/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 11.
    0
    Panpa bende adanadayım yuregirde 10 yil oturduk suan cukurovadayim adres ver gelelim gibelim amk oruspusunu
    ···
    1. 1.
      0
      hocam adana çukurova derken ne taraf ?
      ···
    2. 2.
      0
      Özal tarafı
      ···
  2. 10.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  3. 9.
    0
    10-15 dakika sonra boğultulu sesler susmuş, şimdi ne yapacaklarını tartışıyorlardı. Kadının önerisi bir iki hafta nereye olursa olsun, evde durmamak niyetiydi. Sesinde bir kegiblik ve hıçkırıklı bir heyecan, telaş ve inilti vardı. Adam oldukça serin kanlı bir şekilde bir iki haftalığına köydeki evlerine gitmeyi düşünüyordu ve bunu dile getiriyordu. Bütün bunlar konuşulduktan sonra bebeğe ne yapılacağı söz konusuydu, adam bu işin sabaha kalmaması yönünde beni hayrete düşüren tarzda fikirler beyan ediyordu kadına. Kadının onlarca dakika önceki o hali gitmiş bambaşka biri gelmişti sanki.Ben bunu o anlarda kadının çelişkili aklı yapısına bağlıyor duruyordum. Biraz sonra palto sesleri ve arabayı da alır gömecek bir yer buluruz acele et cümlecikleri de duyuluyordu.Ben çok hızlı bir şekilde evden çıktım, evin önünde duran arabanın yanına koşar adımlarla vardım. Yanımda bulunan bıçağı arabanın lastiklerini indirmek için kullanabilirdim.Her seye birkaç dakika içinde karar vermem gerekti, sonunda lastiklerin ikisi de hızlıca indirdim ve daracık mahalle arasından arkama bakmadan hızlıca koştum. Köşeye vardığımda Allah a şükür ki daha avludan çıkmamışlardı.
    ···
  4. 8.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  5. 7.
    0
    Pamuk yumuşaklığında attığım adımlar hayalet gibiydi. Pencereye bi daha bakmaya cesaretim yoktu. Hızlıca ilerleyip birazcıkd a olsun sesleri duymak için yanaştım ama pek bir ses gelmiyordu, çünkü pencere kapatılmıştı ve klima harıl harıl çalışıyordu. Gözümle açık unutulmuş avlunun kapısı göründü, muhtemelen komşulardan biri bırakmıştı böyle kapıyı. Uçurumdan aşağı atlar gibi girdim avluya, avluya bakan pencere de kapatlmıştı ve ben bunu çok merak ediyordum. Arka pencerelerden birinin açık olacağını düşünerek arkaya doğru ilerledim ama kaderin böylesi ki evin dış kapısının açık olduğunu gördüm ve içeriye hayalet gibi sızdım. Evin iç kapısına doğru ilerleyip kulaklarımı kapıya yasladım. Yakalanma korkusu o kadar ağır basıyordu ki ölecek gibiydim ama merak da beni buraya çekiyordu. Duyduklarım arasında kadının bebeğini öldürdüğü vardı, kadın ağlıyordu bağırıyor gibiydi ama boğuk bir sesle, sanırım adam eliyle kadının ağzına çoktan yapışmış ve ses çıkmasını engelliyordu.O an duyduklarım karşısında vücudumdaki ter tüy bedenime saplanmış bir bıçak gibi hissetmeme neden oluyordu. Telefonu açıp ses kaydı yapma fikri aklıma geldi ama ne yazık ki cep telefonunun da şarjı bitmişti,o an nasıl sövdüğümü bir görseniz.. Dinlemeye devam ettim, kadın büyük ihtimalle pgibiyatrık bir sorunu olan kadındı, kocasının da bu durumdan epey bir haberi vardı,o kesindi, konuşmalardan anlaşılıyordu. Kadının gidip gelen akli dengesi bu gecenin böyle kanlı geçmesinin nedeniydi.
    ···
  6. 6.
    0
    sonunda kim ölüyor merak ettim rez
    ···
  7. 5.
    0
    Bu caddeler gözüme kısa gelse de artık sıkacak derecede uzundu, yürü yürü bitmiyordu. Sürekli yan sokaklara sapıp bir tane caddeyi bitiremiyordum sonuna doğru. Uyumayan tek tük evlerin ışıkları zaten göğünde bir tane yıldız görünmeyen Adana için bir yıldız gibiydi. insanların bu saatlerde ne yaptığını hep merak ettiğimden kendimin bu geleneğini bozmadım ve adımlarımı yavaşlatıp gözlerimi pencerelerden birinin içine diktim. Atletli muhtemelen 40-45 yaşlarında omzu kıllı bu adam elinde kumandasıyla bir kanaldan öbürüne zap yapıyordu,ben de hala izlemeyi sürdürüyordum bir kanal kalır da izlerim biraz diye.Bu sessizlik sanırım odalardan birinden gelen bir kadın sesiyle bozuldu.Bu ses normal bir sesten farklıydı, gelişen tuhaf birşeyi andırıyordu kulağımda. Adam yerinden zıplarken kadın kanlı elleriyle odaya atılıverdi, görünmemek için pencerenin altında kalıp dinlemeye koyuldum.Bu bağırtıyı duyan halk pencerelerden dışarıya kafasını kertenkele gibi uzatıyor olan biteni anlamaya çalışıyordu.Ben de koşarak ordan uzaklaştım ama aklım hep orda kaldı. Mahalle başından olan bitenleri gözlemliyordum,o kan aklıma inanın diken gibi saplanıyor zihnimi dikenli bir nehirde sürüklüyordu. Heyecan ve ter içinde kalmıştım, kalbim kapı sesi gibi çarpıyordu ve nefes alamıyordum.10-15 dakika sonra sakinleştim, mahalleli de dağılmıştı ve bu bir fırsattı.
    ···
  8. 4.
    0
    dar sokağa sapmış gibilicen gibilecen dıbına kodum huuru
    ···
  9. 3.
    0
    Adanadan sonrasını okumadım. Asayişten soğudum amk
    ···
  10. 2.
    0
    gibmişler bunu
    ···
  11. 1.
    +4
    Gecenin bir vakti ne diye yazdığımı soruyorsunuz. Geceleri beni uyutmayan birşeyler var,bu yüzden yazıyorum. Yazdıkça geceden daha fazla keyif alıyorum, huyum bu.insanlar uyuyor ve ben yazdıkça daha da uyanmış oluyorum her saniye. Dediklerimde samimiyim, yalan yoktur. Gerçeği yazarım, yaşadıklarımı yazarım ve yazdıklarımı da yaşarım aynı zamanda.Bu yüzden bana kulak vermenizi istiyorum, uzun zamandır tek dinleyicim ben oldum ama artık bundan sonra değişeceğine inanıyorum. Dinleyin:

    O gün titrek adımlarla Adana, Yüreğir in buruşmuş, çatlamış sokaklarında yağmur sularının oluşturduğu göllere şap şup basa basa ilerliyordum. Gözlerim soğuktan ileriye doğru çakılmış vaziyette üstümdeki kilolarca giysiyle hiçbir hedef olmaksınızın yürüyordum. Sokakla epey tenha olup yanımdan geçen birkaç kişiyle yalnızlığımı gideriyordum. Kaldırımlar boşken yollar da boş olmaz mı? Yıllardır boş gibi bir sessizlik içindeydi onlar. Dükkanlar çoktan kapanmış ve artık bakarak karnımı doyuracağım tek bir bakkal kalmamıştı.Ana caddeden dar sokaklardan birine sapıp yürümeye karar verdim.
    ···