1. 24.
    0
    aykut
    ···
  2. 23.
    0
    g
    gali̇p : üstün gelen, kazanan
    gazanfer : aslan - yiğit, yürekli
    gedi̇z : su birikintisi, gölcük - ege'de bir akarsu
    gencal : genç, taze
    gencalp : genç yiğit, kahraman
    gencay : ayın bir haftalık hali, hilal
    gencer : genç yiğit
    gi̇ray : uygun, laik.
    gi̇rgi̇n : kolay yakınlık kuran
    gökalp : mavi gözlü yiğit - göklerin yiğidi
    gökay : mavi ay
    gökberk : mavi gözlü, sert kişi
    gökcan : mavi gözlü dost, candan kişi
    gökçe : güzel, gösterişli - yiğit, cesur - mavi gözlü
    gökçen : güzel, hoş
    gökhan : eski türklerde gök tanrısı - göklerin hakimi
    gökmen : sarışın, mavi gözlü
    göksel : gökle ilgili
    göktan : mavi şafak
    göktuğ : mavi tuğ.
    güçhan : çetin, güçlü han
    güçlü : kuvvetli, gücü yerinde - önemli, etkili - şiddetli
    gülteki̇n : genç, nazik delikanlı
    günalp : güneş gibi yiğit
    güney : dört yönden biri - her zaman güneşli yer
    günkut : günün uğuru
    güntan : güneşin doğuşundan az önceki zaman
    günteki̇n : güneş gibi tek
    güral : hakkını bol bol, çok al
    güralp : güçlü yiğit
    güray: çok ışıklı, aydınlık.
    gürcan : güçlü, coşkulu can
    gürkan : gürbüz, kanı bol
    gürol : hayat boyu herşeyin bol olsun
    güven : kuşku duymadan bağlanma, inanma - cesaret
    güvenç : güven - sevinçli - dayanak, yardım
    h
    hafiz : koruyan, saklayan - kur'an ı ezberlemiş kişi
    hakan : eski türk ve moğol hükümdarı
    haldun : sonsuz, ebedi olan
    hali̇t : sonsuz, sürekli - bir yıldan çok yaşayan
    hali̇l : yakın dost
    hali̇m : sessiz, sakin - yumuşak huylu, yavaş
    hali̇s : katıksız - saf, temiz, hilesiz - yalnız
    haluk : i̇yi huylu, geçimli
    hamdi̇ : allah'ı övmek, şükretmek
    hami̇ : himaye eden, koruyan
    hami̇t : övgüye değer
    harun : i̇nat eden, huysuz
    hasan : güzellik, iyilik
    hasret : özlem
    hazar : barış, güven
    hazim : akıllı, işbilir
    heper : her zaman yiğit.
    hincal : öc al
    hi̇dayet : doğru yola girme - müslüman olma
    hi̇kmet : bilgelik - özlü söz, vecize
    hi̇ram : yürüme, gezinme
    hulki̇ : yaradılışla ilgili - i̇yi huylu, ahlaklı
    hulusi̇ : saf, içi temiz - samimi, içten
    hurşi̇t : güneş
    hüray : ay gibi özgür
    hürel : özgür ülke.
    hürcan : özgür
    hürkal : özgür kal.
    hürkan : özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
    hürol : özgür ol.
    hüseyi̇n : küçük sevgili
    hüsnü : çok güzel

    i
    ildir : 1.parıltı. 2.alaca karanlık.
    ildiz : yıldız - gündönümünden 10 gün öncesi
    ilgar : çabuk, hızlı - hücüm, akın - havanın açık olması - öfke
    ilgaz : 1.dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.
    ira : öz yapı, karakter, kişilik.
    işikhan : işıklı han
    işiner : işık saçan yiğit.


    i̇brahi̇m : i̇nananların babası - peygamber
    i̇dri̇s : hoş kokulu bir kiraz türü - bilimde ileri düzeyde olan - peygamber
    i̇hsan : i̇yilik - bağış, bağışlama
    i̇laydin : aydınlık, mutlu, demokratik ülke.
    i̇lbay : bir yerin saygın kişisi sözü geçen.
    i̇lbey : vali
    i̇lcan : yurttaş, vatandaş.
    i̇lgi̇n : gurbette yaşayan, garip.
    i̇lgü : engel.
    i̇lhami̇ : i̇çe doğanlarla, esinle ilgili
    i̇lhan : hükümdar, i̇mparator, yönetici
    i̇lkan : bir türk hükümdarı.
    i̇lkay : yeni ay, ayın ilk hali
    i̇lkcan : i̇lk doğan erkek çocuklara verilen ad
    i̇lke : temel düşünce, prensip - temel bilgi - davranış kuralı
    i̇lker : i̇lk doğan erkek çocuk
    i̇lkut : kutlu, mutlu ülke.
    i̇lteki̇n : tek eşsiz ülke
    i̇lter : yurdunu seven, koruyan
    i̇nal : kendisine inanılan
    i̇nan : dizgin - yönetme - i̇man
    i̇nanç : bir düşünceye bağlılık - i̇man - doğru, emin
    i̇rfan : bilme, anlama - sezme, kavrama gücü
    i̇shak : bilgin olarak tanınan bir peygamer
    i̇slam : i̇slam diniden olan, müslüman
    i̇skender : bir makedon kumandanı
    i̇smai̇l : i̇brahim peygamberin oğlu
    i̇smet : masumluk, temizlik - haramdan çekinme
    i̇şçan : çalışkan
    i̇zzet : değer, kıymet - kuvvet, kudret - hürmet, saygı

    k
    kaan : 1.hükümdar.2.çin ve moğol hükümdarlarına verilen ad.
    kadem : uğur - ayak adımı - yarım arşın
    kadi̇r : kuvvetli, güç sahibi - değer, onur, şeref
    kadri̇ : değer, kıymetle ilgili
    kağan : kaan, hükümdar
    kahraman : yiğit, cesur - bir olayın baş kişisi
    kamer : ay - sadık hizmetli
    kamuran : arzusuna erişmiş
    kandemi̇r : güçlü soydan gelen
    kaner : yiğit soydan gelen.
    karabey : esmer, rengi karaya çalan bey
    karacan : esmer - küçük ağaçcık
    karahan : 1.tarihte bazı hanlara verilen ad.2. anadolu'da bir devlet.
    karatay : anadolu selçuklu devlet adamı.
    karan : kahraman, yürekli - karanlık
    karanalp : esmer, karayağız, yiğit
    kartal : çok güçlü, iri yırtıcı kuş
    kartay : yaşlı, pir
    kaya : büyük, sert taş kütlesi
    kayahan : güçlü, sert hükümdar
    kayhan : güçlü hükümdar
    kemal : olgunluk - en yüksek değer - erdem
    kenan : hz.yakup'un ülkesi. cennet, filistin
    kerem : soyluluk - cömertlik, bağış
    keremşah : asil, soylu şah, hükümdar
    keri̇m : cömert - ulu, büyük
    kiliç : sivri uçlu, keskin, çelikten silah
    kiliçalp : kılıç gibi keskin, yiğit
    kiliçhan : kılıç gibi keskin, güçlü yiğit
    kirca : dolu - ufak taneli kar - borayla gelen yağmur
    kirdar : ölçülü davranış
    kirhan : kırçıl han
    kivanç : övünç, iftihar
    koral : sınır muhafızı
    koralp : yiğit sınır muhafızı
    kolçak : yiğit, mert, koçak
    koray : kor renkli ay.
    korcan : ateşli, canlı
    korçak : heykel
    korel : kor gibi etkili, yakıcı kişi
    korhan : kor gibi kızgın hükümdar.
    korkut : büyük dolu tanesi - hayali yaratık
    kortan : kor renkli tanyeri - yalçın kaya - pelikan
    köker : köklü soydan gelen
    köksal : kökünü derinlemesine sal, soyun genişlesin
    kubat : kaba, şişman
    kubi̇lay : ünlü moğol hükümdarı
    kudret : güç, kuvvet - allah'ın gücü - zenginlik - yetenek
    kuntay : ay gibi sağlam, güçlü
    kunter : sağlam, kuvvetli
    kutay : uğurlu ay.
    kurtbey : kurt gibi atılgan, güçlü
    kutan : dua, yalvarma - saka kuşu
    kutay : uğurlu ay
    kutbay : uğurlu kişi
    kuter : kutlu uğurlu kişi.
    kuthan : kutlu hükümdar
    kutlay : kutlu, uğurlu ay
    kutlu : uğurlu, kutsal
    kürşat : göktürk prensi

    zahi̇r : zekeriya'n
    Tümünü Göster
    ···
  3. 22.
    0
    berkay
    ···
  4. 21.
    0
    berkay olabilir
    ···
  5. 20.
    0
    acar :
    acun :
    akay : beyaz ay, dolunay
    akel : dürüst, güvenilir
    akgün : mutlu, sevinçli gün
    akin : 1.arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olmak. 2.baskın.
    aktaç : beyaz taç, gelin tacı
    aktan : aydınlık gece
    ali̇ : yüce,ulu
    ali̇can : candan, cana yakın
    ali̇şan : şanı şerefi en yüksek olan
    alkan : kızıl kan
    alkin : sevdalı, aşık
    alp : kahraman, cesur, savaşçı
    alpar :yiğit, cesur
    alpaslan : aslan gibi cesur, savaşçı beyi
    alptuğ : yiğitlik simgesi.
    alper : yiğit insan, yiğit erkek.
    alperen : yiğit ve ermiş kişi.
    alphan : yiğit, hükümdar
    alpteki̇n : tek yiğit, prens
    altan : sabah güneş doğarkenki zaman
    altay : orta asya'da tanrı dağı, bir türk boyu
    altuğ : kızıl tuğ, al renkli.
    anil : amaç, erek, hatırlanmak.
    andaç : armağan, hediye
    aral : takımada, sıradağlar.
    arcan : saf, temiz
    arel : temiz, dürüst
    arda : 1.i̇şaret olarak yere dikilen çubuk. 2.ardıl.
    argin : zayıf, güçsüz, dermansız.
    argün : temiz, aydınlık gün
    arikan : temiz soy
    arin : temiz, saf - alın
    ari̇f : anlayışlı, tanınmış, meşhur, bilgi sahibi
    arkan : temiz kandan gelen - üstün, galip
    arkut : temiz ve kutlu.
    arman : hasret, özlem - sıkıntı
    arslan : yırtıcı, güçlü,yiğit
    artun : kendine güvenen, onurlu.
    ataberk : şehzade eğitmeni - devlet yetkilisi
    atacan : hoşgörülü, babacan
    atak : canlı, girişken-cömert-nişancı
    atakan : düşünmeden cesurca işe girişen
    atalay : ünlü, şöhretli
    ataman : ata kişi, önder
    atasoy : ataların soyundan gelen
    ati̇lla : savaşçı, fatih - büyük, ünlü
    ayberk : ay gibi güzel ve sağlam.
    aydin : işıklı-aylı gece-açık, belli-uğurlu
    ayhan : ay hakimi
    aykut : ay gibi uğurlu.
    aytaç : ay biçiminde taç
    aytek : ay gibi
    ayteki̇n : ay şehzadesi, prensi
    aytunç : ay gibi güzel, tunç kadar sağlam
    azi̇z : sevgili - az bulunur- muhterem
    azmi̇ : kararlılık - güçlü, kuvvetli

    b
    baha : kıymet, değer, para.
    bahadir: kahraman
    bahi̇r : deniz-belli, açık-işıklı, parlak
    baler : tatlı dilli, cana yakın
    balki : şimşek, ışık, parlayış.
    baran : direnci kıran güç, ulu, yüksek.
    baray : sonsuzluk.
    barbaros : kızıl sakal
    barin : güç ve kuvvet.
    bariş : sulh.
    barkin : gezmek, görmek, gezgin.
    barkan : çölde oluşan küçük kum kitlesi
    barlas : kahraman
    bars : kaplan benzeri yırtıcı hayvan
    bartu : en eski türk hanlarından biri.
    başer : başta gelen
    bati : güneşin battığı yön
    batihan : batı'nın hükümdarı, hanı
    baturalp : yiğitler yiğidi
    batiray : ay gibi yiğit
    batuğ : üstün olan, yiğit. az.
    batuhan : yiğit hükümdar.
    batur : yiğit, yürekli, bahadır.
    bayar : ulu, yüce
    baybars : eski türklerin beslediği kaplan
    baybora : fırtına
    baycan : zengin
    bayhan : zengin ve güçlü
    baykal : yaban kısrağı - sibirya'da bir göl
    baysal : soylu, ünlü
    bayülken : göğün 16.katında oturan barış tanrısı
    bedi̇r : dolunay.
    bedi̇rhan : i̇leri görüşlü lider
    berk : 1.sert, sağlam, katı. 2.yıldırım.
    berkay : güçlü ve ay gibi.
    berke : kamçı, kırbaç.
    berkan : parlama - kıvırcık kuzu postu
    berkant : bozulmaz yemin
    berkay : ay gibi güçlü
    berke : kamçı
    bi̇lgehan : göktürk hakanı
    bi̇lgi̇n : alim, bilgili kişi
    bi̇rant : tek yemin. özelliği olan yemin
    boğaç : bir dedekorkut kahramanı
    bora : şiddetli rüzgar
    boran : rüzgar şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı.
    buğra : erkek deve
    burak : hz.muhafazid'in miraç gecesi bindiği efsanevi at
    burç : kale, hisar çıkıntısı - güneş sistemi - sarp yamaç
    bülent : yüce, yüksek
    c
    cabbar kuvvet, kudret sahibi-becerikli
    cafer:küçük akarsu
    cahi̇t çaba gösteren, çalışkan
    can: i̇nsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
    canalp : özünde yiğitlik, güç olan
    canberk : güçlü, sağlam
    candaş : dost, yoldaş
    candemi̇r : özü demir gibi sağlam
    candoğan : cana doğan
    canel : dostluk eli
    caner: çok içten, sevilen.
    cankut: neşe, mutluluk, talih, baht.
    canteki̇n : tek, eşsiz can
    cavi̇t : sonsuz, ebedi
    celal : büyüklük, yücelik - öfke, kıgınlık
    celayi̇r : moğolların kollarından
    celi̇l : büyük, yüce
    cem : hükümdar - toplanma, biraraya gelme
    cemal : güzel yüz - yüz güzelliği
    cemi̇l : güzel yakışıklı erkek - i̇yilikle anma
    cemre : ateş,kor-suda, havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık
    cenap : şeref, onur
    cengi̇z : güçlü, gözüpek
    cengi̇zhan : moğol i̇mparatorluğunu kuran hükümdar
    cenk : savaş
    cevahi̇r : mücevher, değerli süs taşı
    ceyhun : orta asya'da bir akarsu - cennet'in 4 nehrinden biri
    ci̇han : dünya
    ci̇hangi̇r : dünyaya egemen olan
    ci̇hat : din uğruna savaşan
    coşkun : heyecanlı, kabına sığmayan
    cumhur : halk, topluluk
    cüneyt : küçük asker

    ç
    çağan : bayram, şenlik
    çağatay : tay-doğu türklerine verilen ad
    çağdaş : çağın koşullarına uygun.
    çağin : yıldırım, şimşek
    çağkan : canlı, dinamik, çalışkan.
    çağlar : şelale, çağlayan
    çağman : çağdaş insan
    çağri : çakır gözlü
    çakar : parlayan, ışık veren
    çakin : şimşek, parıltı
    çakir : mavi renkli, gri benekli gözü olan
    çeli̇k : su verilip sertleştirilmiş demir - çok güçlü
    çeli̇ker : çelik gibi güçlü
    çeti̇n : sert-çözümü zor, sarp-i̇natçı, azimli
    çevi̇k : çabuk davranan, hareketli
    çiğir : çığın açtığı iz, yol - yenilikçilik
    çinar : uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü

    d
    dalan : biçim - i̇nce, zarif
    demi̇r : kolay işlenen dayanıklı bir maden
    demi̇ralp : demir gibi güçlü, yiğit
    demi̇rcan : özü demir gibi sağlam
    demi̇rel : demir gibi güçlü eli olan
    demi̇rhan : demir gibi güçlü hükümdar
    demi̇rkan : güçlü soydan gelen
    deni̇z : deniz, su kütlesi, derya
    denktaş : akran, aynı yaşta
    dervi̇ş : tarikata girmiş - hoşgörülü, alçakgönüllü
    derya : deniz - engin bilgili - çok
    devran : felek, kader
    devri̇m : olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
    di̇nç : güçlü, sağlıklı
    di̇nçer : güçlü, sağlıklı
    doğa : tabiat
    doğan : yırtıcı bir kuş
    doğu : güneşin doğduğu yön
    doğuhan : doğunun hükümdarı
    doğukan : doğulu, doğu soyundan
    doğuş : yaradılış
    doruk : en yüksek yer, zirve - üstün başarı
    duran : varlığını sürdüren-dağ yolu-dingin, sakin
    durukan : kanı saf, berrak.
    dündar : artçı asker, birliği koruyan asker

    e
    ecevi̇t : çevik, çalışkan,açık fikirli- yaramaz, sinirli
    efe : batı anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
    efgan : ağlayıp inleme - feryat
    ege : bir çocuğu koruyan,ona bakan - büyük ulu
    egehan : engin denizlerin hükümdarı.
    egemen : hakim , hüküm süren
    enes : secereli arap atı.
    eni̇s : dost, arkadaş.
    emi̇r : bir kavmin başı -peygamber soyundan - kumandan
    emi̇rhan : emirlerin başı, hükümdarı
    emrah : bir halk ozanımız
    emre : aşık, vurgun
    ender : çok az, nadir bulunan
    ertuğ : yiğit başlığı.
    engi̇n : uçsuz bucaksız - yüksekte olmayan yer
    engi̇nsu : açık deniz
    enver : en nurlu, en parlak
    eralp : yiğit
    eray : i̇lk ay
    erberk : şimşek gibi yiğit
    ercan : canlı, sağlıklı
    ercüment : i̇tibarlı, haysiyetli, değerli
    erdal : tek erkek
    erdem : namus, fazilet - hüner - ruhsal yetkinlik
    erden : el değmemiş
    erdi̇nç : duru, güçlü erkek
    eren : yetişmiş - cesur, yiğit - ermiş kişi
    erdoğan : yiğit doğmuş
    ergi̇n : olmuş, yetişmiş - reşit
    ergun : oynak, hızlı giden at
    ergün : yumuşak huylu, uysal
    erhan : adaletli hükümdar
    f
    fadil : fazietli, ahlaklı - fazıl
    fahi̇r : i̇ftihar edilecek, övülecek
    fahretti̇n : diniyle övünen
    fahri̇ : şeref ve itibar için yapılan iş
    fai̇k : üstün, yüksek
    faruk : haklıyı haksızı ayırabilen - keskin
    fati̇h : fetheden - hüküm veren
    fazil : faziletli, ahlaklı
    ferdi̇ : kişiye özgü
    ferhat : güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
    ferhan : sevinç, mutlu
    feri̇d : eşsiz, tek, benzeri olmayan
    feri̇dun : eşsiz, tek
    feri̇t : avcı kuş
    ferruh : uğurlu - kutsal
    fethi̇ : fetih ile ilgili
    fevzi̇ : kurtuluşla, zaferle ilgili - galip üstün gelen
    feyyaz : faydalı, verimli, bereketli
    firat : tatlı su - türkiye'nin en uzun akarsuyu
    fi̇kret : düşünce - akıl, anlayış
    fuat : kalp, gönül
    furkan : doğruyu yanlıştan ayırma
    Tümünü Göster
    ···
  6. 19.
    0
    berke,can, haydar,ercan, yavuz,kenan, erkin,barış, eren,deniz, doğan,sencer, emre,emrecan, lütfü,fatih, yunus,burak, ilkcan,sezgin...

    bak bakalım bunalrın içinde var mı
    ···
  7. 18.
    0
    cenk cem
    ···
  8. 17.
    0
    sertaç
    ···
  9. 16.
    0
    zihnican
    ···
  10. 15.
    0
    güray bence ya da okan ya da emre, görkem,fatih, semih,cem bunlardan biri
    ···
  11. 14.
    0
    nuriye mi
    ···
  12. 13.
    0
    hakan
    ···
  13. 12.
    0
    faysal ?
    ···
  14. 11.
    0
    kıvanç
    ···
  15. 10.
    0
    batuhan yada talha
    ···
  16. 9.
    0
    geçiceğin sokakta dilenirim gene de o amcık ismini bulmak için uğraşmam bin
    ···
  17. 8.
    0
    Berk berk
    ···
  18. 7.
    0
    mert bence
    ···
  19. 6.
    0
    harf alıyım
    ···
  20. 5.
    0
    burak mı
    ···