-
1.
+1 -7beyler daha önceden de bir baklava yüzünden babamı dövdürtmüştüm bilenler bilir.
(bkz: küçükken açgözlülüğüm yüzünden)
YUKARIDAN SAHiBi NE TIKLAYIP SADECE BENiM YAZDIKLARIMI OKUYABiLiRSiNiZ.
bu sefer ise oç kekolar yüzünden gerçekleşmiş başka bir olayı kaleme alıyorum. aileme kedi etinden lahmacun yedirdim.
hikayeyi word dosyasına önceden yazdım biraz uzun olduğu için part part atacağım partlar geç gelmeyecek içiniz rahat olsun.
hikaye başlıyorrrr... -
2.
-2ilk partla başlayalım beyler.
bu olay 16 yaşlarındayken gerçekleşti günlerden bir gün babamın bonkörlüğünün tavan yaptığı yıllarda babam lahmacun yaptırmaya karar verdi. kıymayı biz alıp harcı biz yapacaktık sonra bir pideciye gidip onları lahmacun yaptırıp pideciye az biraz para verecektik.
neyse işte babam bana kıyma almam için para verdi diğer malzemeleri onlar aldılar. evden çıktım çıkarken baya bir tembihledi aman oğlum parayı falan düşürme diye ne de olsa 16 yaşındayız haklı adam. Yok yav baba dedim o kadar da salak değilim diye çektim kapıyı kasaba doğru gidiyorum şimdi.o zamanlar da izmirin en kötü semtlerinden birinde oturuyoruz her yer tinerci ve şuan keko olarak adlandırdığımız kişiliklerle dolu.(şimdi yazarken bile şaşırdım amk beni nasıl tek gönderir lan o kadar şerefsiz vardı etrafta)neyse ara yollardan kasaba doğru giderken önümü bu keko orosbu çocuklarından 7-8 kişi kesti ben zaten korkudan titremeye başladım neredeyse sıçmak üzereyim. paran var mı yanında telefon var mı sigara var mı ( ne sigarası amk 16 yaşındayız oç) gibi sorular sormaya başladılar tabi ben hepsine yok dedim. bir oç tuttu beni boğazımı sıkmaya başladı yalan söyleme lan diye ben tabi ağlamaya başladım valla yok falan diye neyse ceplerimi karıştırdı 20 milyonu buldu sonra bir tokat atıp güle güle gibtirip gittiler. oturdum kaldırıma ben nasıl ağlıyorum ama ne yapacam ben şimdi o kadar hazırlık yapıldı babama nasıl söylerim diye sinirden kendimi gibecem nerdeyse. -
3.
-1evet beyler hikayeye devam ediyoruz
2. part
bu arada yanıma mahalle kedilerinden biri geldi hüznümü anlamıştı galiba yüzü ağlamaklı bir şekilde mırlamaya başladı bana sırnaştı.(belki de Allah gönderdi kim bilir) normalde sokak kedileri insan yanına pek gelmez görünce kaçarlar direk , bunun sırnaşmalarıyla falan biraz da olsa göz yaşlarım dinmiş neşelenmiştim.ben bunu sevmeye başladım baya da iri bir kediydi ellerimle sıkıyorum bunu kaç kilo et vardır acaba diye bi ara tuttum havaya kaldırdım kaç kilodur diye yaklaşık 6-7 kilo vardı iç organları kemikleri vs. 5 kilo tutsa en az 1.5 kilo et çıkardı. o an aklıma bir fikir geldi beyler ne kadar kötü bir fikir olsa da beni bu tak çukurunun içerisinden çıkaracak yegane fikir buydu ne yapalım çocuktuk işte. kediyi kesecektim. neyse aldım kediyi koltuk altıma bunla beraber annemin yakın bir dostu olan necla teyzenin evine gidip kurban bayramında kurban kesen herkesin yanında bulundurduğu malzemeleri isteyecektm hiç büyük bıçağınız leğen ve poşetiniz var mı annem istiyor da dedim o da tabi hemen çıkarıp verdi hepsini dikkat et bıçakla bir yerini kesme dedi kesmem teşekkür ederim deyip çıktım apartmandan. aldım malzemeleri gizlice bizim apartmanın terasına çıktım beyler(üç kere görülme tehlikesi geçirdim amk)
kurban bayramı daha yeni geçmişti (biz kurban kesmemiştik tabi)
baya bir koç kesimi izlemiştim yani bu işte az buçuk bir şeyler biliyordum. -
4.
0part 3 devamı geliyor.
BEYLER BU BÖLÜMÜ KiMiLERiNiN HASSASiYETLERiNDEN DOLAYI YAZMIYORUM. EĞER YAZMAM ÜZERiNE BÜYÜK BiR iSTEK GELiRSE DETAYLI BiR ŞEKiLDE YAZACAĞIM.
her şeyi hallettim derisini ayırma kısmı geldi sanki 40 yıllık bir kasap ustalığı vardı üzerimde o nasıl bıçak darbeleriydi be. ama içine sıçmıştım işin tabi deri lan bu ayırmak kolay mı. etin üzerinde deri parçaları falan kalıyordu onları etle beraber kesiyordum baya bir et ziyan olacaktı ama o koşullarda yapacak bir şeyim yoktu. neyse güç bir şekilde derisini de aldım baya bir et kaybıyla (en az yarım kilo et deride kaldı) kemiklerinden ayırıyordum bu iş tabi daha kolay elimle bile yapardım bunu neyse işte beyler tüm işi bitirdim ellerimi terasta bir çeşme vardı bizim orada yıkadım bıçağı temizledim hayvandan çıkan tüm pisliği aldım leğenin içine etleri poşetin içine koydum (etleri kestim kuşbaşı kuşbaşı artık ne kadar yapabildiysem) leğeni aldım bizim evin arkasında orta büyüklükte bir arsa vardır otlar falan var orda çöplük gibi bir yer çöp atıyor bazı kişiler oraya hatta babam oraya çöp atan bazı komşularımızla tartışmıştı neyse konuya dönelim pislikleri oraya attım leğene de bir su döküp geleyim mi diye düşünsem de zaman kaybı olacağından su tutmadım necla teyzeye teslim ettim çokça teşekkür edip apartmandan ayrıldım ve kasabın yolunu tuttum.
başlık yok! burası bom boş!