8 senelik ilişkim gerçek sözlükçüler gelsin

neyse devam ediyim akşam girerim konuya.
özgenin fiziksel tarifini yapayım bare.170 boylarında esmer dediğim gibi, gamzeli,uzun saçlı, yüz ve vücut hatları uç nokta olan bi kızdı.
günler geçti özgeyi evine bırakır hale gelmiştim ama hala sevgili olmayı aklımızdan geçirmiyorduk çok iyi arkadaştık. kanka laflarından hiç hoşlanmayan ağırbaşlı bir kızdı o.cıvıklıgı sevmeyen ama eglenmeyı de bılen biri.

panpa hızlı yaz

günler haftalar geçti ,özgeyle ilişkimiz gitgide güçleniyordu. artık arkadaşlarımızı bile aksatır olmuştuk. herkes bize gıpta ediyor okulun en yakışıklısıyla en güzel kızı sevgililer diye dedikodular yayılmaya başlamıştı bile. bende artık galiba özgeyi sevmeye başlıyordum ama özgenin aklında en ufak birşey olmadıgından emın gıbıydım. sömestr tatilinden önce okulun son günü okul dagılınca kenara çekip 'özge seni seviyorum' dedim onun tepkisini hiçe sayarak. özge donup kaldı hiçbirşey demeden koşarak gitti.ve ben aklını gibeyim bilal deyip aptallık yaptıgımı dusunmeye baslamıstım. sömestr tatilinin ilk haftasında hiç konuşmadık özgeyle, hergün mesajlaşmamıza ragmen.2.haftanın ilk günü mesajını gördüm.'era kafeye gel diyordu. gittiğimde o muhteşem güzelliği bi seviye daha artmış gibiydi. korkarak otrudum masaya, beni neden seviyorsun dedi. bende bir müddet şaşkınlıktan sonra sen olduğun için, sorulurmu ki böyle bir soru bir anlık duygu değil benimkisi seni seviyorum seni seviyorum dedim.o da bu laflarımın üzerine bende seni seviyorum bilal dedi ve ayaga kalkıp birbirimize sarılıp ağlamaya başladık. neden agladıgımızı bılmıyorduk ama uzun suredır kendımızı tuttugumuz icindi heralde. bunlar daha sevinç gözyaşlarıydı hikayenin sonundaki gözyaşlarının aksine.

Aglarken kolasına attıgım ilaçla attım eve verdim yannanı eline verdim yaragı beline şimdi çoluk çocuk çıkarıyor

reserved yaz panpa okucam sonra

o günden sonra her günümüz birlikte geçti okulda da kimseye söylemedik aşkımızı. buraları yüzeysel ve hızlı geçiyorum sonuna ulaşabilirsek eğer, inanmayacağınızı düşündüğüm olaylar olacak. günlerimiz böyle geçerken en fazla yaptıgımız şey birbirimize sarılmaktı.ama ikimizde daha fazlasını istiyorduk eminim. kimse ilk adımı atmıyor, tepkilerimizle yüzleşmek istemiyordu anlaşılan.bir gün ben özgeye çarşıya in gezelim dedim ve herkesin içinde elele dolaştıktan sonra onu evine bıraktım. görüşürüz hayatım dedikten sonra ses çıkarmayıp dudağıma küçücük masum bir öpücük kondurdu kalbimin deli gibi atmasına sebep olan. hiçbirşey demeden gülümseyip yukarı çıktı.

rezerved

o gün hiç mesaj atmadı hareketinden utanması sebebiyle heralde. bende rahatsız etmek istemedim ve ertesi sabah seni çok seviyorum meleğim diye bir mesaj attım.o da aynı şekilde cevap verdi ve ilişkimizin ağır günleri baş göstermeye başladı.yaz tatiline girince doksan günümün yetmişi onunla geçti. heryere gittik nerdeyse varolan herşeyi yaptık onunla eğlence ndıbına. yine hergün evine ben bırakıyordum ve bırakırken o masum tatlı öpücüğünü dolgun dudaklarıyla bana veriyordu. benim kalbim yerinde durmakta zorlanıyordu onun için.onu çok seviyordum belki de herşeyden çok. okul başlamasına az kala ailesi iş nedeniyle bursaya taşınmak zorunda kaldı geçici süreliğine. haberi duyunca yıkıldım ama geri döneceğini biliyordum bi nebze rahatladım.

onu çok seviyordum herşeyden çok. kalbim yerinde durmuyordu onu hatırlayınca, canımı verebilirdim o güzel gözleri için. gitmeden önce konuşup vedalaştıktan sonra kalan 25 günün nasıl geçeceğini düşünmeye başlamıştım.bu 25 günde arkadaşlarla takıldım zaman öldürdük hep.15 gün geçmişti ve onların dönmesi gerekiyordu ve planladıkları gibi perşembe günü istanbula dönnmek üzere yola çıktılar.her dakika mesajlaşıyorduk bitanemle. yolun bitmesine az kala cevap alamamaya başladım. arka arkaya 10 tane mesaj attım nerdeyse fakat cevap yoktu. bende uyuya kaldı yada şarjı bitti heralde deyip üstelemeyi bıraktım

ertesi gün ve ondan sonraki...
hiçbir şekilde ulaşamadım özgeye ve tedirginlik başladı. özgenin en yakın arkadaşı olan çağla yı aradım ve kendisinden haber alıp almadıgını sordum
onunda haberi yokmuş özgeden.ben ulaşınca arayacağım seni bilal dedi ve kapattı.
dakikalarım saatlerim bir ömür gibi geliyordu geçmiyordu ondan habersiz zamanım.
ve o akşam 7 sularında telefonu açtıgımda aglayan çağlaydı.
ne oldu diye sormama izin vermeden olayı hıçkırıklarıyla anlatmayı başardı bana.tek diyebildiğim 'hayır' oldu.

titreyerek ağladım

evet inanması zor belki ama özgeler gelirken trafik kazası geçirmişlerdi, babasının durumu ağırdı.
telefonu kapatamadan kendimi yerde buldum.o gün hiç uyumadım ve çogu zamanımı aglayarak geçirdim.
ertesi gun arayan çağlaydı

+ bilal özge ve annesinin durumu iyiye gidiyormuş babası hala aynı.
- hastanenin adresini ver gidicem çağla
+ olmaz senin ne işin var orda bilal boşver başlarında annem var zaten
- ağzını yüzünü gibtirtme ver şu adresi

çağlanın annesi ile özgenin annesi çok yakın arkadaşlardı

hastaneye vardıgım zaman özgenin o halini camdan görüp düşüp bayılmışım. uyandıgımda hastanenın bır odasında yatıyordum.
devamı gece yazarım dinleyen olursa liseli çok amk

updullah rose amk gibim gibim hikayelere giriyosunuz burda kız ölüyo amk gibleyen yok

canım sıkılınca okurum belki amk sen yaz fazla sıçmadan ama : )

updullah rose amk gibim gibim hikayelere giriyosunuz burda kız ölüyo amk gibleyen yok

rezerved anlat panpa geve burdayıö

neyse çok uplanmasın bare amk anlatıcam gece şu veletler bi yokolsun

reserve aldım başlıyorum.

okurmuyum bilmiyom benim de böyle uzun bi ilişkim var bitti-bitiyor galiba rezervasyonumu alayım, bakarız