-
151.
0am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme am züt meme
-
152.
0KURTULUŞ SAVAŞITümünü Göster
KUVAYI MiLLiYE HAREKETi
Düşman işgalleri karşısında yurdun çeşitli yörelerinde ortaya çıkan milli direniş teşkilatlarına Kuvayı Milliye denir.ilk direnişler, güney cephesinde Fransızlara karşı başlamıştır. Kuvayı Milliye, teşkilat olarak batıda Yunan işgallerine karşı ortaya çıkmıştır.
istanbul Hükümeti'nin işgaller karşısındaki çaresizliği, Mondros Ateşkes Antlaşması ile orduların dağıtılması Kuvayı Milliye'nin ortaya çıkmasına neden olan etkenlerdir.
1919'un Temmuz ve Ağustos aylarında yapılan Balıkesir ve Alaşehir kongrelerinde Kuvayı Milliye'nin insani ve maddi yönden desteklenerek ortak bir cephe oluşturulması kararlaştırıldı ve böylece Batı Cephesi meydana geldi.
Sivas Kongresi'nden sonra Ali Fuat Paşa ,düzenli orduların oluşturulmasından sonra da ismet Paşa Batı Cephesi komutanlığına getirilmişlerdir.
MUSTAFA KEMAL'iN SAMSUN'A ÇIKIŞI (19 Mayıs 1919)
I.Dünya Savaşı'nda Suriye'de görev yapan Mustafa Kemal , Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası istanbul'a geldi. istanbul'dan vatanın kurtuluşunu mümkün görmeyen Mustafa Kemal Anadolu'ya geçmeye karar verdi.
Samsun ve çevresinde Türkler ile Rumlar arasındaki çatışmaları önlemek isteyen istanbul Hükümeti, Mustafa Kemal'i 9.Ordu Müfettişi olarak görevlendirdi.
Mustafa Kemal, Doğu Anadolu'da sivil ve askeri kurumlara emretme yetkisini de alarak 16 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'a hareket etti.
Asıl amacı milli mücadeleyi başlatmak ve organize etmek olan Mustafa Kemal arkadaşlarıyla birlikte 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun'a ayak bastı.
Bu tarih ,Kurtuluş Savaşı'nın başlangıç tarihi olarak kabul edilir.
HAVZA BiLDiRiSi (28 Mayıs 1919)
M.Kemal, milli bilincin uyandırılması amacıyla yayınladığı bildiriyle, bütün yurtta işgallerin protesto edilmesini ve mitingler tertiplenmesini istedi.
AMASYA GENELGESi (22 Haziran 1919)
M.Kemal ile Rauf Paşa,Ali Fuat Paşa ve Kazım Karabekir haberleşerek ortak bir genelge yayınladılar.
Bu genelgenin maddeleri şunlardır:
Vatanın bütünlüğü ve milletin istiklali tehlikededir.
istanbul Hükümeti üzerine düşen vazifeyi yerine getirememektedir.
Milletin istiklalini ,milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
Vatanın her türlü etki ve denetimden uzak bir bölgesinde (Sivas'ta) milli bir kurul toplanmalıdır.
Her ilden milletin güvenini kazanmış üç kişi seçilerek acele ve gizli olarak bu kurula gönderilmelidir.
ÖNEMi:
Kurtuluş Savaşı'nın sebebini ve yöntemini açıklar.
Kurtuluş Savaşı'nın resmen ilanıdır.
Milli egemenlik yolunda ilk adımdır.
NOT:Yetkilerini aştığı gerekçesiyle istanbul'a geri çağırılan Mustafa Kemal, dönmeyince görevinden alındı.M.Kemal, hem görevinden, hem de askerlikten istifa ettiğini bildirdi.(7-8 Temmuz 1919)
ERZURUM KONGRESi (23 Temmuz 1919)
Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından Ermenilere karşı düzenlenen bu kongreye Mustafa Kemal de katılmış ve başkan olarak seçilmiştir.
Kongrede alınan kararlar şunlardır:
Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölünemez.
Vatanın bağımsızlığını istanbul Hükümeti sağlayamazsa geçici bir hükümet kurulacaktır.
Manda ve himaye kabul edilemez.
Milli iradeyi hakim, Kuvayı Milliye'yi etken kılmak esastır.
Azınlıklara, milli bütünlüğü ve egemenliği zedeleyici ayrıcalıklar verilemez.
Meclisin toplanmasına çalışılacaktır.
NOT:Kongre sonunda "Temsil Heyeti" seçilmiş ve Mustafa Kemal heyet başkanı olmuştur.
SiVAS KONGRESi (4-11 Eylül 1919)
Yurdun her tarafından temsilcilerin katıldığı kongrede, Erzurum Kongresi kararları kabul edilmiştir. Manda meselesi uzun tartışmaların ardından reddedilmiştir. Bütün cemiyetler, "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" adıyla birleştirilmiştir.
Temsil Heyeti, sayıca genişletilmiş, yetkileri artırılmış ve başkanlığına yine Mustafa Kemal getirilmiştir.
OSMANLI HÜKÜMETLERi VE TEMSiL HEYETiKaynakwh webhatti.com:
Anadolu'da, işgallere karşı çıkanlar, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının etrafında bir araya geliyorlardı.Bu ilk tepkiler zamanla yerini direnişe ve mücadeleye bıraktı. istanbul Hükümetleri, Anadolu'da işgallere karşı çıkma eylemi olarak başlayan ve milli mücadele olarak adlandırılan bu hareketten rahatsız oldular. itilaf Devletleri'nin bu direnişe kızacağını ve tüm yurdun da elden gideceğini savunan istanbul Hükümetleri, işgalci devletlerin baskılarıyla mili mücadeleyi baltalamaya çalışmışlardır.Bu hükümetlerden en fazla milli mücadele karşıtlığı yapan, Damat Ferit Paşa Hükümetidir.
Anadolu'da ise Temsil Heyeti, milli bir hükümet gibi, T.B.M.M. açılana kadar görevini yapmıştır. -
153.
0amm züt meme
-
154.
0birkaç antlaşmayı da içine alan (münster antlaşması ve osnabrück antlaşması) westphalia barışı, otuz yıl savaşları ve ciksen yıl savaşları'nın sonunda ekim ve mayıs 1648 tarihlerinde imzalanmıştır. antlaşma 24 ekim ve 15 mayıs 1648'de kutsal roma imparatorluğu, diğer alman prensleri, ispanya, fransa, isveç ve hollanda cumhuriyeti temsilcileri arasında imzalanmıştır. fransa ve ispanya arasında 1659 yılında imzalanan pyrenees antlaşması'nı da bu antlaşmanın içine dahil edebiliriz. bu barış tarihçiler tarafından modern çağın başlangıcı olarak gösterilmektedir.Tümünü Göster
iki antlaşmanın metni de hemen hemen aynıdır ve kutsal roma imparatorluğu'nun iç meselelerinden bahsetmektedir. barış bugün bile önemini yitirmemiştir, akademisyenler bugün var olan uluslararası sistemin westphalia ile başladığını belirtmektedirler. bu temel ve ortaya çıkan duruma revizyonist akademisyenler ve benzer düşüncedeki politikacılar tarafından karşı çıkılmaktadır. imzalanan barışa revizyonistler kuşku ile bakmaktadır ve bunu söyleyenlerle ve politikacılar "westphalia sistemi"'nin bir sonucu olan egemen ulus-devlet sistemine karşı çıkmakta
geleneksel realist görüşler
westphalia barışı modern uluslararası ilişkiler kuramında çok önemli bir yer tutmaktadır. bu barış'ın varlığı başlangıç olarak uluslararası sistemi bir miktar kontrol altında tutmakta olduğu belirtilir.
uluslararası ilişkiler kuramcıları westphalia barışı'nın çok önemli birkaç ilkesinin olduğunu belirtir, bugün dünyada bu barış'ın önemli etkilerinden bazıları:
devletlerin egemenliği ve siyasal self determinasyon (geleceklik hakkı) esasları prensibi,
devletler arası (yasal) eşitlik prensibi,
bir devletin iç işlerine başka bir devletin karışmaması prensibi,
bu prensipler bugünkü uluslararası sistemde baskın uluslararası ilişkiler paradigması (siyasi realizm) yaygın bir görüştür, ve bu devletler sisteminde neden "westphalia sistemine" başvurulduğunu açıklar.
revizyonist görüşler
yukarıda tartışılan westphalia barışının eleştirmenleri değildirler. revizyonist tarihçiler ve uluslararası ilişkiler kuramcıları bazı noktaları tekrar tartışmaktadırlar:
hiçbir antlaşma egemenlikten bahsetmez. üç ana katılımcıda daha önce (fransa, isveç, kutsal roma imparatorluğu) zaten bağımsızdırlar, bu duruma açıklık getirmeye ihtiyaç yoktur. bazı durumlarda alman prenslikleri, kutsal roma i̇mparatoru'nun yasalarına göre ast olarak kalır.
herbir alman prensliği kendi yasal sistemi kurdu, temyiz mahkemesi olarak kutsal roma imparatorluğu kabul edildi, son kararı imparator kendisi verecektir. ona getirilen dosyalar sonuçları son karadır ve alt mahkemeyi bağlamaktadır. imparator, mahkeme kararlarında eğer prenslerin hatasını görürse onları azledebilecektir ve azletmiştir.
her iki antlaşma özel durumlarda bozulabiliyordu, fransa ve i̇sveç iç işlerine imparatoru karıştırmamaktadır.
daha doğrusu egemenlik birleşiktir, revizyonistler, antlaşmanın statükoyu sürdürmeye hizmet ettiğini savunur. bunun yerine antlaşmaya landeshoheit teorisini dahil ederler, herhangi birinde belirli aktörler vardır bu da (genellikle yüksek) derecede bir özerklik olarak görülür. fakat egemen değildirler, onların yasakları, yargıçları ve anayasası imparatora bağldır
verilen kararlar
1648 yılında kutsal roma imparatorluğu
westphalia barışının ana kararları:
bütün gruplar 1555 yılındaki augsburg barışı 'nı tekrar tanıyacaklar. her prens kendi bölgelerinde dini inançlar ile ilgili doğru kararlar verecek, seçenekleri katoliklik, lutheryanizm, ve şimdi kalvinizm.
hıristiyanlar bulunduğu prensliklerde kabul görmeyen mezheplerin, kilise güvencesi altında kamusal alanlarda kendilerine ayrılan saatler içerisinde ve özel olarak ibadetlerini yapabilecekler.
bölgesel düzenlemeler:
barış koşullarının çoğunluğu zamanın fransa'sını uygulamadaki (de facto) lideri kardinal mazarin'e atfedilebilir (kral xiv. louis çocuktur). fransa savaştan biraz uzak durmasına rağmen, savaşa daha çok katılan diğerleriyle aynı konuma gelmesi şaşırtıcı değildir. fransa, lorraine bölgesinde bulunan metz, toul, verdun piskoposluk bölgelerini, alsace (sundgau) bölgesinde ki habsburg, ve alsace'nin décapole şehrinin (fakat strazburg'un tamamı değil, strazburg piskoposluk bölgesi ve mulhouse) kontrolünü ele geçirdi.
isveç, bremen ve verden prensliği ve piskoposluk bölgesi ile western pomerania'nın kontrolünün yanı sıra bir de tazminat aldı. böylece oder, elbe ve weser nehirlerinin geçtiği dağların kontrolünü eline aldı ve alman reichstag prensler meclisinde üç oy hakkı elde etti.
bavyera palatinate'nin imparatoluk seçiciler konseyi 'nde ki (kutsal roma imparatoru seçmenleri) oylarına sahip oldu, bu haklar 1623 yılında elector palatine frederick v tarafından elinden alınmıştı. frederick'in oğlu prens palatine (charles i louis, elector palatine) sekizinci seçici olarak belirlendi.
brandenburg (daha sonraları prusya) farther pomerania'yı ve magdeburg, halberstadt, kammin ve minden pgiboposluk bölgelerini aldı.
1609 yılında ölen birinin yerine jülich-cleves-berg dükleri birbirlerinin yerine geçeceği açıklandı. jülich, berg ve ravenstein şehirleri palatinate-neuburg'a (count palatine of neuburg) bağlandı, cleves, mark ve ravensberg şehirleri ise brandenburg'a bağlandı.
osnabrück prensliği-pgiboposluk bölgesi protestanlar ve katolikler arasında dönüşümlü olarak yönetilmesi kabul edildi, protestan piskoposlar öğrenciler için brunswick-lüneburg'dan bir ev seçti.
bremen bağımsız bir şehir olarak ilan edildi.
yüzlerce alman prensliğine, kutsal roma imparatorluğu'nun aleyhine olmayacak şekilde, başka ülkelerle bağımsız bir şekilde antlaşma imzalaya bilme izin verildi.
palatinate, elector palatine charles louis (frederick v'in oğlu ve varisi) ve bavyera'lı elector-duke maximilian arasında tekrar bölündü ve böylelikle protestanlar ve katolikler arasında da bölünmüş oldu. rhine yakınlarına kadar aşağı palatinate'nin kontrolü charles louis'e, kuzey bavyera'da yukarı palatinate'nin kontorlü ise maximilian'a verildi.
ticari sınırlar ve ticaret savaş durduktan sonra tekrar canlandı ve rhine'de serbest deniz seferleri "bir derece" garanti altına alındı. -
155.
0anan zaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa
-
156.
0anan zaaa xd (liseli değilim)
- 157.
-
158.
0am züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeam züt memeTümünü Göster
-
159.
0çelme takalım düşsün beyler.
oha lan ne yaptım bundan da beteri olmaz heralde. -
160.
0am kılı züt deligi meme ucu vajına yrrak dalga dumen kurek ferre
-
161.
0sarımsaklı işkembe-kelle paça
-
162.
0amamamamam
-
163.
0seviye ne lan oç
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 30 01 2025
-
ccrammsteinccc bıçaklarımı biledim geldim
-
tyler dursunn bacınıı
-
google inci sozluk yazınca niye girmiyor
-
insanın ama susadığı saatlerdeyiz
-
sağlıksız gıdanın ruha iyi gelmesi
-
arkadaki zütten anal yapacak
-
beyler askıda eskort kampanyası
-
en az 41 numara
-
şuku ver hemen
-
bir incici doğuyor
-
zalinazurt yazılımcıymış
-
ameliyatla dana taşağı diktirsem
-
taşaklarımla beynimi ameliyatla
-
arkadan zorla osurtuldum
-
ozgur ozelin kirmizi karti
-
türkiyede ekonominin iyi olduğu gerçeği
-
youtube video yükledimm
-
yilginhosgoru su karı gibi olsaydın
-
arka analımı yırtana kadar gibip
-
makaras sen ne kadar
-
olum gibiş yorucu ha
- / 1