1. 83.
    0
    çük kafa
    ···
  2. 82.
    0
    burak

    -
    inci sözlük hatası: entry metni girilmelidir.
    ···
  3. 81.
    0
    Adın Murat olmasın :D
    ···
  4. 80.
    0
    gülizar bebeim.. risk budur
    ···
  5. 79.
    0
    cengiz amk
    ···
  6. 78.
    0
    muzaffer
    ···
  7. 77.
    0
    adın garavel ve seni bulmamızı istiyosun
    ···
  8. 76.
    0
    cengiz miki
    ···
  9. 75.
    0
    necati lan

    and oscar goes to necati
    ···
  10. 74.
    0
    adın değilde lakapın huur cocugu mu ?
    ···
  11. 73.
    0
    yollamazsa gibecez beyler

    Vahap: Çok bağışlayan, bol ihsan edici
    Vahdet: Bir ve tek olma
    Vahdi: Bir ve tek olmayla ilgili
    Vahit (d): Tek, bir
    Varol: Var olmakla ilgili / Yüceltme ünlemi
    Vecdi: Coşkunlukla, vecd ile ilgili
    Vecihi: Soylu, asil
    Vedat: Dostluk, sevme, sevgi
    Vefa: Sözde durma
    Vehbi: Tanrı vergisi
    Veli: Sahip, eren, ermiş
    Volkan: Yanardağ
    Vural: Vurup almakla ilgili
    Babür: Hindistan'da yaşayan bir tür kaplan/Babür imparatorluğunun kurucusu Babürşah'tan
    Baha: Değer fiyat, kıymatinin karşılığı, Ederi
    Bahadır: Yiğit, kahraman, atak, gözünü daldan budaktan esirgemeyen
    Bahri: Denizle ilgili, denizci, denizin gücü, sonsuzluğu
    Bahtiyar: Mutlu, talihli, Hayatından memnunolan
    Baki: Süreklilik sahibi, sonsuza kadar kalan, sonsuz, sonu olmayan
    Bala: Küçük çocuk, Yavru, Korunması gereken
    Balaban: Bir tür yırtıcı kuş. iri cins bir tür Doğan (kuş)
    Barbaros: "Barba Rosse" Kırmızı sakal. Asıl adı Hızır olan büyük Türk amiraline Avrupalıların taktığı ad.
    Baransel: Güce, kuvvete ait. Güçsel.
    Barış: Uzlaşma.
    Barkın: Gezgin, Seyyah, Sürekli gezipdolaşan
    Basri: Gören, görme ile ilgili, görebilmek
    Battal: Kahraman. Oldukça iri yapılı, Alışılmışın dışında büyük
    Batıkan: Batı+han Batının Hanı ya da Batının Kanı anlamında
    Batu: Güçlü Kuvvetli
    Batuhan: Güçlü Kuvvetli Han. Altınordu devletinin kurucusu Batuhan.
    Batur: Korkusuz, yiğit.
    Bayar: Büyük, ulu yüce.
    Bayezit/Beyazıt: Birçok Osmanlı şehzadesinin ortak adı.
    Bayraktar: Bayrak taşıyan.
    Baykal: Yaban kısrağı. Moğolistan'daki büyük göl
    Bayram: Ulusca kutlanılan, Kutsal ve önemli günler.
    Baysal: Dirlik düzenlik içinde, sakin, gürültüsüz.
    Bedir: Ayın ondördü. Dolunay. Ay.
    Bedirhan: Ay+ Han gibi Bedir + Han
    Bedrettin: Ayın ondördü gibi ışık saçan, temiz ve yüce
    Bedri: Ay gibi, aya benzeyen, Aya ait
    Behçet: Sevinç, güzellik, güler yüzlülük.
    Behiç: Şen. Güleryüzlü, Neşeli.
    Behram: Merih Yıldızı.
    Behzat: Doğuştan iyi, soylu kişi
    Behlil / Behlül: Çok gülen, hayır sahibi, güleryüzlü
    Beki / Bekri: El değmemiş, Bakir, Tertemiz, bozulmamış.
    Bektaş: Saygın, aziz, denk, eşit.
    Berat: izinli, müsaadeli olmak / Diploma
    Berkant: Sağlam Yemin. Berk + Ant.
    Besim: Güler yüzlü
    Bilgin: Bilgi sahibi. Alim
    Birol: Tek ol, anlamında . Bir + Ol
    Bora / Boran: Ardından yağış getiren şiddetli rüzgar.
    Bozkurt: Türklerin Orta Asya'dan çıkışında yol gösterdiğine inanılan efsanevi kurt
    Boğaçhan: inanılmaz derecede güçlü, insanüstü gücü olan
    Bülent: Yüksek, uzun, erişilmesi zor, yüce
    Bünyamin: Hz. Yakup'un oğlu
    Bulut: Bulut.
    Bumin: Baykuş, Puhu kuşu.
    Burak: Hz. muhafazid'in Miraç'ta bindiği efsanevi ata verilen isim.
    Burçin: Dişi geyik.
    Burhan: Delil, kanıt.
    Burhanettin: Dinin kanıtı, dinin delili, ispatı
    Buğra: Erkek deve
    Berkay: Sağlam yapılı ve ay ışığı gibi parlak olan. Ay ışığı, Güçlü ay
    Berhan: Han soyundan, Hanla ilgili, han üzerine.. (Han=Hakan)
    Bilal: ilk ezanı okuyan Bilal-i Habeşi'nin adından..
    Berke: Cengiz Han'ın torununun adı. Değnek, sopa, kamçı anlamında da kullanılır
    Bermal: Birşeyler yapmakla ilgili, yapan, ortaya çıkaran, becerikli
    Berk: Sağlam güçlü, dayanıklı
    Buğrahan: Müslüman Türk Hakanlardan Saltuk Buğrahan.
    Başar: Başarılı ol anlamında

    Nabi: Yüksek, yüce, haber veren
    Naci: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
    Nadi: Bağıran, haykıran
    Nadir: Ender, az bulunur, seyrek
    Nafi: Gelip geçen, etkili, sözü dinlenen
    Nafiz: işleyen, içeriye giden, delip geçen
    Nahit (d): Venüs, Zühre Yıldızı
    Nail: Ele geçiren, muradına eren
    Naim: Uyuyan, uykuda olan
    Namık: Yazar, yazan kişi
    Nami: Tanınmış, ünlü, şöhretli
    Nasreddin: Yardımcı, imdada yetişen
    Naşit (d): Şiir söyleyen, şiir okuyan
    Nazım: Düzenleyen, tanzim eden
    Nazif: Temiz, güzel
    Nazmi: Vezinli, kafiyeli sözle ilgili / Düzenli
    Nebi: Peygamber, Tanrı'nın buyruklarını kullara ileten
    Necat: Kurtuluş, selamet
    Necati: Kurtuluşa ermek
    Necdet: Güçlü ve korkusuz
    Necip: Soyu temiz, cömert
    Necmi: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
    Necmettin: Dinin Yıldızı
    Nedim: Yakın dost, samimi arkadaş
    Nejat: Soy, asıl / Hesap
    Neşet: Yetişme, meydana gelme
    Nesim: Hoşa giden hafif rüzgar
    Nevzat (d): Yeni doğmuş çocuk
    Nezih: Temiz, pak, seçkin
    Nihat (d): Tabiat, huy
    Niyazi: Yalvarma, yakarma
    Nizam: Sıra, dizi, düzen, kural
    Nizami: Kurallara uygun, düzenle ilgili
    Nizamettin: Düzenli, tertipli
    Nuh: Eski metinlerde rahat anlamında / Bir peygamber adı
    Numan: Kan / Gelincik
    Nurettin : (Nureddin) Aydınlatan / Dinin getirdiği nur
    Nuri: Işıklı, ışıktan gelen
    Nurşat: Nura boğulmuş
    Nurtaç: Nurlu taç taşıyan
    Nusret (d): Tanrı yardımı
    Nüzhet: Zevk, keyif, istek, tat
    Macit (d): Şan ve şeref sahibi
    Mahir: Usta, elinden her iş gelen
    Mahmut: Övgüye değer
    Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
    Makbul: Alınan, kabul olunan
    Malik: Sahip, efendi
    Mazhar: Bir şeyin göründüğü, ortaya çıktığı yer
    Mazlum: Zulüm gören, zulmedilen kişi
    Mecit (d): Çok şerefli, büyük şan sahibi
    Mecnun: Deli, aklı başında olmayan
    Medet: Yardım eden
    Mehmet: Aslı Arapça'da muhafazid, çok övülmüş anlamında
    Melih: Güzel, şirin
    Melik: Hükümdar, han
    Memduh: Övülmüş, övülmeye değer
    Menderes: Ege Bölgesi'nde bir ırmak adı
    Mengüç: Güçlü ben / Men + güç
    Meriç: Ülkemizin Bulgaristan sınırındaki nehir
    Merih: Güneş Sistemi'ndeki 5. gezegen
    Mert: Sözünün eri, sözünde duran
    Mestan: Savruk / Cüret sahibi
    Mesut (d): Mutlu, sevinçli, neşeli
    Mete: Büyük Hun imparatoru
    Metin: Sağlam, dayanıklı
    Mevlut: Doğma, dünyaya gelme (Mevlid-Mevlüd)
    Mikail: Allah'a en yakın olduğuna inanılan dört melekten birinin adı
    Muammer: Uzun ömürlü, çok yaşayan
    Mucip: Gerektiren, gerektirici
    muhafazid: Çok övülmüş, hamdedilmiş
    Muharrem: Din tarafından yasaklanan
    Muhip: Seven, sevişen
    Muhittin: Dini güçlendiren
    Muhlis: inanç ve eylemlerinde içtenlikle davranan
    Muhsin: Sağlamlaştıran
    Muhtar: Dilediği şekilde hareket edebilen
    Muhteşem: Görkemli, göz kamaştırıcı
    Munis: Sıcakkanlı, sevimli
    Murat (d): Amaç, maksat, istek
    Murtaza: Mürteza / Seçkin seçilmiş
    Musa: Sudan gelmek anlamındadır. Bir peygamber adı
    Mustafa: Temizlenmiş, saf hale getirilmiş
    Muti: iyi kalpli, yumuşak başlı
    Muzaffer: Zafer kazanan, galip gelen
    Mücahit: Savaşçı, cihada katılan
    Müfit: Faydalı, yararlı
    Müjdat: iyi, müjdeli haberler
    Mükerrem: Yardımsever, ikram sever
    Mükremin: Konuksever, ikram sever
    Mümin: inanan, iman eden
    Mümtaz: Seçkin, başkalarından ayrı tutulan
    Münir: Aydınlatan, ışık veren
    Mürsel: Yollanmış, gönderilmiş olan
    Münir: Aydınlatan, ışık veren
    Müslüm: islam Dini'nden olan / Teslim olan
    Mürşit (d): Doğru yolu gösteren
    Müşfik: Acıyan, şefkat gösteren
    Müştak: Özleyen, göreceği gelen
    ÖCAL: Öc almaktan, intikal alan
    ÖDÜL: Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan
    ÖGEDAY: Çok akıllı
    ÖĞÜN: Yücel, gurur duy - Zaman, vakit - Kez, defa - Önde, ileride
    ÖĞÜNÇ: Övünülecek şey
    ÖĞÜT: Nasihat
    ÖKER: Akıllı
    ÖKKEŞ: Erkek örümcek - Bir dağın adı
    ÖKMEN: Akıllı, zeki
    ÖKTEM: Güçlü, onurlu
    ÖKTEN: Akıllı, bilgili
    ÖMER: Dirlik, canlılık yaşam gücü
    ÖMÜR: Yaşayış, hayat
    ÖNAL: Daima önde olmak
    ÖNAY: Ayın ilk günlerindeki durumu, hilal
    ÖNDER: Lider, yönetici, şef
    ÖNEL: Bir şeyin tamamlanması için verilen süre, vade
    ÖNER: Başta gelen - Yön - Sıra
    ÖRSAN: Örs gibi sağlam adı olan
    ÖRSEL: Örs gibi sağlam el
    ÖVÜL: Kendini beğendir, övgü kazan
    ÖVÜNÇ: Övünülecek şey
    ÖYMEN: Evcimen, evine bağlı
    ÖZAL: Özü kırmızı
    ÖZALP: Özünde yiğit olan
    ÖZAY: Özlü, özü ay gibi aydınlık olan
    ÖZBEK: Yiğit, cesur - Bir Türk boyu
    ÖZCAN: Candan, içten
    ÖZDEMiR: Gerçek, özlü demir
    ÖZDEN: Soyu temiz olan
    ÖZEN: Dikkat, heves, itina
    ÖZER: Özü er olan
    ÇAĞAN: Bayram, şenlik, mutlu gün
    ÇAĞATAY: Küçük tay, çocuk gibi sevimli
    ÇAĞDAŞ: Aynı çağda yaşayan, çağa uygun
    ÇAĞIN: Yıldırım, şimşek
    ÇAĞLAR: Çağıldayarak akan su, şelale
    ÇAĞMAN: Çağdaş insan
    ÇAĞRI: Davet
    ÇAKABEY: 11.yy'da izmir yöresinde beylik kuran Türk Beyi
    ÇAKAR: Parlayan, ışık veren
    ÇAKIN: Şimşek, parıltı
    ÇAKIR: Mavi renkli, gri benekli gözü olan
    ÇAVUŞ: Askerde bir rütbe
    ÇELEBi: Efendi, görgülü, terbiyeli
    ÇELEN: Yakışıklı, saçak, akıllı
    ÇELiK: Su verilerek sertleştirilmiş demir
    ÇELiKER: Çelik gibi güçlü insan
    ÇETiN: Güç, zor, engelli
    ÇEViK: Atak, hareketli
    ÇEVRiM: Girdap, sürekli değişim, anafor
    ÇIĞIR: Çığın açtığı iz, yol - Yenilikçilik
    ÇINAR: Geniş yapraklı kalın gövdeli uzun ömürlü bir ağaç
    Tümünü Göster
    ···
  12. 72.
    0
    yollamazsa gibecez beyler

    CEBBAR 1. Cebreden, zorlayıcı. 2. Kuvvet, kudret sahibi Allah, Allanın isimlerinden. 3. Becerikli. 4. Gökyüzünün güneyinde bulunan bir yıldız kümesi. ERKEK
    CEBEL 1. Dağ. 2. Tarıma elverişsiz arazi. ERKEK
    CEBERUT ibranice "kudret" anldıbına gelmektedir. Yeni Eflatuncu filozoflar ile işraki felsefesine tabi olan mutasavvıflara verilen ad. ERKEK
    CEBiR 1. Zorlamak. 2. Düzeltme, onarma. 3. Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak. ERKEK
    CEBiRE 1. Zorlamak. 2. Düzeltme, onarma. 3. Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak. KIZ
    CEBRAiL 1. Peygamberlere vahiy getiren dört büyük melekten biri. 2. Cibril, ibranice Allah'ın kulu. 3. Az çok zorla olgunlaştırmak. Cebrail b. Ömer Batı Karahanlı hükümdar(1099-1102). ERKEK
    CEDiS Arabistanm yerli kabilelerinden birinin adı. ERKEK
    CEHDi Uğraşan, çalışan. Çaba ve gayret gösteren. ERKEK
    CEHiD Çalışma, çabalama, uğraşma. Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır. ERKEK
    CEHiT Çalışma, çabalama, uğraşma. ERKEK
    CEHVEN Kurtuba'da yerleşmiş, birçok alim, fakih, vezir yetiştirmiş meşhur bir Arap ailesi. ERKEK/KIZ
    CELADET 1. Gözüpeklik. 2. Yiğitlik. 3. Kahramanlık ERKEK
    CELAL Büyüklük, yücelik - Öfke, kıgınlık ERKEK
    CELALEDDiN 1. Dini savunan. 2. Dinin ululadığı, övdüğü. Celaleddin Harizmşah Son Harizm hükümdarı(Öl. 1231). Celaleddin Rumi Ünlü Türk mutasavvıfı, Mevlana. Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılmaktadır. ERKEK
    CELALETTiN Büyüklük ululuk, hışım ERKEK
    CELASUN 1. Kahraman, cesur, atak, delikanlı, yiğit. 2. Genç sağlıklı, gürbüz. ERKEK
    CELAYiR Moğol kavminin bir kolu olup birçok kabileyi bünyesinde toplamıştır. Celayirliler devleti, kendisine ilhanlılar devletini örnek almıştır. ERKEK
    CELiL Büyük, yüce ERKEK
    CELiLAY Ulu, yüce ay. ERKEK/KIZ
    CELiLE Büyük, ulu. KIZ
    CELVET 1. Yerini yurdunu terk etmek. 2. Tasavvufta, kulun, Allanın sıfatlarıyla halvetten çıkışına ve fena fillahda fani oluşuna denilir. ERKEK
    Celvetiye Aziz Mahmud Hüdayi'nin kurduğu tarikatının adı. KIZ
    CEM Hükümdar, şah ERKEK
    CEMAL Güzel yüz - Yüz güzelliği ERKEK
    CEMALETTiN Güzellik taşıyan ERKEK
    CEMALLEDDiN 1. Dinin cemali, parlak yüzü. Daha çok şeref unvanı olarak kullanılmıştır. elCevad elisfahani tarafından ilk defa kullanılmıştır. ERKEK
    CEMALULLAH Allah'ın lütfü, bağışı. ERKEK
    CEMAN 1. Salma salma yürüyen. 2. Nazlı sevgili. KIZ
    CEMANUR Yüz nuru, güzellik KIZ
    CEMiL Güzel yakışıklı erkek - iyilikle anma ERKEK
    CEMiLE Hatır hoşluğu için yapılan hareket. KIZ
    CEMiNUR Işık, nur topluluğu, çok nurlu, aydınlık kimse. KIZ
    CEMRE Şubat ayında birer hafta aralıklarla önce havada, sonra suda ve en sonra toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi KIZ
    CEMŞASB 1. Hz. Süleyman. 2. Cemşid'in oğlu. ERKEK
    CEMŞiD Cemşasb'ın babası. ERKEK
    CENAB "Yan"manasına gelir. Şeref, onur ve büyüklük terimi olarak kullanılır. Hazret, Cenabı Hakk, Cenabı Halik, Allah. Dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılmaktadır. ERKEK
    CENAN Yürek, gönül kalp KIZ/ERKEK
    CENAP Şeref, onur ERKEK
    CENGAVER Savaşçı, silahşor. Savaşı seven, savaşkan, dövüşken. ERKEK
    CENGEL Orman. ERKEK
    CENGER Savaşçı, silahşor. Savaşı seven, savaşkan, dövüşken. ERKEK
    CENGiZ Cengiz Han. Moğol imparatorluğu'nun kurucusu, asıl adı Timuçin'dir. Moğolcada Çing sıfatının çoğulu olarak, güçlü, kuvvetli anlamındadır. islam ülkelerine düzenlediği seferlerle acımasız ve gaddarca müslümanları katletti. islam medeniyetine b ERKEK
    CENGiZHAN Moğol imparatorluğunu kuran hükümdar ERKEK
    CENK Savaş ERKEK
    CENKER iyi savaşan, savaşçı. ERKEK
    CENNET Çok güzel yer. iyilik yapanların, günahsızların öldükten sonra mutluluğa kavuşacaklarına inanılan yer. KIZ
    CEREN Halk ağzında "ceylan" anldıbına gelir. KIZ
    CERiB Hububat için kullanılan bir ölçek. ERKEK/KIZ
    CERiR ip, halat. Yular anlamında. Sahabeden bu ismi taşıyanlar vardır. ' ERKEK
    CERiT 1. Verimsiz çorak y2. Bekar. ERKEK
    CESARET Yüreklilik, korkusuzluk. ERKEK/KIZ
    CESiM iri, büyük, kocaman, ulu, mühim. ERKEK
    CESiMi iri, büyük. ERKEK
    CESUR Cesaretli, gözüpek, korkusuz ERKEK
    CEVAD 1. Cömert, eli açık. 2. ihsan eden. Dil kurumuna uygun olarak "d/t" ye dönüştürülür. ERKEK
    CEVAHiR Mücevher, değerli süs taşı ERKEK
    CEVAN Genç, taze, delikanlı. Cüvan şeklinde kullanılabilir. ERKEK
    CEVAT iyilik, güzellik, olgunluk, kusursuzluk ERKEK
    CEVDET Olgunluk, büyüklük - Kusursuzluk ERKEK
    CEVHER Bir şeyin özü. Güç, enerji. KIZ/ERKEK
    CEVHERE Hicri 5. asırda Bağdat'ta yaşamış meşhur bir islam hanımı. KIZ
    CEVRiYE Eziyet, cefa, sıkıntı KIZ
    CEVVAL Koşan, dolaşan, hareket eden, canlı. ERKEK
    CEVZA ikizler burcunun eski adı KIZ
    CEYDA ince uzun boyunlu ve güzel KIZ
    CEYDAHAN ince uzun boyunlu ve güzel KIZ
    CEYHAN Güney Anadolu'da Toroslar'dan doğan ve Akdeniz'e dökülen nehir. KIZ/ERKEK
    CEYHUN 1. Orta Asya'da Amu-Derya'ya Arap ve Farslıların vermiş olduğu ad. 2. Tevrat'a göre cennetin 4 nehrinden biri. ERKEK
    CEYLA insanlığa atfedilmiş, bağışlanmış. KIZ
    CEYLAN Hızlı koşan, biçimli bacakları olan ve güzel gözleriyle tanınan bir gazel cinsi. KIZ
    CEYLiN Cennetin kapısı, Yaprağın üzerinde, güneş ışığında parlayan yağmur damlası. KIZ
    CEYLiNAZ Cennetin kapısında görevli melek KIZ
    CEZLAN Mutlu. ERKEK/KIZ
    CEZMi Kesin karar veren ERKEK
    CEZMiYE Kesin karar veren KIZ
    CEZRi Kökle ilgili, kökten. ERKEK
    CEZZAR Deve kasabı. Daha çok lakab olarak kullanılır. Cezzar Ahmet Paşa(?Akka 1804). Osmanlı vezirlerindcndir. ERKEK
    CIVILTI Ufak kuşların, civcivlerin ötüşürken çıkardıkları tatlı ses KIZ
    CiHAN Dünya, alem KIZ/ERKEK
    CiHANBANU Dünya hükümdarı. KIZ
    CiHANDARŞAH Delhi, TürkHind imparatorlan'nm 13.'sü olup Şah Alem Bahadır'ın büyük oğludur. ERKEK
    CiHANDiDE Dünyayı gezip görmüş. ERKEK/KIZ
    CiHANER
    CiHANGiR
    CiHANMERT
    CiHANŞAH
    CiLASUN
    CiNDORUK
    CiNUÇEN
    CiVAN
    CiVANBAHT
    CiVANMERT
    COŞAN
    COŞAR
    COŞKU
    COŞKUN
    COŞKUNAY
    COŞKUNER
    COŞKUNSU
    CÖMERT
    CUDi
    CUMA
    CUMALi
    CUMHUR
    CÜBEYR
    CÜHEYNE
    CÜNEYD
    CÜNEYT

    DEVAMI AŞŞAĞIDA
    Tümünü Göster
    ···
  13. 71.
    0
    EVET BEYLER ÜŞENMEDEN GiTTiM gibERTTiM YOLLAMAZSA gibERiZ HER TÜRLÜ iLLAKi BUNLARDAN BiRiSi

    CABBAR Güç ve kuvvet sahibi kimse ERKEK
    CABGU 1. Efendi, 2. Bey. 3. ileri gelen, saygın kimse. ERKEK
    CABiRE (bkz. Cabir). KIZ
    CABiYE 1. Hazine 2. Şam'ın güneybatısında, Çavlan'da bir yer. 3. Havuz. KIZ
    CAFER Küçük akarsu ERKEK
    CAHiD Cehdeden, elinden geldiği kadar çalışan. Bu kelime Kur'anı Kerim'de "cihad et". "Allah yolunda savaşa çık" anlamında kullanılmıştır. Dil kuralında "d/t" olarak kullanılmaktadır. ERKEK
    CAHiDE Çalışıp çabalayan. KIZ
    CAHiT Çalışan çaba gösteren / inatçıayak direyen ERKEK
    CAHiZ 1. Gözü pek, yürekli, cesur kimse. 2. Patlak gözlü. Daha çok lakap olarak kullanılmıştır. Cahiz b. Ebû Osman, Basra Mutezile kelamcılannın ileri gelenlerinden. Bir köle olduğu halde ilimde ilerlemiş ve devrinin ünlü simalarından olmuştur. ERKEK
    CAiZ 1. Geç2. Caiz, islam'ın mumaleta taalluk eden 5 ahkamından biridir. 3. işlenmesi, yapılması "müsaade alınabilir" anlamında olup, seran yasaklanmayan her fiili içerir. ERKEK
    CAiZE 1. Armağan, hediye. 2. Yol yiyeceği, azık. 3. Eski şairlere yazdıkları methiyeler için verilen bahşiş. KIZ
    CALiB Çekici, celbedici, cazib. ERKEK
    CALiBE Kendine çeken, celbeden, çekici. KIZ
    CALP güçlü ERKEK
    CAN Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık KIZ/ERKEK
    CANAL 1. Gönül al. Kendini sevdir, sevilen biri ol. KIZ/ERKEK
    CANALP Özünde yiğitlik, güçlülük olan kimse. Cana yakın yiğit. ERKEK
    CANAN Gönülden sevilmiş, yar. KIZ
    CANAŞ arkadaş, sevgili KIZ
    CANAY Ay gibi temiz, saf, parlak kimse. KIZ/ERKEK
    CANAYDIN Özü temiz, aydınlık ruhlu kimse. ERKEK
    CANBEK 1. Özü pek. 2. Güçlü kişilikli kimse. Canbek Giray (1568-1636) ERKEK
    CANBER sert kişi, sağlam kişi, canı sağlam ERKEK
    CANBERK Güçlü, sağlam kimse. ERKEK
    CANBEY Canım gibi sevgili. ERKEK
    CANBULAT Canbulat en-Naşirî. Mısır Memlûk sultanı. Yaşbekin kölesiydi. Yaşbek, Canbulat'ı Sultan Kayıtbay'a sattı. Kayıtbay kendisine önemli görevler verdi. Halep ve Şam valiliğine kadar yükseldi. 1500 yılında sultanlığı ele geçirdi. ERKEK
    CANDAN 1. Samimi, içten, kalbi. 2. Yakınlık belirten davranış. KIZ
    CANDANER içten, samimi, dost kimse. ERKEK
    CANDAR 1. Silah taşıyan, can ve dar isimlerinden müteşekkil birleşik isim. 2. Osmanlı'da, hassa askeri, kılıç askeri, idam hükümlerini infaz eden kimse. 3. Jandarma. Muhafız. ERKEK
    CANDAŞ Candan, değerli dost ERKEK
    CANDEĞER Uğrunda can verilecek kadar güzel, değerli, sevilen. ERKEK
    CANDEMiR Özü güçlü, demir gibi sağlam kişilikli. ERKEK
    CANDOĞAN Cana doğan. ERKEK
    CANEDA içten, sevimli kişi KIZ
    CANEL içten uzatılan el, dostluk eli. KIZ/ERKEK
    CANER Delikanlı, genç, dinamik. - Can ve er kelimelerinden birleşik isim. ERKEK
    CANFEDA Canım veren, özverili kimse. Canfeda Hatun III. Murad'ın annesinin en gözde cariyesi ydi. Harem kethüdalığına getirildi ve sarayda büyük nüfuz kazandı. ERKEK/KIZ
    CANFER 1. Aydın bilgili. 2. Güçlü saygın. ERKEK
    CANFEZA Müzikte bileşik bir makam KIZ
    CANGiRAY Kuvvetli, kudretli ve sevecen kişi ERKEK
    CANGÜL 1. Gül gibi canlı. 2. Güzel, temiz kimse. KIZ
    CANGÜN Doğduğu gün çok sevinilen kimse. ERKEK
    CANGÜR Canlı, neşeli kimse. ERKEK
    CANHANIM cana yakın hanımefendi KIZ
    CANiB Ön taraf, cihet. Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. KIZ
    CANiP Ön taraf, cihet. KIZ
    CANiPEK Yumuşak huylu (kimse). KIZ
    CANKAN Soyu temiz, asil kimse. ERKEK
    CANKAT cana can kat katmaktan buyruk, ailemize can katasın ERKEK
    CANKIZ Sevilen, sevimli, şirin kız KIZ
    CANKUT 1. Kişinin mutluluğu talihi, şansı, uğuru. 2. Mutlu talihli kimse. ERKEK
    CANNUR Özü aydınlık, nurlu kimse. KIZ
    CANOL Canım ol, can gibi içten ol. ERKEK
    CANÖZ kişinin kendi öz canı, öz can ERKEK
    CANÖZLEM tatlı özlem KIZ
    CANPOLAT canı polat gibi sağlam, canlı, çelik gibi kimse ERKEK
    CANRUBA Gönül alan, sevgili. KIZ
    CANSAL Can ve sal kelimelerinden birleşik isim. ERKEK
    CANSEL Hayat veren su. - Can ve sel kelimelerinden birleşik isim. KIZ
    CANSEN Sevilmeye değer kişi KIZ/ERKEK
    CANSER Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık KIZ/ERKEK
    CANSES Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık KIZ
    CANSET Küçük kraliçe, prenses. KIZ
    CANSEVER Canım gibisin, canımsın. KIZ
    CANSIN Canım gibisin, canımsın. KIZ/ERKEK
    CANSOY Asil, soylu, cana yakın. ERKEK
    CANSU 1. Hayat veren su, tazelik. 2. Sevgili, sevimli. KIZ
    CANSUN 1. Hayat veren su, tazelik. 2. Sevgili, sevimli. KIZ/ERKEK
    CANSUNAR yaşam verir diriltir ERKEK
    CANSUNAY yaşam sun ve Ay gibi güzel ol ERKEK
    CANTEKiN Tek can, eşsiz can. ERKEK
    CANTEZ Tez canlı, aceleci. ERKEK
    CANTÜRK iyi hasletlere sahip Türk. ERKEK
    CANVER Canlı, haşere. ERKEK
    CARULLAH Allah'a yakın. Allah dostu. Carullah Zemahşeri Müfessir, alim. ERKEK
    CAViD Baki, daimi, ebedi ERKEK
    CAViDAN Sürekli, kalıcı olan, sonsuz. KIZ
    CAViDE Sürekli, kalıcı olan, sonsuz. KIZ
    CAViT Sonsuz, ebedi ERKEK
    CAVLAN Büyük çağlayan. ERKEK/KIZ
    CAVlT Baki, daimi, ebedi ERKEK
    CAYMAZ sözünden dönmez, verdiği sözü tutar, vazgeçmez ERKEK
    CAZiM 1. Kesin. 2. Kesin kararlı. Cazim Mehmed Türk şair(1725). ERKEK

    DEVAMI AŞŞAĞIDA
    Tümünü Göster
    ···
  14. 70.
    0
    umut.avi

    umut?
    ···
  15. 69.
    0
    ciktigin yere sokayim
    ···
  16. 68.
    0
    bence mert
    ···
  17. 67.
    0
    noldu lan sustun ?
    ···
  18. 66.
    0
    nasıl yollayacan parayı
    ···
  19. 65.
    0
    ohohoho bildim mi lan vaaaaaaaayyyy
    ···
  20. 64.
    0
    @68 dıbına kodumun çocuğu cağatay nasıl pek fazla kullanılmayan isim lan amk adanaya gel her yer cağatay kaynıyor
    ···