1. 537.
    0
    Eskiden buralar hep dutluktu.

    Duygulandıran içerik (DiKKAT !)

    "bu banknotun karsiligi ahmet abi meclisi girdikten sonra raki, bira ve votka sisesi olarak geri donecektir."
    ···
  2. 536.
    0
    ah be ahmet abi..
    sana yakıyorum bu geceki 2buçuk sigarasını..

    https://www.youtube.com/watch?v=FRFGh4Ijryw
    ···
  3. 535.
    0
    inci sozlugun destegiyle aday gosterilip toplamda 641 oy almisti.
    ···
  4. 534.
    +1
    Sandıkta hiç oy çıkmamış mıydı neydi. Ulan inciciler korkulur sizden.
    ···
  5. 533.
    0
    Bunu hatırlıyan harbi olddur
    ···
  6. 532.
    0
    Vekil olacaktın be abii
    ···
  7. 531.
    0
    Ahmet abi özür dilerim
    ···
    1. 1.
      0
      Niye lan
      ···
  8. 530.
    0
    ahmet abi işte
    ···
  9. 529.
    0
    Hatırladıkça çıldırıyorum ahahahah ahmet abi bee
    ···
  10. 528.
    0
    memurrrrrr doktorrrr ya bu ambulans kimin ya ambulans kimi bekliyor ya ben yaralıyım ben ben onlar sarhoş huur çocukları sarhoş ya beni bıçakladılar diyom ya
    ···
  11. 527.
    +2
    Sende gittin ahmet abi :/
    ···
  12. 526.
    +1 -2
    Inci sözlüğün sisirdiği balonlardan. 4-5 bira için bütün dükkanı zarara uğratan faydasız alkoligin teki. Şimdi layık olduğu yerde hapiste.
    Bu inci sözlük de yıllar yıllar önce gazı verdiler Ahmete milletvekili adayı oldu amk ahujs olm şu ülkede inci kadar gerizekalılar topluluğu yok
    ···
  13. 525.
    0
    ulan ne günlerdi be, hahahahaa
    ···
  14. 524.
    0
    tutuklanmış amk vay bee reyizz bu hallere düşücek adammıydın sen bee
    ···
  15. 523.
    0
    ahmet abi hapse düşmüş :/
    ···
  16. 522.
    0
    dün ahmet abi ile oturduk. hasbihal ettik biraz.
    ahmet abi eskilerin adamı. kulağı kegiblerden.
    yaşanmışlıkları ve yaşamışlıkları var bir sürü ama hep susar.
    babacan adam, yüzünde hep bilinmez bir hüzün saklar.
    gözlerinin altı çökük, yanakları içine göcük.
    herkesten, herşeyden ayrılmış bir sigaraya vedaya edememiş,
    ha bir de çaya tabi.
    anlatması için ısrar etsen de, o istemediği sürece anlatmaz, içinde tutar, öyle bir adam.
    sorsan da söylemez, dalar gider durduk yere, sonra toparlanır, çayında bir yudum alır, alakasız bir konuya geçer.
    anlarsın ki o konu onun yarası.
    merak daha çok cezbeder ya adamı, anlar gibi daha da susar.
    " abi dedim be, bak bunca yıllık hukukumuz var " devam edecektim ki, galiba anladı,
    " hukukumuz olması bunca merak dolu bakışlarına mı sebep " dedi.
    -hayır tabi abi dedim,
    " hâyır, hâyır.. " dedi.
    sonra bi durdu, çayını yudumladı, sigarasından bir nefes aldı,
    " tamam " dedi, anlatayım tamam.
    bir zaman birini sevmiş,
    " hiç beklemiyordum da, hani dedi, güneş cayır cayır yakarken yazın sıcağında, bir anda yağmur bastırır, gözünde güneş gözlükleriyle gezerken sıçan gibi olursun, aynı öyleydi dedi.
    güneş nasıl doğarken önce bi sabah şafağıyla beraber huzur getirir, öğleye doğru yakar, akşama doğru hüzün bırakıpta veda edip gider ya, aynı öyleydi be oğuz dedi..
    huzur getirdi, yaktı, veda etti dedi.
    adı da güneşmiş zaten kızın,
    ismiyle doğmuş, ismiyle müsemma olmuş dedi.
    filmlerdeki gibi olmuş aynı,
    çocuklukları aynı semtte geçmiş ama birbiriyle tanışmıyorlar,
    bir zaman sonra bir yerde denkleşiyorlar,
    alakasız bir yer ve alakasız bir zaman diliminde,
    farklı..
    olacak bu ya, yaşayacağımız varmış ya dedi,
    ilk fuarda buluşmuştuk hatrımda dün gibi dedi,
    sigarasını çekti,
    çekingenlik, utangaçlık, delikanlılık tüm duyguları aynı anda yaşıyorum saniyeler içinde, dünya dönüyor ben duruyorum dedi,
    bir insana bir kere de nasıl aşık olunur o zaman anlamış.
    atlı karıncalara binmek istemiş ablamız,
    hayranlıkla onu izledim diyor, o atlar dönüyor, ben duruyorum..
    sende gelsene demiş ahmet abiye, delikanlılık bu, atlara mı binicez demiş içinden, zaten geniş yaka gömlek, conti pantolon,
    yok demiş, sen gül ben seni izleyeyim.
    nasıl oldu da, nasıl o söz ağzımdan döküldü inan bilmiyorum dedi gözlerini gözlerime dikerek,
    tüm bedenimi ateşler dağladı sanki, kıpkırmızı kesildim, o yanağındaki gamzeyi gösterdi bana dedi.
    sen hiç böyle söyledin mi birine oğuz dedi,
    sanmam abi dedim.
    sanamazsın aşık olmamışsındır, aşk diye kendini kandırmışsındır dedi.
    indi karıncalardan ceketini istedi dedi, ben kollarını tuttum ceketin, erkeklik raconudur, ben giydireyim istedim dedi,
    zahmet etme demiş,
    zahmette rahmet yokmudur be oğuz, keşke rahmet etseymişiz dedi,
    ee abi sen giydirmedin mi dedim,
    kadın bir söylerse sen iki anla oğuz,
    kadın birşey yapmak isterse yapar, ezdirme kendini dedi.
    anlamadım ama anlamış gibi yaptım, yıllarca sustuğunu bildiğim ahmet abi konuşuyordu, ceketi falan umursamıyordum haliyle.
    hem banane kadının kendi giymek istediği ceketinden.
    yürümeye başladık diyor,
    o anlattı, ben sustum, ben sustum o gamzesi güldü dedi,
    abi gamzesine mi aşık oldun dedin,
    galiba dedi.
    bir gün hiç unutmam
    gece vardiyacısıydım, işlerde yığılmış vardiya yetişmiyor dedi,
    biz hiç akşam buluşmadık farkında mısın demiş yengemiz, bu akşam bir değişiklik yapsakta bir film mi izlesek beraber diye sormuş,
    iş varmış, vardiya yetişmemiş, amir varmış, memur kalmış dünya gözümde yandı, hiç düşünmedim " gelirim " dedim diyor,
    çayını tazeletti, gittim dedi.
    ilk kez bir kızla film izliyorum ve sevdiğim kadın diyor,
    sevdiğim derken ses tonu değişiyordu ona dikkat ettim, sesi çatallaşıyordu,
    gittik diyor, Hülya Koçyiğit filmi vardı ona gittik.
    çekingenlik ben diyim, delikanlılık sen de, öyle haldeyim, aramıza sıra dağlar çekilmiş gibi oturuyoruz sinemada, arkadaşlar görse ne der, bu ben miyim soruları aklımdan geçerken ilk kez elime doğru hamle yaptı dedi,
    hülya koçyiğitle filmdeki adam el ele tutuşunca bu dayanamadı herhalde dedi, güldü,
    sen naptın abi dedim, birşey dedi.
    nasıl yani abi dedim, nasıl birşey.
    birşey yapmaya mecalim kalmadı, dizlerim çözüldü, kalbim durdu dedi.
    sonra gene sustu,
    abi dedim,
    yok çayım bitti dedi.
    sende çayı çok seviyorsun dimi diye alakasız bir soru sordu,
    niye sevmiyim abi güzel şey çay dedim,
    güzelleştiren var ki sana güzel geliyordur dedi,
    yok be abi dedim, ne olacak, beni biliyorsun, olsa söylerdim dedim.en azından sana söylerdim dedim
    söyler miydin dedi,
    abi niye söylemiyim dedim,
    niye söylemiyorsun ki dedi.
    boşver abi çay içelim biz dedim,
    önce çayını bitir yenisini söylersin dedi.
    çay içen adamın bitmemiş hikayesi vardır, edebiyat yapma bana dedi,
    o suratında hüzün var dediğim adamda belki ilk kez ciddiyet gördüm,
    ne farkeder ki abi söylesem de bir söylemesem de dedim,
    böyle çay içmek daha güzel dedim.
    sigarasını çekti,
    ben söyleyeceğim gün güneşim battı,
    rahmet okuyamadım ya, umarım sende rahmet okumazsın bir gün dedi.
    boğazım düğümlendi, boğaz düğümlenmesi neymiş dün öğrendim hayatımda.
    ahmet abi gibi sevmek neymiş onu anladım galiba,
    ahmet abi o gün bugündür daha kimseyi sevmemiş,
    hala daha sevmiyor, hala daha bekliyor.
    her çay içen adam gibi bekliyor,
    çay içenlerin hürmetine.
    Tümünü Göster
    ···
  17. 521.
    0
    Ahmet reyiz
    ···
  18. 520.
    0
    UNUTMA UNUTTURMA! ccc ahmet abi ccc
    ···
  19. 519.
    0



    ···
  20. 518.
    0
    Oo sf 26 da durmuş Eskişehir
    ···