-
26.
+1... Televizyon kendiliğinden açıldı. Görüntüler akmaya başladı. Sibel? Hayır! OLAMAZ! Sibel...
Görüntülerde Sibel'e işkence ediyorlardı. Benim bakmaya kıyamadığım öpmeye doyamadığım kadınıma işkence yapıyordu huur çocukları. Tam çenesinin altına ve alnına bir kegib attılar. Yüzü gözü kan içindeyken "Serhat" diye inliyordu Sibel. Affet beni hayatım. Affet...
Tırnaklarını kerpetenle çektiler. Vajinasına kegib attılar. Memesini kestiler. En sonunda da boğazını... Bense oturmuş kusarak ağlayarak bu görüntüleri izliyordum. Çaresizdim. Şoktaydım. Televizyon kapanınca kendime geldim. Arkamda biri vardı bana doğru gelen. Maskeliydi. Sibel'e bunları yapan şerefsizin maskesinden takmıştı. Hamle etmesini bekledim ve alt ettim onu orda. Maskesini çıkardım. Yüzüne dikkat etmeden parlacaladim suratını. Döve döve öldürdüm onu orada. Cebini karıştırdım. Telefonundaki kayıtlı tek numaraya "Serhat'i Atasehir'de bir depoya zütürdüm." Mesajını attım. -
27.
0sardı rez hızlı ol amk
-
-
1.
0Geldi panpa
-
1.
-
28.
+31 SAAT SONRA
Cesetlerden birini alıp depoya zütürdüm. Sandalyeye oturtup arkasını döndürdüm. Maskemi takıp bu işin arkasında kim var onu öğrenmeyi bekledim. Sibel... Ah Sibel... Dayanamıyorum acına Sibel...
Sibel'i düşünerek geçen 30 dakika sonrasında kapıda hareketlenme oldu. 2 koruma ile biri içeri girdi. Işık vurunca seçtim onu. PATRON ? Evet O'ydu. Teşkilatın 1 numarası, benim kadınımın sonunu hazırlayan huur çocuğu demek Patron'muş.
Patron: iyi iş çıkardın Engin. Bunu hak ettin.
Para dolu bir çanta çıkardı. Bana uzattı. Çantayı aldım yere koydum. Silahımı çıkarıp arkadaki korumaları vurdum. Maskemi çıkardım. Artık Patron'la baş başaydık...
Patron: Ama... Ama sen ?
Tam burnuna bir tekme attım. Yere yığıldı koca çınar. Üstüne çıkıp kaburgalarını ezdim. Karşılık veremedi. Bakalım Sibel'e yaptıkları ona yapılınca durumu ne oluyormuş ? -
29.
+2Eski püsku bir masaya bağladım onu. Ayakları ve kolları açıktaydı. Ölümün kıyısında bile gülüyordu.
Ben: Ne istedin lan Sibel'den ? Ben sana yetmiyor muydum ?
Patron: Yetmedin. Ama Sibel şanslı kız. Benim altımdan geçmeden ölmedi.
Güldü bin. Dayanamadım saldırdım. Önce kollarını sonra bacaklarını kırdım. Kafatasını parçaladım. Beyni yere akmaya başlayınca taşşaklarına vurmaya başladım. Öldüğünü biliyordum ama duramadım işte. Kapıya yöneldim. Henüz ölmemiş korumalardan birinin başına geldim.
Ben: Söyle, lütfen söyle. Sibel'in cesedi nerede ?
Koruma: Kayışdağı'na attılar. Oraya bak.
Ben: Teşekkür ederim. Bu da hediyem olsun.
Can çekişen herifi direkt öbür tarafa yolladım kafasına sıkarak. Son bir işim kalmıştı... -
30.
0Rezerve
-
-
1.
0Geldi panpa
-
1.
-
31.
+1 -1Adrese gittim, Sibel'in cesedini bulup gömdüm evime yakın bir yere. Başından 3 gün ayrılmadım. Ağladım ağladım ağladım...
Başka hikayelerde görüşmek üzere...