+1
-1
Ahmet Ersan.. kelimeleri tiptronik vites geçişleri ile kulaklarımıza, oradan da dağarcığımıza ileten bu beyefendi ile serkan incisinin tanışmaları ve serkan incisinin tam 7 yaşından beri düşündüğü “kafa açıcı ” fikirleri , Ahmet Ersan’ın programı ile halka aktarması hiçbir şekilde tesadüfi değildir. Serkan incisi, Ahmet Ersan’ın özel yeteneklerini fark etmese de aslında tüm olay bu özel yetenekler çerçevesinde meydana gelmektedir. Ve bu arada ülkemizin onursal ordinaryusu sıfatını kazanmaya doğru çelimsiz ama bi o kadar da vakur adımlarla ilerleyen ismail Alpen, barındırdığı bilgisel güç dalgalarıyla Ahmet Ersan’ın özel güçlerini bir fiil beslemektedir. Peki durum böyle iken neden herkes Serkan incisinden bahsetmektedir de “rockstar” sıfatını bu Serkan incisi almaktadır. işte bu soruların cevapları dahi Ahmet Ersan’ın özel güçlerinin altında yatan cevaplarla aydınlanacaktır. Keza Serkan incisine “rockstar” sıfatını veren hepimizin bildiği gibi aslında Ahmet Ersan’dır.
Serkan incisi ateş grubundan, ismail Alpen hava grubundan, Ahmet Ersan ise toprak ve su grubundan oluşan verimli döl olan çamurdan yani Adem-ül Ersan soyundan gelmektedir. Bu soy üstün ilim, hitabet, idrak istidatına sahip olup, aynı zamanda da idrak edememenin sonucu olan inkara da gitme eğiliminden fıtri olarak uzaktadır. Her olayın sebebini, sonucunu anlamak için beyninin her kıvrımını kullanan Adem-ül Ersan soyundaki kişiler, özellikle ateş grubundaki potansiyelini büyük gördükleri kişilerin o büyük potansiyellerini kinetiğe çevirir ve hava grubundan bulduğu büyük potansiyelli bir başka kişinin kinetiğe çevirdiği potansiyelini, ateş grubunu körüklemek için kullanır.
Gördüğümüz üzere “sosyotrend” adındaki hafif underground entellektüelliği barındıran, konuşulan ortamda sosyal statü üst limitini belirleyen, sadece bir bölüm izleyen kişide dahi ortalamanın üzerinde aktardığı yoğunlaştırılmış bilgi ile izleyen kişide “ulema sınıfına girdim ben” algısını oluşturan programın tasarımı, işleyişi, akışı bu şekilde yani bi önceki paragrafta anlatıldığı şekildedir.
Diyeceğim o ki , gözlerimizin gördüğünden korkmamayı öğrendiğimiz an , ilerlemeye başlayabileceğimizi anlamalıyız. Gördüğümüzü anlar, anladığımızı yapar, yaptığımızı geliştirir, geliştirdiğimizi de zalimce ve gaddarca bize ve masumlara mazlumlara düşman olan ebedi ve ezeli, dahili ve harici tüm düşmanlarımızın zütüne sokarız. Sokmalıyız. Yoksa düşmanlarımızın bunu bize yapacağının garantisi, geçmişimizde kanıtları ile bulunmaktadır. Bosnadaki , Iraktaki, Türkmenistandaki, Suriyedeki , Uygur bölgesindeki ve daha sayamadığım onca vilayetimizdeki vahşice ve canice bize karşı yapılanlar , eğer biz kendimizi geliştirmezsek , yine yapılacaktır.
Bosnada 25 bin kadınımıza tecavüz edildi. Eğer kendimizi geliştirmezsek bu pekekentler bizleri öldürüp, kadınlarımıza tecavüz eder, annelerimize , kız arkadaşlarımıza sevgililerimize, ablalarımıza, küçük kız kardeşlerimize tecavüz eder.
Eğerki çevrenizde , “bana dokunmayan yılan 1000 yıl yaşasın” zihniyeti ile ülke menfaatlerinden uzak ve sadece gününü kurtarmaya bakan yozlaşmış kişilikler varsa onlarda bu farkındalığı oluşturalım.
Teşekkürler. Vesselam .