/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 176.
    0
    kaç kere dicem aa hadi 145. entry la bu
    ···
  2. 177.
    +5
    Beyler herkese iyi geceler

    Bugün çok yoğun bi gündü , dersler projeler finaller derken ancak gelebildim eve. Borçluyum size biliyorum. Ama sözüm söz yarın bütün gün hikaye yazıcam buraya.

    Affınıza sığınıyorum binler , bi gün mazur görün benide...
    ···
  3. 178.
    +3
    Günaydın beyler , bugün erkenden kalktım sizlere olan borcumu ödemek için daha kahvaltı bile yapmadan bilgisayar başına geçtim. 2 günün ekgibliği var , hızlıca hikayeyi devam ettirmek istiyorum. Bu arada 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayrdıbınızda kutlu olsun binler.

    Başlıyoruz...
    ···
  4. 179.
    +2
    Hiç odun bi sevgiliniz olmuşmuydu beyler ? Her yaptığınız kuru istemedende olsa basit bi şekilde savuşturan , kendisi kur yapmaya çalışırken işin içine sıçan bikız arkadaşınız ? Benim olmuştu , o kişi idilin ta kendisiydi. Yıllardır tanıdığım o şeker kızın içinden tam bir odun çıkmıştı , ama önceden tanımam ve tecrübemle onu yontacak kişide bendim; her ne kadar vakit geçecek olsada.

    Okuldan geldiğimiz bi akşam o ödevine başlamış ben gitar çalmakla oyalanırken beklemediğim bi anda mesaj gelmişti. içerik basitti , ama bu denli duygu yüklü bi mesajı ilk defa alınca mutluluktan çılgına dönmüştüm niyeyse. Tek yazan şuydu "Bebeğimm <3"

    Biliyorum , fazla ergence bi tepkiydi benimki Ama yıllarca bi kıza böylesine duygular besleyip karşılığını tam anlamıyla aldığınızda sizde böyle olabiliyosunuz. Yeni çocuğu olmuş bi baba gibi , hediye almış bi çocuk gibi... Ama bu mutluluk fazla uzun sürmedi , odunluk geldi ardı sıra diyelim. "Aşkımm <3" cevabından sonra gelen "Nasılsın aga" mesajı herşeyi yerle bir etmişti. Aga mı , aga... Aga nedir amk aga nedir. Ama olsun , adamakıllı yaşanan ilk ilişkisi olunca sineye çekebiliyosunuz , yani çekmeniz gerekiyo. Siz ilkisiniz , son olmak dileğiyle devam ettireceksiniz. Ve gün gelecek tüm bu yazılanlara gülüp geçeceksiniz. Hadi bu basit bi terim , aga. Daha kötüleride olmuştu. O konuya gelelim.

    Okuldan bunlara bi grup ödevi verilmiş , benim safımda iyi bi ders arkadaşı zannedip Ezgi'yi seçmiş yanına. Ders kimya , konu basit. Yardım edebilecek düzeydeyim yani. Ödevin yapılmasından bi gün önce idil'le msn'de konuşuyoruz (tabi olm , o zamanlar msn var amk). idil msn'e sıkça giren bi tip değildi , hatta sosyal medyayıda seven birisi değildi. Bilgisayara neredeyse hiç oturmaz , facebook'unu hiç kullanmazdı. Dururdu yani öylesine. O akşam konuşuyoruz , ödev tartışması falan yapıldı Ezgi'lere gideceğinden bahsetti. Bende bi katkım olsun diye "Aşkım yardım edilcek bişi varsa bende yardım edebilirim , sorun olmaz yani" demiştim. "Gerek yok bebeğim , biz hallederiz"li cevaplar geldikten sonra idil msn'den çıkacağını telefondan devam etmek istediğini söyledi. Normalde bi veda mesajı duygu yüklü ya da sevgi sözcükleriyle olur. idilin mesajı şuydu;

    "Hadi bebeğim görüşürüz , gömdüm"
    ···
  5. 180.
    +3
    Hayatımda şok olduğum ve kendi kendime sebepsiz yere dakikalarca güldüğüm anlardan bi tanesiydi beyler. Ulan ben kankalarıma bile bu denli bişi yazmazken en yakınım dediğim insan yazdı lan bunu , gömdüm dedi ve çıktı beyler hahahaha. Ulan şimdide güldüm ya , ne ilginç bi çiftiz amk.

    Sınıfıyla olan ilişkim dahada artmıştı , kızlarla daha samimi olmuş erkekleri kafalamıştım. Kanka muhabbeti dönüyodu çoktan , tek sıkıntı bu elemanların hepsinin sigara içmesi. Bende idil'de hiç sigara içmedik , nefrette ediyoruz. içilecek gibi değil yani , aynı ortamda bulunmak biraz rahatsız edici olsada koku açısından bi sene böyle geçecek artık.

    Ezgi son zamanlarda Oğulcan'a ağır yanlamaya başladı. Ezgi'nin giydiği saçma bi rugan ayakkabı vardı , Oğulcan sınıfıda bağlayarak tüm gün o ayakkabılarla taşak geçerdi , bizde katılırdık. Ama kız her ne kadar sinirlensede Oğulcan'ın zütünün dibinden ayrılmazdı. Gamze beni gördü , geldi konuştuk. Eski okuldaşız neticede , ama zamanında ona fena şekilde yürümemi hiç takmadı bile. O konu hiç açılmadı , idil'e de söylemeyecektir büyük ihtimal. Çok samimi arkadaşlar gibi takıldığımız idil'in gözünden kaçmış değil , tenefüste koluma girip pencere önünde konuşmalar , idil'den bahsedip gülmeler falan. idil kıskanmıştı belli , ama bilmiyodu ilkokulda beraber oluşumuzu. Açıklar rahata kavuştururdum sevgilimi , yeter ki zümrüt misali çakmak çakmak parıldayan gözleri sinirlice bakmasın bana. Ben herşeyin iyisini ayarlardım onun için.

    Dediğim gibi , Gamze'yle pencere önünde konuşurken koluma girdiği sırada konuşulan ilginç mevzular vardı. Öncelikle artık hayatında yeni birisi olduğundan bahsetti , adı Sezer. Çocuk sübyan , kızdan ufak yani. Ve ağır ergen tabii , bizde az farklı değiliz. Bi süredir birlikte olduklarını , mutlu sürdüğünü anlattı. Bende dinledim. Sonrasında konu idil ve bana geldi. Pek şaşırdığım konulardan bahsetti desek yeridir. Sordu önce "Abi siz nasıl bir araya geldiniz ?" Olanı biteni anlattım , şaşırdı. DEvam etti; "Ne bileyim , idil biraz gamsız bi kız , takmaz pek böyle şeyleri. Siz sürdürebilecek misiniz ki bu ilişkiyi ? Merak ediyorum" Aramızı bozmak için yapılan şeyler olamaz , olmamalı. Neden bozmaya çalışsın ki , asıl gamsız olan Gamze'nin ta kendisi. Zaten ateist , dini bi kaygısı yok , günah kavramıda yok. Ve tanıyorum onu , herşeyin iyiliğini isteyende birisi. "Neden yürümesin ki , şimdilik çok iyi gidiyo mutluyuz yani. Böyle gitmesi içinde elimden geleni yapıcam" Yine çok değişmeyen yüz ifadesiyle onaylar şekilde olup kol kola idil'in yanına gittik. Gözlerinden ateş çıkıyo desem yeridir beyler. Zil çaldı , idil'in yanından kalkıp görüşürüz dedikten sonra sınıfa çıktım. Ama o yol boyunca idil'in negatif etkisi peşimi bırakmıyo gibiydi. Akşama büyük kıskançlık var , uyandırayım...
    Tümünü Göster
    ···
  6. 181.
    +5
    Çıkışta yine birlikte gitmek üzere yola koyulduk. Ama bu sefer yeni arkadaşıda vardı yanımızda. Yeni denemez aslında , ilkokuldan arkadaşı buda; ilayda. ilginç bi tip. Hani şu her kelimesini uzatarak konuşan tiki tipler olur ya "yeaaa" gibisinden konuşan , onlardan. Onunlada tanışmış olduk , iyi bi kıza besliyo aslında. Ama kavgaya eğilimli bi kız , sevmedim bu yönünü. Demedi demeyin , 1 aya kalmaz sigaraya başlar bu kız.

    idil' sürekli Oğuz diye bi çocuktan bahsediyo; "Ay Oğuz'la yeniden konuşmaya başladık kızıım nasıl mutluyum bilemezsin. Yaz boyunca konuşmamıştık , nasıl değişmiş varyaa görmen lazım" falan. Kim acaba bu Oğuz diyip geçtim , idil'de tanıyosa bu çocuğu bi kıskançlık damarım kabarabilir tabii. Yol boyunca bunlar hakkında konuşunca ben figüran gibi yanda yürümek zorunda kaldım tabii , konuya dalıp daha yeni tanıştığım kızı kendime karşı doldurmak istemezdim.

    Evlere dağılırken bu sefer ilayda da bizimle birlikteydi. Evlerimizin karşılıklı olduğunu görünce idil'le "Kızııım ne kadar şanslısınız siz yaa , enişteylede yakınmışsınız" diye güldü. Bende gülümseyip kızları yolcu ettim. Pek sevmedim ya ben bu kızı , bi garip.

    Akşam oldu , idil'den beklenen o mesaj geldi

    "Bu akşam yazmayayım istersen , Gamze'yle konuşacakların vardır falan rahatsız etmeyeyim -.-"
    ···
  7. 182.
    +4
    Haydaa başlamıştık tribe iyimi. Beklediğim şeydi , güzelde kıvırabilirdim. Ama kıskanılmak çok hoşuma gitmişti , hiç kıvırasım yoktu. Aksine devam ettirip inadına gidesim vardı. Bu seferde işler büyüyebilir ama , o cesareti göremiyorum kendimde. Neyse , nabza göre şerbet vermeye devam edicez napalım.

    "Olurmu aşkım hiç öyle şey , seninle konuşucam tabii"
    "Yok eve giderkende birlikte gidin isterseniz , koluna girer falan. Yakıştınızda bence -.-"

    Yakışmışmıydık lan harbiden , şerrefsizim geçen seneden benim aklıma gelmişti ahahaha

    "Saçmalama bebeğim , sen varken başka kim yakışabilir benim yanıma. Tribi sürdürme lütfen , nasıl geçti senin günün anlat bakim dinliyorum"

    Konuyu bi şekilde değiştirmiştim , ama bu burda bitmemişti tabii. Daha çok tribini yicez. Of sevgilim of , kıskanılmicak kızları kıskanıyosun ya.
    ···
  8. 183.
    +3
    Ertesi gün 1. ayımız olucak , yüksek bi enerji büyük bi heyecan var içimde. Bu potansiyelle güzel işler çıkarmam lazımdı , mesaj olur resim olur bişi olur. Değer veririm böyle şeylere bilirsiniz.

    Ertesi gün cumartesi , kursa gidicek uyandırmam lazım. Yine her zamanki görevimin başına geçip sabahın köründe uyandım. Önce kendime gelmeye çalışıp sonra koyuldum mesaı yazmaya. Bende o zamanlar Samsung Jet var , bilen varmı bilmiyorum bu telefonun mesaj kapasitesi çok yüksek. 15 sms uzunluğunda yazıp gönderebiliyosunuz tek seferde. 15 sms'in 15'inide dolduracak uzun uzun bi mesaj yazdım sabahın köründe (işsizlik bu olsa gerek , aşkta denebilir tabii). Uyanacağı saatte göndermeye başladım. Önce aradım uyandırdım , sonra mesajı gönderdim. Beklentim büyük , benimki kadar uzun olmasa da ondan da uzun bi cevap bekliyorum. Sonuç hüsran tabii , 4 satırlık bi cevap geldi. Ama o 4 satır bile bana yetti beyler biliyomusunuz. En azından "aga" ya da "gömdüm" yazmıyodu mesajda. Fena sayılmazdı yani.

    Konu kıskançlığa gelmişken ingilizce kursu gelmişti aklıma , kimler vardı lan idilin sınıfında. Kaçı kız , kaçı erkek bi bilgim yoktu. Gamze'yi kıskanınca yeni aklıma geldi bak , sordum. Sınıf zaten 11 kişilikmiş , 2 tanesi erkekmiş. Bi tanesi sürekli uyuyomuş zaten arka sırada , diğeride sünepe bi tipmiş; tüm ders elinde telefon sevgilisiyle esajlaşıyomuş. içim rahatladı bi nebze , ama öte yandanda düşünüyorum "Ulan sünepe bi tipse bu mesajlaştığını kişinin sevgilisi olduğunu nerden biliyo bu kız" Tamam tamam sakinim , kıskanmak yok.

    Matematik kursundayım , idil'in kursu bitti halasının yanına gidicek. Lan bu arada aile fertlerinden bahsedeyim aklıma gelmişken oda aradan çıksın. ilerde lazım olcak çünkü;

    Benim babam makine mühendisi , yurtdışında çalışıyo kendisi. Yılda 2-3 kez gelir Türkiye'ye. Annem lokanta işletiyo burda. işler tıkırında yani , bu arada annemle babam ayrı değil. Bazı iş şartları sebebiyle babam orda , planlar büyük. Kardeşim falan yok , tek çocuğum. Şımarık olduğum söylenir esasında bu sebeple , ama öylede değilim aslında be.

    idil'in ailesinden bahsedecek olursak; babası var Kemal amca. Adam arsa ve mülk zengini , çalışmaz. Aldığı kiralarla güller gibi geçinir giderler. Nuray teyze , idil'in annesi. Gördüğüm en hamarat insanlardan bi tanesidir kendisi , çok severim. Filiz teyze , idil'in halası. Aynı evde kalıyolar , idil'e ve kardeşine aşırı düşkün. Kendisi bekar , Karşıyaka'da eczanesi var. idil'in dedesi var , malın mülkün babasıdır aslında. Yıllar önce eşini kaybedince burda kalmaya başladı. Mahalleden geçen karıyı kızı keser , iyi adamdır esasında. Bide idil'in ufak kardeşi Mert var. Zıpır çocuk. idil'in erkek versiyonu desek yeridir. Tipini benden almış kafasını idil'den , garip bi kombinasyon olmuş sonunda Mert çıkmış. Tatlı çocuktur , idil'in tıpatıp aynısı tabii.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 184.
    +3
    Neyse , idil çıktı kurstan halasının yanına eczaneye gidicek. Arada oraya gidip yardım ediyo , akşam eve birlikte dönüyolar. Bugünde o günlerden bi tanesi işte. Ben hala kurstayım , matematik dersinden nasıl sıkılıyorum beyler bilemezsiniz. Kafamı kitaba sokup intihar edesim var öyle bi sıkılganlık. Sevgilimide özlemişim zaten , içimde yanıp tutuşuyo. Telefonumun ışığı yandı , dersi bölmeden çaktırmadan bi bakayım dedim. Mesajı gönderen idil , ama açamıyorum çünkü ders devam ediyo. Çıldırıcam amk.

    Ders bitti , mesajı açtım baktım ki benim yazdığım gibi uzunca bi mesajda idil yazmış , sabah uyku sersemliğiyle yanıt yazamamışken şimdi döktürmüş kız. Okudum , okudum , okudum. Mesajın her kelimesini , her cümlesini , her harfini okudukça dahada hoş oldum Gözümden yaş geldi adeta. Ama bunun sebebi mutluluk , bunun sebebi aşk. Mesajına yanıt verdim , ve şu kelimeler ilk kez döküldü benden ona karşı;

    "Seni çok seviyorum"

    Aynı yanıtı oda verdi , huzur içinde evlere dağılabildik.

    Yılbaşı yaklaşıyo , hediye falan bişi ayarlamam lazım. Ama ne yapacağımıda bilmiyorum. idil'le her ne kadar ufaklıktan tanışıyo olsakta bunları bilmiyorum amk. Hiç sormakta aklıma gelmedi. Birilerinden yardım istemem lazım , yakın arkadaşlarından , gününü birlikte geçirdiği birilerinden. Ezgi olamaz , zaten idil'i köpek gibi kıskanıyo. Ve ona güvenmiyorum , sorarsam direk gidip idil'e yetiştirir hediyenin manası kalmaz. ilayda'yı pek samimi bulmuyorum , onuda gibtiredelim. Eskilerden ve benim konuşabileceğim tek bi kişi kalıyo tabii; okulun alev topu yanarlı dönerli kız Sinem.

    Ne zamandır fırsat kolluyodum esasında tanışmak için , fenada olmazdı idil'in zevklerini sorma bahanesiyle tanışmam. Herşey gizlilik çerçevesinde tabii , ölümüne kıskançlık tribinin üstüne bide sürprizden mahrum olmak istemem tabii. Güzel plandı güzel...
    ···
  10. 185.
    +4
    Plana girişmeden önce bi Barış'a danışmak lazım dedim. Ne olsa yanıp tutuşuyo çocuk Sinem'le tanışma sevdasından dolayı. Pazartesi oldu , okula gittik. Lavuk zaten Sinem kelimesini duyunca eli ayağı titriyo , gittim yanına bahsettim bide. O dalyan gibi delikanlının içine sincap kaçmış gibi bir yalvarmaya başladı beyler ben erkekliğimden utandım amk. Bu kadar önemlimiydi lan Sinem senin için , vay anasını hiçte haberimiz yokmuş. Bi ara bunları bir araya getiririm ben bakalım neler olucak.

    Gayet güzel geçen bi günün daha ardından bu akşam Sinem'e yazmaya karar verdim. Ama ondan önce gün içinde dikkatimi çeken şeyler vardı. Ezgi idil'e olan kıskançlığından dolayı ondan bi nebze kopup Sinem'e tutunmaya başlamıştı. E birisi gösterişli , diğeri gösteriş budalası. Bir araya gelicekler tabii. Benim sevgilimde garibim hiç o taraklarda bezi yok . ama olsa eminim yıkar ortalığı , o potansiyelde var. Tasmasıyla tutuyoruz şimdilik. Oğulcan binliklerin yanı sıra yalnızlığını hissetmiş biraz daha durulmuştu. Can denen o sevmediğim lavuk yavşak yavşak gezmeye devam ediyodu tabii. Amaan nolcak , kankam ne de olsa edasıyla kızların omzuna elini atmalar (idil dahil) , samimi olmalar falan. Lan ayar oldum bak iyice , kavga edicem yakında şununla. Önce uyarayım. Bu arada Can Gamze ve Sinem'le de yeni tanışmış muhabbet kurmaya çalışıyodu , yerse...

    Akşam oldu , vakit geldi; Sinem'e yazmanın zamanı yavaş yavaş bana doğru ilerlemekteydi. Havalı bi kız , ama onları alt edecek kişide bendim. Saat geldi , Facebook'tan yazdım;

    "Selam"
    ···
  11. 186.
    +4
    Burda az bi dinleneyim beyler , kahvaltı yapayım falan. Yakın zamanda gelip doldurmaya devam edicem buraları. Rez'lerinizi alın , devam edicez...
    ···
  12. 187.
    0
    Devam et bin buradayim
    ···
  13. 188.
    0
    devam et olum okuyoruz
    ···
  14. 189.
    0
    Rezervatullah
    ···
  15. 190.
    0
    Rezerve
    ···
  16. 191.
    +1
    Devam ediyorum binler , kaldığımız yerden çok soğumadan direk yazmaya girişiyorum.
    ···
  17. 192.
    +3
    Başlangıç müziğimiz bu olsun bu gece;

    https://www.youtube.com/watch?v=AUmjWRIBFbA

    Cevap gecikmedi , kız zaten hep çevrimiçi

    "Selam * "

    "idil'in yanında pek göremez olduk şu sıralar seni , tanışma fırsatımızda olmadı. xxxx ben * "

    "Tanıyorum canım seni , sınıfta seni tanımayan yok zaten. imreniyoruz halinize sınıfça * "

    "Mutluyuz , huzurluyuz. Ama daha mutlu olmam için yardımına ihtiyacım var"

    "Aa hangi konuda , yardım edebilirsem neden olmasın"

    "idil'e bi hediye almayı düşünüyorum , kolye tarzı şeyler. Nelerden hoşlandığını eskiden beri tanıyan birisi olarak sen daha iyi bilirsin. Kızların tercihi benzer birbirine , yardım edersin falan * "

    O gece idil'le mesajlaşmamın yanı sıra Sinem'le olan ilişkimi ilerletip uzunca hediye meselesini konuştuk. Hediye durumu bitti birbirimizi tanımaya başladık. E idil'in yakın arkadaşı , ne kadar çok tanısam o kadar iyiydi benim için. Yarın idil'lerle okula gideceğini , benimle onlarla gelirsem daha iyi olacağını söyledi. Dünden razıydım , seve seve dedim. Yarın güzel bi gün olucaktı; hem sevgilim hemde çevrem için...
    ···
  18. 193.
    +3
    Sabah oldu , içim içime sığmaz bi şekilde hazırlanıp çıktım evden. Bu arada ev ahalisinden bahsetmem gerek biraz;

    Babam yurtdışında , gelmesine sayılı günler kaldı. Taşınmak gibi bi planımız var , ama çok uzağa değil bi üst kata. Hala idil'lerle karşı komşuyuz yani. Annem idil'le olan ilişkimden çok mutlu , zaten küçüklükten beri taparcasına sevmiştir idil'i. Ufakken ilk gördüğü andan beri hayrandır gözlerine , mahallede ilk gördüğü anda dilinden onlarca kelime dökülüvermişti zaten gözlerini över durumda. Çok sever yani. Aynı zamanda evimize yakın bi yerde oturan yengem var , ufaklıktan beri annemle birlikte büyüttüğü ve izmir'deki tek akrabamız olduğu için çok severim kendisini. Annem gibidir zaten , oda çok sevdi idil'i henüz bireysel olarak tanışmış olmasada. Babam geldiğinde öğrenicek tüm olan biteni , daha vakit var.

    Her zaman buluşacağımız bankta oturdum gelmesini bekliyorum idil'i , süzülür adımlarla omzunda çantası bana doğru gelmeye başladı evden çıkıp. Adımlarını sayıyodum beyler bana bir an önce ulaşsın diye , her saniyeyi sayar her adımında daha heyecanlanır durumdaydım. Geçen günlerle ona karşı olan sevgim yerini çoktan aşka bırakmaya başlamıştı bile. Fakat aramızdaki tek sıkıntı şuydu; yıllarca böylesine samimi büyümüş iki çocuk şimdi iki sevgili olmuşken sarılıp öpmek birden gerçekleşecek eylemler değildi idil için. 1. ay olmasına rağmen yanaktan dahi olsa hiç öpme ya da sarılma olmadı. Benim için büyük bi ekgibti belki , ama ilerde herşeyin çok daha güzel olacağının farkındaydım zaten , beklerdim ben.

    Yanıma geldi , koluma girdi klagib şeyleri konuşmaya başladık. Bi süre yürüdükten sonra Ezgi'lerin evine geldik , Ezgi ve Sinem'i alıp doğruca okula geçicektik. Daha Ezgi evden inmemişti , Sinem kapının önünde bekliyodu. idil'i görür görmez yanımıza gelip idil'e sarılmıştı zaten , klagib kızların halleri. Benimde yanıma gelip elini uzattı günaydın diyerek. Önce idil'e baktım , acaba kıskanır mıydı. Sonra "ne de olsa suçum yok , Sinem elini uzattı" diyip bende elimi uzattım. Selamlaştık , idil'in sert bakışları üzerimdeydi , farketmiştim. Bu burda bitmemişti , hadi bakalım gelicek trip.

    O esnada Ezgi kapıdan çıktı , bayağa bi süslenip püslenmiş. Noldu lan bu kıza , birisiyle buluşması falan varda bizimmi haberimiz yoktu. Dünya başımıza yıkılcak amk. işin aksi idil'de bugün oldukça şıktı , hoşuma gitmedi değil. Ezgi'de böyle gelince idil daha hoş göründüğünden Ezgi'de bi kıskançlık başladı hemen tabii. idil her akşam önceden bana sorardı "Aşkım saçımı nasıl yapmamı istersin" diye. Bende her seferinde "Sen her halinle güzelsin aşkım , ama maşa yapsan çok daha güzel olursun" derdim. Maşalı saçlarıyla çok daha güzeldi beyler , betimlemeye kelimeler yetmez. Bugünde saçları maşalıydı ve yine çok güzeldi. Ezgi'yse düzleştirmiş , Sinem'in saçları hep maşalı ve dalgalıydı zaten. Ama o pek bu işlere girmezdi zaten. Kızın markası belli okulda , şova ihtiyacı yok ki. Ezgi hemen atıldı

    "Aa idil , saçlarını benim her zaman yaptığım gibi yapmışsın"

    idil dönüp bana baktıktan sonra "Yoo xxxx istedi diye bugünde böyle yaptım , her zamani halim aslında" Ezgi fazla kıskanmıştı , hemen saç yarıştırmaya başladı; "Benim saçlarım seninkinden daha uzun bi kere , ölçelim istiyosan"

    Saçma sapan bi ölçme ve tartışmadan sonra idil galip geldi elbet ama Ezgi yine yediremedi. Yola çıktık , Sinem arkadan sürekli pişt pişt diye seslenip duruyo . ulan idil'de duyuyo ben dönüp baktıkça. iyice şüphelendi , zaten şu tanışmamızı bilmemesine rağmen gelip tokalaşması bi trip meselesiydi iyice sıçtım şimdi. Ezgi zaten yol boyunca buna yazan "hayali" erkeklerden bahsedip durdu , yine yüz vermedim off salak bi tip o ya bana göre değil falanlar filanlar. Biz idil'le kol kola önden gidip "Yav he he" diyip gülüyoruz zaten , takılsın dursun.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 194.
    +2
    Sınıfta şenlik havası var , yılbaşı çekilişleri yapılmış herkese sevdiği birileri çıkmış. Sevmeyenlerse milleti tek tek gezip çıkanları takas etme peşindeler. Banaysa okuldaki en sevdiğim hocam , aynı zamanda sınıf hocam Rıdvan hocam çıkmıştı. Çok baba bi coğrafya hocasıdır kendisi. Hocadan ziyade öğencilerine hep bi arkadaş edasıyla yaklaşıp konuşur. Gözdeside her hocada olduğu gibi bendim tabii. Bu çekiliştende memnundum. Sınıf durumuna baktığımızdaysa idil'lerin sınıftan Büşra diye bi kız bizim rus çocuğu Cem'e tutulmuş her tenefüs peşinde koşuyo. Ama bizim Cem'de fazla cool bi çocuk abi. Sınıfta tek konuştuğu Barış ve benim. Dersler dahil herşeyde sessiz , bu sessiz havası ve şekil giyim kuşamı kızlarıda cezbediyo tabii. Rus çocuğu dememin sebebiyse babasının Türk annesinin Rus oluşu. Büşra ve arkadaşları Cem'in en samimi arkadaşı olarak beni bi çok kez aralarına almış sorguya çekmişlerdir. Hatta geyikler bile dönüştür "Anası Rusta Budamı Rus" diye , hızlı söyleyince tekerleme gibi oluyo diyip gülerlerdi. He çok komik dıbına koyim.

    Cem başlarda kendini ağırdan satsa da kız fena değildi. Adı Büşra , gözler masmavi. Zayıf , vücutu fit hoş bi hatun. Tam Cem'lik yani. Cem'de kabul etti bi süre sonra denemek için. Ee bu haberi zütüren kişide ben olunca idil'lerin sınıfındaki itibarım ve değerim arttı tabii. Tüm bu olaylar yaşanırken Barış her daim yanımda. Sinem adını duydu ya boşta bırakmaz lavuk beni , hep birlikteyiz. Ama oda boş değil şu sıralar. Bizim sınıftaki ilayda denen kızla hafiften bakışmalara başlamış , hayırlısı diyelim...
    ···
  20. 195.
    +4
    Akşam oldu evlere dağıldık , bu esnada Sinem yanımızda yoktu. Tripler yolda başladı tabii; "Bakıyorum da Sinem'le bayağı bi samimisiniz , tanışıyosunuz heralde" Bu soruya ne yanıt vereceğimi inanın bilmiyodum beyler. Evet tanıştık desem neden dicek trip devam edicek. Yoo tanışmıyoruz desem inanmicak , inansa daha tanışmadan ne bu samimiyet dicek. Of ulan of çıkamıyorum işin içinden. Konuyu değiştirmeyi denedim , Can'ı soktum hemen araya. "Bizi bırakta Can'daki bu samimiyet nedir ? Daha öncede uyarmıştım ben onu böyle gevşek tavırlar olmicak diye. Nedir bu haller ?" Güzel bi savunmayla çıkıştım gibi , yanıtıda güzeldi. Sinem konusu unutulup Can'dan kurtulmaya başlamıştı "Of bende sinir oluyorum ama laftan anlamıyo işte , zaten bide Gamze'ye sardı şu sıralar kurtulduk gibi"

    Gamze'yemi sarmıştı , bizim Gamze'ye. Ulan Gamze seni gibip atar o ufacık halinle haberin olmaz. Zaten bide Sezer var , hiç şansın yok be.
    ···