1. 151.
    0
    olaylı bir gündü.
    ···
  2. 152.
    0
    9 yaşındaki yeğenim beni evlendirmek için çocuk bahçesinde yanındaki salıncakta kendi yeğenini sallayan kıza benim adıma evlenme teklif etmiş. olmazlanınca da ama dayımın kasları var diye baskı yapmış. sonra da gelip bana kızı övüyor, dayı o da gazeteciymiş bir görsen diyor.. hadi annemi, ablamı, bilumum aile dostunu geçtim de şu ufacık çocuk beni niye evlendirmeye çalışıyor. ya düğün derneği özledi kızcağız yada benim hakikaten sadece kendimin idrak edemediği evlenme dönemim gelmiş bulunuyor. daha 35 bilemedin 36 yaşındayım, çok erken değil mi..
    ···
  3. 153.
    0
    demet akalın'ın olay yaratacak sözleri, deniz seki'nin olay yaratacak görüntüleri.
    ···
  4. 154.
    0
    sancaktepe istasyonu'nda şan, şeref uğruna saklandım.
    ···
  5. 155.
    0
    saksafon çalan clinton, sak sakcı lewinsky
    ···
  6. 156.
    0
    paso parolo.
    ···
  7. 157.
    0
    posa porala.
    ···
  8. 158.
    0
    kir pas içinde..
    ···
  9. 159.
    0
    yıldıray
    sonunda ismi ile müsemma yıldıray'ın yazısını yazabileceğim için mutluyum. aslında bunu yapmak için gereken tek şey azimdi.ama bende azdır.o yüzden 2 hafta oldu yazmaya karar vereli ve gece (nedense) kafam iyi olmasaydı hiç yazamayacaktım.
    - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

    stop the vechile at once or else we shoot!
    hayatımda önemli yeri olan bir cümledir yukardaki. yıldıray'da bana bu bilinç altımda yatan cümleyi anımsattı. zira kendisi bu cümlenin içindeki saklı ruh ile doğmuştur. çünkü okulda daha güvenlikçi bile değilken soruları çalmaya çalışanları durdurmuştur. yani bu adam yeni değil eskidende fahri güvenlikçi sayılırdı okulda.

    güvenlikçinin varlığından haberdar olunca içimden oh ne güzel içerde nöbetçi olacağım demiştim.
    sabahta oturdum içeri bir güzel, ancak ikinci dersten sonra. musa gel sen bakayım diyip. elime nöbet defterini verip beni onun yanına yollaması. günüm için bir kırılma noktası oldu...
    napcam onla ben ulem... aldım kitabımı,
    kulübeye girdim
    -merhaba.
    -merhaba(bu burada ne arıyor bakışı, bayağıda manidar).
    kitabımı masanın üzerine koydum.
    bir mp3 player sağlamış kendine kıro kıro şarkılar çalıp duruyor camın kenarında. konuşmaya başladık
    -musa hoca yolladı bıdı bıdı.
    -nerelisin vs.
    öyle klagib konuşmalardan sonra.ta içerden sandalye getirdim kendime.
    sonra memleketimden i̇nsan manzaraları'nı okumaya çalıştım. ancak mümkün değil. adam konuşmak istiyor ki zaten onunla aynı ortamda kitaba dikkatini veremiyorsun.
    -ee anlat.
    !!! (evet haklıydı kös kös oturamazdık ancak neden benden bekliyordu ilk atağı)
    ne anlatayım diyerek başladım sonra konuştuk.
    -baban ne iş yapıyor?
    - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
    uzun bir sessizlikten sonra nazım hikmet'in kitabını aldı ve ilk sayfaya baktı
    -... düşündü(m)
    -... düşündü(m)
    -
    -
    -
    -i̇şsiz kalırsam diye düşündü(m)
    israrla cümlelerin sonuna m eklerek okuduktan sonra bir anlık hırs gibi bir duyguyla bıraktı kitabı.
    -bu ne diyor .muğa koyam.yok işşiz kaldım diye düşündüm yok parasız kalırsam diye düşündüm.yok şöyle yok böyle dedim.bir de bunu kitap diye basıyorlar .muğa koyim.
    (eskiden çocuklarda gözlemlediğim şeydir; kendilerine karışık bir soru yöneltip zorlanacağı seçenekler verirseniz sonuncusunu söyler.en net o aklında kalmıştır, işte yıldıray'da sondan başlamıştı kitaptaki cümlelere) yıldıray'a zor gelmişti anlaşılan.o süper kahramanların değil normal halkın hikayesini anlatıyor demeye kalksamda hevesim kırıldı. diyalektik yapıp günümüz ekonomisinden başlayıp sosyalizmin ne kadar mantıklı olduğunu anlatma hevesimi, artık elindeki sakarya dershaneleri yazan bardağı görünce topukları popsuna değerken gördüm. anlamayacaktı.
    tenefüs ve öğretmenler, gelip geçen öğretmenler. sigara içen öğretmenler.
    i̇lginçtir ki cumhur hocada kapı dışarısına çıkarken, durdu bana baktı 1 yıl sonra ilk kez konuştuk galiba, cümlesi buydu;
    -kilo almışsın sen.
    ne diyo lan bu dedim içinden şaşkınlığın titrekliği vardı sesimde.
    -evet hocam son zamanlarda sürekli alıyorum
    dedim.o şaşkınlık saçmalatmış beni.ne demiştim ben lan?
    - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
    yine sessizce duruyordum,
    -hadi çay getirde içerlim karşılıklı.bak rica ediyorum ha(!)
    parantez içindeki ünlem konuşma esnasında bu kadar beliremezdi herhalde insanın karşısında.
    -geçende çay içtim burada.aç aç ,cır cır olmuşum .muğa koyim.
    sonra çayı içerken fıkra anlatmaya kalktı.
    -vücuda başkan seçiyorlarmış beyin ben olcam demiş mide ben olcam demiş g.t ben olcam demiş. sence kim başkan olmuş?
    -g.t olmuş
    -nerden bildin?
    -tahmin ettim.
    -anlatayım o zaman sana;
    şimdi, vücuda bir başkan seçeceklermiş beyin demiş ben başkan olcam mide demiş ben başkan olcam göz demiş ; hayır ben başkan olcam penis demiş ben başka olcam züt demiş ben başkan olcam.
    sonra beyini başkan seçmişler sonra züt demişki sıçmıyorum ulan!
    1,2 gün olmuş mide ağrıyor göz yaşarmış sonra tamam demiş, g.tü başkan seçmişler.
    yaa , işte züt başkan olursa böyle herkes mutlu olur.
    (burdan halkın onun sayesinde mutlu olup oyunu kazanan hükümete selam eder, bu hikayeyi onlara güvercin misali uçururum).

    - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
    bu adam iki yüzlü birde;
    dışarıya küçük bir kız çıkıyor bir baba şefkatiyle
    -kızım kapıyı kpatırmısın
    sonra kız duymadı gitti,ve yıldıray homurtulu sesiyle
    -duymadı .muğa koyim.

    - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
    arkadaşım yanıma gelmişti , konuşuyorduk, yıldıray'ı soruyordu. elinde tesbihi vardı.
    dedim sok şunu cebine yanıma öyle dolaşma takmadı. tespihi çekerken mırıldanıyordu.
    -sübhanallah sübhanallah (2 kız geçiyor) sübhanallah gelde vurma sübhanallah...
    -:s
    bu konudayorum yapmıyorum...
    sonra gitti, sıkıntım vardı ,gideremedide.
    köşeye geçtim. öylesine okulun duvarına yaslanmış çarşamba lisesine bakıyordum.
    o an ekin ile cemre geçti sonra 5,6 adım geçtiler beni,
    -aykut'la konuşabiliriz
    yaklaştılar
    -naber?
    -sıkıldım.
    gün için klagib konuşmalar herkesle olan yıldıray vs.
    -telefonu var mı?
    -var
    -modeli ne?
    -eee
    -1g mi?(gülmeler)
    o kargaşada zorla iki yüz eeelli dedim.
    yıldıray belirdi bişiler diyerek.
    ve bir yalnızlık...

    yalnızlık

    bu dünyada farklı olacaksan bunun yolu inançsızlık değil. tabi ki türkiyede farklısındır ama inançsızlık farklı olmak için olmamalı. insan kendi kendine yetebiliyorsa farklıdır.
    insanın sosyal olma çabası tamamen korkularındandır.
    hayvanların sosyalliği tehditler ve yaşama çabası nedenlidir.i̇nsanın sosyal olma sebebi;
    düşünmesi ve düşünürken içine düştüğü korkuları ve içindeki tehditleridir.bu normal tehlikelerden daha büyüktür ve insan hayvanlardan çok daha sosyaldir.
    peki bu kadar yazdı ,buraya kadar okuyan olacağını mı düşünüyor yazar?
    hayır.
    zaten yazarın buna ihtiyacı yok
    Tümünü Göster
    ···
  10. 160.
    -1
    beni bende demen bende değilim, bir ben vardır bende, benden içerü
    ···
  11. 161.
    -1
    @ 135 toplumsal gerçekçilik.
    ···
  12. 162.
    -1
    memleketim derdim. trumm tırassslayarak.
    ···
  13. 163.
    -1
    ama hiç durmadım.
    ···
  14. 164.
    -1
    neden diye sordu öteki.
    ···
  15. 165.
    -1
    sen sabitsin. ötekisin dedim.
    ···
  16. 166.
    -1
    aynen kimi sözlük yazarları gibi, dedi selim ileri, söze karışarak. üstelik devam etti.
    eksi kalitesi yok.
    ···
  17. 167.
    -1
    o anda meclis tv ekip arabasının amiriyle geldiğini görünce, olay mahallinden uzaklaştım.
    ···
  18. 168.
    -1
    fakat yüz metre ileride, ekibiyle birlikte bıyıklarını henüz kestirmiş, cerrah'ı -cellalettin- gördüm.
    ···
  19. 169.
    0
    selam, dedi.
    ···
  20. 170.
    0
    ben de yabancılık çekmesin diye,
    aleyküm selam dedim.

    nereye böyle diye sordu.
    ···