemeler… Ama sözlük çok vakit aldığı için arka planda kalıyordu. Ancak hayata geçirebildik. Biraz polisiye, biraz gerilim, biraz aksiyon… Gerçek hayattan beslendik. Birkaç sevişme sahnesinden dolayı erotik olduğunu söyleyen var ama öyle sayılmaz.
- Adının ‘Kahpe’ olmasının anlamı nedir?
Günü bilgisayar başında geçen asosyal bir çocuğun etrafında gelişiyor olaylar. Uğraştığı konuda çok başarılı; başkalarına yardım eden, istihbarat elemanları tarafından takip edilen biri… Âşık olduğu kadın onun aksine çok rahat, dışa dönük, başkalarıyla rahat ilişki kuran biri. Çocuk algılayamıyor bunu ve kadından nefret ediyor.
- Kadınları aşağılama gibi bir durum var gibi görünüyor…
Kız serbest, çocuk muhafazakâr... Bizim görüşümüzü yansıtmıyor ama o karakterin öyle olmasını istedik. Sabahtan akşama kadar bilgisayar başındaki asosyal insanlarda böyle şeyler vardır.
- Siz o karaktere ne önerirdiniz? Nefret etmesini normal buluyor musunuz?
Duyduğu nefreti onaylamıyoruz. Biraz daha ‘cool’ olmasını önerirdik.
- Romanınızın ilk baskısı bir haftada bitmiş galiba. Çok satması için yazarken özel bir çaba harcadınız mı?
Daha çok satması için değil de, ‘insanlığa Lanet’i yazarken insanlar “Çok uzun cümleler kuruyorsunuz” dediği için daha kısa cümleler kullandık. Okuyanın kolay odaklanması için dokuz bölüme ayırdık; bir dizi film algısı yaratmak için. Birkaç görüşmemiz oldu; senaryolaştırılma, filme çekilme ihtimali var ama bakalım.
- Kitabınızla ilgili nasıl geri dönüşler nasıl?
“Ya abi aynen beni anlatmışsın ama internette o kadar iyi değilim” diyenler çok. Olumsuz tepki de bazen alıyoruz. Bir televizyon kanalına konuk olacaktık, programcı feminist olduğu için kitaba o ismi neden verdiğimizi söylediğimizde, kadınla çocuğun ilişkisinden biraz bahsettiğimizde vazgeçti. Şaşırdık biz de…
- internet forumlarında bu kitaptan iyi para kazandığınız yazıyor…
Yok. Öyle değil. Hatta kitabın dağıtımını yapan şirket battı. Para alamadık. Davalıyız.
- Daha önceki etkinlikleriniz, projeleriniz de tutulmuştu. Bunu nasıl beceriyorsunuz? “Her yaptığımız tutar” diyor musunuz?
Öyle bir iddiamız yok ama büyük bir avantajımız var. 200 bin kadar kişinin girip bir şeyler yazdığı bir platform inci Sözlük. Orada nelerin, nasıl şeylerin takip edildiğini sürekli görüyorsun zaten. Destek aldığımız, kafamızı ne tarafa çevireceğimizi söyleyen kişiler de var ama yüzde 90’ını kendi içimizde hallediyoruz. 7 - 8 kişilik çekirdek bir kadromuz var. Devamlı toplantılar düzenleyip neler yapacağımızı konuşuyoruz.
