-
1.
+30 -11Evet beyler beni bilen bilir zaten. Hergün 5-6 part olarak anlatmaya başlıyorum. Dinleyen 6-7 kişi çıksın seri şekilde yazıyorum.
edit : bazı panpalarım hikaye ne kadar sürecek , yarım kalacak mı diye soruyor. hikaye 4-5 gün sürecek bir hikayedir. hikaye yarım bırakılmayacaktır.
edit2 : beyler hergün 23.00-00.00 veya 23.00-01.00 arası yazacağım. saati aksatmayacağım ve düzenli yazıp bir kaç günde bitirceğim. saat 23.00 da görüşmek dileğiyle. -
2.
+18Selma abla varsa dinlerim
-
-
1.
+4 -1selma abla yok bu hikayede panpa. daha taşaklı elemanlar var.
-
2.
+2kartı ATM'ye soktum; bakiye 9.25 TL ! 5 lira yok ATM'de, cepte de 1 kuruş yok. 8 bankamatik dolaştım hiçbirinde 5 TL yok a.q.
80 çarpı 10 kere 10 TL ve katlarını gibeyim. SOYUN a.q. soymazsanız yavşaksınız.
-
1.
-
3.
+11neyse ortamdan çıktık hepimiz. artık dağılacağız. ben bunlardan numaraları aldım falan. o geceyi o şekilde sohbet ederek geçirdik. kafa hafif çakır keyif, mutlu mesut eve dönüyorum. kendi kendime "şansını gibeyim halidaki yattığın yerden kazanacan parayı amk." o gece eve gidip yattım.
Ertesi gün öğleden sonra 1-2 sıralarında uyanmışım. zaten işi ayarladım falan diye giblemiyorum hiçbir şeyi. sepeti attım bir kenara kerim abiyi aradım.
-kerim abi selamün aleyküm
-aleyküm selam halidaki
-abi bugün duruma göre senden 50-60 kilo fıstık alacağım sana uygun mudur ?
-vay halidaki işler yolunda herhalde. uygundur uygun. 1 saat önceden bana haber ver ayarlayalım.
-tamamdır abi ben seni ararım. iyi günler.
telefonu kapatıp cengizi aradım.
-alo cengiz ben halidaki
-buyur kardeş
-cengiz bugün sana fıstık getireyim mi ?
-halidaki bugün bana lazım değil. yarın lazım. istersen hilmiyi ara. ona lazımdır kesin.
-eyvallah cengiz. haberleşiriz yarın.
-tamamdır halidaki görüşürüz.
hayal kırıklığına uğradım amk. ilk günden gibtiri yemiştim resmen. motivasyon düştü ama pek takmamaya çalıştım. zaten yarın satardım. hilmiyi aradım. -
4.
+10-Halidaki selamün aleyküm , ne yapıyorsun kardeşim ?
-iyidir Ragıp eve dönüyorum yorgun argın. senden ne haber ?
-Halidaki bugün akşam müsaitsen arkadaşlarla bir kaç kadeh bir şeyler yuvarlayacağız. istersen sende gel tanıştırayım seni onlarla. Bunlar bar sahibi adamlar. Sürekli kuruyemiş alıyorlar. Sen paket olarak satıyorsun ama açık satabilirsen sende kazanırsın.
-Valla Ragıp süper olur. Ben bir sorayım haberleşiriz.
-Tamamdır bekliyorum halidaki.
Heyecanlı heyecanlı telefonu kapatıp, kuruyemişçiyi aradım.
-Selamün Aleyküm Kerim abi.
-Aleyküm Selam halidaki.
-Abi sende kilo ile açık kuruyemiş var mı ?
-Var abim o şekilde mi lazım ?
-Aynen abi. Kilosunu kaça verirsin bana.
- Abim kilosunu her yerde 3 tldir. Ben sana 2.5 tan veririm. diğer yemişlerede bakmak istersen gelince konuşuruz.
-Tamam abi sağolasın ben haber vereceğim sana.
-Eyvallah halidaki görüşürüz. -
5.
+10Telefonu kapattıktan sonra Ragıp'ı arayıp akşam geleceğimi söyledim. Nerede buluşacağımızı falan söyledikten sonra telefonu kapattım. Eve uğrayıp üzerime çeki düzen verip , biraz daha dışarı çıkmaya müsait kıyafetler giydim. Ragıplarla haberleştiğim yere gitmek üzere yola koyuldum. Yolda bir kaç kere daha Ragıpı arayıp telefonla konuştuktan sonra nihayet artık mekandaydım. Ragıp'ın yanında iki eleman vardı. Biri cengiz , iri yarı kirli sakallarının arasından belli olan pala bir bıyığı vardı. Saçları hafif dökülmüş , ön taraflar seyrekleşmeye başlamıştı. Diğerinin adı Hilmi. Tilki Hilmi derlermiş buna. Bir kaç kere hapise girmiş. Hilminin garip bir hastalığı var. Kleptomani kendisi. Yani sürekli çalıyor. Çalma hastalığı var. Babadan zengin aslında. Her şeyi var ama yinede çalıyor. Kuyumcu falan soymuş bir kaç kere. Aslında onun yerine başkasını hapse sokturabilirdi ama kameralara bizzat kendisi yakalanınca affı olmamış.
-
6.
+10Bir süre bu şekilde içip takılmaya devam ettikten sonra artık yavaş yavaş kuru yemiş satmak için muhabbeti açmaya çalıştım. Sonra benim konuya girmeye çalıştığımı anlayan Ragıp :
-Beyler halidakiyle yeni tanıştım. kuru yemiş ihtiyacını artık ondan temin edeceğim. kendisiyle kısa bir muhabbetimiz oldu. o da çalıştığı yerden kovulunca kuru yemiş satmaya başlamış. bizimde bir katkımız olur diye düşündüm.
cengiz girdi söze :
-valla benim günlük ihtiyacım oluyor. eğer uygun ayarlarsak günde 20-30 kilo alırım.
ben tabi bunu duyunca gözlerim ışıldadı amk. bir anda kuru yemiş sektöründe buldum kendimi. hilmide girdi lafa :
-al benden de o kadar. eğer anlaşırsak bende senden alırım o kadar.
amk ben bunları duydum iyiden iyice coştum. kafamda hesaplar dönüyor. şimdi günde 30 kilo hilmiye 30 kilo cengize versem haftada 1-2 kerede ragıpa satsam yattığım yerden paranın anasını giberim amk. -
7.
+9Ben istemsiz bir şekilde gülmeye başladım. Hiç beklemediğim bir şekilde bütün sepeti satmayı başarmıştım. Adamla biraz konuştuktan sonra , az da pazarlığın ardından hepsini adama sattım. Adı Ragıp, babasıyla birlikte işletiyormuş bu büfeyi. Sabahları bu duruyormuş , gece de babası. Bazende bu gece duruyormuş.
Ragıpla oturup karşılıklı sohbet ettik. Benim durumları anlattım. Bundan sonra Haftada bir satış yapacaktım Ragıp'a. Bir anda toptancı oluvermiştim. Bu sevincimi iki katına çıkarttı. Ragıp kuruyemişler bittikçe arayacaktı beni. belki haftada 2-3 ne varsa giderdi.
Biraz daha muhabbetin belini kırdıktan sonra evin yolunu tuttum. Ragıp bir kaç arkadaşına daha beni önerecekmiş. Böyle böyle 3-4 tane adamla tanışsam parayı kırabilirdim. Kafamda hayallerle evime gittim. Bir şeyler atıştırdıktan sonra yorgunluğunda üstelemesiyle uyuyakalmışım.
Sabah çalar saatin sessizliği delmesiyle uyandım. Dünkü satışın mutluluğuyla artan özgüvenim sayesinde hazırlanıp çıktım evden. Tekrar kafe kafe kırtasiye kırtasiye gezmeye başladım. Bu sefer tek tük satış olmaya başlamıştı. Bu özgüvenimi daha da çok arttırıyordu. Yorucu bir günün ardından artık eve dönme zamanı gelmişti. cebimde satışlardan kazandığım 60 küsür parayla evin yolunu tuttum. En yakın duraktan atlayıp evin yolunu tuttum. Eve giderken telefonum çaldı. Arayan Ragıp... -
-
1.
0amk sen izmirde pekekentlik yapip parayi kırmıştin simdi gelmissin fistik findik sation bari gercek olmadigini belirt amk
-
1.
-
8.
+8Heyecanlı heyecanlı o gün gidip Kerim abiden, fındık , fıstık, kaju ne varsa aldım. Cafer abi sadece fıstık satıyordu. Ama benim gözüm daha yüksekti. O günü biraz heyecanlı, birazda düşünceli bitirmek zorunda kaldım. Kafamı yastığa koyduğumda yarın ne tak yiyeceğim amk diye düşünmekten alamadım kendimi.
Ertesi gün uyanıp güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra , sepetimin içini çeşit çeşit kuruyemişlerimi dizdim. içimde biraz heyecan biraz tedirginlikle dışarı çıkıp kıraathane, kafe ne varsa önünü gezip satış yapmaya çalıştım. ilk bir yere girdim, sonra başka bir yere , sonra başka bir yere... Ama o kadar gezmeme rağmen 1 satış bile yapamadım. Hevesim kırılmaya başlamıştı. Kolumdaki sepetimle yakınlardaki bir büfeye gittim. Kendime içecek bir şeyler alıp fıstıklardan birini yemeye karar verdim. Satış yapmaya çalışırken epeyde yorulmuştum. Büfenin sahibi genç , fırlama bir tipe benziyordu. Kolumdaki kuruyemişleri görünce ufak bir muhabbet başladı aramızda.
-Ustam o kuruyemişleri nerelerde satıyorsun ?
-Valla hocam yeni başladım satmaya ama görüldüğü gibi pek başarılıda değilim.
-Kaça satıyorsun ?
-Yani değişiyor. 1.5tlden başlıyor işte.
-Gerçekten mi ya , valla benim alış fiyatımdan daha ucuz muallakler biz pahalı veriyor. Karım daha az oluyor. Malum bende nöbetçi eczane gibiyim. Gece içki almaya gelen oluyor , yanında çerez, kuru yemiş alıyor. Ben senden o sepetin hepsini alıyorum uyarsa. -
9.
+8bir kaç lise arkadaşım vardı. eskilerden hala aramın iyi olduğu. onlarla buluşup nargile içip oradan içkili bir mekana gittik. cebim biraz para görmesin yine gibtmiştim bütün paramı. içtik sıçtık derken cebimde metelik kalmadığını gördüm ertesi gün.
uyanır uyanmaz ilk işim hilmiyi aramak oldu.
-alo hilmi nasılsın
-iyidir halidaki sen nasılsın ?
-iyidir ya hilmi. bugün kaç kilo fıstık getireyim ?
-sen bugün bana 30 kilo getir halidaki, dünküler yetmedi amk.
-tamamdır. dünkü saatlerde elinde olur.
hilmiyi seviyordum amk. sürekli iş paslıyor herif bana. ardından cengizi aradım.
-alo cengiz bugün sana fıstık lazım mı ?
-valla halidaki 10 kg falan bi getir. şimdilik elimde var aslında ama senle alış-verişimiz olsun diye alıcam.
-tamamdır cengiz. saat 5-6 gibi getiririm.
-hadi görüşürüz.
bu haber beni çok rahatlatmıştı. hem cengize hemde hilmiye satış yapacaktım. dünkünün 2 katı fazla para. bu sefer parayı gibmeyecektim ama. -
10.
+8Sonra kıraathane önünde tanıştığım fıstık satan bir amcayla ufak bir diyaloğum oldu. Bu amca koluna taktığı sepetinin içinde fıstık satıyordu. kıraathaneleri geziyor , kafeleri geziyor , tek tek insanlara fındık fıstık satarak geçimini sağlıyordu. Adamla bir süre sohbet ettikten sonra , adamın bir günde kılçıksız 100-150 tl para kazandığını öğrendim. bu bana ufak bir fikir vermeye başlamıştı. Amcaya teşekkür edip heyecanlı heyecanlı kalktım yerimden. Gidip kendime orta çaplı , amcanın sepetine benzer bir sepet aldım.
Ertesi gün uyanıp tekrar kıraathaneye gittim. fıstıkçı amcanın gelmesini bekledim. fıstıkçı amca, satışlarını yapıp ara ara gelip takılırdı orada. Sonra beklenen amca geldi. Bu arada adı Cafer. Biraz ondan bahsedeyim , hafif kambur 165 boylarında, cılız birisi. kızıl, siyah ve beyaz renklerden bir gökkuşağı var sakallarında. saçları yaşına göre oldukça sık. Çoluğu çocuğu bir akrabası var mı ? diye sorarsanız yok diyor ama vardır diye düşünüyorum.
Konuya dönelim... Cafer abiyi gördükten sonra karşılıklı bir selamlaşmamız oldu. Biraz daha yüz bulup girdim konuya :
-Cafer abi senin bu yaptığın işi bende yapmayı düşünüyorum. Fakat bu fıstıkları nereden ucuz alıyorsun bir fikrim yok. Bana yardımcı olursan sevinirim.
-Yeğenim şimdi benim mıntıkamda sende satış yaparsan ben kazanamam. Bende evimi geçindiriyorum.
-Cafer abi senin mıntıkanda gezmicem. Eğer senin yanında çalıştığımı görürsen yemin olsun bırakıcam.
-Tamam madem. Al bu numarayı ara. Beni cafer abi yönlendirdi, yeğeniyim dersen biraz daha kıyak geçer.
-Eyvallah Cafer abim, Allah razı olsun.
-Hadi rastgele yeğenim.
Cafer abiden numarayı aldıktan sonra heyecanlı heyecanlı, numarayı aradım. Adamın adı Kerim. Kendi halinde basit bir toptancı.
-Alo Kerim beyle mi görüşüyorum.
-Buyurun benim.
-Kerim abi ben halidakisperm, beni Cafer abi yönlendirdi. Abi fındık fıstık satış yapmayı düşünüyorum. Bunları bana kaç paraya temin edebilirsin ?
-Halidaki Cafer abi yabancı değil, madem senide bana yönlendirmiş ,ona verdiğim fiyattan veririm. Ne zaman müsaitsen gelip alabilirsin. Benim adresim bu ... -
-
1.
+3Yine bir kurgu hikaye daha olum cik adam akilli soyle kurgu yaziyorum diye
-
2.
+6az kaldı halidaki az kaldı. gibecem zütünü
-
1.
-
11.
+8hay gibeyim yok mu okuyan
-
12.
+6hilmiyle telefonda bir süre konuştuk. hilmi benden ilk gün için 20 kg fıstık istedi. amk mutlu mesut kerimi aradım. "abi 20 kilo alıcam bugün hazırla 1 saate oradayım." işlerimi toparladıktan sonra atladım kerimin yanına gittim. kerimden 20 kilo fıstığı alıp hilminin mekanının yolunu tuttum. fakirlikten otobüse elimde çuvalla bindim amk. vardığımda hilmi bini oturmuş sigara içiyordu. bu herife boşuna tilki hilmi demiyorlar ya. bakışları sinsi sinsi bakıyor. bunla selamlaştık falan ben buna fıstıkları verdim parayı aldım. sonra oturdum yanına bir süre sigara falan ısmarladı. yanında da birer kokteyl yaptırdı. muhabbetide çok sıkıcı zaten amk. zar zor muhabbete dahil olduktan sonra ben bunun yanından çıktım gittim. akşam bir kaç tane arkadaşımla buluşup takılcaz. ne zamandırda görmüyorum. hazır cebimde de 3-5 kuruş para var azıcık sosyalleşmek lazımdı.
-
13.
+6çokta fazla ragıpın yanında oyalanmadan hilminin mekana gittim. adam resmen kafamı kurcalıyordu. amk bir yandan hayal falan kurmaya başladım. sabah çalışarak kazandığı parayla kuruyemiş hayali kuran halidaki gitti, yerine banka soyarak kazandığı parayla kuruyemişçi açan halidaki geldi. hayalim bile küçüktü amk. koskoca banka soyup kuruyemişçi açıyordum. ruhum fakir.
hilminin yanına vardım. baktım hilmi çalışanlara emirler yağdırıyor. elimdeki fıstık çuvalını yere koyup hilminin elini sıktım. ardından oturduk bir şeyler içtik.(kola meysuyu vs... ) sonra konuya girdim direk.
-ya hilmi dün bana bahsettiğin şu soygun planını biraz anlatsana.
-olur halidaki gel benimle.
biz bunla oturduğumuz yerden kalktık. bunun arabasına atlayıp bunun evine gittik. evi parası ve mekanı olan bir insana göre pek mütevaziydi. çok fazla eşyayla donatılmamış, gösterişten uzak fakat yer yer marjinal objelerle kendini gösteriyor.
-ya hilmi daha tanışalı ne kadar oldu bana nasıl güvendin de anlatıyorsun, sende kafa yok amk.
-ben adamı gözünden tanırım halidaki. işten kovulunca fıstık satan adamdan mı korkcam amk.
haklıydı amk. banka soyup kuruyemişçi açacak kadar küçük düşünen adamın nesinden korkacak. bu içeri gitti, geri döndüğünde elinde bir sürü krokiler, güvenlik hesaplamalarının olduğu kağıtlar, matematik ve zaman hesaplamaları. prison break gibi analiz yapmış huur çocuğu. ben tabi nutkum tutulmuş anlattıklarını dinliyorum. daha doğrusu dinlemeye çalışıyorum. o an anladım ki bu amın oğlu çok zeki. planı tutmasa bile bunlarla uğraşacak kadar zeki... -
14.
+7 -1yok mu amk dinleyen
-
15.
+5bir kaç kişi gelsin devam ederim amk. kuru kuru anlatılmıyor
-
-
1.
+7Fındık fıstık ye
-
1.
-
16.
+4adam micheal de santa beyler
-
17.
+5 -1bardan çıkıp evime gittim. kafamı yastığa vurup uyumaya çalıştım. ama aklım hilminin banka soygunu planındaydı. neden bu kadar aklıma takıldı bilmiyorum ama merak etmiştim. ertesi gün yağmurlu bir güne uyandım. gökyüzü yere iniyor resmen amk. kalkar kalkamaz bir sigara yakıp, ardından kahvaltımı yaptım. sonra hilmi binini arama gereği hissettim.
-alo hilmi
-efendim halidaki
-uyuyor muydun uyandırdım sanırım
-uyuyordum da önemli değil bir şey mi vardı.
-hilmi bugün senin mekana fıstık bıraktıktan sonra bir şey konuşmak istiyorum. sen uyu uyanınca beni ararsın.
-tamam halidaki.
telefonu kapatır kapatmaz Ragıp aradı. hani bazen siz telefonu kapatır kapatmaz üzerinden saniye geçmeden telefon çalar ya, aynı o durum. açtım telefonu
-efendim ragıp
-halidaki bugün bana biraz kuruyemiş getirmen lazım. akşam için pek çerezim kalmadı.
-tamamdır ragıp getireyim. cengizi falanda arayacaktım zaten.
-tamamdır bekliyorum. kaç gibi gelirsin ?
-bilemiyorum şimdi ama çok geciktirmem merak etme.
-tamamdır hadi görüşürüz gelince.
-görüşürüz.
işte hayat buydu amk, müşteriler alıyor bende zütürüyorum. param tıkır tıkır işliyor. kafamda da planlar var bir süre sonra kendi kuru yemişçimi açarım falan diye. sadece 3 kişiye iş yaparak bile aylık 2000 tlye yakın para geliyordu. bu gayet iyi bir paraydı benim için. cengiz bini bugün yine 10 kg getir dedi. dıbını gibtiğimin cimrisi 200 tlye şişe açtırıyor 3 tane fıstık koyuyor. neyse siparişler için kerim abiyide arayıp siparişleri verdikten sonra kerim abinin yanına kuruyemişleri almaya gittim. kuru yemişleri aldıktan sonra ilk yannan kafalı cengize verdim malını. çok uzatmadan oradan ragıpın büfesine geçtim. ragıp gibini germiş oturuyor tabi. ragıp bana bi soda ısmarladı. oturup sodamı içtim sigaramla. kısa bir sohbetin ardından hilminin olaydan bahsettim biraz. bu hilmi hırsızı planlarından cengiz ve ragıpada bahsetmiş. bunlarda pek giblememiş ama hepsi merak ediyor... -
18.
+4 -1ilk önce hilminin mekana gidip fıstıklarını verdim. hilmiyle biraz lafladık. hilmi o akşam için mekana davet etti beni. ilk istemesemde "benden her şey merak etme" deyince gitmeye karar verdim. ama ilk önce cengizin fıstıkları verip parasını almam lazımdı cengizin yanına gittim. cengizinden malları teslim ettikten sonra tekrar hilminin mekana gittim. hilmi aslında tam bir huur çocuğu ama yinede aramız iyi gibi olmaya başlamıştı. kafa adamdı. yinede kleptoman olması biraz beni ürkütüyordu. içsem bile fazla zütü başı dağıtmamaya çalışmalıydım. adam zengin ama çalıyor amk.
Hilmi sayesinde o gece on numara eğlendik. yavaş yavaş etraf dağılmıştı artık. benimde kafa çakır keyif olmuş. artık son içkilerimizi içicez bende yavaştan eve sallanıcam. amk barda otururken hilmi bini cebinden cüzdanları paraları çıkarmasın mı.
-hilmi bunlar ne birader ?
-halidaki kafam iyi olmaya başladıkça kendime karşı koyamıyorum. cüzdanının olmadığını fark edince birazdan gelir zaten sahipleri. en kötü yarın bakmaya gelirler. paraya ihtiyacım yok zaten. hastalık bu karşı koymayı denedim ama olmadı. tedavi olmayı denedim olmadı.
-ne desem bilemiyorum. bizi de soymaya kalkmada *
-yok seni değil ama başka planlarım var *
-nasıl yani ?... -
19.
+3Bu ne amk biri çekiç çalar, biri ironmen makedi çalar, biri migros alışveriş arabası çalar, biri banka soyar noluyo olm size...
-
20.
+3 -1hilmi bini kafasıda güzel dökülmeye başladı :
-bak halidaki üzerinde yıllardır çalıştığım bir banka soygunu planım var. belki saçma , yadırgarsın ama benim doğam bu hastalığım bu. oturup yıllardır nasıl soyarım şu amk bankasını diye düşünüyorum. bir kaç kere denemek istedim ama tek başıma cesaret edemedim. istersen sana bir gün bahsedeyim planımdan
-yok hilmi ben bulaşmam o tarz işlere, ekmeğimin peşindeyim ben. ama bir gün bakarım merak ettim açıkcası. başka bilen var mı peki ?
-ragıpla cengizde biliyor. fakat onlarda pek sıcak bakmadı. amk soygunu yapıp kaçarız buradan.
- o işler o kadar kolay değil hilmi. hadi bankayı soydun ne ara kaçıcan. soymak kolay mı amk. güvenliği kamerası, cartı curtu bir sürü ıvır zıvırı var. bence hiç bulaşma gibik sokuk işlere. mekanını işlet parana bak daha ne istiyorsun amk. benim böyle mekanım olsa, içer gibişir dalgama bakarım. eskiden bende pis işlerdeydim , inan hayır görmedim.
hilmi pek giblememiş olacakki kaşlarını yukarı kaldırdı, gibtir git lan der gibi. sonrada içkisini yudumladı. ama yine de böyle hastalıklı şizofren bir huur çocuğunun planını da merak etmiştim...