afedersiniz ben bok yiyici bir koprofilim

kızlık zarı için zar zar bağıranlar sadece müslüman ülkelerde yok.

Güney Afrika'daki, Johannesburg şehrinde bulunan United Church of God Kilisesi tarafından aylık periyotlarla uygulanan jinekolojik muayene sonucu kızlık zarlarının sağlamlığını kanıtlayan Zulu Kabilesi mensubu genç kızlar "Bakirelik Sertifikası" aldıktan sonra koro halinde şarkı söylerler...

Tanrı'nın mabedi bakire vücudumla
Cennette melek olmaya hazırım.
Haykırıyorum tüm dünyaya gururla
Yaşasın namus, yaşasın kızlık zarım.

karım mahkemede hakime tak yediğimi söyleyerek benden yüklü bir tazminat alarak boşanacağını planlıyordu.
ama dürüst ve iyilik sembolü karım avucunu yalayacaktı.
takuna aşık olan, takunu yiyen benle baş etmek kolay mı a amk kevaşesi.
mahkemede ona gününü gösterecektimmmmm.

yaşasın tak yeme özgürlüğü

Bekâretin töresel ve dini kurallarla korunduğu toplumlara mensup erkeklerin kişisel paradokslarının en büyüğü, bakire kızların vajinasının içinde yer alan sümüksü dokudan oluşan çok ince bir deri parçasını ahlâk kavramlarıyla sembolize etmeleridir.

Biyolojik özelliğinden daha çok sosyo-kültürel bir önem taşıyan ve vajinanın iki santimetre kadar içinde yer alan kızlık zarı yerine, kadınların vücudunda namusu ve dürüstlüğü simgeleyecek yeni organlar keşfetmek zorundayız.

bunu karıma bir türlü anlatamamıştım. evlendiğimizde bakireydi ve bunu benim yüzüme her defasında vurmuştu kevaşe. gibtirolup gitmesi çok iyi oldu. koskoca kainatta takumla birlikte mutluluğun nirvanasına çıkacaktık.

@1 senin anan zütten gibişiyor. zütten gibişmese bu taku yemezsin.

evet... ben takumu yiyerek yeryüzündeki bütün kurum ve öğretileri protesto ediyorum. size ne tak yememden amk huur çocukları. takumu ister yerim, ister çorbasını yaparım (üstüne maydonoz dere otu enfes olur. deneyin)ister takumla sarılır yatarım. (genellikle kuruluk olduğumda takumla sarılıp yatarız)

size ne dıbına kodumunun kevaşe ve binleri.

sizlerde takunuzu yiyecek cesaret var mı?

sizlerde kabul edilene baş kaldırı için züt var mı?

Ya gibtir git amın feryadı. takunu çıkardın. Komik değil ilginç değil korkunç değil iğrenç bile değil. Sen sadece bi salaksın. Bütün inciciler realisttir. Bu yargıya dayanarak söylüyorum ki sadece sıkıyosun amın feryadı. tak üzerinden abartmalar yaparak taka aşık olduğunun komik bir konu olabileceğini ve insanların iğrenerek seni "hayvan" olarak bilmelerini istiyorsun. Ama şunu bil sadece; idiotsun.

Özet: Gülmüyorum, iğrenmiyorum.

panpa keşke annenle baban ciks yapmak yerine birbirlerinin takunu yeselerdi

tak taka ne demiş?
-tak herif ahahahahahahahaaa (liseliyim lan var mı amk)

yetişme çağlarımda sadece ailem değil, oklu sıralarında da hep iyi ve dürüst olmamız istendi.
totaliter rejimler tek tip insan modeli ister. yani hpimizin koyun olmasını.

peki şimdi soruyorum... yeryüzündeki bütün din, eğitim ve devlet kurumları mürit ve vatandaşlarından "iyi" ve "dürüst" olmayı istiyorsa dünyadaki açlığın, sefaletin, savaşların ve de bilumum huur çocukluğunun anlamı nedir?

biraz önce takumu yedim. çok lezzetliydi ama kuru fasulyenin tuzunu biraz fazla kaçırmışım. ossunnn

birazdan devam edecem. şimdi bazı taklu sözler

taka basma izi kalır...

tek başına beyaz rengi açıklayamazsınız. size siyah lazım.
iyilik, güzellik, dürüstlük kavramları da tek başına hiçbir anlam ifade etmezler.
güzelin varlığı için çirkine, iyinin varlığı için de kötüye ihtiyaç vardır.
ben bilinen ve kabul edilen güzeli takumla galabe çalıyor, iyiliği protesto ediyordum.

türkiye de hala bütün erkekler evlenecekleri eş namzedinin hiç gibişmemiş, eli hiçbir erkeğe değmemiş olmasını isterler ve zar zar, zar diye bağırırlar. baskıcı namus kavramı insanı ister istemez riyakarlığa sürükler. yapılan araştırmalara göre kızlık zarı diktirme ameliyatları en çok müslüman ülkelerde yapılıyor. fiatı ortalama 500 dolar... ve evliliğe riyakarlık imzası atılır. heyhat ki ne heyhat.

karım olacak riyakar, beni takumu yemekle yargılayan kadın, karım ayağa kalktı.
-artık gitsem iyi olacak. sen takunu yiyen incici bir binsin.. dedi
cahile verilecek en iyi cevap sukuttur. hiçbirşey demedim kevaşeye.
raftan yeni bir tak kavanozo açtım. tak yemeye, tabuları yıkmaya doyamıyordum. bana küçüklüğümden beri empoze edilen bütün öğretilere takumla karşı çıkıyor, tak yemenin sanatını yapıyordum.
karıma sakin ve donuk gözlerle sadece "gibtir git ve beni takumla başbaşa bırak" dedim.
karım hışımla kapıya yöneldi.
-beni bir avuç taka nasıl tercih edersin anlamadım, artık anlamakta istemiyorum" dedi. kapıyı çarpıp çıktı, gibtirolup gitti.

artık takum ve ben aşk yuvamızda tamamen yalnız kalmıştık.

iki hafta sonra kadıköy 6. aile mahkemesinden boşanma duruşması için celp geldi.

amk kevaşe karım bana boşanma davası açmıştı... anasının dıbını görecek huur.

takun değerini gevurlar biliyor.
http://search.yahoo.com/s...g&rs=1&fr2=rs-top

ağanın taku üstüne sıçılmazzzzz

kimseye rızası dışında tak yediremez.
devlet yedirdi.
ahha haberi:

"1989 yılının 14 ocak'ı 15 ocak'a bağlayan gecesinde cizre'nin yeşilyurt köyünde binbaşı cafer tayyar çağlayan yönetimindeki operasyonda köylülere insan dışkısı yedirilmişti. yeşilyurt köylülerinin uzun uğraşları sonucu açılan davada dışkı yedirme olayını reddeden çağlayan 'kötü muamele' nedeniyle 3 ay hapis cezasına çarptırılmış, bu ceza da paraya çevrilerek ertelenmişti. mahkemelerin reddettiği dışkı yedirme olayı nedeniyle köylüler avrupa insan hakları mahkemesi'ne başvurmuş, aihm mahkûm ettiği türkiye'nin köylülere 300'er bin fransız frangı ödemesini kararlaştırmıştı. cizre yeşilyurt köyü sakinlerine 'dışkı yedirilmesi' davasında türkiye rekor tazminata çarptırıldı. mahkeme 1994'te türkiye'yi 'kötü muamele', 'işkence' ve 'dışkı yedirme' yüzünden mahkûm etti. her bir mağdura da 300 bin fransız frangı ödenmesine karar verdi. aihm kararının, türkiye'nin mevzuatının da demokratik olmadığını ortaya çıkarması üzerine, türkiye yasada düzenleme yaptı."

tmm kakamı yaptım da geldimmm