1. 1.
    0
    Bizim çocukluğumuzda annelerimiz çalışmazdı.
    Okuldan eve geldiğimde boynumdaki anahtarla kapıyı hiç açmadım.
    Hatta Babamın bile anahtarı yoktu.
    Annem evimizin bir parçası gibiydi, hep evdeydi.
    Her yere birlikte giderdik, zaten öyle çok da gidilecek bir yer yoktu ki. . .

    En büyük eğlencemiz sokaklarda oynamaktı.
    Sokakta oynamak diye bir kavram vardı yani.
    Cafelerde, alış veriş merkezlerinde buluşmazdık.
    Okula arkadaşlarımızla gider, birlikte çıkar, oynaya, zıplaya yürüyerek gelirdik.

    Servis falan yoktu. Ayakkabılarımız eskirdi.
    Hatta öyle olurdu ki; çantalarımızı kaldırımlara koyar oyuna bile dalardık.
    Annelerimiz bu durumu bildiklerinden kardeşlerimizle bizlere ekmek arası bir şeyler hazırlar gönderirdi.
    Mahallemizdeki teyzeler Annemiz gibiydi.
    Susayınca girer evlerine su içerdik.
    Ya da pencereden bize bir sürahi bir bardak uzatırlar, hepimiz aynı bardaktan kana kana içerdik.
    Kısacacı evine gidip gelen elinde mutlaka yiyecekle dönerdi.
    Anneleri o arada çocuğuna verdiği şeyden bizlere de gönderirdi.
    Bu bazen bir kurabiye, bazen bir meyve olurdu.

    Cebimizde harçlığımız olduğunda düşmesin diye çıkarır çantamızın üstüne koyar oyun bitince geri alırdık.
    Çok garip ama kimse almazdı. Sokaklarımız evimiz kadar güvenli idi.
    Düşünce kaldırırlar, kavga edince barıştırırlardı bizi...
    Polisler gelmezdi kavgalarımıza, zabıtlar tutulmazdı.
    Sonra kavgalarımız da öyle ustura, falçata ile olmaz,
    onlar nedir bilmezdik bile, asla kanla falan da bitmezdi,
    en fazla saçlarımızdan çeker, hayvan adları sayar, tekme atar, yine oyuna dalardık.

    Birbirimizin suyundan içer, elmasına diş atardık.
    Misket oynamaktan parmaklarımız kanar yine de mikrop kapmazdık.
    Azar işitip, acillere taşınmazdık.
    Düşerdik ekmek çiğner basarlardı alnımıza, oyuna devam ederdik.
    Röntgenlere, ultrasonlara girmezdik.

    Ben bizim çocukluğumuzu çok özledim.
    Sokaklarımız ruhsuzlaştı sanki.
    Komşumu tanımıyorum ama evinin camında,
    temizliğe gelen kadını haftada bir görür kolay gelsin der konuşurum.
    Onun dışında orada kim oturur hiç bilmem.
    Evimizi kendimiz temizlerdik, kapı silmece ;
    bilmem kaç kuruş hepimizin elinde bezler güle oynaya bitirirdik işleri.
    Evlerimiz var, içinde yaşayan yok.
    Parklarımız var, içinde oynayan çocuk yok.
    Ama her yıl sökülüp yenilenen kaldırımlar, lüks binalar,
    ışıl ışıl vitrinler, girip çıkan yapay insanlar...
    Ruh yok, buz gibi buz, bu biz değiliz..
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    0
    iyiki o devrin çocuguyum lan , duygulandırdın ırısıpı al şukunu
    ···
  3. 3.
    0
    bu yazıyı yazan ağır şakirt.
    resmen kadınların çalışmasını protesto etmiş
    ···
  4. 4.
    0
    bizim çocukluğumuzda annemiz öyleydi arkadaşım tabiki çalışsın okusun kadınlar araba sürsün başbakan olsun başkan olsun hiç bir şekilde karşı olmam hatta desteklerim
    ···
  5. 5.
    0
    ulan utanmasam topumu alıp aşşağıda top sektirmeye ineceğim sabahları. bu çocuklar niye oynamıyor lan artık ?
    ···
  6. 6.
    0
    metin2 kasıyo huur çocukları
    ···
  7. 7.
    0
    neslinizi gibim huur cocuklari simdi biri ben darbe görmüs adamim derse onun anasini giberim
    ···
  8. 8.
    0
    panpa teknoloji çağı birgün gelicekti ve geldi işte teknoloji geliştikce insanlar asosyellğe vurdu dolasıyla artık komşumuzu ble tanıyomuruz
    ···