-
1.
+13 -2gecenin ağırlığı gözlerime vurmuştu direksiyon başında uykumla savaş halinde evime
gidiyordum saat gece 11 civarları. sokak lambası altında yaya geçidin de beliren bir beden
benim tüm dünyamın değişmesine neden oldu . nasıl anlatılır savaşlar, barışlar , en büyük
aşklar... karşıdan karşıya geçmeye çalışan sarhoş, yalnız bir beden beni kendine aşık etti.
arabadan indim düşmek üzere iken sol dirseğinden kavradım azda olsa kendine geldi , bana
bakıyordu farların parlattığı dolu gözlerle , ağladı ağlayacak. sarı kısa küt saçları hafif
kabarık, gözlerinin önüne düştü alnını yasladı omzuma öyle kaldı tek bir kelime etmeden.
omzundan kavradım arabaya geçtik. konuşacak durumu yoktu evime zütürdüm . evimde tek
kalıyordum yavaşça kanepeye yatırdım, ne filmlerdeki gibi gözlerim kapalı üstünü
değiştirdim ne de kendi yatığıma yatırıp üstünü örttüm. öylece bıraktım. sadece yatağıma
yatıp uyumak istiyordum... uyudum. sabah gün ışığı penceremden süzülürken kalktım erken
kalkmayı alışkanlık haline getirmiştim zaten. işim yok. çalışmıyordum. zengin bir ailenin tek
çocuğuydum üniversiteyi de dondurmuştum. sabah 7 suları kalktım ismini bilmediğim ona
fiziksel güzelliğine karşı pozitif duygular hissettiğim o sarı saçlı kız bıraktığım gibi yatıyordu
hiç dokunmadım . sessiz adımlarla mutfağa yöneldim güzel bir kahvaltı iyi bir günün
başlangıcı olur hep. kahvaltıyı hazırladım ve büyük an gelmişti benim için , uyuyan prensesi
uyandırmak. yanına gittim peki ya ne diye seslenecektim diye düşünürken gözlerini açtı
aniden, ben sanki uyurken onu izliyormuşum ambiyansı vardı, şaşkın soru işaretleri ile dolu
uykulu bir yüz bana bakıyordu öylece. ufak bir tebessüm ettim o tatlı bakışlara ve sırtımı
dönüp mutfağa yöneldim bir yandan “kahvaltı hazırladım lütfen bana eşlik edin" dedim hoş
bir ses tonuyla. -
2.
+6dönüş yaptığım gibi eylülün yanına gittim. sarıldık öpüştük tıpkı eski günler gibi
onsuz tek bir nefes bile haramdı eylülüm tek aşkım. ailemde eylülü öğrenmişti tanışmak istiyorlardı
biraz toparlanınca pgibolojimiz düzeline eski günlere dönünce bu konu hakkında eylüle ailemin senle
tanışmak istediğini söyledim eylül çok sevindi yüzünde güller açıyordu bende onla beraber hayata
daha sıkı tutunuyordum. eylül çıkılması zor bir yokuştu beni çok yordu o yaşadıklarımız ama pes
etmedim eylülü hep sevdim tanışma günü geldi çattı çocukluğumun geçtiği o eve uzun zamandır
gitmemiştim ailemden ayrılmış kendi hayatımı sürdürüyordum. eylül heyecanlıydı evimiz lüks üzerine
kurulmuş müstakil bir ev zenginliği yansıtıyor ama ben hiçbir zaman paraya önem vermedim hiç
kimseyi para yüzünden kırmadım zaten yaşam standartlarımda lüks değildi bana yetiyordu her ne
kadar paraya önem vermesem de yine her şeyin ucunun para olduğunu biliyordum. kendi paramı
kazanmıyor ailem sayesinde geçiniyordum... -
3.
+6Evet beyler bu akşam başka part atmıcam yarın bayram eğer bu akşam yazabilirsem yarında bir kaç part atmaya çalışırın bide ölü gibi durmayın mq duvara anlatıyomuş gibi oluyom ses verin
-
-
1.
0underrated kalmış bu ya gelsenize.
-
-
1.
0Anlamadım mq underrated ne demek
-
2.
0değeri bilinmeyen :d
-
1.
-
1.
-
4.
+5ben bunları düşünüyordum bunları
biliyordum ama eskisi gibi olamıyordum şiddete meyilliydim yine otelde eylüle sarkıntılık eden birini
dövdüm o tatilde çocuğun aslında bir suça yoktu genç kanı kaynayan bir çocuktu kızlarla muhabbet
etmek isteyen eylülü de yalnız bırakmıştım o arada bu genç eylüle sarkıntılık yapmış ben bu ikisini
görünce yine deliye döndüm çocuğu oracıkta dövdüm ama pişmandım ben ne yapıyordum ben
kimdim kıskançlık sinir öfke kin hemen kendime bir çözüm yolu bulmalıydım kendimi düzeltmeliydim
bu olaydan sonra otelden çıkmak zorunda kaldık tatil bitti evimize döndü eylül tatilde yaşananlardan
dolayı bana kızgındı ama belli etmemeye çalışıyordu.. -
5.
+530 dk sonra iki part daha
edit: okuyan varmı len -
6.
+5eylül bana iyi mi geliyordu yoksa kötümü kolera nın sözleri akılma geliyordu sen güldürdün beni ağlattın yaktın beni gül mü diken mi bu zakkum
mu şeker mi çok sevdiğim bir şarkı hep öyle kalacak... hepsi bir kenara eylüle çok bağlıydım çok
bağlanıyordum ama bu böyle olmazdı bir karar aldım kendimce ve bunu eylül ile konuştum ondan bir
hafta izin istedim kafa dinlemek için tüm bu olanların bana ağır geldiğini anlattım şehir dışına çıkıp tek
başıma düşünecektim eylül ile beni kendimi hayatı ailelerimizi uzun uzun düşünecektim doğru mu
yapıyordum eylülden izin aldım ve 1 haftalığına şehir dışına çıktım bir otele yerleştim o otel
odasından hiç çıkmadım 3 gün zaman akıyordu çok hızlı bir geleceğim vardı artık bir çizgi
belirlemeliydim sadece 3 gün düşündüm ve eve döndüm erkenden.. -
7.
+5kahvaltıma başlamak için onu beklerken kulaklarımı tırmalayan kapı sesini
işittim. masadan kalkmadım sadece neden gitti ki diye ufak bir düşünce yoğunluğuna daldım
çayımı yudumlarken... ben çok rahat bir insanım kişilik olarak ruh olarak hiç bir şeyi kafama
takmam, kimsenin peşinden koşmam, kimseye kendimden çok değer vermem. kolay kolay
sinirlenmem de... tam 3 hafta geçmişti onu görmeyeli ta ki bir barda karşılaşıncaya kadar.
yanına gittim içki aldım. hiç sesini duyamadığım prenses en sonunda konuştu “sen kimsin ? "
diyordu sitemkar bir sesle ben ise gözlerine daldığım kalbimde hissettiğim benim olmasını
istediğim o kadına bakıyordum öylece . gözüme daha da güzel gözüküyordu baktığım
saniyeler arttıkça. neden öyle bakıyorsun dedi çok güzelsin dedim hafif bir çakır keyfim vardı
sen sarhoşsun dedi. evet dedim konuşamayacak kadar sarhoşum evimin yolunu
hatırlamıyorum ve birinin omzunda uyuya kalacak kadar sarhoşum beni de sen bu akşam
misafir et dedim ufak bir tebessüme karşılık verilen bir tebessümle . en derin denizim
benliğimi bana unutturan hiç sevginin bu yanını tatmadığım aşk beni mi bulmuştu. o akşam
güzel bir sohbet ettik ne numarasını sordum ne ismini ne de o benimkileri sadece konuştuk
öyle havadan sudan. o bara her gün gitmeye başladım her gittiğimde gözlerim onu arıyordu
hiç içmediğim kadar içtim bazı akşamlar onu göremeyince. bir yandan her karşılaşmada yine
konuştuk haftalar geçti konuşmaya devam ettik ne bir arkadaş olarak ne bir tanıdık ne bir
sevgili. iki isimsiz olarak konuştuk hep. günlerden salı hiç unutmam bir değişiklik yapıp sahil
kenarına geçtik işte orda her şey başladı. -
8.
+5Beyler ben yazıyorum okuyan kendisini belli etsin veya etmesin gibimde değil hiç okunmasa bile yazacağım
-
-
1.
+1Bu cümleler beni benden aldı reis. Bu nasıl kararlılıktır hll
-
1.
-
9.
+4o akşam ona ismini sordum ikimizin de konuşacak
bir şeyi kalmayınca. ismin ne dedim biraz bekledi eylül dedi. ardından peki ya senin ki diye
ekledi bir yandan birasını yudumlarken... ufuk dedim bende öylece birbirimize baktık
bakışlarımız aşka aşkımız dudaklarımızda buluştu. sağ elim kulağını arkasında dakikalarca
öpüştük bazen soluklanıp gözlerinde kayboldum. bazen elleri sardı bedenimi. yoktu tadı
yaşamın nasıl yaşıyordum o yokken. her yanım eylül olmuştu kendimi düşünmez olmuştum -
10.
+4Gençler sizin için bu akşamda uyumucam yazacam len yarın seri partlar atarım
-
-
1.
0biREZırz
-
1.
-
11.
+4eylül uyanmıştı konuşma şansı yakalamıştım ne konuşacaktım ne anlatacaktım yapmam
gereken şey hep moral vermem gerekiyordu yüzüne gülmem ama konuşamıyordum bile
ki kelimeyi zor bir araya getiriyordum yapmacık gülüşler istemiyordu dudaklarım gözlerim ağlamak
istiyordu eylülle konuştum kendimi toparlayıp yeniden hayata döneceğinden bahsettim biraz
sevgimden hep güzel şeyler anlatım hiç yüzü gülmüyordu ameliyat olacaktı o ameliyatta iken bir çok
kez öldüm sanki günlerce uyumamıştım dalmışım çıkmasını beklerken bir köşede sızmışım.
uyandırdılar beni ameliyat bitmiş doktor iyi geçtiğini söyledi kemoterapi gördü daha sonrasında bana
düzelecek diyorlardı ama günden güne eriyordu sanki eylülüm kemoterapi saçlarını dökmüştü hani o
aşık olduğum saçlarını her telini kokladığım zaman bu sefer katili mi olacaktı eylülün yoksa devası mı.
ah ben ayağımda pranga bir yere kıpırdayamıyordum ağzım bağlı bağıramıyordum hissediyordum
sadece hissizliğimi yıprandım o hastanede yıprandım 2 ay geçmişti eylül kemoterapiden güzel sonuçlar almıştı -
12.
+4izin vermeli miydim devam etmesine dudaklarının sıcaklığını hiçbir iklimde hissetmedim
içimi ısıtan izin verdim o akşam beraber olduk ilk benim olmuştu bakireydi işte o an anladım
doğru kişiyi buldum evleneceğim . ben yavaş yavaş evlenme planlarımı kafamda kurmaya
başlamıştım . espirili söz sanatları ile bunu eylüle de aktarıyordum her güldüğünde aşk saçar
mı bir insan , saçıyordu... orta dereceli bir ailenin tek kızı bende zengin bir ailenin tek çocuğu
aramıza hiç bir zaman para girmedi evet evim vardı ama sadece bir apartman dairesi evet bir
arabam vardı ne lüks ne pahalı istersem daha iyilerine sahipte olabilirdim ama bana yetiyordu
gözüm tok . -
13.
+4benim evleneceğim kız eylül müydü
hep düşüncelerimde bu vardı acaba doğru insanı bulmuş muydum bu sorunun cevabını ilk
benimle olduğuna öğrendim ikimizde içmiştik deliler gibi eylül sarhoştu bende sarhoş taklidi
yapıyordum . dans edelim dedi sting shape my heart ı açmıştım güzel bir şarkı hemen
arkasından evanescence secret door ruhumu dinlendiren kafası boynumda elleri omzumda ben
ona sarılarak dans ediyorduk öylece. kafasını kaldırdı gözlerime bakıyordu daha önce hiç
bakmadığı gibi öpmek istiyordu daha önce hiç öpmediği gibi... -
14.
+4eylülsüz dayanamıyordum
kararımı vermiştim zaten hayatımı düzene sokmak üniversitemi bitirmek daha sonra iş sahibi olmak
ailemden yardım almadan hayatımı sürdürmek eylül ile evlenmek istiyordum. ama ilk hedefim eylüle
evlenme teklifi etmekti ve bu konu hakkında yoğunlaşmaya başladım hayatımın kadınına en güzel
evlenme teklifini etmek istiyordum ama aklıma hiç bir şey gelmiyordu hep klagib şeyler geliyordu ve
daha sonra ilk karşılaştığımız ona aşık olduğum onu ilk gördüğüm yer aklıma geldi bir sokak
lambasının altında bir yaya geçidi hiç bir lükse gerek yoktu herkesin içinde bağırarak diz çökerek ona
evlenme teklifi etmeme gerekte yoktu türlü organizasyonlar yapmamada kimse olmayacak gece saat
11 de ben ve eylül. o sokak lambasının altına diz çöküp ama fısıltıyla benimle evlenir misin diyecektim
iki elimde bir yüzükle. neden hiçbir organizasyon yapmıyorum diye sorarsanız işte bu gerçek benim
hayatta sadelikten yanayım rahatım kafaya takmam kimse gibi olmam hep kendim olurum... -
15.
+4en güzel zamanlarımdı... bir
akşam eylül uyumuş ben kitaplar aleminde kaybolmuşum cümlelerin ardı arkası kesilmeyen.. o akşam
telefonuma bir mesaj geldi anlam veremedim sadece eylülden ayrıl enin için kötü olur yazıyordu ilk
aklıma cenk geldi ama buna cesaret edemezdi zaten telefon numarası da o değildi. sen kimsin diye
mesaj attım ve daha bir sürü ama cevap gelmedi. aradım açmadı eylüle hiçbir şey söylemedim aradan
bir hafta geçti yine aynı numaradan bir mesaj daha son kez söylüyorum eylülden ayrıl yazıyordu yine
cevap yazdım yine cevap gelmedi anlam veremiyordum. bu konuyu eylül ile konuşmaya karar verdim
bir hata yapıp eylülü kaybetmek istemiyordum. kendimi kurdum eylüle bu konuyu nasıl anlatacağımı
düşündüm ve bir akşam eylüle mesajları gösterdim hiç bir tepki vermedi şaşırmadı meraklanmadı
geçiştirici cümleler kurdu numarayı tanımadığını büyük ihtimalle bizi kıskanan birinin yaptığını
vurguladı ama ben gözlerinden anladım bir gariplik olduğunu bana yalan mı söylüyordu... -
16.
+4artık birbirimizi tanımaya yönelik konuşmalar yapıyorduk . birbirimize sevgi sözcükleri
söylüyorduk ardı arkası kesilmeyen . her gün beraberdik o üniversite okuyordu .ben
bırakıyordum . ben alıyordum bir tek gecelerimiz ayrıydı o zamanda hayallerimi süslüyordu.
nasıl olmuştu nasıl bu duruma gelmiştik ikimizde farkında değildik. günler birbirini kovaladı.
eylül ün arkadaş çevresi iyi hayat standartları iyi dersleri iyi hiç bir sıkıntı yoktu. eylül
kusursuzdu konuşması bile beni ona daha çok bağlıyordu. her gece telefonla konuşurduk. bir
akşam ona ulaşamadım beni aramadı mesajlarıma yanıt vermedi. endişelendim atladım
arabaya kaldığı kız yurdunun kapısına dayandım . tüm yurdu ayağa kaldırmak üzereydim ki
telefon geldi. eylül arıyordu . anlattıkları kanımı dondurmuştu. o sakin rahat halim gitmiş
deliye dönmüştüm. üniversiteden bir çocuk bunu uzun zamandır rahatsız ediyormuş. bugün
köşeye sıkıştırdığını tehditkar cümlelerle taciz ettiğini anlattı eylül. insanlar nasıl cinnet
geçiriyor o an anladım . ismi cenkmiş öğrendim takıldığı mekanlara hatta soy ağacına kadar
öğrendim tek isteğim cenk i bulup yüzünü asfaltla birleştirmekti . takıldığı mekanları teker
teker gezdim elimde ona ait sadece bir fotoğraf vardı -
17.
+3cenaze için eylülün memleketine gittik ağlıyordu
eylül gözyaşlarını tutamıyordu bende ağlıyordum hiç tanımadığım biri öldü diye değil eylül ağlıyor
diye işte o kadar çok seviyordum. eylülün bu olaydan sonra hayat enerjisi düşmüştü yüzü biraz
solgundu ama hep gülüyordu o bana yetiyordu. evlenme teklifim için eylülün bu acıyı unutması
lazımdı zamanın sonsuz kollarına bıraktım . en büyük katil sayısız can alan insanları üzen katillerin en
acımasızı zamandır ama her şeyin çözümü de zaman her derdin devası da. -
18.
+3keşke o
akşam hiç yaşanmasaydı derim kendi kendime keşke göstermeseydim o mesajları o akşamın
sabahında uyandım yanımda bir boşluk vardı eylül hep benden sonra uyanırdı kalktım mutfakta yoktu
salonda da seslerime cevap vermiyordu tüm odalara baktım her odada adımlarım daha da
hızlanıyordu ama evde yoktu aradım telefonu kapalı mesaj attım markete gidebileceğini düşündüm
bekledim bekledim... gitmişti ama nereye 2 saat haber alamadım dışarı çıktım her yeri gezdim
gidebileceği her yeri yoktu ama nereye gitti habersiz sabahın köründe içimi bir korku kapladı beni terk
mi etmişti düşünceler girdap oldu onsuz 1 hafta geçirdim ailesini aradım sadece halini hatırını sordum
eylülün gittiğinden bahsetmedim çaktırmadım ama evine de gitmemiş tüm arkadaşlarını buldum ama
yoktu gözlerim hep ağlamaklı geceler uykusuz geçti ne bir haber ne bir ipucu.. hayat bana zindan
olmuştu her gece soğuk suyla duş aldım akan sular gözyaşlarıma karıştı... -
19.
+3açlık savaşları göz ardı edilir tokluk savaşları vardır dünyada herkes daha fazlasını ister her
zaman ben öyle olmamaya çalıştıysam da hep ... bilmiyorum arkadaşlar bilmiyorum sadece bir
kaos.. insanlara basit gelse de. bir kaos... eylülün elini daha sık tutmaya başlamıştım biliyordum bana
ihtiyacı olduğunu parmakları elimi kavrardı sıkı sıkı bazen iki eliyle daha da sıkı hiç gitmeyecekmiş gibi.
eğer bir rüyaysa hiç uyanmayalım isterdim birlikte ölelim uykumuzda yinede uyanmayalım... -
20.
+3Akşam üzeri 3 part daha atarım rez leri alın
beyler okuduğunuzu belli ederseniz bende partları atarım okuyan yoksa sonra atacam partlar hazır kendinizi belli edin
başlık yok! burası bom boş!