/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 351.
    0
    Rezervatif
    ···
  2. 352.
    0
    Yaz panpa bekliyoz
    ···
  3. 353.
    0
    Rezerved
    ···
  4. 354.
    0
    pREZarvatif
    (bkz: )
    ···
  5. 355.
    0
    Olum yanliz o 8 saat önceki açıklamayla beraber hikayenin sonunda bu bin tanıdığımız ünlü biri fakan çıkacak diye meraklaniyom belli olmaz footbolcu falan olmuştur
    ···
    1. 1.
      +1
      Ben de oyle dusundum amk ben arda turanim fln diceknsksjiws
      ···
  6. 356.
    0
    Rez okuruum
    ···
  7. 357.
    0
    Retweet
    ···
  8. 358.
    0
    Rezzzzz
    ···
  9. 359.
    0
    Rezervasyon yapıldı
    ···
  10. 360.
    +53
    -nasılsın ?
    +tanıyamadım ?
    -ben mehmet...

    ardından hiç cevap gelmedi, ben de yazmadım o gün. onca yılın hatrı da mı yoktu adımı duyar duymaz cevap vermeye bile tenezzül etmiyordu ? bu durum beni derinden yaraladığı gibi bir o kadar da öfkelendirmişi. buket'i pişman etmek bir söz olmaktan ziyade amaç olmuştu artık benim için. her şeye bir kenara bırakıp ardı ardına mesajlar atmaya başladım, eskiyi hatırlattım belki insafa gelir diye. hiçbi şeye cevap vermiyordu ama. en son kısa bir süre sonra memlekete döneceğimi son kez onu görmek istediğimi söyledim. sadece tamam... diye mesaj attı. bu çok iyiydi benim için, çünkü beni gördüğü zaman şaşıracağına, daha ilk andan köpekler gibi pişman olacağına emindim. nitekim o gün geldi çattı memlekete dönmüştüm...

    önce ailemin yanına gittim, babam sanki iyice yaşlanmaya mı başlıyordu bana mı öyle geliyordu anlayamıyordum. en büyük korkum babama bir şey olmasıydı zaten Allah korusun. onca zaman geçmesine rağmen abimlerde hiçbir değişiklik yoktu, ne hoşgeldin dediler ne halimi hatrımı sordular ama ben küçük olduğumu bilip onlara hal hatır sordum, ağızlarının köşesiyle iyi demekle yetindiler. neyse önemli değildi de zaten. annem de ilk defa bana hoşgeldin oğlum demişti, bu beni çok mutlu etti lan işte. aslında annem iyi kadındı ama saftı, abimlerin gazına geliyordu. ama yine de bana acımadığı zamanlar aklımın bir köşesinde hep durur. neyse ufak tefek takılmalardan sonra öğleden sonra buket'le xxx kafede buluşmak üzere yola koyuldum...
    ···
    1. 1.
      0
      Rez panpa
      ···
  11. 361.
    0
    Güzel yazıyorsun eline sağlık #rez
    ···
  12. 362.
    0
    Sağlam hikaye devam
    ···
  13. 363.
    0
    hikayeyi kaybetmiyek şimdi rez
    ···
  14. 364.
    0
    Rezervasyon
    ···
  15. 365.
    0
    Rez okurum
    ···
  16. 366.
    0
    Reserved 18
    ···
  17. 367.
    0
    Rezervatuar
    ···
  18. 368.
    0
    Rez panpa
    ···
  19. 369.
    +55
    bilerek geç gitmiştim kafeye. biliyordum bunun işe yarayacağını, çünkü kendimi geliştirmek için okuduğum, araştırdığım dönemlerde kızlarla ilgili birçok durumu da öğrenmiştim. adımlarımı ona göre dikkatli atıyor, oyunu kurallarına uygun bir şekilde oynuyordum. buket'i köşedeki bir masada otururken gördüm. içim yine tuhaf olmuştu, o benim ilk göz ağrım, tek aşkımdı. ama öfkeliydim, hem de çok öfkeliydim çünkü o benden bir kere vazgeçmişti ve bir kez vazgeçenin her zaman vazgeçeceğini de öğrenmiştim ben. bu düşünceler arasında kendimi duygularıma teslim etmemeye çalışarak buket'e doğru yaklaştım. buket ben yanına gelene kadar yabancı biri geliyormuş gibi surat ifadesiyle çekingen çekingen bakıyordu bana. yanına geldiğimde inanamıyorum mehmet çok değişmişsin dedi. rahat davranmaya çalıştım, basit ve kısa cevaplar verdim her söylediğine. biraz yeni hayatımı anlattım. oyunun kuralı gereği onla buluşmak isteme nedenimin inceden inceden artık onu sevmediğimi, rahat takılabileceğini falan söyledim. yüzü düşmüştü, beklemiyordu çünkü bunu. hemde yeni mehmet'i kaçırmak istemiyordu.
    uzun bir süre konuşma faslımız sürdü, mekan kapanacak artık hadi gidelim dememle o güne nokta koyduk. evine falan bırakmazdım ama saatin geç olması nedeniyle ona da bunu belirterek evine zütürdüm. ardından bende eve geçtim.

    birkaç gün sonra buket mesaj attı napıyosun diye. hiiiç dedim, geçiştirdim. görevi başarıyla yerine getirmiştim, ilk dakikadan buket'in aklını tekrar oyalar olmuştum. bazen ileri adım atıyor, bazen kendimi geri çekiyordum. amacım buket'i kendime iyice bağlamaktı. 1 2 boyunca bu durum böyle sürdü. artık okullar açılacaktı ve buket'le son konuşmamızda bunun üzerine oldu. buket ''beni de zütürsene istanbul'a hem sana yemekte yaparım bi kaç gündedi. gülümsedim... dışardan gülümsüyordum dilimleolur'' demiştim fakat içim kan ağlıyordu. benim buket'im bir kez olsun beni sevmemişti onu anladım çünkü. o yeni mehmet'e aşık olmuş, bedenini teslim etmeye hazırdı bile. bir kez olsun dudağından dahi öpmeye kıyamadığım kız, benimle aynı eve gelmek istediğini söylüyordu. neyse beyler beraber atladım onunla otobüse çıktık yola. bazen kendi kendime ''oğlum bırak lan oyun oynamayı, intikamı... sevdiğin kız yanında işte, dizlerinde uyuyor,
    daha ne istiyorsun ki ? hem artık o da seni seviyor, evlenirsin işte buket'le, çocukken hayalini kurduğunuz gibi bi oğlunuz bi kızınız olurdiyordum. her seferinde de aklım devreye giriyor,o senden vazgeçti, sen de ondan vazgeç'' diyordu. bu ikilem arasında gidip gelirken kendimi duygularıma bırakmayı tercih etmiştim. sonunun daha acılı olacağını bildiğim halde boşver dedim, biraz buket'imi yaşayayım...
    Tümünü Göster
    ···
  20. 370.
    0
    hdai ama
    ···